Williams, siyasileri ‘fırsatçılıkla’ suçlayarak UNSMIL görevinden ayrılıyor

Libya ‘Tecdid’ (Yenilik) Partisi Başkanı, BM Genel Sekreteri'nin yeni BM elçisinin adını birkaç gün içinde açıklamasını beklediğini söyledi

Williams, yerine biri gelene kadar UNSMIL Başkanlığı’nı yürütecek olan Risdon Zninga ile birlikte (UNSMIL)
Williams, yerine biri gelene kadar UNSMIL Başkanlığı’nı yürütecek olan Risdon Zninga ile birlikte (UNSMIL)
TT

Williams, siyasileri ‘fırsatçılıkla’ suçlayarak UNSMIL görevinden ayrılıyor

Williams, yerine biri gelene kadar UNSMIL Başkanlığı’nı yürütecek olan Risdon Zninga ile birlikte (UNSMIL)
Williams, yerine biri gelene kadar UNSMIL Başkanlığı’nı yürütecek olan Risdon Zninga ile birlikte (UNSMIL)

Bölünme ve güvenlik ile ilgili gerilim havasının hakim olduğu çalkantılı bir durumda, ABD’li üst düzey diplomat Stephanie Williams bugünün sonunda Libya'daki Birleşmiş Milletler Destek Misyonu’ndaki (UNSMIL) BM Genel Sekreteri danışmanı görevinden ülke seçim yolunda ileriye doğru herhangi bir adım atmazken arkasında ‘ağır bir yük’ bırakarak ayrılacak.
Artan siyasi çatışmayı sona erdirmek için gerçek bir atılım olması umuduyla ülkeye sekizinci BM elçisinin atanması beklenirken Libya'daki BM Ofisi, Williams'ın Temmuz ayı sonunda görevinden ayrılacağını duyurmuştu. Williams’ın yerine kimin geçeceği merak konusu.
BM Genel Sekreteri Sözcü Yardımcısı Ferhan Hak dün akşam New York'taki BM merkezinde düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularına karşılık “Mümkün olan en kısa sürede Williams'ın yaptığı görevleri yerine getirecek geçici bir kişi belirlemeye çalışıyoruz. Ancak şu anda elimizde bir isim yok” ifadelerini kullandı.
Libya ‘Tecdid’ (Yenilik) Partisi Başkanı Süleyman el-Buyudi, BM Genel Sekreteri'nin yeni BM elçisinin adını birkaç gün içinde açıklamasını beklediğini söyledi. Buyudi ‘yeni elçinin büyük ülkelerin güvenini ve desteğini aldığını ve prensipte anlaşmanın sağlandığını’ öne sürdü. Buyudi “Yeni elçinin planı Libya seçimlerinin yapılmasına odaklanacak. Makamına gelişi, çatışma sonrası durumu hale yola sokmak için sınırlı bir şiddet patlamasıyla aynı zamana denk gelebilir” dedi.
Cuma günü BM Güvenlik Konseyi, Libya'daki BM misyonunun görev süresini 3 ay daha uzattı. Ancak yerel ve uluslararası düzeyde bu sürenin kısa olması kınandı ve misyona verilen görevlerin ne derece yerine getirilebileceği sorgulandı.
Williams’ın görevinden ayrılmasından ötürü oluşabilecek boşlukla ilgili olarak Hak, Libya'daki BM misyonunun devam ettiğini ve Williams'ın yerine gelecek kişi açıklanana kadar çalışmaları Risdon Zninga'nın üstleneceğini kaydetti.
Hak, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Williams'ın görevinden ayrılmasıyla ilgili herhangi bir yorumunun olup olmadığı konusunda şu ifadeleri kullandı:
“Williams harika bir iş çıkardı. Aslında biz BM’deki görev süresinin Temmuz ayı sonundan daha ilerisine uzatılabileceğini umuyorduk. Ancak kendisinin başka sorumluluklarının da olduğu açıklandı. Başarılarının üstüne kat çıkarak yerine gelecek kişiyi aramaya devam edeceğiz. Kendisinin Libya'nın birleşik kurumlara sahip olmasını ve organlarının birlikte çalışmasını sağlamak için yaptığı muazzam çalışmayı biliyorsunuz. Çözüm bulmak için herkesin yapabileceği her şeyi yaptı.”
Williams, Libya'da yaklaşık dört buçuk yıl çalıştı. 2020-2021 yılları arasında Gassan Selame’den sonra UNSMIL Başkanı, BM Genel Sekreteri'nin Libya Özel Temsilci Vekili ve 2018-2020 yılları arasında UNSMIL'nin Özel Temsilci Yardımcısı olarak görev yaptı.
Birçok Libyalı politikacı, ‘krizi oradan oraya taşıyarak’ ‘olayları karmaşıklaştırmaktan’ UNSMIL’yi sorumlu tutuyor. Ancak Williams'ın ayrılışının ‘kritik bir durumda’ geldiğini söyleyenler “Williams farklılıkların doğasının farkındaydı. Atanmasından itibaren Libya'daki Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi (DYK) ile anlaşmaya çalıştı. Ancak şimdi arkasında ağır bir yük bırakıp gidiyor” dediler.
Williams yaptığı son açıklamada Libya'daki siyasi seçkinlerle olan ilişkisinden bahsederek ‘geçen yılın sonunda seçimlerin iptal edilmesinden sonra, siyasi sınıfın ülkeyi seçim yoluna sokmak yerine koltuk kapmaca oyunu oynayacağı ve bu pastayı alıp üyeleri arasında pay edeceği konusunda herkesi uyardığını’ söylemişti.
Williams dün ‘el-Hades’ kanalına verdiği röportajda “Bazıları Libya'daki siyasi geleceği gasp etti. Bu yüzden birçok genç durumu protesto etmek için sokaklara döküldü. Son dört buçuk yıldır Libya dosyası üzerinde çalıştığım süreyi göz önünde bulundurarak, Libya'daki siyasi sınıfı fırsatçı ve kendi çıkarları peşinde koşan bir sınıf olarak tanımlayabilirim” ifadelerini kullandı.
Williams, Twitter hesabından yaptığı son paylaşımıyla Libyalıların hicri yılbaşını kutlayarak ‘yeni yılın Libyalılara tam anlamıyla iyilik, barış ve istikrar getirmesini’ temenni ettiğini belirtti. Williams BM Genel Sekreter danışmanı olarak çalıştığından beri ‘ülkede barış ve istikrarı sağlamanın tek yolunun kapsamlı, özgür ve şeffaf ulusal seçimler yapmaktan geçtiğini’ vurguluyor. Ancak Williams’ın genel seçimleri yapmak için gerekli olan ‘anayasal zemin’ konusunda ülkenin siyasi partileri arasında fikir birliği sağlamaya yönelik çabaları sonuç vermedi. Bu da gelecek elçinin ülkeyi istikrara kavuşturup seçimlerin düzenlenmesini sağlayıp sağlayamayacağına ilişkin soruları gündeme getiriyor.



