Araştırma: Maymun çiçeği virüsü 60 derece sıcaklıkta ölüyor

Araştırma: Maymun çiçeği virüsü 60 derece sıcaklıkta ölüyor
TT

Araştırma: Maymun çiçeği virüsü 60 derece sıcaklıkta ölüyor

Araştırma: Maymun çiçeği virüsü 60 derece sıcaklıkta ölüyor

Fransız virologlar, 5 ila 15 dakikalık bir süre boyunca 60 ila 70°C'de ısıtıldıklarında maymun çiçeği virüsü parçacıklarının hayatta kalamaz hale geldiğini bildirdi.
TASS haber ajansına göre, araştırmalarını ‘bioRxiv’ elektronik kütüphanesinde yayınlayan bilim insanları tıbbi tesis ve cihazların sterilizasyonu yapılırken bu hususun dikkate alınması gerektiğini düşünüyor.
Maymun çiçeği salgını, bilim insanlarını, parçacıklarının yaşayamaz hale gelme hızını keşfetmeye sevk etti. Bunu başarmak için, araştırmacılar birkaç farklı hücre kültürünü Avrupa ve Afrika maymun çiçeği suşlarıyla enfekte etti. Ayrıca virüsü içeren bir çözelti hazırlayarak, yüksek sıcaklık verildi.
Gözlemler, virüsün 70 santigrat derecede ısıtıldığında 5 dakika sonra hayatta kalma yeteneğini kaybettiğini ayrıca 60 santigrat derecede 15 dakika ısıtıldıktan sonra aynı sonuca varıldığını gösterdi. Araştırmacılar, diğer çiçek hastalığı türlerinde ısıya verilen yanıtta istatistiksel olarak anlamlı bir fark gözlemlemedi.
Araştırmacılar, deneylerin virüsün sıcaklık değişimine karşı yüksek hassasiyet ile karakterize olduğunu gösterdiğini ve bu konunun doktorların cihaz ve tesisleri sterilize etmek için protokolleri geliştirmesine yardımcı olacağını ortaya koydu.



Bakteri kullanılarak plastikten ağrı kesici üretildi

Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
TT

Bakteri kullanılarak plastikten ağrı kesici üretildi

Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)
Bilim insanları şişelerdeki plastiği kullandı ancak başka türden plastiklerle de ilacı üretebileceklerini düşünüyorlar (Unsplash)

Bilim insanları bir bakteriyi kullanarak plastik atıkları ağrı kesiciye dönüştürmeyi başardı. 

Günümüzde birçok ilaç gibi, asetaminofen veya daha yaygın ismiyle parasetamol de büyük ölçüde fosil yakıtlardan üretiliyor. İklim kriziyle mücadelede fosil yakıtların kullanımının azaltılmasının yanı sıra plastik atıkların dönüştürülmesi de büyük önem taşıyor.

Birleşik Krallık'taki Edinburgh Üniversitesi'nden araştırmacılar, bu iki hedefe aynı anda hizmet eden çığır açıcı bir buluşa imza attı. 

Bilim insanları genetiği değiştirilmiş Escherichia coli adlı bakteri yardımıyla şişelerde kullanılan plastikten parasetamol üretti. 

Bulguları hakemli dergi Nature Chemistry'de dün (23 Haziran) yayımlanan çalışmada şişe ve gıda ambalajlarında sıkça yer alan polietilen tereftalat (PET) türündeki plastikler kullanıldı. 

Araştırmacılar PET şişeleri kimyasal yolla parçalayarak işe koyuldu. Daha sonra bu malzemeyi, genetiği değiştirilmiş E. coli bakterilerine verdiler. 

Ekip bu süreçte bakterinin katalizör olarak fosfatı kullanarak molekülleri azot içeren organik bir bileşiğe dönüştürdüğünü gözlemledi. 

Çalışmaya göre bu dönüşümde Lossen düzenlenmesi denen bir tepkime gerçekleşmiş olmalı. İlginç bir şekilde normalde doğada görülmeyen ve zorlu laboratuvar koşulları gerektiren bu tepkime canlı hücreler aracılığıyla başarıyla gerçekleştirildi. 

Araştırmacılar tepkime sonucu ortaya çıkan PABA'nın, bakterilerin büyümek için ihtiyaç duyduğu kritik bir madde olduğunu ve genellikle hücre içinde diğer maddelerden üretildiğini söylüyor. Ancak deneyde genetiği değiştirilerek bu üretimi yapması engellenen E. coli, PET'ten gelen malzemeyi kullanmak zorunda kaldı.

Bilim insanları daha sonra bakteriye, biri mantarlardan, diğeri toprak bakterilerinden alınan iki geni ekleyerek PABA'yı parasetamole dönüştürmesini sağladı.

Kimya ve biyolojiden yararlanan atılım, aynı anda hem plastik kirliliğine hem de fosil yakıt kullanımına çözüm sunuyor.

Makalenin başyazarı Prof. Stephen Wallace, "İnsanlar halihazırda parasetamolün petrolden elde edildiğini bilmiyor" diyerek ekliyor: 

Bu teknoloji, kimya ve biyolojiyi ilk kez bu şekilde birleştirerek parasetamolü daha sürdürülebilir bir şekilde üretebileceğimizi ve aynı zamanda çevredeki plastik atıkları temizleyebileceğimizi gösteriyor.

Ekip, E. coli'yi kullanarak PET bazlı hammaddeyi 24 saatten kısa bir sürede yüzde 92'ye varan verimle parasetamole dönüştürebildiklerini belirtiyor. Ayrıca sürecin oda sıcaklığında gerçekleşmesi, ısıtma veya soğutma için enerji harcanmadığı anlamına geliyor.

Bu işlemin endüstriyel ve ticari açıdan uygulanabilir olduğunu kanıtlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. Ancak bulgular umut vaat ediyor ve araştırmacılar başka plastik ve bakteri türlerinin de kullanılabileceğini düşünüyor.
Independent Türkçe, Guardian, Science Alert, Nature Chemistry