Afrika Birliği Zirvesi’nde gündem güvenlik ve kalkınma sorunları

Gıda krizine dair uyarılar artarken serbest ticaretin önemi vurgulandı

Dün Addis Ababa'da düzenlenen Afrika Birliği Zirvesi’ne katılan liderler aile fotoğrafı için bir araya geldi (AP)
Dün Addis Ababa'da düzenlenen Afrika Birliği Zirvesi’ne katılan liderler aile fotoğrafı için bir araya geldi (AP)
TT

Afrika Birliği Zirvesi’nde gündem güvenlik ve kalkınma sorunları

Dün Addis Ababa'da düzenlenen Afrika Birliği Zirvesi’ne katılan liderler aile fotoğrafı için bir araya geldi (AP)
Dün Addis Ababa'da düzenlenen Afrika Birliği Zirvesi’ne katılan liderler aile fotoğrafı için bir araya geldi (AP)

Afrika Birliği (AfB) tarafından düzenlenen 36. Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi dün Etiyopya'nın başkenti Addis Ababa'da, başladı. Zirveye ‘güvenliğin azalması’ ve ‘açlığın yayılması’ korkularının sürdürülebilir kalkınma ve serbest ticaret bölgesi kurulması umutlarına karıştığı bir gündem hakim. ‘Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi (AfCFTA) anlaşmasının bir an önce uygulanması’ başlığı altında düzenlenen zirve iki gün sürecek.
Afrikalı liderler, kıtadaki bazı ülkelerde daha önce eşi ve benzeri görülmemiş bir kuraklığın ve çölleşmenin yaşandığı bir dönemde başta gıda krizi ve kıta ülkeleri için tahıl ithalatının ana kaynakları olan Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşının ‘olumsuz’ yansımaları olmak üzere kıtaya hakim olan endişeleri dile getirdikleri konuşmalar yaptılar.
Liderler, zirvenin birinci gününde güvenlik, siyaset ve ekonomi alanlarına değindiler. AfB Komisyonu Başkanı Musa Faki, zirvenin açılış konuşmasında, AfCFTA anlaşmasının bir an önce uygulanması gerektiğini vurguladı. Faki, kıtadan ortakların ‘çeşitli projelerin finansmanı konusunda katı koşullar dayattığına’ dikkati çekti.
AfB dönem başkanlığını Komorlar Devlet Başkanı Gazali Osmani’ye devreden Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, AfCFTA anlaşmasının bir an önce uygulanması ve bunun için tüm çabaların seferber edilmesini gerektirdiğini belirtti.
AfCFTA anlaşması çerçevesinde, tüm prosedürler kaldırılarak ve gayri safi yurtiçi hasılası (GSYİH) 3,4 trilyon dolar olan bir milyar 300 milyon insan için ortak bir ekonomik blok oluşturularak 2034 yılına kadar Afrika ülkeleri arasındaki ticaret hacminin yüzde 60 oranında artırılması hedefleniyor.
Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed, Afrika'ya Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) bir sandalye verilmesinin yanı sıra Afrika ülkelerinin G7, G20 ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesi gerektiğini vurguladı.
Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Afrika ülkelerinden bir temsilcinin BMGK’nın daimi üyesi olmasını desteklediğini ifade etti. Guterres, Afrika’nın borç yükünü hafifletmek için uluslararası finansmana ihtiyacı olduğunu söyledi. Rusya-Ukrayna savaşının Afrika halklarının hayatını doğrudan etkilediğine dikkati çeken BM Genel Sekreteri, kıtanın doğal kaynaklar açısından zengin olduğunu, ancak aynı durumun küresel destek açısından geçerli olmadığını söyledi.
