Avrupalılar neden Orta Çağ'da Mısır mumyalarını yediler?

İnsan mumyalarının hastalıkları iyileştirebileceklerine inanılıyordu (Reuters)
İnsan mumyalarının hastalıkları iyileştirebileceklerine inanılıyordu (Reuters)
TT

Avrupalılar neden Orta Çağ'da Mısır mumyalarını yediler?

İnsan mumyalarının hastalıkları iyileştirebileceklerine inanılıyordu (Reuters)
İnsan mumyalarının hastalıkları iyileştirebileceklerine inanılıyordu (Reuters)

Bazı insanlar arasında mumya yemenin sağlık açısından iyi olabileceğine dair batıl bir inancın olduğunu biliyor muydunuz? Cevap, Avrupalıların Mısır mumyalarına takıntılı olduğu, Avrupa tarihinin en çılgın dönemlerinden geliyor.
İnsan mumyalarının vebadan baş ağrısına kadar her türlü hastalığı iyileştirebileceği inancıyla, ardından Victorialıların akşam yemeği eğlencesi hakkında sahip oldukları korkunç fikirlerle harekete geçen bazı tüccartlar, eski Mısırlıların cesetlerini getirip Orta Çağ'dan on dokuzuncu yüzyıla kadar Avrupa'da tüketilmesini sağladılar.
Mumyalar eczanelerde satılan tıbbi bir madde olarak satılan ve yüzyıllar boyunca zengin ve fakir tarafından tüketilmiş  ve 500 yıl boyunca reçeteli bir ilaç olarak kalmıştı.
Ancak herkes ikna olmadı. Kraliyet Doktoru Guy de la Fontaine 1564'te İskenderiye'de ölü köylülerden yapılmış sahte mumyalar gördü ve mumyanın yararlı bir ilaç olduğundan şüphelenmeye başladı. O zaman insanların aldatıldığını ve her zaman gerçek yaşlı mumyalar tüketmediklerini anladı.
Bu aldatma, önemli bir noktayı, yani tıpta kullanılmak üzere ölü bedene ya da etine sürekli bir talebin olduğunu açıkça ortaya koydu. Eczacılarve bitki uzmanlarıysa on sekizinci yüzyıla kadar mumya ilaçlarını dağıtmaya devam ettiğinden, gerçek Mısır mumyalarının arzı bu talebi asla karşılamadı.
Şarku’l Avsat’ın Reuters’dan aktardığı habere göre 19’uncu yüzyıla gelindiğinde, mumyalar artık rahatsızlıklar için tüketilmiyordu. Ancak Victoria İngiltere'sindeki zenginler, sadece eğlence uğruna bazı ritüellerin uygulandığı özel akşam yemeklerine ev sahipliği yapamaya devam edecekti.



Sicilya köprüsü projesi İtalya’yı karıştırdı: “Messina Boğazı’na dokunamazlar”

Köprünün 2032'de tamamlanması planlanıyor (Stretto di Messina)
Köprünün 2032'de tamamlanması planlanıyor (Stretto di Messina)
TT

Sicilya köprüsü projesi İtalya’yı karıştırdı: “Messina Boğazı’na dokunamazlar”

Köprünün 2032'de tamamlanması planlanıyor (Stretto di Messina)
Köprünün 2032'de tamamlanması planlanıyor (Stretto di Messina)

İtalya'da Sicilya adasının anakaraya köprüyle bağlanmasını sağlayacak proje tartışma yarattı. 

Sicilya'yı Calabria bölgesine bağlayacak Messina Boğazı Köprüsü tamamlanırsa 3,6 kilometreyle dünyanın en uzun asma köprüsü olacak.

Ekonomik Planlama ve Sürdürülebilir Kalkınma Komitesi, projeye 6 Ağustos'ta onay verdi. Bunun ardından basın toplantısı düzenleyen Başbakan Yardımcısı ve Ulaştırma Bakanı Matteo Salvini, "Dünyanın en uzun tek asma açıklıklı köprüsü olacak, rekor şu anda Türkiye'nin elinde" dedi.

Köprü projesi uluslararası ihaleyle Eurolink konsorsiyumuna verildi. Konsorsiyumda İtalya'dan Webuild, İspanya'dan Sacyr ve Japonya'dan IHI şirketleri yer alıyor. Webuild grubundan yapılan açıklamada da “Messina Boğazı Köprüsü, Türkiye'de rekoru elinde tutan Çanakkale Köprüsü'nden 1 kilometre daha uzun olacak” ifadeleri kullanıldı. 

Diğer yandan Giorgia Meloni hükümetinin 13,5 milyar euroya mal olması beklenen köprü projesi ülkede tartışma yarattı. 

Reuters'ın aktardığına göre Sicilya adasında ve anakaradaki Calabria bölgesinde köprünün ve yolların inşası için en az 440 mülkün kamulaştırılması gerekeceği aktarılıyor.

Sicilya'daki Messina şehrinde yaşayan 75 yaşındaki Mariolina De Francesco şunları söylüyor: 

Bana evimin değerinin üç katını teklif etseler bile, bu benim için önemli değil. Önemli olan doğa. Messina Boğazı'na dokunmamalılar.

Evi inşaat projesi alanında bulunan De Francesco, kendisi gibi birçok kişi olduğunu ve projeye karşı dava açacaklarını belirtiyor. 

Salvini ön çalışmaların eylül ya da ekimde başlayacağını, ev sahiplerine “cömert tazminatlar ödeneceğini” söylemişti. Aktivistlere göre inşaat nedeniyle yaklaşık bin kişi evlerinden olabilir. 

Bunlara ek olarak çevreciler de inşaatın uzayabileceğini ve ciddi bir gürültü kirliliğine yol açabileceğine dikkat çekiyor. Çevreciler, bu hafta Avrupa Birliği'ne inşaatla ilgili resmi şikayette bulundu. Uzmanlar ayrıca köprünün bölgedeki depremlerden etkilenebileceğini de belirtiyor. Şirket ise köprünün fay hatları üzerine inşa edilmeyeceğini ve depreme dayanıklı tasarlanacağını savunuyor. 

Independent Türkçe, Reuters, AP