ABD’de gıda yardım programlarının askıya alınmasıyla birlikte aileler gıda bankalarına ve yakınlarına yöneldi

Los Angeles'taki bir gıda bankası, ihtiyaç sahibi Amerikalılara yardım dağıtırken (AFP)
Los Angeles'taki bir gıda bankası, ihtiyaç sahibi Amerikalılara yardım dağıtırken (AFP)
TT

ABD’de gıda yardım programlarının askıya alınmasıyla birlikte aileler gıda bankalarına ve yakınlarına yöneldi

Los Angeles'taki bir gıda bankası, ihtiyaç sahibi Amerikalılara yardım dağıtırken (AFP)
Los Angeles'taki bir gıda bankası, ihtiyaç sahibi Amerikalılara yardım dağıtırken (AFP)

Maryland eyaletinin Montgomery County bölgesinde yaşayan Dalitia Chung, kasım ayı gıda yardımının gecikeceğini öğrendiğinde, kendisi ve çocuğunu besleyebilmek için geniş ailesiyle yemek ve market alışverişini paylaşmak üzere hemen bir plan yaptı.

Ancak Silver Spring'deki Manna Food Center gıda bankasından bir sepet dolusu gıda yardımı aldıktan sonra, bu yardıma sonsuza kadar güvenemeyeceğini anlayan Chung, “İki hafta içinde (yardım) almazsam, (başka) seçenekler arayacağım” dedi.

