NATO: Madrid Zirvesi yüksek öneme sahip bir toplantı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

NATO: Madrid Zirvesi yüksek öneme sahip bir toplantı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İspanya'nın başkenti Madrid'deki NATO Zirvesi'nin yüksek öneme sahip bir toplantı olacağını söyledi.
Stoltenberg, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile 28-30 Haziran'da Madrid'de NATO Zirvesi'nin yapılacağı IFEMA Fuar Merkezi'ni gezdikten sonra basına açıklama yaptı.
İspanya'ya ev sahipliğinden ve NATO'ya yaptığı katkılardan dolayı teşekkür eden Stoltenberg, Madrid zirvesinin çok önemli tarihi bir toplantı niteliği taşıdığını belirtti.
Stoltenberg, Madrid'deki NATO Zirvesi'nde, ittifakın "daha tehlikeli ve daha az öngörülebilir bir dünyada" önündeki yol haritası olacak Stratejik Konsept belgesinin kabul edileceğini söyledi.
Caydırıcılık ve güvenlik konusunda daha fazla yüksek hazırlıklı kuvvetin bulundurulacağı ciddi bir değişim üzerinde uzlaşı sağlanacağını aktaran Stoltenberg, ayrıca Rusya ile savaşan Ukrayna'ya kapsamlı destek paketi için anlaşmaya varılacağını, Ukrayna'ya desteğin devam edeceğini bildirdi.
Stoltenberg, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyelik başvurularının da ele alınacağını, bu konuda ilerleme sağlamak istediklerini, ayrıca NATO'nun savunmaya daha fazla yatırım yapmak istediğini kaydetti.

Sanchez: En kalabalık katılımlı zirve
İspanya Başbakanı Sanchez de Stoltenberg'e "Bu kadar zor ve karışık bir dönemdeki liderliğiniz için teşekkür ederim" diyerek, 30'u üye 44 ülkenin devlet veya hükümet başkanlarının yer alacağı Madrid'deki zirvenin, NATO'nun tarihindeki en üst düzey ve en kalabalık katılımlı zirve olduğunu söyledi.
Türkiye'nin endişelerini henüz gidermeyen Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya üyelik başvurusunun da bu zirvede önemli bir yeri olduğunu ve NATO Genel Sekreteri Stoltenberg'in bunun için yoğun bir çalışma yürüttüğünü kaydeden Sanchez, "İki önemli demokrasi, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyesi olmaları İttifak'ın en büyük başarılarından biri olacaktır. Bu birleşme şimdi burada olmazsa daha sonra olacaktır" dedi.
Sanchez, 30 Haziran'a kadar sürecek zirvede NATO üyesi ülkelerin ve davetlilerin "küresel meydan okumaları tartışacağını, tehditlerin ne olduğunu, buna karşı koyacak kaynakları ve bunu ne şekilde kullanacaklarını belirleyeceklerini" ifade etti.
Rusya'ya karşı net bir tavır takınmaya devam edeceklerini dile getiren Sanchez, "Hedefimiz çok açık. Gerek NATO gerekse NATO içindeki AB üyeleri olarak birlik mesajı vereceğiz. Demokrasilerimizi birleştiren değerleri, insan haklarını, BM tarafından belirlenen kurallara bağlı uluslararası düzeni garanti etmeyi vurgulayacağız" dedi.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.


Starmer ve Macron Gazze ve Ukrayna'daki durumu görüştü

Filistinliler dün Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'taki bir yardım mutfağından yiyecek almakta zorlanıyor (AP)
Filistinliler dün Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'taki bir yardım mutfağından yiyecek almakta zorlanıyor (AP)
TT

Starmer ve Macron Gazze ve Ukrayna'daki durumu görüştü

Filistinliler dün Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'taki bir yardım mutfağından yiyecek almakta zorlanıyor (AP)
Filistinliler dün Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'taki bir yardım mutfağından yiyecek almakta zorlanıyor (AP)

Downing Street sözcüsü dün akşam yaptığı açıklamada, İngiltere Başbakanı Keir Starmer'ın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile görüştüğünü söyledi.

Açıklamada, “Gazze'deki durumu değerlendiren iki lider, son gelişmelerden duydukları derin endişeyi dile getirdiler ve barış sürecinin yeniden başlatılması gerektiği konusunda mutabık kaldılar” ifadeleri yer aldı.

İki lider, Ukrayna'daki durumla ilgili olarak anlamlı barış görüşmelerinin sağlanması için Rusya'nın 30 günlük ateşkese uyması gerektiğini vurguladı.

df
Ukrayna'nın Sumi bölgesinde Rusya sınırında askeri bir aracın yanında duran Ukraynalı askerler,  16 Ağustos 2024 (Reuters)

 


Polonya Başbakanı: Avrupa “savaş öncesi döneme” girdi

Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)
Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)
TT

Polonya Başbakanı: Avrupa “savaş öncesi döneme” girdi

Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)
Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)

Polonya Başbakanı Donald Tusk, Ukrayna'daki çatışmanın Avrupa için oluşturduğu tehdit konusunda uyarıda bulunarak, kıtanın İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden bu yana ilk kez "savaş öncesi döneme" girdiğini söyledi.

Tusk, Avrupa gazetelerinin en büyük ittifakını içeren “LENA” medya ağına verdiği röportajda şunları söyledi:

 “Savaş artık geçmişte kalan bir kavram değil. Bu gerçek ve iki yıldan fazla bir süre önce başladı. Şu anda en endişe verici olan şey, herhangi bir senaryonun mümkün olmasıdır. 1945'ten beri böyle bir durum görmedik."

Tusk sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun özellikle genç nesil için kulağa yıkıcı geldiğini biliyorum, ancak yeni bir dönemin başladığı gerçeğine alışmamız gerekiyor: savaş öncesi dönem. Abartmıyorum, bu, her geçen gün daha da netleşiyor."

Rusya'nın iki yıldan fazla bir süre önce Ukrayna'yı işgal etmesi Avrupalı ​​liderlerin savaş sonrasındaki istikrarlı barış duygusunu sarstı ve birçok Avrupa ülkesini Kiev'e ve güçleri için ihtiyaç duyduğu silahları sağlamak için üretimlerini hızlandırmaya yöneltti.

Ülkesi komşu Ukrayna'nın en önde gelen destekçilerinden biri olan eski Avrupa Konseyi başkanı Cuma günü, Kiev'in savaşı kaybetmesi halinde Avrupa'da kimsenin kendini güvende hissetmeyeceğini belirtti.

Kıtanın endişelerinin başında, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın, özellikle NATO'ya yönelik bilinen şüpheci duruşunun ardından Beyaz Saray'a dönme olasılığı da etkili oluyor.

Tusk verdiği röportajda, "Misyonumuz, Amerikan başkanının kim olduğuna bakılmaksızın transatlantik ilişkilerini güçlendirmektir" ifadelerini kullandı.