Biyolojik saatin bozulması ruh ve beden sağlığına zarar veriyor

Elektronik cihaz kullanımı uyku sorunlarına neden oluyor

Biyolojik saatin bozulması ruh ve beden sağlığına zarar veriyor
TT

Biyolojik saatin bozulması ruh ve beden sağlığına zarar veriyor

Biyolojik saatin bozulması ruh ve beden sağlığına zarar veriyor

İnsanların dijital cihazları kullanarak ödediği yüksek bedel, biyolojik saatte karmaşaya neden olmasına bağlı olarak artan zihinsel sağlık sorunlarına yol açıyor. Uyku süreci, insan yaşamının dörtte biri ile üçte biri arasındadır. Ancak vücudun ve beynin uyku ihtiyacını nasıl hissettiği hakkında çok az şey biliyoruz. Ayrıca vücudun ve beynin adaptasyonu ve bu ihtiyacın otomatik olarak ortadan kaldırılması hakkında da çok az şey biliyoruz.

Biyolojik saat
Şarku’l Avsat’ın sağlık kaynaklarından edindiği bilgilere göre bu hususta temel bir role sahip olan biyolojik saat, Hipotalamusa bulunan beynin küçük bir bölümü olan suprakiazmatik çekirdekle (SCN) yaşamımızı ve gezegendeki diğer tüm yaşamı güneş ışığının kalıplarına göre düzenleyen bir zaman çizelgesine göre çalışır. Her insan, beyne entegre olan bu temel mekanizma ile doğar ve tüm hücreler bu yaşam döngüsüne göre çalışır.
Bu moleküler saat sadece aldığımız uykunun miktarını ve kalitesini düzenlemekle kalmaz, aynı zamanda vücut ısısı, kalp atış hızı, hormon seviyeleri, bağışıklık tepkisi, ruh hali, uyanıklık, bilişsel performans ve işitsel reaksiyon süreleri gibi zihinsel ve fiziksel sağlıkta da etkili bir rol oynar. Bunların tümüne ait güneş zamanı insanların biyolojik bileşimine dayandığından, hepsinin kendi zamanları vardır.
Biyolojik saatin bozulmasının zihinsel ve fiziksel sağlığa zarar verdiğini ve dejeneratif nörolojik hastalıklar oluşturduğunu gösteren bilimsel kanıtlar artıyor. Endüstriyel dünyada yarı kalıcı ya da hatalı bir şekilde ışığa maruz kalınması sonucu, biyolojik ritimlerin senkronizasyondaki bozulmaları yaygınlaşıyor. Özellikle belirli dalgalar, serebral tedavi, endokrin yanıt ve antioksidan aktivite gibi beynin çalışmasında birtakım işlevlerin bozulmasına neden oluyor.

