Pakistan’da 3 DEAŞ unsuru öldürüldü

Pakistan’ın Afganistan sınırına yakın Jamrud bölgesinde DEAŞ’ın yerel koluna bağlı 3 terörist etkisiz hale getirildi

Pakistan polisinin Ocak ayında Lahor’da meydana gelen bir patlama bölgesinden yaralıları taşıyan ambulansları korurken çekilmiş fotoğrafı (AP)
Pakistan polisinin Ocak ayında Lahor’da meydana gelen bir patlama bölgesinden yaralıları taşıyan ambulansları korurken çekilmiş fotoğrafı (AP)
TT

Pakistan’da 3 DEAŞ unsuru öldürüldü

Pakistan polisinin Ocak ayında Lahor’da meydana gelen bir patlama bölgesinden yaralıları taşıyan ambulansları korurken çekilmiş fotoğrafı (AP)
Pakistan polisinin Ocak ayında Lahor’da meydana gelen bir patlama bölgesinden yaralıları taşıyan ambulansları korurken çekilmiş fotoğrafı (AP)

Pakistanlı yetkililerin belirttiğine göre, güvenlik güçlerinin önceki gün Afganistan sınırına yakın Jamrud bölgesinde düzenlediği operasyonda DEAŞ’ın yerel koluna bağlı 3 teröristin etkisiz hale getirildiğini söyledi. Güvenlik yetkililerine teslim olmayı reddeden üç terörist, yerel polis güçlerine bağlı terörle mücadele birimiyle girdikleri çatışmada etkisiz hale getirildi. Jamrud bölgesi, Afgan sınırına yakın eski Hayber aşiret bölgesinde küçük bir belde ve ev yapımı küçük silah endüstrisi ile tanınıyor.
Jamrud, Taliban’ın ortaya çıkmasından önce bile Pakistan’ın kuzeybatısında kanunsuz bölge olarak kabul ediliyordu. Yerel polis güçleri tarafından yapılan açıklamada, Jamrud bölgesinde bir terör hücresi olduğuna dair istihbarat aldıklarını ve önemli bir hedefe terör operasyonu düzenlemeyi planladıkları belirtildi. Ayrıca terörle mücadele ekibinin terör hücresinin bulunduğu bölgeye baskın düzenlediği ve teslim olmayı reddeden üç militanı etkisiz hale getirdiğini açıklandı. Güvenlik güçleri, teröristlerin saklandığı yerden çok miktarda silah ve mühimmat ele geçirdi.
Şarku’l Avsat’ın yerel basından aktardığı bilgilere göre Pakistanlı yetkililer ve askeri uzmanlar, geçtiğimiz aylarda Pakistan-Afgan sınır bölgesindeki şiddet olaylarındaki önemli artışa rağmen Pakistan Talibanı’na (TTP) karşı kapsamlı bir askeri operasyona ihtiyaç olduğunu düşünmüyor.
TTP, geçen hafta Svat’ta patlayan bombaların ve Taliban’ın savaşçılarının 2021 Ağustos ayında Kabil’in kontrolünü ele geçirmesinden bu yana Afganistan’dan Pakistan topraklarına kademeli olarak geri dönmesinin ardından terörist saldırılarına yeniden başladı.
Bu gelişmelere rağmen, askeri uzmanlar, Afgan Talibanı ve TTP’nin Pakistan topraklarında devam eden bir terör eylemleri düzenleme kabiliyetinin son yıllarda büyük ölçüde azaldığını söylüyor.
Yetkililer, Pakistan ordusunun 2014’ten bu yana art arda düzenlediği askeri operasyonlarda terör örgütlerinin altyapılarını yok ettiğini söyledi. Şimdi, Pakistan-Afgan sınırındaki şehirlerde geniş çaplı bir şekilde askeri güçlerin konuşlandırmasıyla Pakistan topraklarının herhangi bir bölümünü ellerinde tutmaları imkânsız hale geldi. Pakistan ordusu, Pakistan-Afganistan sınır kasabalarında konvansiyonel ve terörle mücadele güçlerini bulunduruyor. Bunun sonucunda, Pakistan Talibanı’nın bu bölgedeki toprakların herhangi bir bölümünü kontrol altına alması imkânsız oluyor.
TTP unsurları, Taliban’ın Kabil’in kontrolünü ele geçirdiği 2021 Ağustos ayından itibaren Pakistan topraklarına geri dönmeye başladı. Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan bir rapora göre, TTP’nin yaklaşık 3 bin militanı şu anda Afganistan’ın çeşitli bölgelerinde, özellikle de doğu Afganistan’da bulunuyor.



