Esed rejimi “nesebi bilinmeyen” çocukların bakımı için yasa çıkarıyor

Şam ve Halep’teki evsiz çocuklar, Suriye sokaklarında öne çıkan bir olgu

Türkiye sınırına yakın bir bölgede yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulmuş bir kamp, 27 Kasım 2022 (AFP)
Türkiye sınırına yakın bir bölgede yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulmuş bir kamp, 27 Kasım 2022 (AFP)
TT

Esed rejimi “nesebi bilinmeyen” çocukların bakımı için yasa çıkarıyor

Türkiye sınırına yakın bir bölgede yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulmuş bir kamp, 27 Kasım 2022 (AFP)
Türkiye sınırına yakın bir bölgede yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulmuş bir kamp, 27 Kasım 2022 (AFP)

Şam rejiminin Suriye Meclisi'nde tartışılmasından beş yıl sonra, Şam'da, soyu/nesebi bilinmeyen çocukların bakımı için kanun hükmünde kararname (KHK) çıkarıldı. Şarku’l Avsat’ın rejim medyasından aktardığı KHK’ya göre anne ve babası belli olmayan çocuklara uygun koşulların oluşturulması, yetiştirilmeleri ve eğitimleri için destekleyici bir ortamın sağlanması ve akranlarından ayrım yapılmaksızın tüm hak ve özgürlüklerden yararlanmalarının sağlanması öngörülüyor. KHK, soyu bilinmeyen çocukları sömürü ve ihmalden koruma ve çıkarlarını savunma gereğini vurguluyor.
Suriye Medeni Kanunu'nda “neseb” ailenin adı veya kişinin mensup olduğu aşiret, geniş aile, “aile” ise nesebe bağlı baba, anne ve çocuklardan oluşan çekirdek topluluk olarak tanımlanıyor. “Soyu bilinmeyen” ifadesi de kanunda bir yerde bulunan veya ebeveynleri bilinmeyen yenidoğan bebek için kullanılıyor. Soyu bilinmeyenler, aynı zamanda, yasal olarak kendilerine bakmakla yükümlü hiç kimsenin bulunmadığı kişiler. Onlar, küçük yaşları, zihinsel, işitsel ya da görsel engelleri nedeniyle kaybolan ve aileleri onları geri almaya çalışmayan çocuklardır.
Kararname, Medeni Kanun uyarınca, ebeveyni bilinmeyen bir çocuğun kaydını sağlıyor. Soyu bilinmeyen bir çocuğun bulunduğu yer, aksi ispatlanmadıkça onun doğum yeri sayılıyor. KHK’ya göre kesin bir mahkeme kararıyla aksi kanıtlanmadıkça, ebeveyni bilinmeyen bir çocuk Suriyeli Arap olarak kabul ediliyor. Ayrıca, aksi ispat edilmedikçe, nesli bilinmeyen bir çocuk Müslüman kabul ediliyor.
Savaş yıllarında, yerinden edilme, cinayet, tecavüz, yabancı militanlarla zorla evlendirilme, geleneksel evlilikler ve birçoğunun iç savaş sırasında kaybolma veya ölümü sonucunda, anne babası bilinmeyen çocukların sayısı ikiye katlandı. Öte yandan zor ekonomik koşullar nedeniyle çocukları terk edip cami, hastane ve bakım evlerinin kapılarına bırakma vakaları da arttı. Anne babası bilinmeyen çocuklar için yeterli sayıda bakım evi bulunmuyor. Başkent Şam'da yalnızca bir bakım evi var ve 2020 yılında Halep şehrinde bir tane daha kuruldu. Bu iki bakım evi, diğer tüm şehirlerden anne babası bilinmeyen çocukları misafir ediyor.
Resmi rakamlar, her yıl ortalama 42 çocuk olmak üzere, iç savaş yıllarında bakım evlerine gelen 500 çocuk olduğunu gösteriyor. Resmi olmayan verilere göre, “ya soyları bilinmediği için ya da kimlik belgelerinin kaybolması nedeniyle”, anne babası bilinmeyen 40 binden fazla çocuk olduğu tahmin ediliyor. Bu çocukların çoğu eğitim hakkından mahrum bırakılıyor ve Suriye'nin birçok bölgesinde yaygın bir olgu haline gelen dilencilik, yankesicilik ve uyuşturucu kaçakçılığı çetelerinin elinde bulunuyorlar. Resmi rakamlara göre, başkent Şam’ın sokaklarında yirmi binden fazla evsiz var ve bunların çoğunu dilenen çocuklar oluşturuyor. Şam'daki sivil kaynaklara göre ise dilencilik amacıyla sömürülen bir bebek üzerinden kazanılan para günlük kırk bin Suriye lirasının üzerinde.
Cumartesi günü yayınlanan kararname, tüzel kişiliğe ve idari ve mali bağımsızlığa sahip, merkezi Şam kırsalında olacak “Buyûtu Lahnu’l Hayat” (Hayat Melodisi Evleri) adı verilen idari nitelikte bir kamu kuruluşunun açılmasını içeriyor. Bu kuruluş tüm Suriye topraklarında soyu bilinmeyen çocuklarla ilgili her konuda yasal olarak yetkilendirilmiş organ olacak.
1970 yılında çıkarılan soyu bilinmeyenlerle ilgili yasa dikkat çekicidir. Bu yasa üzerinde, Sosyal İşler ve Çalışma Bakanlığı'nın Suriye Meclisi'ne soyu bilinmeyen kişilerin bakımını düzenleyen bir yasa tasarısı sunduğu 2018 yılına kadar herhangi bir değişiklik yapılmadı. Yasa tasarısı karışık tepkilere yol açtı. Bir grup, yasanın çıkarılmasının gelecekte kötü sosyal sonuçları olacak bir insani sorunu çözmek için acil bir gerekliliği temsil ettiğini savunurken bir başka grup ise, anne babaları belli olmayan çocukları, rejime karşı olan ve ülkenin yıkımına katkıda bulunan teröristlerin çocukları olarak değerlendirerek yasa tasarısına karşı çıkıyor. Yasa tasarısına karşı çıkan rejim yandaşlarına göre soyu bilinmeyen çocukların çoğu “DEAŞ çocukları” veya “Cihad nikahının çocukları” olduğu iddiasıyla onlara Suriye vatandaşlığı ve tanınma hakkı verilemeyeceğini savunuyor.



Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
TT

Gazze Şeridi'ndeki gıda krizi nedeniyle Filistinliler kaplumbağa eti yiyor

 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)
 Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında biraz yiyecek alırken (AFP)

Magda Qinan, İsrail'in uyguladığı boğucu abluka ve yardımların engellenmesi nedeniyle açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bir çadırda yaşayan yerinden edilmiş ailesini doyurmak için üçüncü kez kaplumbağa pişirmek zorunda kaldı.

61 yaşındaki Magda eti temizliyor, un ve sirkeyle karıştırıyor, yıkıyor ve eski, hasarlı bir tencerede kaynatıp kızarttıktan sonra soğan, domates ve biberle çeşnilendiriyor. “Çocuklar kaplumbağadan korkuyorlardı, biz de onlara dana eti kadar lezzetli olduğunu söyledik,” diyerek odun ateşinde pişen kırmızı eti izlerken AFP'ye “Bazıları yedi, bazıları ise reddetti” diyor.

İsrail 2 Mart'ta Gazze'ye tam bir abluka uygulayarak ateşkesle birlikte yeniden başlayan uluslararası yardımların girişini engelledi ve ana tuzdan arındırma tesisine giden elektrik arzını kesti.

Bir grup uluslararası sivil toplum kuruluşu bu hafta “kıtlık sadece bir risk değil; Gazze'nin neredeyse tüm bölgelerinde hızla gelişiyor gibi görünüyor” uyarısında bulundu.

Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)Filistinli bir çocuk, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında kısıtlı yemeğini yiyor (AFP)

İsrail'in çarşamba günü Gazze'ye insani yardım girişini engellemeye devam edeceğini açıklamasının ardından, Hamas perşembe günü yaptığı açıklamada İsrail'i “açlığı bir silah olarak kullanmakla” suçladı. Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Hamas bu kararın “baskı araçlarından biri... ve bir savaş suçunun kamuoyu önünde yeniden kabulü” olduğunu belirtti.

Magda Qinnan, “Sınır kapıları kapalı. Pazarda domates, salatalık ve biberden başka bir şey yok” diyerek 80 şekele (19 avro) iki küçük torba sebze aldığını ve hiç et olmadığını belirtiyor. Kaplumbağaları yakalayıp kestikten sonra pişirdiklerini “birkaç aileye paylaşmaları için dağıttığını” söyleyen kadın, “bunların satılık olmadığını” ifade etti.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarını almak için yiyecek dağıtım noktasının önünde bekliyor (AFP)

“Bir gün kaplumbağa yiyeceğimizi hiç düşünmemiştik” diyen balıkçı akrabası Abdul Halim Qinan, kaplumbağa etinin yiyecek yerine geçtiğini belirtti: “Savaş başladığından beri ne bize ne de başkasına yiyecek var. İhtiyacımız olan protein ve besin maddelerini yerine koymaya çalışıyoruz. Et yok, kümes hayvanı yok, sebze yok” şeklinde konuştu.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) bu hafta “insani durumun savaşın başlamasından bu yana geçen 18 ay içinde muhtemelen en kötü durumda olduğu” uyarısında bulunarak “Gazze'ye geçişlere bir buçuk aydır izin verilmediğini, bunun bugüne kadarki en uzun tedarik kesintisi dönemi olduğunu” kaydetti.

Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)Filistinli çocuklar, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Nuseyrat mülteci kampında sıcak yemekten paylarına düşen kısıtlı miktarı alabilmek için sırada bekliyor (AFP)

Dünya Sağlık Örgütü Doğu Akdeniz Bölge Direktörü Hanan Balkhi haziran ayında, Gazze sakinlerinin lağım suyu içmeye ve hayvan yemi yemeye zorlandığı uyarısında bulundu.

İsrail ordusu, 19 Ocak'ta başlayan ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması anlaşmasının çökmesinin ardından 18 Mart'ta yeniden saldırıya geçmesinden beri Gazze Şeridi'nde hava bombardımanını yoğunlaştırdı ve kara operasyonlarını genişletti.