Zirveye 51 Afrika ülkesinden liderler ve temsilciler katılırken Sudan, Burkina Faso, Ekvator Ginesi ve Mali ‘hükümetlerindeki anayasaya aykırı değişiklikler’ nedeniyle AfB üyeliklerini dondurdular.
Etiyopya resmi haber ajansına göre zirvenin gündem maddeleri arasında; iklim değişikliğiyle ve gıda güvenliği sorunlarıyla mücadele ve AfCFTA anlaşmasının bir an önce uygulanmasının yolları yer alırken Afrikalı liderlerin, AfCFTA anlaşmasının uygulanmasına ilişkin birtakım protokolleri onaylamaları bekleniyor. Ajansa göre AfB’nin 2063 Vizyonu’nun ilk on yıllık uygulama planı değerlendirilecek olan liderler, vizyonun ikinci on yıllık planını da oluşturulacaklar. Liderler zirvede ayrıca Mısır'ın 2019 yılında AfB başkanlığı sırasında başlattığı ‘Silahları Susturma Girişimi’nde kaydedilen ilerlemeyi ve dünyanın şu anda tanık olduğu ekonomik koşulların gölgesinde gıda güvenliğiyle ilgili sorunları ele alacaklar.
Çadlı Afrika uzmanı Dr. Muhammed Yusuf el-Hasan, mevcut AfB Zirvesi’nin gerek kıtanın bazı ülkelerinin içinde içinden geçtiği krizler, gerek Kovid-19 salgının etkileri, gerek Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz yansımaları, gerekse kıtanın doğusunda ve batısında terör örgütlerinin eylemlerinin artması bakımından olsun özel bir önemi olduğunun altını çizdi. Çadlı uzman Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede, “Kıtanın birçok ülkesinde gıda kıtlığı ve kötü hayat şartlarının neden olduğu krizler söz konusu. Bu durum büyük güçlerin kıta ülkelerini yanlarına çekmek için bu krizleri kullanma girişimleriyle birlikte AfB kurumları ve kıta ülkelerinin hükümetleri üzerinde derhal toplu çözümler bulmaları için artan bir baskı oluşturuyor” ifadelerini kullandı. Dr. Hasan, birçok büyük gücün, Afrika ülkelerinin içinde bulunduğu zorlu koşullardan yararlanmaya ve kıta ülkeleri üzerinde yeniden hegemonya kurmaya çalıştıklarına işaret etti.
Mısırlı Afrika uzmanı Rami Zuhdi ise kıtanın ekonomik ve siyasi düzeyde sıkıntı çektiği ‘kronik sorunlarla’ mücadele etmesi için Afrika ülkeleri arasında dayanışmanın önemli olduğunu vurguladı. Mısırlı uzman, “Afrika ülkelerindeki silahlı çatışmalar ve iç bölünmeler ekonomik krizlere, ekonomik krizler ise iç çatışmalara yol açtığı için iki dosya birbirinden ayrılamaz” dedi.
Şarku’l Avsat’a konuşan Zuhdi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Örneğin Afrika kıtasında, barış ve güvenliğin sağlanması ve silahlı çatışmalarla mücadele edilmesi kalıcı stratejik hedefler olsa da bu çatışmaların azaltılması konusunda çok az ilerleme kaydedildiği görülüyor.”
BMGK’da Afrika’ya daimi üyelik verilmesi çabalarına değinen Mısırlı uzman, Afrika'nın BMGK’da iki daimi üyelik talep ettiğini belirtti. Yakın bir gelecekte Afrika’nın sahip olduğu geçici üye sandalyesinin 3'ten 5'e çıkarılamayacağını düşünen Zuhdi, “BM’nin ve BMGK’daki mekanizmaların reforme edilmesi talebi haklı bir talep olsa da uluslararası arenadaki bölünmeler çerçevesinde şu anda bunu gerçekleştirmek oldukça güç” yorumunda bulundu.