Trump yeni bir ticaret savaşı mı başlatacak?

Trump'ın radikal vergi kararları hem ABD'de hem de Avrupa'da endişe yarattı (Reuters)
Trump'ın radikal vergi kararları hem ABD'de hem de Avrupa'da endişe yarattı (Reuters)
TT

Trump yeni bir ticaret savaşı mı başlatacak?

Trump'ın radikal vergi kararları hem ABD'de hem de Avrupa'da endişe yarattı (Reuters)
Trump'ın radikal vergi kararları hem ABD'de hem de Avrupa'da endişe yarattı (Reuters)

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), Donald Trump'ın "maksimum baskı" politikasına geri döneceğini yazıyor. 

Analizde, Cumhuriyetçi liderin Kanada, Meksika ve Çin'e yönelik ek vergi hamleleriyle, ilk dönemindeki "azami baskı" politikasını sürdürmeyi hedeflediği belirtiliyor. 

Trump, ocakta göreve geldiğinde Kanada ve Meksika'dan ithal edilen tüm ürünlere yüzde 25, Çin'den gelen ürünlereyse ek yüzde 10 vergi getireceğini açıklamıştı. Dün açıklanan karara uyuşturucu ticareti ve kayıtdışı göçmenleri gerekçe gösteren Trump'a, üç ülkeden de tepki geldi. 

Meksika Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum, Trump’ın Meksika'ya ek vergi getirme kararına karşı misilleme yapılabileceği uyarısında bulundu. 

Çin'in Washington Büyükelçiliği Sözcüsü Liu Pengyu, ABD ve Çin'in bir ticaret savaşına girmesi halinde her iki tarafın da kaybedeceğini belirtti.

Kanada Başbakan Yardımcısı Chrystia Freeland da "ABD'nin sattığımız şeylere ihtiyacı var" dedi. 

Analizde, vergi kararlarının küresel ticareti alt üst edebileceğine ve Amerikalı tüketiciler için fiyatları yükseltebileceğine dikkat çekiliyor. Diğer yandan Trump'ın müttefikleri, Cumhuriyetçi liderin bu adımları dış politikada koz elde etmek için kullanacağını belirtiyor.

WSJ, Trump'ın ilk döneminde İran ve Kuzey Kore'ye yönelik uyguladığı baskı politikasını da sürdüreceğini yazıyor. Kimliğinin paylaşılmasını istemeyen Trump'a yakın danışmanlardan biri, Cumhuriyetçi liderin politikasına dair şunları söylüyor: 

Onun tüm dünya görüşü azami baskı uygulamak üzerine kurulu, bu kadar basit.

Trump, ilk döneminde göreve geldiği gibi nüfusunun çoğunluğu Müslümanlardan oluşan 7 ülkeden ABD'ye girişlere kısıtlama getirmişti. ABD'de aile yakınları ve iş ilişkileri olmayan Suriye, Irak, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen vatandaşlarının ABD'ye girişlerine kısıtlama uygulanmıştı.

Cumhuriyetçi lider 2018'de de Avrupa Birliği'nden (AB) çelik ithalatına yüzde 25, alüminyum ithalatınaysa yüzde 10 ek vergi getirmişti. Dönemin Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, Trump'ın kararını kınamıştı. 

Trump, henüz AB ülkelerine yönelik ek vergi duyurusu yapmadı. Ancak WSJ, ABD'nin Avrupalı müttefiklerinin son vergi hamleleri nedeniyle endişelendiğine dikkat çekiyor. Analizde, Avrupa ülkelerinin vergi kararlarını "yakında ABD'yle ticaret savaşına girebileceklerinin işareti" olarak yorumladığı aktarılıyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, USA Today