Eski Japonya Başbakanı Şinzo Abe, silahla vurularak yaralandı

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Eski Japonya Başbakanı Şinzo Abe, silahla vurularak yaralandı

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Eski Japonya Başbakanı Abe Şinzo, Nara kentinde katıldığı etkinlikte silahla vurularak ağır yaralandı.
Japonya Devlet Televizyonu NHK'nin haberine göre, Abe, kentte Liberal Demokrat Parti adayının seçim kampanyasına destek için Nara'daki Yamato-Saidaiji İstasyonu karşısındaki açık hava etkinliğinde yaptığı konuşma sırasında göğsünden vuruldu.

İki el silah sesinin ardından kanlar içinde kalan eski başbakan acil hastaneye kaldırıldı.
Saldırıyı gerçekleştirdiği belirtilen ve eski bir Deniz Öz Savunma Kuvvetleri üyesi olduğu öne sürülen 41 yaşındaki Yamagami Tetsuya, olay yerinden uzaklaşamadan yakalanırken kullandığı el yapımı iki namlulu silah da ele geçirildi.
Bölgedeki bir hastaneye ağır yaralı şekilde kaldırılan Abe'nin yaşam fonksiyonlarının gözlenmediği bilgisi de paylaşıldı.

Ağır yaralı Abe, bir branda altında taşınarak helikoptere bindirildi
Saldırı anına ilişkin Japon basını ve sosyal medyada yer alan görüntülerde silahın patladığı anda çıkan ses nedeniyle alandaki sivillerin korktuğu görülürken silahın patlama anında bir duman çıktığı da görüntülere yansıyor.

Eski Japonya Başbakanı'na yönelik saldırının gerçekleştiği yerden genel bir görüntü (AFP)
Bir başka görüntüde ise Abe'nin kanlar içinde yerde yattığı görülürken ağır yaralı eski başbakanın, bir branda altında taşınarak helikoptere bindirildiği de görüntülerde yer alıyor.

Abe'yi vuran kişi (Twitter)
Japonya'nın 2012-2020 döneminde başbakanlık görevini yürüten Abe, ülkenin en uzun süre iktidarda kalan başbakanı olmuştu. Abe görevi, iki yıl önce sağlık gerekçeleriyle bırakmıştı.

"Saldırıyı en sert dille kınıyorum"
Saldırıya ilişkin iktidar ve muhalefet cephesinden de açıklamalar geldi. Başbakan Kishida Fumio, "Demokrasinin temeli olan seçimlerin öncesinde yaşanan bu barbarca saldırı kabul edilemez. Saldırıyı en sert dille kınıyorum." derken, saldırının motivasyonuyla ilgili henüz bir bilgi olmadığını söyledi.
Muhalefet partileri ise mitinglerini ertelediklerini açıkladı.
Abe'nin kardeşi ve Savunma Bakanı Nobuo Kishi ise yerel medyaya yaptığı açıklamada, kardeşi için dua isteyerek, "Kan nakli dahil tedavisi için çalışıyoruz." dedi.

Japonya, en düşük silahlı suç oranına sahip ülke
2014'te silahlı saldırılarda sadece 6 kişinin hayatını kaybettiği Japonya, dünyada en düşük silah bağlantılı suç oranına sahip ülkelerin başında geliyor.
Japonya'da silah alabilmek için yazılı sınavların yanı sıra atış testlerinin de yüksek başarıyla geçilmesi gerekiyor.
Ruhsatlı silah alımının zorlaştırıldığı ülkede, sağlık raporu ve uyuşturucu testlerine ilaveten herhangi bir suç ya da aşırılık eğilimi ihtimaline karşın da detaylı sabıka kaydı isteniyor.
Ülkede tabancalar doğrudan yasaklanırken, sadece av tüfeği ve havalı tüfeklere izin veriliyor.
Ayrıca silah ve mühimmatın nerede saklandığının polise bildirilmesi zorunlu tutulurken, polis, yılda bir kez silahları denetliyor. Silah ruhsat süresinin 3 yıl ile kısıtlandığı ülkede süre bitiminde aynı prosedürlerin yeniden tamamlanması isteniyor.

Japonya'da silahlı saldırılar
Silahlı suç oranının düşük olduğu Japonya'da yaklaşık son 32 yılda düzenlenen 5 silahlı saldırı öne çıkıyor.
1990'da dönemin Nagazaki Belediye Başkanı Motoshima Hitoshi, uğradığı silahlı saldırı sonucu ağır yaralanmıştı.
1992'de bu kez silahlı saldırının hedefi Tokyo'nun kuzeyindeki Tochigi Eyaletinde Liberal Demokrat Parti'den dönemin Başkan Yardımcısı Kanemaru Shin olurken, Kanemaru olayı yara almadan atlatmıştı.
1994'e gelindiğinde ise eski başbakanlardan Hosokawa Morihiro, Tokyo'daki bir otelde silahlı saldırıya uğrarken, Hosokawa da saldırıdan kurtulmuştu.
1995'te Japonya Ulusal Polis Teşkilatının Müdürü Kunimatsu Takaji de Tokyo'daki evinin önünde uğradığı silahlı saldırıda ağır yaralanmıştı.
2007'de ise Nagazaki Belediye Başkanı Ito Itcho, organize bir suç grubunun bir üyesinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetmişti.



