Mısır’da el-Ezher Camii’nin kuruluşunun 1083’üncü yıl dönümü kutlanıyor

Kutlamalarda toplu iftar yemekleri veriliyor, dini ve kültürel aktiviteler düzenleniyor.

El-Ezher Camii’nin kuruluş yıl dönümü kutlanıyor. (el-Ezher Şeyhliği)
El-Ezher Camii’nin kuruluş yıl dönümü kutlanıyor. (el-Ezher Şeyhliği)
TT

Mısır’da el-Ezher Camii’nin kuruluşunun 1083’üncü yıl dönümü kutlanıyor

El-Ezher Camii’nin kuruluş yıl dönümü kutlanıyor. (el-Ezher Şeyhliği)
El-Ezher Camii’nin kuruluş yıl dönümü kutlanıyor. (el-Ezher Şeyhliği)

Mısır, her yıl Ramazan Ayı’nın 7’sine denk gelen, el-Ezher Camii’nin kuruluşunun 1083’üncü yıl dönümünü kültürel, dini etkinliklerle ve gurbetçi öğrenciler için düzenlenen toplu bir iftarla kutluyor. Kahire’deki el-Ezher Camii dün, Kur’an-ı Kerim tilaveti, Arapça hat etkinliği ve el-Ezher İnovasyon Destek Ofisi’nin yeteneklerinin ilahileri gibi el-Ezher’in tarihini tanıtmak için çeşitli etkinliklere tanık oldu.
Mayıs 2018’de El-Ezher Yüksek Kurulu, hicri 361 yılında açılan caminin kuruluş yıl dönümünü kutlamak için Ramazan’ın 7’sini kabul etmeye karar verdi.
El-Ezher, Fatımi halifesi el-Muiz Lidinillah tarafından hicri 359 (miladi 970) yılında yaptırıldı. Yapılışı Kahire şehrinin kuruluşundan bir yıl sonraya denk gelen caminin inşası yaklaşık 27 ay sürdü. 7 Ramazan 361’de (miladi 21 Haziran 972) ibadete açıldı.
El-Ezher Şeyhi Dr. Ahmed et-Tayyib sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanan bir yazısında şunları söyledi:
“El-Ezher cami bin yıldan fazla bir süredir bilimin kalesi ve ılımlılık feneri olarak kaldı. Dünyanın dört bir yanından ilim talebeleri geliyor. Alimlerinden dini ve dünyevi ilimler alarak İslam’ın hoşgörü mesajını tüm dünyaya yayan elçiler olarak ondan mezun oluyor.”
El-Ezher Müsteşarı Dr. Muhammed ed-Duveyni de yaptığı konuşmada ‘El-Ezher’in zaman içinde İslami kimliği ve Kur’an-ı Kerim dilini koruduğunu, ayrıca toplumu aşırıcılıktan korumada önemli bir rol oynadığını’ vurguladı. Ed-Duveyni sözlerini şöyle sürdürdü:
“El-Ezher, Mısır’ın ve insanların yararına olan bilimi aydınlatıcı bir kandil gibi sunmaya her zaman heveslidir. Hatta bilimi, dünyanın tanık olduğu farklı kültürlerdeki gelişmeleri ve çeşitliliği dikkate alan kapsamlı bir söylem haline getirmiştir.”
El-Ezher’in koridorları, evrenselliğini, çağlar boyunca bilimsel, sosyal rolünü kanıtlayan tarihi ve kültürel bir semboldür. Camideki gurbetçilerin koridorları arasında eş-Şıvam, el-Yemeniye, el-Mağaribe, es-Sinariye koridorları yer alır. Mısırlıların ise es-Seayide ve el-Baharive yer alıyor.