ABD'de bir ilk: Colorado saldırganının ailesi sınır dışı edilecek

Soliman'ın, saldırıyı gerçekleştirmek için kızının liseden mezun olmasını beklediğini ifadesinde söylediği bildiriliyor (Lisa Turnquist/AP)
Soliman'ın, saldırıyı gerçekleştirmek için kızının liseden mezun olmasını beklediğini ifadesinde söylediği bildiriliyor (Lisa Turnquist/AP)
TT

ABD'de bir ilk: Colorado saldırganının ailesi sınır dışı edilecek

Soliman'ın, saldırıyı gerçekleştirmek için kızının liseden mezun olmasını beklediğini ifadesinde söylediği bildiriliyor (Lisa Turnquist/AP)
Soliman'ın, saldırıyı gerçekleştirmek için kızının liseden mezun olmasını beklediğini ifadesinde söylediği bildiriliyor (Lisa Turnquist/AP)

ABD'nin Colorado eyaletinde İsrailli rehineler için yapılan eyleme saldıran kişinin ailesi gözaltına alındı. 

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem ve Beyaz Saray sosyal medyada yaptıkları açıklamalarda, ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi'nin (ICE) Mohamed Sabry Soliman'ın eşi ve 5 çocuğunu da soruşturma kapsamına aldığını ve saldırıyla bağlantılı olup olmadıklarının araştırıldığını açıkladı.

Beyaz Saray, X'te yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

SON DAKİKA: Yahudi Amerikalılara yangın bombasıyla düzenlenen antisemitik saldırının şüphelisi olan kaçak yabancı Mohamed Soliman'ın eşi ve 5 çocuğu yakalandı ve hızlı bir şekilde sınır dışı edilmek üzere şimdi ICE gözetimi altındalar.

BU AKŞAM KADAR ERKEN BİR VAKİTTE BİLE SINIR DIŞI EDİLEBİLİRLER.

İç Güvenlik Bakanlığı sözcülerinden Tricia McLaughlin de ailenin turist vizelerinin iptal edildiğini duyurdu. 

Washington Post'a konuşan hukukçular, göçmenlerin hakim görmeden sınır dışı edilmesini öngören mekanizmanın 1996'da yaratıldığını belirtirken bu işlemin ne kadar yasal olduğunu da sorguladı. 

Tecrübeli hukukçu Derege Demissie, "Bu normal değil. Suçla ilişkilendirilen bir kişinin yakını ya da akrabalarının herhangi bir suç eylemiyle ilişkilendirilmedikleri halde ICE tarafından hedef alındığı bir başka örnek hatırlamıyorum" dedi. 

ABD merkezli düşünce kuruluşlarından Cato Institute'ten Alex Nowrasteh de "Bir teröristin akrabası olmak, özgür bir ülkede suç değildir ve öyle görülemez" ifadesini kullandı.

Colorado'daki Boulder kentinde pazar günü İsrailli rehineler için yapılan eyleme düzenlenen saldırı dünyada ses getirmişti. 

"Özgür Filistin" diye bağıran Mohamed Sabry Soliman, göstericilere yanıcı maddeler fırlatmıştı. 

Yaklaşık 20 kişilik gösterici grubundan 12 kişi yaralandı.

Polis, hazırladığı 18 molotofkokteylinden yalnızca ikisini fırlatan Soliman'ın daha önce hiç kimseye böylesi bir zarar vermediği için korkup çekindiğini bildirdi.

45 yaşındaki şüpheli olay yerinde direnmeden gözaltına alınırken FBI "terör soruşturması" başlattı. 

Beyaz Saray, Soliman'ın turist vizesinin süresi dolmasına rağmen ABD'yi terk etmediğini açıklayarak onun için "kaçak yabancı" dedi. 

Cinayete teşebbüs ve nefret suçu suçlamalarıyla tutuklanan Soliman'ın sorgusunda, Mısır'da doğup 17 yıl boyunca Kuveyt'te yaşadıktan sonra 2022'de ailesiyle birlikte ABD'ye geldiğini ve bir yıldır bu saldırıyı planladığını itiraf ettiği bildiriliyor.

Soliman, eşi ya da çocuklarının bu planlardan haberi olmadığını da söylemiş. 

2023'ten beri Uber şoförlüğü yapan Soliman ya da ailesinin iltica başvurusunda bulunup bulunmadığı bilinmiyor. Mülteci adaylığı, sınır dışı edilmelerini güçleştirebilecek bir etken.

Independent Türkçe, Washington Post, AP