Mavi ışık zararları
Elektriğin ve lambanın icadı, bir asırdan fazla bir süre önce gündüz ve gece arasındaki sınırları kaldırmaya başladı. Dijital devrimse bu sınırları neredeyse tamamen ortadan kaldırdı. Dijital cihazlar tarafından yayılan mavi ışığın, biyolojik saati ayarlamak, kontrol etmek gibi bir etkisi olduğu ortaya çıktı.
Mavi ışık, ışıklardaki görünür spektrumun bir parçasıdır. Bu nedenle sabahları ona maruz kalmak vücudu harekete geçirir ve ruh halini iyileştirir. Yani, biyolojik günün başlangıcı için insan ritmini ayarlar.
Herhangi bir zamanda mavi ışığa maruz kalmak melatonin üretimini engeller. Ancak yanlış zamanda örneğin geceleri maruz kalmak biyolojik saatin senkronizasyonunu bozabilir. Ulusal Uyku Vakfı istatistikler, çocukların yüzde 75'inin ve yetişkinlerinse yüzde 70'inin yatakta ışık yayan bir elektronik cihaz kullandığını gösteriyor.
Beyin fonksiyonları, ışığa maruz kalmanın zamanlaması ve türü ile ilgilidir. Çünkü insan gözündeki fotoreseptörler (retinal nöronlar olarak bilinirler) suprakiazmatik çekirdek saatine sinyal göndermek için doğrudan beyinle iletişim kurar.
Gözün önündeki fotoreseptörler, temel protein melanospin tarafından indüklenen uzunlamasına mavi ışık dalgalarına duyarlıdır ve gün boyunca melanospin içeren ışık reseptörlerinin aktivasyonu, biyolojik saatin, nöroendokrin sinirlerin ve sinirsel davranışın aktivitesini çevreleyen zamana göre düzenler.
Ancak melanospin reseptörlerinin kendi sistemik programları vardır. Akşam ve gece saatlerinde son derece hassastırlar. Bu nedenle, geceleri az miktarda dahi mavi ışığa maruz kalmak sirkadiyen sistemi bozabilir.
Görünür ışık spektrumunda bulunan tüm renkler arasında mavi ışık sirkadiyen ritimler üzerinde en güçlü etkiye sahiptir. Akıllı telefon ekranları ve tabletler tarafından yayılan kısa uzunlamasına mavi ışık dalgalarına maruz kalmak sabahları güneş ışığına maruz kalmakla aynı etkiye sahiptir.
Yaşa bağlı olarak gözlerde meydana gelen değişiklikler aynı zamanda biyolojik saate ulaşan ışık miktarını da azaltmakta, yaşlılarda senkronizasyonu engellemekte ve uykuyu bozmakta. Gençlerin ruh sağlığı, takip ettikleri sosyal medya içeriğinden ve mavi ışık yayan cihazlara maruz kalma sürelerinden ve zamanlamasından etkilenmektedir.

Uyku eksikliği
Uyku sinir ve kaygıyı uzak tutmaya nasıl yardımcı olur? İşyerindeki gece vardiyaları, biyolojik saatin bir tür çevrelenmesini sağlar ve gece vardiyasında çalışan insanlar örneğin ABD’deki işçilerin yüzde 14'ünün uyku problemleri, kazalar, glikoz tolerans bozuklukları, kardiyovasküler problemler ve meme kanserinden muzdarip olma olasılığı diğerlerinden daha yüksektir.
Gece boyunca uyku eksikliği, sağlıklı insanların yaşamları üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Finlandiya Uppsala Üniversitesi'nden bir araştırma ekibi, bir gecelik uykusuzluğun, yetişkinlerin yüz ifadelerini olumsuz yönde etkilediğini ve diğer insanları olduklarından daha öfkeli gördükleri şeklinde bir veriye ulaşmışlardır. Araştırmacılar, bu durumun başkalarının niyetlerini yanlış yorumlamak anlamına gelebileceğine sebep olacağını düşünüyorlar.
Bu bağlamda İsviçre Bern Üniversitesi'ndeki araştırmacılar yakın zamanda derin uykunun duyguları sınıflandırdığını keşfettiler. Buna göre, hücrelere girmeden prefrontal korteksteki nöron cisimlerin ve protezlerin elektriksel aktivitesini ayırarak, tehlike sinyallerinin dendriti tetiklemesine izin vererek olumlu olanları depolanmasını desteklemek, diğer olumsuz ya da acı verici olanları ise bırakmayı içerdiğini sonucuna ulaştılar.
Araştırmacılar, derin uyku eksikliğinin, güvenlik ve tehlike sinyalleri arasında ayrım yapma konusunda problemlere yol açtığını, sinirleri korkuyla tepki vermeye teşvik ettiğini ve anksiyete bozukluklarına zemin hazırladığını buldular.
ABD Columbia Üniversitesi'nden araştırmacılar, uykunun oksidatif stresi hafifletmek için başka bir işlevden sorumlu olduğuna dikkat çekti. Araştırmacılara göre şiddetli oksijen tüketimi nedeniyle beynin maruz kaldığı hücre hasarının nedenlerinden biri, uyku eksikliğinin oksidatif strese karşı insan duyarlılığını artırması ve buna bağlı olarak da zamanla hasarlı hücrelerin birikmesinin nörodejeneratif hastalıklarda kendisini göstermektedir.
Biyolojik saatin birincil aracısı olarak, melatonin uyku için doğal bir faktördür. Çalışmalar, biyolojik etkilerin uyku kaybı ve sirkadiyen rahatsızlığın neden olduğu koşulları etkilemeye yardımcı olmak için uykunun çok ötesine geçtiğini gösteriyor.
Melatonin, beyin hücreleri için nöroprotektif bir koruyucu görevi görür. Ayrıca glikoz metabolizmasını dengeler ve kanser hücrelerinin büyümesini engeller.

