Pompeo’nun anı kitabı iç ve dış basında büyük ilgi gördü: Suudi Arabistan Veliaht Prensi döneminin en önemli liderlerinden biri

Pompeo’nun anı kitabı
Pompeo’nun anı kitabı
TT

Pompeo’nun anı kitabı iç ve dış basında büyük ilgi gördü: Suudi Arabistan Veliaht Prensi döneminin en önemli liderlerinden biri

Pompeo’nun anı kitabı
Pompeo’nun anı kitabı

ABD eski Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun yeni kitabı, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı’nın (CIA), Şubat 2018’de İsrail dış istihbarat servisi (Mossad) ajanlarının İran’ın nükleer programına ilişkin belgeleri ele geçirmeleri sırasında kaçmasına yardım etmesi gibi bilgiler ışığında, ABD siyasi çevrelerinin yanı sıra iç ve dış basında büyük ilgi gördü.
Pompeo, ‘Asla Taviz Verme: Sevdiğim Amerika için Mücadelem (Never Give an Inch: Fighting for the America I Love)’ adlı yeni kitabında, dönemin Mossad Başkanı Yossi Kohen’in kişisel isteği üzerine, Şubat 2018’de ‘Tahran’ın kalbindeki gizli İran nükleer arşivine el konulmasını’ içeren operasyonda Mossad ajanlarına verilen yardıma değindi.
Söz konusu dönemde bir yardımcısının “Kohen’in sizinle hemen konuşması gerekiyor” dediğini aktaran Pompeo kitabında şu ifadeleri kullandı;
“Bir Avrupa başkentine yaptığım ziyaretten döndükten sonra uçaktan indiğim sırada Kohen’den bir telefon aldım ve telefona cevap vermek için tekrar içeri girdim. Uçak, İsrailli bir yetkiliyle gizli görüşme yapmak için uygun iletişim ekipmanlarıyla donatılmıştı.”
Telefonun diğer ucundaki sesi ‘sessiz ve ciddi’ olarak nitelendiren Pompeo, Kohen’in kendisine “Mike, çok önemli bir görevi yeni tamamlamış bir ekibimiz var ve şimdi bazılarını İran’dan çıkarmakta zorlanıyorum. Yardım edebilir misin?” dediğini de ekledi.
Pompeo, kitabında bu bölümde ayrıca şu ifadeleri kullandı;
“Kohen beni ne zaman arasa, cevap verirdim ve o da benim için aynı şeyi yapardı. Ona hiçbir soru sormadım ve riskleri gözetmeksizin ekibiyle çalışmaya başladık ve iletişim kurduk. Önümüzdeki iki gün içinde, ‘dünya şimdiye kadar yapılmış en önemli gizli operasyonlardan birinin artık tamamlandığını bilmeden’ ekip kendi ülkelerine döndü.”
Pompeo, operasyonun adından veya zamanından bahsetmese de operasyonu şimdiye kadar yapılmış en önemli gizli operasyonlardan biri olarak tanımlaması, 2018’de İran nükleer arşivinin çalınması operasyonu ile örtüşüyor.

Suudi Arabistan
Eski Dışişleri Bakanı, anılarında Suudi Arabistan’ı şiddetle savunarak, ABD ve Suudi Arabistan arasındaki diplomatik ilişkinin ABD medyasını rahatsız ettiğini de kaydetti.
Pompeo kitabında, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın ‘döneminin en önemli liderlerinden biri ve dünya sahnesinde gerçek bir tarihi figür olduğunu kanıtlayacak bir reformist’ olduğunu vurguladı.
Kitabında Ekim 2018’de Riyad’a yaptığı ziyarete atıfta bulunan Pompeo, “Medyayı mezbahadaki bir vegandan daha çıldırtan şey, Suudi Arabistan ile olan ilişkimizdi” diye yazdı.
ABD eski Başkanı Donald Trump’ın kendisini görevden alması hakkında ise kitabında şu ifadeleri kullandı;
“Bence bazı yönlerden Başkan (Trump) kıskançtı, çünkü Washington Post, New York Times ve gerçekle hiçbir ilgisi olmayan diğer korkaklarla alay eden bendim.”
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin ‘çirkin ve kabul edilemez’ olduğunu vurgulayan Pompeo, Kaşıkçı’nın bir ‘gazeteci’ olarak kabul edilmesine de itiraz etti.
Medyanın onu ‘Suudi Kraliyet ailesini eleştirdiği için şehit olan bir Suudi Arabistanlı Bob Woodward’ haline getirmesini eleştirdi.
Trump yönetiminin, Kaşıkçı davasıyla bağlantılı olarak 13 Suudi vatandaşına yaptırım uyguladığını hatırlatan Pompeo, ABD ile Suudi Arabistan arasındaki güvenlik ilişkisinin çok önemli olduğunu vurguladı.