El-Ezher, yaşları 5 ila 13 arasında değişen yaklaşık 500 bin öğrenciye ev sahipliği yapıyor. (el-Ezher Şeyhliği)
El-Ezher Uluslararası Akademisi’nin Müdürü Dr. Abdulmunim Fuad’ın açıklaması şöyle oldu:
 “El-Ezher şeyhi, son yıllarda dersliklerin rolünü yeniden canlandırmayı ve müfredatlarını bilimsel bir vizyonla geliştirmeyi amaçladı. Bu sayede Mısır, İslam ve uluslararası toplumlarda günlük olarak meydana gelen fikir ve gelişmeler ele alındı. Mısır’ın diğer bölgelerinde bin 45 derslik açıldı ve sayısı yarım milyona ulaşan 5 ila 13 yaşlarında çocuklar Kur’an-ı Kerim’ ezberledi. Mısır üniversitelerinin çeşitli mezunlarından yüz binden fazla öğrencinin okuduğu 17 ilde yetişkinler için ilim ve Kur’an-ı Kerim kursları da açıldı.” dedi.
Etkinlikler kapsamında, Mısır valiliklerindeki el-Ezher temsilcilikleri caminin kuruluş yıl dönümü vesilesiyle bir kutlama düzenledi.

El-Ezher Camii, ibadet edenler için başlıca mekanlardan biri konumunda. (el-Ezher Şeyhliği)
El-Ezher Cami’ndeki Ramazan atmosferi, Teravih namazına çok sayıda Mısırlı ve gurbetçi öğrencinin katıldığı dikkat çekici bir etkileşime sahip. Ayrıca camide Ramazan Ayı boyunca gurbetçilere her gün iftar yemeği veriliyor.
El-Ezher Camii, Ramazan Ayı için 260 okuma, öğle namazından sonra 52 toplantı, ikindi namazından sonra 26 toplantı, Ramazan etkinlikleriyle ilgili altı kutlama düzenlenme ve gurbetçi öğrencilere günlük dört bin iftar yemeği verilmesini içeren planını açıkladı.

El-Ezher Cami’nin kuruluş yıl dönümü düzenlenen etkinliklerle kutlandı. (el-Ezher Şeyhliği)
El-Ezher Medya Merkezi, akşam namazını ve teravihi çeşitli platformlarda ve el-Ezher sosyal paylaşım sitelerinde yayınlıyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre bu yıl teravih namazı, el-Ezher Üniversitesi kıdemli akademisyenler ve profesörler kurulu üyelerinden 12 kişi tarafından günlük 20 rekat kılınıyor.



İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında 212 gazeteci öldürüldü, 400'den fazlası yaralandı

Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)
Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)
TT

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında 212 gazeteci öldürüldü, 400'den fazlası yaralandı

Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)
Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)

Filistinli onlarca gazeteci, Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla bugün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Tıp Kompleksi önünde bir araya geldi. Gazeteciler, İsrail saldırılarında öldürülen meslektaşlarının fotoğraflarını taşıdı.

Basın mensupları, Gazze Şeridi'nde İsrail ile Hamas arasındaki savaşı haberleştirmek için ağır bir bedel ödüyor.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşının başlangıcından bu yana 212 gazetecinin (bazıları evlerinde aileleriyle birlikte olmak üzere) öldürüldüğünü, 409'unun ise yaralandığını açıkladı. Yaralılardan bazıları kalıcı uzuv kaybı yaşadı, bazıları da felç geçirdi. Resmi kaynaklara göre İsrail güçleri 48 gazeteciyi de tutukladı.

Görsel kaldırıldı. Gazze Şeridi'ndeki gazeteciler, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü kutlamak için toplandı. (WAFA)

Doğrudan hedef alınma

Şarku’l Avsat’ın Birleşmiş Milletler’in (BM) haber sitesi UN News'ten aktardığına göre Sami Şehade, Nisan 2024'te Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta geçirdiği ağır bir yaralanmanın ardından bacağını kaybetti. Ancak o fotoğraf makinesini aldı ve Gazze Şeridi'ndeki trajik olayları belgelemek için sahaya döndü.

Engelinin kendisini çalışmaktan alıkoymasına izin vermeyen Şehade, “Tüm bu engellerle karşılaşsam bile foto muhabirliğini bırakmam mümkün değil” dedi.