Uykuyu kalitesini koruma yöntemleri
Uykuyu kalitesini korumanın birçok yolu vardır. En önemlisi, akşam ve gece mavi ışığa maruz kalmayı azaltmaktır. Uzmanlar, elektronik ekranlara maruziyet süresini azaltmanızı ve yatmadan en az iki saat önce bilgisayar kullanımını durdurmanızı öneriyor. Yatak odasındaki televizyonu kaldırmak da iyi bir tercih olabilir. Melatonin takviyesi, uykusuzlukla savaşmanın bir yolu olarak giderek daha popüler hale geliyor.
Ulusal Sağlık Enstitüleri, ABD’de melatonin kullanımının, milenyumun başlangıcından bu yana beş kat arttığını ve bunun uykusuzluğa neden olan mavi ışığa maruz kalma süresinin artışıyla ilişkili olduğunu belirtiyor.
Öte yandan melatonin almak tamamen risksiz de değildir. Çünkü geceleri fazla dozlarda melatonin alımı ertesi gün uyuşukluk yaratabilir ve bazı biyolojik fonksiyonları etkileyebilir. Dahası, bu alandaki çalışmalar uyku hapları olarak etkinliğinin kesin olmadığını ve bazı kanıtların melatoninin plaseboya eşdeğer olduğunu göstermektedir. Ancak araştırmacılar plasebo ilaçlarının uyku çekmede oldukça etkili olduğunu öne sürüyor.



Kızamık geçirenlerde on yıl sonra ölümcül bir beyin hastalığı gelişebilir

Endonezya'nın Surabaya kentinde bir çocuğa kızamık aşısı yapan bir sağlık çalışanı (AFP)
Endonezya'nın Surabaya kentinde bir çocuğa kızamık aşısı yapan bir sağlık çalışanı (AFP)
TT

Kızamık geçirenlerde on yıl sonra ölümcül bir beyin hastalığı gelişebilir

Endonezya'nın Surabaya kentinde bir çocuğa kızamık aşısı yapan bir sağlık çalışanı (AFP)
Endonezya'nın Surabaya kentinde bir çocuğa kızamık aşısı yapan bir sağlık çalışanı (AFP)

ABD merkezli gazete New York Post, ABD'nin Los Angeles kentinde bir çocuğun kızamık geçirdikten yıllar sonra nadir görülen bir nörolojik hastalığa yakalanarak hayatını kaybettiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın New York Post gazetesinden aktardığına göre yetkililer, çocuğun aşı olmaya hak kazanmadan önce bebeklik döneminde kızamık geçirdiğini söylediler, ancak vakayla ilgili daha fazla detay açıklamadılar.

İnsandan insana kolayca bulaşan bir solunum yolu hastalığı olan kızamığın yanı sıra kabakulak ve kızamıkçık (MMR) aşısının ilk dozu genellikle 12 ila 15 aylık çocuklara yapılır. İkinci doz ise anaokulu veya birinci sınıfa başlamadan önceolur.

Kızamık vakalarında sıkça enfeksiyonlu versiyonu görülebiliyor. Enfeksiyon ayrıca bronşit, larenjit ve Los Angeles'taki çocuk gibi çok nadir, ancak ciddi vakalarda olduğu gibi kızamık atağından aylar hatta yıllar sonra ortaya çıkan, ilerleyici ve genellikle ölümcül bir beyin hastalığı olan subakut sklerozan panensefalit (SSPE) hastalığına da yol açabilir.

