SDG, el-Hol kampındaki bir güvenlik operasyonunun sona erdiğini duyurdu

SDGi dün Haseke’de el-Hol kampındaki güvenlik operasyonunun sona erdiğini duyurdu. (AP)
SDGi dün Haseke’de el-Hol kampındaki güvenlik operasyonunun sona erdiğini duyurdu. (AP)
TT

SDG, el-Hol kampındaki bir güvenlik operasyonunun sona erdiğini duyurdu

SDGi dün Haseke’de el-Hol kampındaki güvenlik operasyonunun sona erdiğini duyurdu. (AP)
SDGi dün Haseke’de el-Hol kampındaki güvenlik operasyonunun sona erdiğini duyurdu. (AP)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) dün (Cumartesi), Suriye’nin kuzeydoğusunda bulunan aşırı kalabalık el-Hol kampında DEAŞ’a bağlı gruplara karşı düzenlenen üç haftalık güvenlik operasyonunun sona erdiğini ve 220’den fazla kişinin tutuklanmasıyla sonuçlandığını duyurdu.
Haseke şehrinin en uzak noktasında yer alan ve neredeyse yarısı Iraklı olmak üzere yaklaşık 56 bin kişinin bulunduğu kamp, zaman zaman kaçışlar, gardiyanlara veya insani yardım çalışanlarına yönelik saldırılar veya sakinleri arasında cinayetler dahil olmak üzere güvenlik olaylarına tanık oluyor.
Kürt güçleri yaptıkları açıklamada, kampın son aylarda tanık olduğu ‘cinayetlere ve gözdağı verme eylemlerine katılan 36’sı kadın 226 kişinin’ tutuklanmasıyla güvenlik operasyonunun sona erdiği belirtildi. Ayrıca 25 hendek ve tünel bulunduğu ve silahlara, işkence ekipmanlarına ve iletişim ekipmanlarına el konulduğu açıklandı.
Söz konusu güçler 25 Ağustos’ta, terör hücrelerinin kamp sakinlerine yönelik gerçekleştirdiği cinayet ve işkencelerin artmasının ardından Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve Washington liderliğindeki uluslararası koalisyonun desteğiyle kampta bir operasyon başlattı. Birleşmiş Milletler haziran ayı sonlarında, Özerk Kürt Yönetimi tarafından denetlenen ve Irak sınırına 10 kilometre uzaklıkta bulunan kampta 2021'in başından bu yana, aralarında çok sayıda kadının da bulunduğu 100’den fazla kişinin öldürüldüğünü kaydetti.
Güvenlik güçleri, DEAŞ’ın kampta ‘ideolojisini korumak ve yaymak için özellikle kadın ve çocuklara yöneldiğini’ belirtti. DEAŞ’a bağlı kadınları ‘sunulan kaynakları ve ürünleri, bilgi aktarımı ve hücrelerin kışkırtılmasının yanı sıra para ve iletişim aktarımı yapmak üzere kullanma ve kamp içinde ve dışında DEAŞ ile bağlantı kurmakla’ suçladı.
Kürt güçleri operasyon sırasında, iki Ezidi kızını DEAŞ’ın aşırılık yanlısı kadınların elinden kurtararak güvenli bir ortama transfer etmeyi başardı. Bunun dışında zincirlenmiş halde bulunan 4 kadının serbest bırakıldığı bildirildi. Kampta, yoğun güvenlik altında özel bir bölümde yaşayan, DEAŞ unsurlarının ailelerden yaklaşık 10 bin yabancı bulunuyor.
 



İsrail, Güney Lübnan'a savaş atmosferini geri getiriyor

 İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
TT

İsrail, Güney Lübnan'a savaş atmosferini geri getiriyor

 İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)
İsrail'in dün Güney Lübnan'daki Nebatiye'ye düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseldi (EPA)

Savaş havası dün Güney Lübnan'a geri döndü. İsrail topçuları Nebatiye bölgesini ateş çemberi ile çevreleyerek, bir dizi şiddetli saldırıyla hedef aldı.

Lübnan Sağlık Bakanlığı, saldırılarda bir kişinin öldüğünü ve sekiz kişinin yaralandığını bildirirken, İsrail ordusu, güney Lübnan'da Hizbullah'ın "ateş ve savunma sistemlerini işletmek için kullandığı" bir "altyapı tesisini" bombaladığını duyurdu. Saldırılarda "Hizbullah unsurlarının yanı sıra silah ve tünel girişlerinin de hedef alındığı" ifade edildi.

Bu tırmanış, özellikle İsrail ordusunun Litani Nehri'nin kuzeyinde sığınak delici bombalar kullanması göz önüne alındığında, oldukça tehlikeli bir askeri mesaj olarak ortaya çıktı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bu bombalar Lübnan'da daha önce Hizbullah'ın eski genel sekreterleri Hasan Nasrallah ve Haşim Safiyuddin'in suikastları dışında hiç kullanılmamıştı.

Güvenlik, savunma ve strateji uzmanı Tuğgeneral Hasan Cuni, İsrail operasyonlarının "özellikle yer altında belirli derinliklere ulaşan nüfuz edici mühimmat kullanımıyla yeni bir hedefleme örüntüsüne işaret ettiğini" söyledi.