Hindistan-Pakistan
Pompeo kitabında, Hindistan ve Pakistan'ın 2019’da nükleer savaşın eşiğine geldiğini ve ABD müdahalesinin tırmanışı engellediğini yazdı.
ABD eski Dışişleri Bakanı kitabında, “Hindistan ile Pakistan arasındaki rekabetin Şubat 2019’da bir nükleer çatışmaya ne kadar yakın olduğunun dünyanın tam olarak farkında olduğunu sanmıyorum” ifadelerini kullandı.
Hindistan, Şubat 2019’da tartışmalı Keşmir bölgesinde 41 Hint askerini öldüren intihar saldırısında bir militan grubu sorumlu tuttuktan sonra Pakistan topraklarına hava saldırıları düzenledi. Bunun ardından iki ülke savaşın eşiğine geldi.
Pompeo kitabında bu konuya ilişkin bölümde, Trump ile Kuzey Kore lideri Kim Jong-un arasındaki zirve için Hanoi’de bulundukları sırada üst düzey bir Hintli yetkilinin acil bir telefonuyla uyandığını belirtti.
Pompeo konuya ilişkin anılarına şu ifadelerle devam etti;
“Arayan yetkili, Pakistanlıların nükleer silahlarını bir saldırı için hazırlamaya başladıklarına inanıyordu. Bana kendilerinin de hamle yapmayı düşündüklerini söyledi. Ondan hiçbir şey yapmamasını ve işleri halletmemiz için bize bir dakika vermesini istedim. ABD’li diplomatlar hem Hindistan’ı, hem de Pakistan’ı nükleer saldırıya hazırlanmama konusunda ikna etti. Korkunç bir sonuçtan kaçınmak için o gece yaptığımız şeyi başka hiçbir ülke yapamazdı.”
ABD eski Dışişleri Bakanı ayrıca, kitabında Çin’in saldırganlığına karşı koymak için Güney Asya demokrasisiyle ittifak kurma arzusunu vurgulayarak, Hindistan’a övgüde bulundu.

Nikki Haley’den tepki
ABD’nin eski Birleşmiş Milletler (BM) Büyükelçisi Nikki Haley, Trump yönetiminde birlikte çalıştığı Pompeo’nun anılarını içeren kitaba ilişkin yorum yaptı.
Pompeo kitabında, Haley’in Trump’ın başkan yardımcısı olarak Mike Pence’in yerini almaya çalıştığını iddia etti.
CBS News’e verdiği demeçte de, “Hikayeyi, dört yıllık Trump yönetiminin ve halkı ABD dış politikasının önüne koyma çabamızın kendi bakış açımdan anlatmak istedim” dedi.
Haley ise Fox News’e konuşarak, “Bir kitap satmak için ortaya çıkıp yalanlar ve dedikodular yapmak zorunda kalmanız gerçekten üzücü” diyerek iddiayı yalanladı.
Ancak Pompeo, CBS’ye verdiği demeçte, bunu dönemin Beyaz Saray Genel Sekreteri John Kelly ve Trump’ın Danışmanı Kellyanne Conway’den duyduğunu tekrarladı.
Pompeo’nun anı kitabında, 2024 başkanlık seçimleri için potansiyel adaylığı konusu yer alıyor, ancak Trump’ın aday olma fikri kararını etkilemeyecek olsa da, adaylığı konusunda hala tereddüt ettiğini ekledi.



İstanbul'da yapılacak Rusya-Ukrayna görüşmeleri basına kapalı gerçekleşecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'daki görüşmeler öncesinde Rusya ve Ukrayna heyetlerine bir konuşma yaptı. (AP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'daki görüşmeler öncesinde Rusya ve Ukrayna heyetlerine bir konuşma yaptı. (AP)
TT

İstanbul'da yapılacak Rusya-Ukrayna görüşmeleri basına kapalı gerçekleşecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'daki görüşmeler öncesinde Rusya ve Ukrayna heyetlerine bir konuşma yaptı. (AP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'daki görüşmeler öncesinde Rusya ve Ukrayna heyetlerine bir konuşma yaptı. (AP)

Rus haber ajansı TASS'ın bilgi sahibi bir kaynağa dayandırdığı haberine göre, Türkiye'nin talebi üzerine bugün öğleden sonra İstanbul'da başlayacak olan Rusya-Ukrayna görüşmeleri basına kapalı gerçekleşecek.