İlk enfeksiyondan sonra, kızamık virüsü vücutta kalabilir ve yıllar sonra beyin iltihabına (ensefalit) neden olan belirli mutasyonlara uğrayabilir. Böylece her 100 bin kızamık vakasından 4 ila 11 hastada genellikle SSPE geliştirir.

gtyh
Kızamık aşısı hazırlayan bir sağlık çalışanı (AFP)

Hastalık, ruh hali değişimlerinden istemsiz kas spazmlarına, ciddi beyin hasarına ve ölüme kadar ilerleyebilir.

Semptomlar genellikle ilk enfeksiyondan 6 ila 10 yıl sonra ortaya çıkar.

ABD’de SSPE vakaları genellikle yılda dört veya beş vakayı geçmez, ancak kızamık vakalarının artmasıyla bu sayının yükselmesi bekleniyor.

ABD’de bu yıl yaklaşık bin 300 vaka kaydedildi. Bu rakam, vakaların son otuz yılın en yüksek seviyesine ulaştığını gösteriyor.

SSPE vakalarında ölüm oranı yüzde 95, zira hastalığın bilinen bir tedavisi yok. Yalnızca Antiviral ve antienflamatuar ilaçlarla hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir.

Los Angeles'taki vaka, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) tarafından bu yıl bildirilen üç kızamık kaynaklı ölümden biri olarak kayıtlara geçti.

Los Angeles İlçe Sağlık Müdür Dr. Muntu Davis geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada “Bu vaka, özellikle toplumumuzun en savunmasız üyeleri için kızamığın ciddiyetini açıkça hatırlatıyor” ifadelerini kullandı.

Dr. Davis, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Küçücük çocuklar, sürü bağışıklığı yoluyla onları korumak için bize güveniyorlar. Aşılar sadece kendinizi korumakla kalmaz, aynı zamanda ailenizi ve komşularınızı, özellikle de henüz aşı olacak yaşta olmayan çocukları da korur.”

ABD’de koronavirüs (Kovid-19) pandemisiyle birlikte MMR ve diğer rutin çocukluk çağı aşılarının yapılma oranında düşüş gözlemlendi.

Son raporlara göre 2024-2025 öğretim yılında anaokulu çocuklarının yüzde 92,5'i MMR aşısı oldu. Bu oran, 2019-2020 öğretim yılında yüzde 95’di.

Birleşik Krallık Liverpool Üniversitesi Enfeksiyonlu Sinirbilim Profesörü Benedict Michael, bu hafta kaleme aldığı bir makalede şunları yazdı:

Aşı oranlarındaki düşüş, kısmen MMR aşısını otizmle ilişkilendirmeye çalışan sahte araştırmalardan kaynaklanıyor. Bu iddialar, itibarını yitirmiş bir doktor tarafından ortaya atılmış ve tamamen çürütülmüştür.

Sosyal medyada yayılan yanlış bilgilerin Kovid-19 salgını nedeniyle aşılara karşı artan şüphecilikle daha da şiddetlenen bu endişeleri körüklediğini belirten Prof. Michael, “Los Angeles'taki vaka, kızamığın iyi huylu bir çocukluk hastalığı olmadığını hatırlatan önemli bir uyarıdır. Kızamık, zatürre gibi ciddi komplikasyonlara neden olabilir ve bu vakanın da gösterdiği gibi, yıllar sonra gecikmiş ancak ölümcül beyin hasarına yol açabilir” diye ekledi.


Bilim insanları 4 yaygın gıdanın alerjen listesine eklenmesini talep ediyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Bilim insanları 4 yaygın gıdanın alerjen listesine eklenmesini talep ediyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Fıstık, şiddetli alerjik reaksiyonlara yol açmasıyla en çok bilinen gıda ancak bilim insanları, yeni bir sorunlu gıda dalgasına karşı uyarıyor.

Birleşik Krallık ve AB'deki gıda ambalajlarında, insanların dikkat etmesi gereken en yaygın 14 alerjen halihazırda listeleniyor. Bunlar arasında fıstık, kabuklu deniz ürünleri, soya fasulyesi, süt ve yumurta da var.

