Libya’da OHAL ilan edilmesi ve bir kriz hükümeti kurulması çağrısında bulunan bir hareket ortaya çıktı

Hareket, Başkanlık Konseyi’ne ülkenin yönetimini üstlenmesi ve TM ile DYK’yı dondurması çağrısında bulundu

Beni Velid'i yasadışı göçmen gruplarından korumak için devriye gezen UBH’ye bağlı güçler (AFP)
Beni Velid'i yasadışı göçmen gruplarından korumak için devriye gezen UBH’ye bağlı güçler (AFP)
TT

Libya’da OHAL ilan edilmesi ve bir kriz hükümeti kurulması çağrısında bulunan bir hareket ortaya çıktı

Beni Velid'i yasadışı göçmen gruplarından korumak için devriye gezen UBH’ye bağlı güçler (AFP)
Beni Velid'i yasadışı göçmen gruplarından korumak için devriye gezen UBH’ye bağlı güçler (AFP)

Libya’da 15 parti ve sivil toplum kuruluşu ile bazı aşiretlerin ihtiyar meclislerinin yer aldığı bir siyasi hareket, ülkede olağanüstü hal (OHAL) ilan edilmesi ve aşiret ve bölgesel kotalardan uzakta dokuz bakanlığı geçmeyecek şekilde bir kriz hükümeti kurulması çağrısında bulundu. Çağrıda ayrıca Temsilciler Meclisi (TM) ve Devlet Yüksek Konseyi (DYK) dondurulması, üyelerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması ve Başkanlık Konseyi'nin bu tarihten itibaren en geç altı ay içinde ülkenin yönetimini üstlenmesi gerektiği vurgulandı.
Siyasi hareket taleplerini, pazartesi akşamı, başkent Trablus'taki Başkanlık Konseyi binası önünde, hareket içindeki siyasi oluşumlar tarafından düzenlenen ve TM ile DYK’nın kınandığı protesto gösterilerinin sona ermesinin ardından çizilen bir ‘yol haritası’ çerçevesinde bildirdi.
Ülkede seçimlerin yapılması destekleyen hareket, dün sabah saatlerinde yaptığı açıklamada, Başkanlık Konseyi'nin altı aylık bir süre için yürütmesi ve OHAL ilanından itibaren en geç 30 gün içinde dokuz bakanlıktan oluşan, ülkenin işlerini yönetecek ve seçimlerin düzenlenmesi için hazırları denetleyecek bir kriz hükümeti seçmesi gerektiği belirtildi. Açıklamada OHAL süresince tüm yetkilerin Başkanlık Konseyi’nde olacağı vurgulandı. Açıklamada ayrıca, kriz hükümetinde görev alacak isimlerin geçmişte üst düzey makamlarda yahut bakanlık görevlerinde bulunan kişiler olmaması, altı ay boyunca hareket, ifade, kamu özgürlüklerinin kullanılması ve benzer özgürlüklere halel gelmeksizin OHAL hükümlerinin uygulanması şartıyla geçiş sürecinde yetkilerin gençler tarafından üstlenilmesi ve kriz hükümetinin cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri sırasında kanun hükmünde kararname çıkarabilmesi gerektiği vurgulandı.
Hareket, Başkanlık Konseyi'nin geçtiğimiz yıl ağustos ayında başkent Trablus’taki Corinthia Hotel'de gerçekleştirilen anayasal yol konferansından çıkan seçimlerin anayasal temelini gözden geçirmek için hukuk uzmanlarından oluşan bir ekip görevlendirmesi gerektiğine dikkati çekti.
Hareket, seçimlerin uluslararası standartlara uygun olarak düzenlenmesi ve cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinin eş zamanlı yapılması çerçevesinde geçici bir anayasal temel üzerinde uzlaşmaya varılması ya da anayasal temel üzerinde uzlaşılamaması durumunda Kurucu Meclis’in feshedilmesi ve yeni bir kurucu organla kanunlar çıkarmaktan sorumlu yeni bir meclis kurulana kadar geçici anayasal temelin uygulanmasını önerdi.
Hareket, Başkanlık Konseyi’nin seçimlere ve anayasal temele ilişkin sorumluluklarını yerine getiremeden sürenin (altı ay) sona ermesi halinde ise anayasa referandumu ve yargı yetkisini Yüksek Yargı Konseyi ya da Yüksek Mahkeme çalışanları dışında Libya yargısından bir danışman seçecek olan genel kurul aracılığıyla üstlenecek bir kriz hükümetinin kurulması önerisinde bulundu.
Harekette, Tüm Libya’nın Ulusal Meclisi, Kurucu Meclis Forumu, Ulusal Halk Hareketi, Libya Sosyal Buluşma Ağı ve Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento Seçimleri Adayları Bloku yer alıyor.
Hareket, Libyalı siyasetçilerin geçtiğimiz hafta içeride ve dışarıda gerçekleştirdiği toplantıların ülkenin krizine göreceli bir çözüm getirmeyi başardığı bir dönemde ortaya çıktı. Ancak hareketin, başta ordu mensuplarının y cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmaları konusundaki anayasal tutumunun ne olduğu gibi birçok soru işareti ortaya çıktı.
Halid el-Mişri’nin başkanı olduğu DYK, ordu mensuplarının cumhurbaşkanlığına aday olmalarına karşı çıktığı biliniyor.
Şarku’l Avsat’a konuşan Libyalı siyasetçiler, TM Başkanı Akile Salih’in verdiği güvenceye ve seçimlerin anayasal temeliyle ilgili birçok tartışmalı noktada Mişri ile anlaşmasına rağmen Mişri cephesinin Libya Ulusal Ordusu (LUO) Başkomutanı Mareşal Halife Hafter'in cumhurbaşkanlığına adaylığına kapıyı kapatmak için ordu mensuplarının adaylığını reddetmekte ısrar edeceğini düşünüyorlar. Aynı siyasetçiler, Salih ve Mişri'nin Kahire'de üzerinde uzlaştıkları ‘yol haritasının’ içeriği değiştirilmediği takdirde bu meselenin gelecekteki üst düzey makamların ‘uzlaştırıcı’ bir şekilde dağıtılması noktasında kritik bir önem taşımaya devam edeceğine ve seçim sürecini daha da sekteye uğratacağına inanıyorlar. Şarku'l Avsat'a konuşan Libyalı siyasetçilerin en çok endişe ettiği nokta da bu.



