2022-KPSS Lisans oturumuyla ilgili soruşturma kapsamında Yediiklim Yayınları'ndaki aramalar tamamlandı

Fotoğraf: Muhammed Yaylalı/AA
Fotoğraf: Muhammed Yaylalı/AA
TT

2022-KPSS Lisans oturumuyla ilgili soruşturma kapsamında Yediiklim Yayınları'ndaki aramalar tamamlandı

Fotoğraf: Muhammed Yaylalı/AA
Fotoğraf: Muhammed Yaylalı/AA

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 2022-KPSS Lisans oturumuyla ilgili açtığı soruşturma kapsamında polisin Yediiklim Yayınları'nda yaptığı aramalar bitirildi. 
Soruşturma çerçevesinde Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Yediiklim Yayınları'na ait Kızılay ve Ostim'deki iki adreste arama gerçekleştirdi.
Polis, buralarda bulunan dijital materyallere, KPSS'ye ilişkin kitapların ve testlerin birer örneğine soruşturma çerçevesinde el koydu.
2022-KPSS Lisans oturumundaki bazı sorularla ilgili iddiaların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konunun incelenmesi için Devlet Denetleme Kuruluna (DDK) talimat vermişti.
Talimatın ardından DDK müfettişleri incelemelerine başlamış, ayrıca iddialarla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuştu.
Başsavcılık, suç duyurusu üzerine "sahtecilik", "kamu aleyhine dolandırıcılık" ve "görevi kötüye kullanma" suçlarından soruşturma açmıştı.
Avukattan açıklama
Yediiklim Yayınları'nın avukatı Mustafa Serdar Gözüküçük, Ostim'deki aramanın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, soruşturmanın hızlı, güvenilir ve kamuoyunu tatmin edecek şekilde sonuçlanabilmesi için tüm bilgi ve belgelerin güvenlik birimlerine teslim edildiğini bildirdi.
Bir matematik sorusu dışında birebir sorunun söz konusu olmadığını ancak benzer sorular bulunduğunu anlatan Gözüküçük, bugün basın açıklaması yapacaklarını, ayrıca DDK'ye gerekli bilgilendirme notlarını iletileceklerini ifade etti.
Soru üzerine soruşturma kapsamında gözaltına alınan olmadığını söyleyen Gözüküçük, yayınevinin bu konuda bir sorumluluğu olmadığını iddia etti.
Gözüküçük, "Bunların sadece belli bir öğrenci grubuna veya kendi öğrencilerimize değil, alenileştirilerek Türkiye'deki 980 ilçemize gönderilen, genel testler olduğu ortadadır. Zaten aynı sorular YouTube kanalımızda ve sosyal mecrada, hocalarımızın video çözümlerinde yayınlanmıştır. Hiç kimseye özel olarak soru verilmemiştir." dedi.



Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
TT

Rekor kıran enerji patlamasının sırrı çözüldü mü?

Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)
Düşük kütleye ve parlaklığa sahip kırmızı cüceler, galaksideki en yaygın yıldız türü (NASA)

Bilim insanları gizemli bir enerji patlamasının, kırmızı cüce bir yıldızdan ve ölü bir yıldızın kalıntısından geliyor olabileceğini buldu.

Gökbilimciler radyo dalgası yayan bir patlama türünü uzun zamandır anlamaya çalışıyor. Normalde bir bölgeden gelen art arda patlamalar arasında birkaç saniye hatta daha kısa süre olur.

Ancak 2006'dan beri, patlamalar arasındaki sürenin birkaç dakikadan birkaç saate kadar değişebildiği olaylar saptanmaya başladı.

Uzun periyotlu radyo geçişi denen bu olaylar neredeyse 20 yıldır bilim insanlarının kafasını karıştırıyor ve bu aralıklı patlamalarda nasıl radyo dalgası üretildiğini anlamaya çalışıyorlar.

Bunlar genellikle galaksinin kalabalık bölgelerinde görüldüğü için hangi cisimden geldiklerini anlamak da zorlu bir iş.

Bulguları hakemli dergi Astrophysical Journal Letters'ta 26 Kasım'da yayımlanan yeni çalışmadaysa Samanyolu'nun daha az gökcismi içeren eteklerinden gelen bir uzun periyotlu radyo geçişi incelendi.

GLEAM-X J0704-37 adı verilen bu olayda her üç saatte bir 30 ila 60 saniye süren patlamalar gerçekleşiyor. Uzun periyotlu radyo geçişi olayları arasında, art arda patlamaları arasında en çok süre olan GLEAM-X J0704-37 bu anlamda rekoru elinde tutuyor.

Güney Afrika'daki MeerKAT ve Şili'deki Güney Astrofizik Araştırma teleskoplarını kullanan bilim insanları, GLEAM-X J0704-37'nin M-tipi yıldız diye de bilinen bir kırmızı cüceden geldiğini gözlemledi.

Curtin Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Natasha Hurley-Walker "M-tipi yıldızlar, Güneş'in kütlesinin ve parlaklığının çok azına sahip olan düşük kütleli yıldızlardır. Samanyolu'ndaki yıldızların yüzde 70'ini oluştursalar da hiçbiri çıplak gözle görülemez" diyerek ekliyor: 

M-tipi yıldız tek başına bizim gördüğümüz miktarda enerji üretemez.

Verileri tekrar inceleyen ekip kırmızı cücenin muhtemelen ikili bir sistem içinde yer aldığını buldu. Araştırmacılar diğer cismin, beyaz cüce yıldız olduğunu tahmin ediyor. 

Güneş gibi yıldızlar, süpernova patlaması geçirecek kütleye sahip olmadığı için yaşam döngülerinin sonuna geldiğinde dış katmanlarını atmaya başlıyor. Geriye kalan çekirdekse muazzam bir yoğunluğa sahip beyaz cüceye dönüşüyor. 

Bilim insanları sistemdeki güçlü manyetik alanların, hızla dönen nötron yıldızları (pulsar) gibi düzenli enerji patlamalarına yol açtığını öne sürüyor. 

Ekip halihazırda çalışmalarına devam ederek bu sistemi doğrulamaya ve radyo dalgalarını tam olarak nasıl ürettiğini anlamaya çalışıyor. 

Ayrıca teleskopların eski gözlemlerinde, GLEAM-X J0704-37'ye benzer patlamalar da bulmayı umuyorlar.

Independent Türkçe, Space.com, Science Daily, Astrophysical Journal Letters