Chung, ABD tarihinin en uzun süren hükümet kapanması nedeniyle, gıda kuponu olarak da bilinen Ek Beslenme Yardım Programı'ndan (Supplemental Nutrition Assistance Program/SNAP) yardım almakta gecikme yaşayan yaklaşık 42 milyon Amerikalıdan sadece biri.

Kasım ayının başı çoğu kişi için SNAP’ın 60 yıllık tarihinde ilk kez gıda yardımı programının askıya alınmasıyla birlikte kafa karışıklığı, endişe ve zorlu seçimler yapılmasını gerektirdi. Başkan Donald Trump'ın yönetimi, bu ay kısmi yardım sağlamak için federal mahkeme kararını uygulayacağını açıkladı, ancak SNAP’tan yararlanan kişilere fonların ulaşmasının haftalar sürebileceği konusunda uyardı.

SNAP yararlanıcıları aynı zamanda sınırlı bütçelerini dikkatli bir şekilde yönetiyor, gıda bankalarına başvuruyor ve bu zorlu dönemi atlatmak için bazı şeylerden fedakarlık ediyorlar. Oklahoma, Tulsa'dan 47 yaşındaki Amanda Traster, gıda satın almak için para biriktirebilmek amacıyla aylık tedavi masraflarının sadece yarısını ödediğini söyledi.

Müşterilerin ziyaret edebilecekleri sayıya sık sık kısıtlamalar getiren belirli mağazalardan aldığı gıda teslimat tarihlerini takip etmek için ikinci bir takvim tutan Traster, artık her öğünde daha az yediğini ve elinden geldiğince tasarruf ettiğini belirterek “Şu anda durum çok kaotik” diye ekledi.

ABD Tarım Bakanlığı verilerine göre SNAP yardımlarından yararlanan ailelerin yaklaşık yüzde 80'inde bir çocuk, bir yaşlı veya engelli bir kişi bulunuyor. Programdan yararlanabilmek için, yararlanıcıların gelirlerinin ulusal yoksulluk sınırının yüzde 130'unun altında olması gerekiyor. Bu sınır, birçok bölgede tek kişilik haneler için aylık bin 632 dolar, iki kişilik haneler için ise 2 bin 215 dolar.


BM Fas'ın Sahra'ya yönelik özerklik planının yeni versiyonunu duyurmasını “sabırsızlıkla” bekliyor

Çöldeki Faslı askerler (AFP)
Çöldeki Faslı askerler (AFP)
TT

BM Fas'ın Sahra'ya yönelik özerklik planının yeni versiyonunu duyurmasını “sabırsızlıkla” bekliyor

Çöldeki Faslı askerler (AFP)
Çöldeki Faslı askerler (AFP)

Fransız Haber Ajansı AFP, Batı Sahra'ya gönderilen Birleşmiş Milletler (BM) Özel Temsilcisi Staffan De Mistura’nın dün, tartışmalı bölgenin geleceği konusunda müzakerelerin temelini oluşturacak olan Fas'ın özerklik planının güncellenmiş halini ‘sabırsızlıkla’ beklediği açıklamasını aktardı.

BM, 1975 yılına kadar İspanyol kolonisi olan Sahra'yı, nihai bir çözüm bulunmadığı için ‘özerk olmayan bölgeler’ arasında sıralıyor. Afrika kıtasında, dekolonizasyonun ardından statüsü halen belirsiz kalan tek bölge olan Sahra, Rabat ile Cezayir destekli ayrılıkçı Polisario Cephesi arasında bir anlaşmazlık konusu olmaya devam ediyor.

BM Güvenlik Konseyi (BMGK) şimdiye kadar, Fas, Polisario Cephesi, Cezayir ve Moritanya'ya, ‘gerçekçi, kalıcı ve karşılıklı olarak kabul edilebilir bir siyasi çözüme’ ulaşmak için 2019 yılından bu yana durmuş halde olan müzakereleri yeniden başlatma çağrısında bulundu.

Ancak, geçtiğimiz cuma günü ABD tarafından sunulan ve ardından kabul edilen karar taslağı, fosfat açısından zengin ve balık kaynakları bol olan bölgeye Fas egemenliği altında özerklik verilmesini öngören 2007 tarihli Rabat planını destekliyor.