Dünya Basın Özgürlüğü Günü her yıl 3 Mayıs'ta kutlanıyor ve medyanın hesap verebilirlik, adalet, eşitlik ve insan haklarını vurgulamadaki rolüne odaklanıyor.

Koltuk değneklerine yaslanan Şehade, mavi renkli basın yeleğini giyerek kamerasının arkasında durmuş, meslektaşlarıyla birlikte yıkıntıların arasında çalışıyordu.

Şehade, “Yaşanan tüm suçlara tanık oldum ve sonra bana karşı işlenen bir suça tanık olduğum an geldi... Ben bir saha gazetecisiydim, açık bir alanda kamera taşıyordum, beni gazeteci olarak tanımlayan bir kask ve yelek giyiyordum. Ama yine de doğrudan hedef alındım” ifadelerini kullandı.

Bu olay onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Şehade durumunu şöyle açıkladı: “Daha önce kimsenin yardımına ihtiyacım yoktu ama şimdi var. Bu yeni gerçekliğin üstesinden gelme kararlılığına sahibim. İşte biz Gazze Şeridi'ndeki gazeteciler bu halde bile çalışmalıyız.”

Görsel kaldırıldı.Gazze Şeridi'ne düzenlenen İsrail saldırılarının birinde bacağını kaybeden Filistinli gazeteci Sami Şehade (UN News)

Sokaklarda çalışmak

Gazze Şeridi'nde yıkılmış bir binanın enkazı arasında bir meslektaşıyla birlikte çekim yapan gazeteci Muhammed Ebu Namus, “Dünya Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü kutlarken, Filistinli gazeteciler savaşta yıkılan işyerlerini hatırlıyor” dedi.

Ebu Namus sözlerini şöyle sürdürdü: “İşimizi yapmak için ihtiyacımız olan asgari şey elektrik ve internet, ancak birçok yerde yok. Bu yüzden internet sağlayan dükkanlara başvuruyoruz. Sokaklar artık bizim ofislerimiz.”

İsrail'in Gazze Şeridi'ni işgali sırasında Filistinli gazetecilerin hedef alındığına inandığını ifade eden Ebu Namus, medya çalışanlarının ‘ister Filistin'de ister dünyanın başka bir yerinde çalışsınlar’ korunması gerektiğini söyledi.

Görsel kaldırıldı.Filistinli gazeteci Muhammed Ebu Namus ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı takip eden meslektaşı (UN News)

Kaldırımlarda kan var

Filistinli Gazeteciler Sendikası'nın çağrısıyla Dünya Basın Özgürlüğü Günü münasebetiyle düzenlenen mitinge, çeşitli yerel ve uluslararası kuruluşlardan gazeteciler ve medya profesyonellerinin yanı sıra aktivistler ve insan hakları savunucularından oluşan kalabalık bir grup katıldı.

WAFA'ya göre kalabalık, gazeteciler için uluslararası koruma ve Gazze Şeridi'nde medya çalışanlarına karşı işlenen suçlara sessiz kalma ve suç ortaklığı politikasına son verilmesini talep etti.

Filistinli Gazeteciler Sendikası Başkan Yardımcısı Tahsin el-Astal, “Dünyanın yok etmek istediği Filistin'in sesini ve gerçeği savunmak için mesleki araçlarını taşırken şehit edilen meslektaşlarımızın kanı halen kaldırımlarda ve yıkılan evlerdeyken bugünü anıyoruz. İşgalci İsrail’i bu suçlardan tamamen sorumlu tutuyor ve uluslararası kurumları katillerin hesap vermesi için ciddi adımlar atmaya çağırıyoruz. Ayrıca uluslararası medyayı da yanımızda durmaya ve katliam karşısında sessiz kalmamaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

El-Astal, hiçbir güvenlik garantisinin olmaması, basın kuruluşlarının tahrip edilmesi ve medya çalışanlarının en temel çalışma araçlarından mahrum bırakılması nedeniyle Gazze Şeridi'ndeki medya durumunun dünyadaki en tehlikeli durumlardan biri haline geldiğini belirtti.