Çin, kamu çalışanlarının pasaportlarını neden topluyor?

Pekin'in yurtdışına gitmek isteyen kamu görevlilerinin yabancılarla temas etmesinden korktuğu iddia ediliyor (AFP)
Pekin'in yurtdışına gitmek isteyen kamu görevlilerinin yabancılarla temas etmesinden korktuğu iddia ediliyor (AFP)
TT

Çin, kamu çalışanlarının pasaportlarını neden topluyor?

Pekin'in yurtdışına gitmek isteyen kamu görevlilerinin yabancılarla temas etmesinden korktuğu iddia ediliyor (AFP)
Pekin'in yurtdışına gitmek isteyen kamu görevlilerinin yabancılarla temas etmesinden korktuğu iddia ediliyor (AFP)

Ülkedeki "ideolojik sadakat" ve "siyasi disiplini" artırmayı amaçlayan Pekin; aralarında ilkokul öğretmenleri, hemşireler ve alt kademedeki pozisyonlarda görev yapanların da bulunduğu kamu çalışanlarının yurtdışı seyahatlerini zorlaştırıyor. 

New York Times'ın (NYT) haberine göre çok sayıda kişiden pasaportlarını iade etmeleri istendi.

Kişisel nedenlerle de olsa Çin topraklarının dışına çıkmaya niyetlenenlerin birden fazla makamdan onay alması gerekiyor. 

Bazı emekliler, pasaportlarını geri almak için iki yıl beklemek zorunda kalıyor. 

Yaşadıkları kentten ayrılmak isteyenlerin sosyal medya hesaplarını yetkililere göstermesi de beklenebiliyor. 

Çin'in güneyindeki bir ilkokulda edebiyat dersleri veren Tina Liu, işe girerken "Okulun izni olmadan yurtdışına seyahat etmek kovulma nedenidir" maddesinin de olduğu bir sözleşmeyi imzaladığını aktarıyor. 

Sonrasında çalışanların olduğu bir grup sohbetine şu mesaj gelmiş:

Üst makamların düzenlemelerine göre öğretmenler disiplin konusundaki farkındalıklarını güçlendirmeli. Şu anda herhangi bir yurtdışı tatiline izin vermeyeceğiz.

Pasaportlarını teslim etmesi istenenler, bir hafta içinde bu talebe yanıt vermezse 5 yıla varan sürelerde seyahat yasağı alabiliyor.

Pekin bu politikaları ulusal güvenlik, yolsuzlukla mücadele ve masrafları kısma gibi gerekçelerle uyguladığını savunsa da hassas bilgiye sahip olmayan bireylerin de artan biçimde bu durumdan etkilendiği bildiriliyor. 

Bazı yerel yönetimlerin en fazla üç kişinin birlikte dışarıda yemek yemesine izin verdiği öne sürülüyor. 

7 kamu çalışanıyla konuşan NYT, dış istihbarat örgütlerine dair korkuların Çin'de paranoyaya dönüştüğünü savunurken, bu durumun Pekin'in dış yatırım ve yabancı turist çekme arzusuyla bağdaşmadığını belirtiyor. 

Çin dışındaki üniversitelerden mezun olanların kamuda iyi kariyerler yapmalarını sağlayabilecek işlere alınmadığı da Amerikan gazetesinin haberinde iddia ediliyor. 

Hong Kong Şehir Üniversitesi'nden Dongshu Liu, Pekin'in orta kademe yöneticilere baskı yaparken net kanunlar sunmadığını, bu durumun da riskli olabilecek her şeyin yasaklanmasıyla sonuçlandığını söylüyor:

ABD-Çin ilişkileri ve rekabet yüzünden Çin toplumunun yabancı ülkelere karşı daha hassas olduğunu söylemek mümkün. Dış ülkelere dair her şeyi riskli görüyorlar.

ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü şubatta yaptığı açıklamada Pekin'in Çin yurttaşlarının seyahat hakkına keyfi kısıtlamalar getirdiğini bildirmişti. Tibetliler ve Uygurların yoğun olduğu yerlerdeki uygulamaların ülkenin başka yerlerine yayıldığı da vurgulanmıştı.

Independent Türkçe, New York Times, İnsan Hakları İzleme Örgütü