Nasrallah, Lübnan-İsrail arasındaki tartışmalı gaz sahasını hedef almakla tehdit etti

AA
AA
TT

Nasrallah, Lübnan-İsrail arasındaki tartışmalı gaz sahasını hedef almakla tehdit etti

AA
AA

Lübnan'daki Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, ülkesi ile İsrail arasındaki tartışmalı deniz sınırına ilişkin müzakereleri takip ettiklerini, Lübnan'ın taleplerinin karşılanmaması halinde Kariş Doğal Gaz Sahası'nı hedef alacaklarını söyledi.
Nasrallah katıldığı bir TV programında, "Gözlerimiz ve füzelerimiz Kariş sahasında. (Tartışmalı deniz sınırı bölgesi). Deniz sınırının çizilmesine ilişkin müzakerelerin gidişatını izliyoruz." dedi.
Kariş Sahası'ndan gaz çıkarma işleminin başlaması halinde bir sorunla karşı karşıya kalacaklarına dair medyadan mesaj gönderdiklerini söyleyen Nasrallah, "Lübnan'ın haklı talepleri karşılanmadan Kariş Sahası'ndan petrol ve gaz çıkarılmasına izin veremeyiz." diye konuştu.
Hizbullah lideri Nasrallah konuşmasının devamında Lübnan'ın taleplerinin karşılanmaması halinde Kariş Doğal Gaz Sahası'nı hedef almakla tehdit etti.

İsrail ile Lübnan arasındaki sınır anlaşmazlığı
İsrail ile Lübnan arasında yaklaşık 860 kilometrekarelik deniz sahası anlaşmazlığı bulunuyor.
İki ülke de bu bölgenin kıta sahanlığında hak iddia ediyor. İsrail, Lübnan hükümetinin lisanslama sürecine başladığı beş bloktan üçünün İsrail kıta sahanlığı sınır bölgesinde yer aldığını öne sürüyor.
Lübnan tarafı ise tartışmalı bölgenin 2 bin 290 kilometre olduğunu söylüyor.
İsrail ve Lübnan deniz sınırı anlaşmazlığının çözümü amacıyla Ekim 2020'de Birleşmiş Milletler (BM) gözetimi ve ABD ara buluculuğunda dolaylı müzakereler başlamıştı.
Müzakereler, Mayıs 2021'deki beşinci turun ardından anlaşmaya varılmaksızın askıya alınmıştı.
İsrail'in 5 Haziran'da ihtilaflı deniz sahası"Kariş"e bir sondaj gemisi göndermesi bölgede gerilimi yeniden yükseltmişti.
Yunan-İngiliz enerji şirketi Energan'dan geçen hafta yapılan açıklamada, kendilerine ait geminin sondaj işlemlerine başlamasının birkaç hafta ertelendiği duyurulmuş, gecikmenin nedenine ilişkin bilgi verilmemişti.
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, 6 Haziran'da Yunanistan'a "Lübnan ile İsrail arasındaki tartışmalı deniz sınırında Tel Aviv için gaz arama çalışmaları yürüten gemiyi ivedi şekilde geri çekme" çağrısı yapmıştı.
İsrail Genelkurmay Başkanı Aviv Kochavi ise 13 Haziran'da yaptığı açıklamada, Lübnan'da bir sonraki savaş sırasında imha edilecek binlerce hedef belirlediklerini kaydederek, "Komuta karargahı, roket güdümlü el bombaları, fırlatıcılar ve bu hedeflerin daha fazlası olan tüm hedefler saldırı planında. Tüm bu hedefler, Lübnan'da vurulacak." demişti.
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, İsrail ile bir yıldır askıda olan müzakerelere yeniden başlanması için 14 Haziran'da, ara bulucu konumundaki ABD Dışişleri Bakanlığı Enerji Güvenliği Danışmanı Amos Hochstein ile bir araya gelmişti.
Hochstein, son olarak 9 Eylül'de Beyrut'ta bazı temaslarda bulunmuş ve anlaşmaya varılması hususunda iyimser olduğunu ifade etmişti.



Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
TT

Husiler, Kızıldeniz'i kasıp kavuruyor: Tamamen yalnızsınız

Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)
Husiler, Magic Seas'in batırılma görüntülerini de paylaşmıştı (Reuters)

İran destekli Husilerin, Kızıldeniz'deki iki ticari gemiyi batırmasının yankıları sürüyor. 

Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri, 7 Temmuz'da yaptığı açıklamada Magic Seas isimli gemiyi, iki insansız deniz aracının yanı sıra üç drone ve 5 balistik füzeyle vurduklarını duyurmuştu. 

Sözcü, 9 Temmuz’daki açıklamasında da Eternity C adlı geminin vurulduğunu söylemişti. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde, Liberya bandıralı iki geminin de Yunan şirketlerine ait olduğu belirtiliyor.

Haberde yardım çağrısı yapılmasına rağmen ABD ya da müttefiklerinin bölgedeki hiçbir gemisinin olaya müdahale etmediği aktarılıyor.

Pazar günü düzenlenen saldırıda Magic Seas mürettebatının gemiyi terk ettiği belirtiliyor. 

Ancak pazartesi gecesi düzenlenen ikinci saldırıda Eternity C mürettebatının Husilerle çatışmaya girdiği, bazı kişilerin Şii örgüt tarafından rehin alındığı aktarılıyor. En az üç kişinin gemide ölü bulunduğu, 15 kişinin kayıp olduğu, 10 kişininse kurtarıldığı yazılıyor. 

Britanyalı denizcilik teknolojisi firması VanguardTech’ten Ellie Shafik, "Bu, Husilerin 48 saat içinde yarattığı en ciddi hasar" diyor. 

Eski Birleşik Krallık Donanması Subayı Christopher Long da Husi militanlarının kontrolündeki bölgelerde askeri varlığın çok zayıf olduğunu, bunun da ticari gemileri savunmasız bıraktığını söylüyor. Long, "Oradaysanız, tamamen yalnızsınız" ifadelerini kullanıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla Husilere ait hedeflere 15 Mart’ta saldırı başlatılmıştı. 6 Mayıs’ta örgütle ateşkes yapıldığı ve operasyonun sonlandırıldığı duyurulmuştu. 

WSJ’nin aktardığına göre ABD, Husiler Amerikan gemilerine saldırmadıkça ateşkesi geçerli sayıyor. Pentagon’un bölgedeki askeri duruşunu değiştirmediği aktarılıyor. 

Diğer yandan Husilerin saldırıları, Gazze’de yeni bir ateşkes anlaşması için görüşmelerin yoğunlaştığı bir dönemde meydana geldi. 

Katar’ın başkenti Doha’da süren müzakerelerde Tel Aviv yönetimi ve Hamas arasındaki anlaşmazlıkların büyük ölçüde çözüldüğü fakat İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah ve Han Yunus kentlerini ayıran Morag Koridoru'nda işgali sürdürme ısrarının henüz aşılamadığı kaydedilmişti.

Husiler, Kızıldeniz’deki saldırıları Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki Aksa Tufanı operasyonuna destek olarak başlatmıştı.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP