Ferrari, 2030 planını açıkladı: Otomobillerin yüzde 80'i elektrikli veya hibrit olacak

"Elektriğe geçiş, performansı artırmanın bir yolu"

Uzmanlara göre bu plan, güçlü yanmalı motorlarıyla tanınan ikonik marka için büyük bir değişime işaret ediyor (AFP)
Uzmanlara göre bu plan, güçlü yanmalı motorlarıyla tanınan ikonik marka için büyük bir değişime işaret ediyor (AFP)
TT

Ferrari, 2030 planını açıkladı: Otomobillerin yüzde 80'i elektrikli veya hibrit olacak

Uzmanlara göre bu plan, güçlü yanmalı motorlarıyla tanınan ikonik marka için büyük bir değişime işaret ediyor (AFP)
Uzmanlara göre bu plan, güçlü yanmalı motorlarıyla tanınan ikonik marka için büyük bir değişime işaret ediyor (AFP)

İtalyan otomobil devi Ferrari, 2030'a kadar üretiminin yüzde 80'inini tamamen elektrikli veya hibrit modellere dönüştüreceğini duyurdu.
Firmanın yeni CEO'su Benedetto Vigna, perşembe günü markanın İtalya'nın kuzeyinde yer alan tarihi Maranello tesisinde yaptığı açıklamada 4 yıllık strateji planını kamuoyuyla paylaştı.
Vigna, "Elektriğe geçiş, performansı artırmanın bir yolu" diye konuştu.
2022-2026 arasını kapsayan plan, Ferrari'nin 2025'te sunulacak ilk yüzde 100 elektrikli otomobili de dahil olmak üzere yeni ürünlerin piyasaya sürülmesini içeriyor.
Markanın ticari direktörü Enrico Galliera, "Ferrari'nin ilk tamamen elektrikli otomobili yüzde 100 spor otomobil olacak" dedi.
AFP'ye konuşan Galliera, herhangi bir teknik ayrıntı vermese de "Geleneksel bir Ferrari'yi sürerken hissettiklerinizin aynısını yaşatacak bir elektrikli otomobil geliştireceğiz" ifadelerini kullandı.
Lüks otomobil üreticisi, Maranello tesisini genişletmeyi, hibrit ve elektrikli araçlar için üçüncü bir üretim hattı oluşturmayı da planlıyor.
Stratejiye göre, 2026'ya kadar üretiminin yaklaşık yüzde 60'ı tamamen elektrikli veya hibrit modeller olacak. Bu oranın 2030'da yüzde 80'e çıkması bekleniyor.
Yaklaşan diğer yeni modeller arasında ise firmanın eylülde tanıtacağı ve 2023'ten itibaren piyasada olması beklenen ilk SUV'si "Purosangue" da yer alıyor.
Bu yıl 75. yaşını kutlayan Ferrari, 2021'de yüzde 22,3 artışla 11 bin 155 araç teslim etmiş ve 4,3 milyar euro gelir elde etmişti.
Vigna'nın açıklamasında firmanın, geliri için de iddialı bir hedef belirlediği ifade edildi. Buna göre otomotiv devi, 2026'da 6,7 milyar euro gelir elde etmeyi hedefliyor.
Yeni Purosangue hakkında pek ayrıntı paylaşmayan CEO, şu ifadeleri kullandı:
"Bütün beklentileri aşacağından eminim."
Independent Türkçe, AFP



Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?
TT

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorların asteroit çarpmasından önce çöküşe geçtiği teorisinin doğru olmadığı öne sürüldü.

Milyonlarca yıl boyunca yeryüzüne hükmeden dinozorların soyu, 66 milyon yıl önce Dünya'ya çarpan bir göktaşının etkisiyle tükenmişti. 

Bugüne kadar bulunan bazı fosiller, dinozorların bu olaydan önce sayı ve çeşitlilik açısından gerilediğine işaret ediyordu. Özellikle göktaşından önceki yıllarda fosil sayısının azalması bu teoriyi destekliyordu. Bazı bilim insanları, asteroit gezegene çarpmasa bile bu sürüngelerin yok olma sürecine girdiğine inanıyordu. 

University College London'dan paleontolog Chris Dean "Dinozorların asteroit çarpmadan önce de yok olmaya mahkum olup olmadığı 30 yılı aşkın süredir tartışılan bir konu" diyor.

Dean ve ekip arkadaşları bu soruya yanıt bulmak için 66 milyon ila 84 milyon yıl önce Kuzey Amerika'da yaşamış 4 dinozor türüne ait 8 binden fazla fosili inceledi. 

Bulguları hakemli dergi Current Biology'de dün (8 Nisan) yayımlanan çalışmada dinozor çeşitliliğinin yaklaşık 76 milyon yıl önce zirveye ulaştığı ve ardından kitlesel yok oluşa kadar azaldığı bulundu. Bu eğilim, dinozorların soyu tükenmeden önceki 6 milyon yılda daha belirgindi. 

Ancak araştırmacılar, paleontologların asteroit çarpmasından önceki yıllarda ne kadar araziye erişebildiğini ve bu bölgelerde kaç kazı çalışması yapıldığını hesaplayınca, bilim insanlarının elinde pek örnek olmadığını tespit etti. Ekip, bu döneme ait jeolojik kayıtların açığa çıkmadığını veya üstünün bitki örtüsüyle kaplı olduğunu buldu.

Ayrıca çevresel koşullar veya diğer faktörlerin bu düşüşü açıklayamadığını söylüyorlar. Geliştirdikleri modellere göre dinozorların sayısı, göktaşı çarpmasına kadar stabildi. 

Bilim insanlarına göre dinozorlar kitlesel yok oluştan önce muhtemelen çökmeye başlamamıştı. Bu izlenimin, döneme ait fosillerin iyi korunmamış ya da bulunmasının zor olmasından kaynaklandığını düşünüyorlar. 

Makalenin bir diğer yazarı Alfio Alessandro Chiarenza, "Dinozorlar muhtemelen kaçınılmaz bir yok oluşa mahkum değildi" diyerek ekliyor: 

Eğer o asteroit olmasaydı, hâlâ bu gezegeni memeliler, kertenkeleler ve hayatta kalan torunları olan kuşlarla paylaşıyor olabilirlerdi.

Diğer yandan bazı bilim insanları yeni çalışmanın, dinozorların türlerinin azalmaya başladığı teorisini çürütmediğini savunuyor.

Reading Üniversitesi'nden Manabu Sakamoto'nun araştırmasına göre dinozorların yaşadığı 175 milyon yıl boyunca, yeni dinozor türlerinin ortaya çıkma hızı genel olarak yavaşlamıştı ve yeni türlerinin gelişmesinden çok daha fazla sayıda türün nesli tükeniyordu. 

Sakamoto, yeni araştırma mevcut fosillerde sapma olduğunu öne sürmesine karşın dinozor çeşitliliğindeki bu uzun vadeli düşüşün geçerliliğini koruduğunu söylüyor: 

Bu iki durum aynı anda geçerli olabilir.

Independent Türkçe, Live Science, New Scientist, Current Biology