Gazze ateşkesi: Atılım için geri sayım başladı mı?

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Katarlı mevkidaşı ile Doha'da basın toplantısı düzenledi. (AFP)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Katarlı mevkidaşı ile Doha'da basın toplantısı düzenledi. (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: Atılım için geri sayım başladı mı?

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Katarlı mevkidaşı ile Doha'da basın toplantısı düzenledi. (AFP)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Katarlı mevkidaşı ile Doha'da basın toplantısı düzenledi. (AFP)

Arabulucuların Gazze Şeridi'nde ateşkesin yeniden başlamasıyla ilgili olarak tarafların tutumlarında ‘kısmi ilerleme’ kaydedildiğine dair güvencelerinin ortasında, Hamas ile İsrail arasında bir anlaşmaya varılmasının, özellikle ‘savaşın nasıl sonlandırılacağı’ konusunda bir anlaşma sağlanamaması nedeniyle ‘zor’ olduğu tahmin ediliyor.

Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani dün Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Doha'da düzenlediği basın toplantısında, Gazze'de yeni bir ateşkese ulaşma çabalarında ‘bazı ilerlemeler kaydedildiğini, ancak İsrail ile Hamas arasında bir anlaşmaya varılmasının zor olduğunu’ söyledi. Al Sani, “Perşembe günü diğer toplantılara kıyasla bazı ilerlemeler kaydettik. Ancak en önemli soruya bir cevap bulmamız gerekiyor: Bu savaşı nasıl sona erdireceğiz? Tüm müzakerelerin odak noktası bu” ifadelerini kullandı.