Öte yandan Allergy Vigilance Network'ün baş araştırmacısı Dominique Sabouraud-Leclerc ve Fransa'daki Reims Üniversite Hastanesi'ndeki meslektaşlarının yaptığı bir araştırmaya göre, zorunlu risk listesine en az 4 gıda daha eklenmesi gerekiyor. 

Hakemli dergi Clinical & Experimental Allergy'de yayımlanan bulgular, keçi ve koyun sütü, karabuğday, bezelye-mercimek ve çam fıstığının risk listesine eklenmesi gerektiğini öne sürüyor.

Diğer endişe verici yiyecekler arasında kivi, elma ve bal, yenilebilir polen ve arı sütü gibi arı ürünleri yer alıyor.

2002'yle 2023 arasında Avrupa'daki Allergy Vigilance Network'e gıda kaynaklı 3 bin anafilaksi ( ciddi ve hayatı tehdit eden reaksiyon) vakası bildirildi. Bu vakaların 413'ü ve iki ölüm, araştırmacıların belirttiği 8 yeni gıda alerjisinden birinin neden olduğu reaksiyonlardan kaynaklanıyordu.

Çalışmanın yazarları şöyle diyor:

Bunların sıklığı, ciddiyeti, tekrarlanma olasılığı ve gizli maruz kalma potansiyeli göz önüne alındığında, keçi ve koyun sütü, karabuğday, bezelye-mercimek ve çam fıstığı olmak üzere 4 gıdanın listeye dahil edilmesini öneriyoruz.

Araştırmacılar bu yeni gıdalarda anafilaksinin artmasının, son 10 yılda beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikten kaynaklanabileceğini, daha fazla kişinin çeşitli kuruyemişler, tohumlar ve meyveler içeren bitkisel beslenme biçimlerini tercih etmesiyle tüketicilerin yeni alerji risklerine maruz kalabileceğini açıklıyor.

Örneğin bezelye halihazırda yasalarca listelenmesi gereken 14 alerjenden biri olmasa da bezelye proteini giderek daha fazla türden gıdaya ekleniyor.

Allergy UK CEO'su Simone Miles, araştırmanın "daha az bilinen alerjenlerin bile ciddi reaksiyonlara ve hayatı tehdit eden anafilaksiye neden olabileceğini gösterdiğini" söylüyor.

Allergy UK, Birleşik Krallık'taki alerjisi olan 21 milyon kişiye dikkatli davranma ve her zaman etiketi kontrol etme çağrısı yapıyor.

Miles birçok kişinin "net olmayan" gıda etiketleri ve "muğlak 'içerebilir' uyarıları"yla mücadele ettiğini ve bu durumun, gıdayı tüketmenin güvenli olup olmadığını anlamayı zorlaştırdığını ekliyor.

Gıda alerjisi, vücudun bağışıklık sisteminin bir gıdaya aşırı tepki verip onu zararlı olarak algılamasıyla ortaya çıkıyor. Bu durum histamin üretimini tetiklerken bu kimyasal, deride kaşınma, dudakların şişmesi ve ciddi durumlarda anafilaksi ve nefes almada zorluk gibi semptomlara yol açıyor.

Independent Türkçe


Trump'ın ekibi 25 çocuğun ölümüyle Kovid aşıları arasındaki "bağlantıyı açıklayacak"

Trump yönetiminin sağlık yetkililerinin, 25 çocuğun ölümüyle Kovid-19 aşıları arasında bir bağlantı olduğunu açıklayacağı bildirildi (Jim Watson/AFP)
Trump yönetiminin sağlık yetkililerinin, 25 çocuğun ölümüyle Kovid-19 aşıları arasında bir bağlantı olduğunu açıklayacağı bildirildi (Jim Watson/AFP)
TT

Trump'ın ekibi 25 çocuğun ölümüyle Kovid aşıları arasındaki "bağlantıyı açıklayacak"