Ajansa konuşan kaynak, görüşmelerin İstanbul'daki Dolmabahçe Sarayı'nda yapılacağını söyledi.

Medya organları bugün Rus heyetinin Ukrayna ile müzakerelere katılmak üzere İstanbul'a geldiğini duyurdu.

Kremlin, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in görüşmelere katılmayacağını bildirdi. Putin'in kendisi doğrudan görüşmeleri önermişti, ancak Kremlin dün akşam geç saatlerde Rusya Devlet Başkanı'nın Rus heyetine liderlik etmesi için danışmanı Vladimir Medinsky'yi Türkiye'ye göndereceğini açıkladı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ise Putin'le görüşmek üzere şahsen Türkiye'ye gitme niyetini yineledi ve Ukrayna'yla yaşanan ihtilafta karar merciinin Putin olması nedeniyle başka herhangi bir figürle müzakere etmeyeceğini vurguladı.

Körfez turunda olan ABD Başkanı Donald Trump, Putin'in katılması halinde görüşmelere katılacağını ima etmişti, ancak Kremlin'in Putin'in katılmayacağını açıklamasının ardından CNN, Beyaz Saray yetkililerinin Trump'ın da Türkiye'ye seyahat etmeyeceğini söylediğini aktardı. Öte yandan Trump, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun kesinlikle Türkiye'de olacağını doğruladı.

İstanbul’daki görüşmeler iki ülke arasında 2022 baharından bu yana yapılan ilk görüşme olmakla birlikte Putin'in katılmadığı bu toplantıya ilişkin düzenlemeler belirsizliğini koruyor.

vgrtb
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukraynalı mevkidaşı Vladimir Zelenskiy ile geçtiğimiz şubat ayında Ankara'da bir araya geldi. (Reuters)

Ukrayna, görüşmelere katılacak delegasyonun kimlerden oluşacağını açıklamayı reddetti.

Putin'in yokluğunda Zelenskiy'nin görüşmeye katılımı garanti olmayabilir. Ukrayna Devlet Başkanı, Türk mevkidaşı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek üzere bugün Ankara'da olacağını söyledi.

Siyasi ve teknik toplantı

Kremlin'e göre Rus heyetinde Başkanlık Danışmanı Vladimir Medinsky, Dışişleri Bakan Yardımcısı Mikhail Galuzin ve Savunma Bakan Yardımcısı Aleksandr Fomin yer alacak.

Medinsky, 2022 baharında iki taraf arasında yapılan ve bir sonuca varılamayan ilk tur görüşmelere katılmıştı.

Rusya Devlet Başkanı'nın diplomatik işlerden sorumlu danışmanı Yuri Ushakov dün yaptığı açıklamada, görüşmenin ‘siyasi ve teknik’ konuları kapsamasının beklendiğini söyledi.

İstanbul’daki görüşmeler, Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin başlamasından birkaç ay sonra yapılan müzakerelerin başarısız olmasından bu yana Ukraynalılar ve Ruslar arasında çatışmayı sona erdirmeye yönelik ilk doğrudan barış görüşmeleri olacak.

Her iki ülke de uzlaştırılması zor taleplerde bulunmaya devam ediyor.

Rusya, Ukrayna'nın Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'ne (NATO) katılmaması ve ilhak ettiği Ukrayna topraklarını elinde tutması yönündeki talebini sürdürürken, müttefiklerinin desteğini alan Kiev bu koşulları kabul edilemez buluyor.

Buna karşılık Ukrayna, yeni bir Rus saldırısını önlemek için Batı'dan sağlam ‘güvenlik garantileri’ ve ülkenin yaklaşık yüzde 20'sini kontrol eden Rus ordusunun topraklarından tamamen çekilmesini istiyor.

NATO Genel Sekreteri bu müzakerelerde ilerleme kaydedilmesi konusunda ‘ihtiyatlı’ bir iyimserlik dile getirerek, Rusların Ukrayna ile ‘bir sonraki adımları atması’ gerektiğini söyledi.