Al Sani’ye göre Hamas, İsrail Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirirse kalan tüm İsrailli esirleri serbest bırakmaya hazır. Ancak İsrail, Hamas’ın ‘savaşı sona erdirmek için net bir vizyon ortaya koyulmadan esirleri serbest bırakmasını’ istiyor. Al Sani, “Taraflar arasında ortak bir hedef olmadığında, savaşı sona erdirme şansının çok zayıfladığını düşünüyorum” dedi.

Fidan, Türk yetkililerin Hamas'la yaptığı görüşmelerin, hareketin Gazze'deki ateşkesin ötesine geçen ve İsrail'le yaşanan krize iki devletli çözüm de dahil olmak üzere kalıcı bir çözüm getirmeyi amaçlayan bir anlaşmaya daha açık olacağını gösterdiğini söyledi.

Kapsamlı bir vizyon

Öte yandan Hamas, Gazze Şeridi'ne gönderilen yardım malzemelerinin azalmasının yarattığı baskı ve İsrail'deki sivil itaatsizlik çağrıları arasında ‘kapsamlı’ olmasını istediği ‘bir anlaşmaya varma çabalarının başarısını’ desteklemekten bahsediyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın yaklaşık iki hafta sonra bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde yaşanan bu gelişmeler, ‘yakın bir ateşkes için geri sayımın her zamankinden çok daha olası hale geldiğini’ gösteriyor. Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanlara göre, kapsamlı mı yoksa geçici mi olduğu konusunda görüş ayrılıkları bulunan olası bir anlaşmayı, ziyaret öncesi ABD'nin baskısı çözecek gibi görünüyor.

Dün Şarku’l Avsat'a konuşan Hamas'tan bilgili bir kaynağa göre, hareket cumartesi günkü toplantıda Mısırlı arabulucu aracılığıyla, entegre bir girişim de dahil olmak üzere savaşı sona erdirmek için kapsamlı vizyonunu sundu. Kaynak, “Hamas tarafından Mısır aracılığıyla sunulan bu girişim, geniş çapta memnuniyetle karşılandı” dedi.

zxscdfrg
İsrail'in dün Gazze'nin orta kesiminde yer alan el-Bureyc Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırının ardından Filistinli bir adam yaralı bir çocuğu taşıyor. (AFP)

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak, girişimin ‘saldırganlığın durdurulması, işgal güçlerinin Gazze Şeridi'nden çekilmesi, Filistin halkına acil yardım sağlanması, beş ila yedi yıl arasında değişen uzun vadeli bir ateşkesin kabul edilmesi, Gazze Şeridi'nin bir toplum destek komitesi aracılığıyla yönetilmesi için Mısır vizyonuna bağlılık, yeniden inşa çabalarının desteklenmesi ve anlaşmanın uygulanmasını kolaylaştırmak için açık ve uygulanabilir garantiler sağlanması karşılığında tüm İsrailli esirleri içeren bir takas anlaşmasının uygulanmasını’ öngördüğünü söyledi.

Hamas'ın Kahire ziyareti, geçen hafta Türkiye'de Fidan ile yapılan görüşmenin ardından bir hafta içinde ikinci kez gerçekleşirken, hareketten iki kaynak o dönemde Şarku’l Avsat'a, Hamas’ın ‘aralarındaki iyi ilişkiler’ ışığında ‘kapsamlı anlaşma’ konusundaki vizyonunu Trump yönetimine iletmek için Türkiye'den destek istediğini doğruladı.