Trump yönetiminin sağlık yetkililerinin, 25 çocuğun ölümüyle Kovid-19 aşıları arasında bir bağlantı olduğunu açıklayacağı bildirildi (Jim Watson/AFP)
Trump yönetiminin sağlık yetkililerinin, 25 çocuğun ölümüyle Kovid-19 aşıları arasında bir bağlantı olduğunu açıklayacağı bildirildi (Jim Watson/AFP)

Rachel Dobkin 

Trump yönetimindeki sağlık yetkililerinin, 25 çocuğun ölümüyle Kovid-19 aşıları arasında bağlantı olduğunu açıklamaya hazırlandığı bildirildi.

Aşılar ve özellikle Kovid-19 aşıları Trump yönetiminin sağlık gündeminin odak noktası olurken, bunun başını aşılara şüpheyle yaklaşan ABD Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanı Robert F. Kennedy Jr. çekiyor.

Washington Post konuya yakın kaynaklara dayandırdığı haberinde Trump'ın ekibinin, gelecek hafta Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin (CDC) Bağışıklama Uygulamaları Danışma Komitesi (ACIP) toplantısında son iddiasını sunmayı planladığını bildirdi.

Yayın kuruluşuna göre iddia, federal Aşı Yan Etki Bildirim Sistemi'ne (VAERS) sunulan bilgilere dayanıyor gibi görünüyor. Herkes bu sisteme rapor sunabileceği gibi CDC, bir raporun "aşının yan etkiye yol açtığı anlamına gelmediğini" belirtiyor.

Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı sözcüsü Andrew Nixon, Washington Post'a yaptığı açıklamada "FDA (ABD Gıda ve İlaç İdaresi) ve CDC personeli, VAERS ve diğer güvenlik izleme verilerini rutin olarak analiz ediyor ve bu incelemeler, yerleşik ACIP süreci aracılığıyla kamuoyuyla paylaşılıyor" dedi.

Güncellenmiş Kovid-19 aşılarıyla ilgili tüm öneriler, birinci sınıf bilimsel verilere dayanacak ve gelecek hafta ACIP'de şeffaf bir şekilde tartışılacak.

Kennedy'nin büyük ölçüde koronavirüs aşısı politikasını eleştiren kişilerle doldurduğu CDC'nin bağışıklama danışma kurulunun, Kovid-19 aşısı için yeni öneriler üzerinde çalıştığı bildiriliyor.

Gıda ve İlaç İdaresi, yüksek riskli en az bir sağlık sorunu yaşayan yaşlı ve gençlere yönelik son Kovid-19 aşılarını kısa süre önce onaylamıştı.

Kennedy aşı politikaları nedeniyle, özellikle önceki haftalarda ABD Senatosu'ndaki duruşmada tepkiyle karşılaşmıştı.

Massachusetts'in Demokrat Senatörü Elizabeth Warren, Kovid-19 aşılarına getirilen yeni sınırlamalarla ilgili Kennedy'yi sıkıştırmıştı.  

Warren "Eğer aşıyı tavsiye etmezseniz, bu durum birçok eyalette eczaneye gidip aşı olamamakla sonuçlanır. Bu, sigorta şirketlerinin 200 dolar civarındaki maliyeti karşılamak zorunda olmadığı anlamına gelir" demişti.

Duruşmadan birkaç gün önce Kennedy ve eski CDC direktörlerinin yazdığı karşılıklı köşe yazıları, Kennedy'nin liderliğindeki CDC'nin mevcut durumu hakkında birbirine zıt tablolar çizmişti.

Kennedy, The Wall Street Journal'da "halkın güvenini" geri kazandığını yazarken eski CDC yönetimi, The New York Times'ta onun "bütün Amerikalıların sağlığını tehlikeye attığını" söylemişti.

The Washington Post'a göre CDC Direktörü Susan Monarez, danışmanlarıyla görüşmeden Kovid-19 aşıları için belirli onayların iptalini desteklemeyi reddettiğinden, geçen ayın sonunda görevinden alınmıştı.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news