Lübnan ordusu: 91 kişinin öldüğü tekne faciasında bir kişi gözaltına alındı

Suriye’nin Tartus şehrinin kıyısında boğulan bir kurbanın cesedini arayan kurtarma ekipleri (AFP)
Suriye’nin Tartus şehrinin kıyısında boğulan bir kurbanın cesedini arayan kurtarma ekipleri (AFP)
TT

Lübnan ordusu: 91 kişinin öldüğü tekne faciasında bir kişi gözaltına alındı

Suriye’nin Tartus şehrinin kıyısında boğulan bir kurbanın cesedini arayan kurtarma ekipleri (AFP)
Suriye’nin Tartus şehrinin kıyısında boğulan bir kurbanın cesedini arayan kurtarma ekipleri (AFP)

Lübnan ordusu bugün (Cumartesi) Suriye açıklarında batan ve 91 kişinin öldüğü tekne faciasında yasadışı göçmen kaçakçılığına karıştığından şüphelenilen bir kişinin gözaltına alındığını duyurdu.
Alman haber ajansı DPA’ya göre, ordu komutanlığı bugün (Cumartesi) internet sitesinde yayınladığı açıklamada, İstihbarat Müdürlüğü’nün, göçmen kaçakçılığı yaptığı şüphesiyle bir kişiyi yakaladığını açıkladı.

Açıklamada “Soruşturma sonucunda, söz konusu şahsın, kuzeyde el-Arida’dan güneyde el-Miniye’ye kadar Lübnan sahillerinden yasadışı göçmenleri kaçırmak üzere faaliyet gösteren bir şebekenin yönetimine karıştığı kanıtlandı” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, gözaltına alınan şahsın ‘Çarşamba günü Lübnan’dan İtalya’ya deniz yoluyla yapılacak son kaçakçılık operasyonun hazırlanmasında yer aldığı ve söz konusu operasyonun Perşembe günü teknenin Suriye kıyılarında batmasıyla sonuçlandığını’ itiraf ettiği belirtildi.
Gözaltına alınan şahısın soruşturmasının devam ettiği ayrıca adli ekiplerin denetiminde, göçmen kaçakçılığı şebekesinin diğer üyelerinin yakalanması için takibin devam ettiği açıklandı.
Suriye Limanları Genel Müdürü Samir Kubarslı, bu sabah çok sayıda ceset çıkarılmasının ardından Tartus açıklarında batan teknede hayatını kaybedenlerin sayısının 86’ya yükseldiğini açıklamıştı. Diğer yandan Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), batan teknede hayatını kaybedenlerin sayısının 91’e yükseldiğini ve 50 göçmenin kayıp olduğunu duyurdu.

Hayatta kalma şansları zaman geçtikçe azalsa da, arama kurtarma çalışmaları devam ediyor.
El-Basil Hastanesi Genel Kurulu Başkanı Dr. İskender Ammar, ailelerin cesetleri teşhis etmesi ile cenazelerin teslim edilmesine yönelik çalışmaların devam ettiğini vurguladı. Batan tekne, Lübnan’ın kuzeyinde yer alan Trablus’taki el-Miniye bölgesinden yola çıkmıştı ve çeşitli milletlerden insanları taşıyordu.



Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
TT

Şam'da Şera ile SDG lideri Abdi arasında Barrack'ın da katıldığı bir toplantı gerçekleşiyor

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera (Reuters)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi başkanlığındaki Kürt heyeti arasında, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın da katıldığı görüşme Şam'da başladı.

Görüşme, eş-Şera ve Abdi'nin 10 Mart'ta ABD himayesinde imzaladıkları ve ‘sınır kapıları, havaalanı, petrol ve doğalgaz sahaları dahil olmak üzere Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların Suriye devletinin idaresine dahil edilmesini’ öngören bir dizi maddeden oluşan anlaşmadan dört ay sonra gerçekleşti.

Ancak Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi daha sonra anayasal deklarasyon ve çeşitliliği yansıtmadığını söylediği bir hükümetin kurulması nedeniyle Suriye yönetimini eleştirdi. Geçtiğimiz ay Kürt güçleri ‘demokratik ve adem-i merkeziyetçi’ bir devlet talep etmiş, Şam da buna yanıt olarak ülkede ‘bölücü bir gerçeklik dayatma girişimlerini’ reddettiğini açıklamıştı.

Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığı habere göre  adının açıklanmasını istemeyen bir Kürt kaynak, “SDG liderinin başkanlığındaki bir Kürt heyeti bugün DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) temsilcilerinin eşliğinde Şam'a gitti ve şu anda Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ile görüşüyor. Görüşmede ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Toplantının gündemi hakkında bilgi sahibi olan kaynak, ‘görüşmelerde dört ana dosyanın ele alındığını, bunların Suriye devletinin yapısı, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Şam hükümeti arasındaki ilişki, ekonomi ve askeri güç olduğunu’ söyledi.

Çatışmaların patlak vermesinden önce onlarca yıl ötekileştirme ve dışlanmaya maruz kalan Kürtler, yeni yönetimin karar alma mekanizmasını merkezileştirme ve kilit unsurları geçiş sürecinin yönetiminden dışlama girişimini eleştiriyor.

Abdi, mayıs sonunda bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Şam ile vardığımız mutabakata bağlıyız ve şu anda uygulama komiteleri aracılığıyla bu anlaşmayı hayata geçirmek için çalışıyoruz” dedi. Abdi ayrıca, tüm bileşenlerin tam haklarla yaşadığı ve hiç kimsenin dışlanmadığı adem-i merkeziyetçi bir Suriye’ye olan bağlılığını vurguladı.

Eş-Şera'nın Şam'a gelişinden kısa bir süre sonra tüm silahlı askeri grupları dağıtacağını açıklamasına rağmen, ABD destekli Kürtler, 2019'da son kalesinden çıkarılana kadar DEAŞ'la mücadelede etkili olduğunu kanıtlayan organize askeri güçlerini korumakta ısrar ediyor.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Şam'ın ihtiyaç duyduğu büyük petrol ve doğalgaz sahaları da dahil olmak üzere kuzey ve doğu Suriye'nin büyük bölümünü kontrol ediyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani daha önce Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile imzalanan anlaşmanın şartlarının uygulanmasının ‘ertelenmesinin’ ülkedeki ‘kaosu uzatacağı’ uyarısında bulunmuştu.