Büyük bir fırsat

Mısır Dış İlişkiler Konseyi üyesi ve İsrail meseleleri konusunda uzman bir akademisyen olan Dr. Ahmed Fuad Enver, ‘üç ay önce göreve başlamasının arifesinde yaptığına benzer bir anlaşmayı tekrarlamak isteyen Trump'ın önümüzdeki ay bölgeye gelecek olması nedeniyle müzakerelerde somut ilerleme sağlamak için büyük bir fırsat olduğuna’ inanıyor. Enver, “Sadece insani ya da geçici bir ateşkes değil, savaşın sona erdirilmesi konusunda da iyi haberler gelmesi muhtemel” dedi.

Filistin'in eski Kahire Büyükelçisi Berekat el-Ferra, ‘Hamas'ın önerilen bu anlaşmayla seçeneklerini tüketmesinden sonra, bir atılım için geri sayımın artık kesin olduğuna’ inanıyor. El-Ferra, ‘bir sonraki anlaşmanın şu anda kapsamlı olmayacağını, daha ziyade kapsamlı bir anlaşmaya yönelik müzakereleri içerecek geçici bir anlaşma olacağını’ belirtti.

Hamas konusunda uzman bir Filistinli siyasi analist olan İbrahim el-Medhun, ‘hareketin girişimi ve ciddiyetinden sonra topun tamamen İsrail'in sahasında olduğu’ değerlendirmesinde bulundu. El-Medhun'a göre ‘İsrail işgali, kapsamlı ve nihai bir anlaşmaya varmayı reddederek oyalamaya devam edecek.’

cvdfg
İsrail'in dün Gazze'nin orta kesiminde yer alan el-Bureyc Mülteci Kampı’na düzenlediği saldırının ardından yıkılan evlerin enkazı arasında duran Filistinli bir kadın (AFP)

Medhun, “Hamas'ın, işgalin öldürme ve yıkıma geri dönmesine izin verecek herhangi bir kısmi ya da kırılgan geçici çözümü reddeden kesin tutumunda ısrar etmesi muhtemel. Hamas'ın kesin tutumu ışığında kısmi bir anlaşmaya varma olasılığı pek mümkün görünmüyor” ifadelerini kullandı.

Beyaz Saray'dan yapılan son açıklamaya göre Trump'ın 13-16 Mayıs tarihleri arasında Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) yapacağı ziyaret için geri sayım sürerken ve Binyamin Netanyahu hükümeti savaşın sona ermesini talep eden ve sivil itaatsizlik tehdidinde bulunan gösterilerle baskı altındayken, İsrail Hamas'ın gündeme getirdiği öneri hakkında yorum yapmadı.

Sivil itaatsizlik

İsrail iç istihbarat teşkilatı Şin-Bet'in (Şabak) eski direktörü Ami Ayalon, cumartesi günü binlerce İsraillinin Netanyahu hükümetine karşı esirlerin iadesi talebiyle düzenlediği gösterilere katılımı sırasında yaptığı açıklamada, İsrail'i korumanın bir görev olduğunu düşünerek barışçıl sivil itaatsizlik çağrısında bulundu.

Mart ayının başından bu yana sınır kapılarının kapatılması, Gazze Şeridi'ne gıda ve insani yardım malzemelerinin girişinin engellenmesi ve İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşını yeniden başlatmasıyla birlikte, Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'nin (OCHA) işgal altındaki Filistin topraklarındaki kıdemli insani işler görevlisi Jonathan Whittall dün yaptığı basın açıklamasında malzemelerin tükenmekte olduğunu doğruladı.

Enver, İsrail'in iç baskılarının arttığına ve Trump'ın baskısının Netanyahu'nun bir anlaşmayı kabul etmesiyle sonuçlanabileceğine inanırken, el-Medhun ‘ciddi ve kararlı bir ABD müdahalesinin denklemi değiştirebileceğini’ vurguladı. El-Ferra'ya göre bu baskılar ışığında Trump'ın ziyareti yakın bir atılımı kolaylaştırabilir ve önce kısmi bir anlaşmaya, ardından da bölgedeki çıkarlarını güvence altına almak için ciddi ve gerçek bir ABD baskısının ardından kapsamlı bir anlaşmaya varılabilir.