“Fas’ın egemenliği altında gerçek özerklik en iyi çözüm olabilir” görüşünü savunan taslak metin, BM’yi bu temelde müzakereler yürütmeye çağırıyor.

Dün düzenlenen basın toplantısında, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda çekingenliği ile tanınan Staffan de Mistura, bu kararı ‘50 yıldır süren bu çatışmayı çözme konusunda uluslararası toplumun yeni bir kararlılık ve azim gösterdiğini ortaya koyduğu için önemli’ olarak nitelendirdi.

Şu anda Fas'ın ayrıntılı ve güncellenmiş özerklik planını sunmasını ‘sabırsızlıkla’ beklediklerini söyleyen Staffan de Mistura, tüm taraflardan ‘ihtiyaç duyulması halinde BM’nin doğrudan veya dolaylı görüşmeler programı oluşturmasını sağlayacak öneriler sunmalarını’ isteyeceğini açıkladı.

Ayrıca, Rabat'ın tarihi olarak nitelendirdiği BMGK’nın kabul ettiği kararın, Fas'ın planına dayanan bir ‘çerçeve’ oluşturduğunu, ancak müzakereler için ‘herhangi bir sonuç öngörmediğini’ vurgulayan Staffan de Mistura, “Müzakerelere katılmanın, bunun mutlaka sonuçlarını kabul etmek anlamına gelmez. Önemli olan katılımdır. Bunun herkese hatırlatalım” ifadelerini kullandı.


"Yaşayanların Mezarlığı" İsrail'in mahkumlara yönelik işkencelerini gözler önüne seriyor

İsrail'in ateşkes anlaşması kapsamında teslim ettiği kimliği belirsiz Filistinlilerin cenazeleri dün Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta toprağa verildi (AP).
İsrail'in ateşkes anlaşması kapsamında teslim ettiği kimliği belirsiz Filistinlilerin cenazeleri dün Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta toprağa verildi (AP).
TT

"Yaşayanların Mezarlığı" İsrail'in mahkumlara yönelik işkencelerini gözler önüne seriyor

İsrail'in ateşkes anlaşması kapsamında teslim ettiği kimliği belirsiz Filistinlilerin cenazeleri dün Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta toprağa verildi (AP).
İsrail'in ateşkes anlaşması kapsamında teslim ettiği kimliği belirsiz Filistinlilerin cenazeleri dün Gazze Şeridi'ndeki Deyr el-Belah'ta toprağa verildi (AP).

Şarku'l Avsat'ın İsrail'in Sde Teiman hapishanesindeki eski Filistinli tutuklulardan elde ettiği iki ifade, buradaki tutukluların vahşi tecavüz de dahil olmak üzere çeşitli işkence ve zulümlere maruz kaldığını ortaya koydu.

İsrail tarafından gizlilikle korunan ve Necef çölündeki bir askeri üssün içinde bulunan hapishane, İsrail askerlerinin bir Filistinli tutukluya fiziksel ve cinsel istismarda bulunduğunu gösteren bir videonun sızdırılmasının ardından inceleme altına alındı.

Filistinli gazeteci Şadi Ebu Sido, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, "yaşayanların mezarlığı" olarak adlandırdığı gözaltında tutulduğu süre boyunca, İsrail askerlerinin Filistinli tutuklulara gülerek ve video çekerek polis köpeği saldırısına öncülük ettiğine tanık olduğunu söyledi. "Çok korktuk" diye ekledi.

Ebu Sido, Sde Teiman hapishanesinde yaklaşık 19 ay tutuldu ve geçen ay bir tutuklu değişimiyle serbest bırakıldıktan sonra Gazze Şeridi'ne döndü.

Bir diğer yürek burkan hikaye ise Aralık 2023 sonlarında bacağı kesildikten sonra tedavi gördüğü sırada Kemal Advan Hastanesi'nde tutuklanan Filistinli Mahmud Ebu Foul'dan geliyor. Geçen aya kadar Sde Teiman Hapishanesi'nde kaldı. Ebu Foul, hapishanede işkence gördüğünü ve bilincini kaybedene kadar yaklaşık iki saat boyunca kafasına darbe aldığını vurguladı. "Uyandığımda görme yetimi tamamen kaybettiğimi fark ettim" dedi.