Suriye’den Lübnan’a yeni bir mülteci akını yaşanabilir

Baalbek-Hermel Valisi, her gün 30 ailenin ülkeye giriş yapmaya çalıştığını duyurdu.

Lübnan’ın Beka bölgesinde, yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulan bir kamp. (AP)
Lübnan’ın Beka bölgesinde, yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulan bir kamp. (AP)
TT

Suriye’den Lübnan’a yeni bir mülteci akını yaşanabilir

Lübnan’ın Beka bölgesinde, yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulan bir kamp. (AP)
Lübnan’ın Beka bölgesinde, yerinden edilmiş Suriyeliler için kurulan bir kamp. (AP)

Lübnan Makamları, yasa dışı yollarla Lübnan topraklarına doğru yeni bir Suriyeli mülteci dalgasının yaşanabileceğini açıkladı. Güvenlik yetkilileri her gün Lübnan topraklarına girmeye çalışan yaklaşık 30 aileyi gözaltına alırken, diğer aileler ise yetkililerin tam olarak kontrol edemediği sınır noktalarından kaçıyor.
Baalbek- Hermel Valisi Beşir Hader, Arsal’da düzenlediği bir güvenlik toplantısından sonra, Lübnan makamlarının Arsal civarında her gün 20 ila 30 yerinden edilmiş Suriyeli ailenin Lübnan topraklarına girdiğini tespit ettiğini belirtti. “Yasal prosedürlere ve sınır dışı edilmeye tabidirler ve bu süreçler genellikle zor ve karmaşıktır” diyen Hader, önleyici güvenlik konusunun etkinleştirilmesi çağrısı yaparken “Çünkü durum dayanılmaz hale geldi” şeklinde konuştu.
Sınır ötesi akın olgusu, 6 Şubat’ta Suriye ve Türkiye’yi vuran depremin ardından geçtiğimiz haftalarda artış gösterdi. Bu çerçevede Lübnan toprakları, her gün Lübnan’ın iç kesimlerine ulaşmaya çalışan onlarca aile için bir varış noktası haline geldi. Lübnanlı yetkililer, insan kaçakçılığı operasyonlarının çoğunu engellemeyi başardı. Ancak diğer bazı Suriyeli aileler, ortak sınırlardan ve Lübnanlıların Lübnan ve Suriye toprakları arasındaki dağılımından yararlanarak, her iki yöne de günlük olarak kolayca geçebiliyorlar.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre bu gelişme, Lübnanlıların yerel çevrelerde Suriyelilerin istihdam rekabetinden duyduğu memnuniyetsizlikle ve ‘Lübnanlıların resmi yönetimlerde ve yerel kurumlarda yaşadıkları zorluklardan ve Lübnanlılar üzerindeki baskılardan’ bahseden Lübnan söylemiyle paralellik gösteriyor.
Vali Hader, Lübnan’ın doğusundaki Beka Vadisi’nde güvenlik birimlerinin liderlerinin katıldığı bir toplantıda, Arsal kasabasının belediye başkanları ve yetkililerinin Suriyeli istihdamının Lübnanlı istihdamıyla rekabetiyle ilgili şikâyette bulunduğunu açıkladı. Arsal kasabasında kiralık daire ve dükkanlara ek olarak, Suriyeli yerinden edilmişler için 174 kamp bulunduğuna dikkat çeken Vali, “Biz de Lübnan devletinin ayrılmaz bir parçası olan bu topraklarda hukuk ve güvenliğin sağlanması ve devlet otoritesinin tesis edilmesi için çalışacağız” dedi.
Baalbek- Hermel Valisi, kamplarda elektrik hırsızlığı yaşandığını belirttiği açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Yerinden edilmiş Suriyelilere baskı yapmak istemiyorum. Çalan ve Suriyeli yerinden edilmişlere satan, kiralanan arazinin sahibidir. Elektrik akımını çalıyor ve şebekeye bağlıyor. Elektrik faturası ödenerek bu sorun çözülecek.”
Kaynaklar, her gün 30 ila 40 Suriyeli ailenin kaçakçılık yollarıyla Lübnan topraklarına sızmaya çalıştığını ve bu ailelerin kuzey Beka bölgesindeki geçişlerde yoğunlaştığını belirtiyor. Diğer aileler ise Lübnan’ın kuzeyinden ülkeye girmeye çalışıyor. Bu aileler, Suriye’nin kuzeyindeki İdlib, Rakka ve Halep vilayetlerindeki bölgelerden geliyor.
Lübnan’a girmeye çalışan Suriyeliler, Beka Vadisi’ndeki Suriyeli yerinden edilmişlerin kamplarına ve Filistinlilerin kamplarına ulaşmaya çalışıyor. Bu ailelerin bir kısmı da çalışmak için güvenli bir sığınak olan başkent Beyrut’a geliyor. Bazıları ise kuzeyden hareket eden teknelerle Avrupa’ya doğru kaçmak için Lübnan’ın kuzeyindeki kıyı bölgesini istasyon olarak kullanmaya çalışıyor.



Arap diplomatik kaynak: Şara, cumartesi günü Bağdat'ta yapılacak Arap Zirvesi'ne katılmayacak

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
TT

Arap diplomatik kaynak: Şara, cumartesi günü Bağdat'ta yapılacak Arap Zirvesi'ne katılmayacak

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)

-Arap diplomatik kaynaklar, dün, Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'nın cumartesi günü Bağdat'ta düzenlenecek Arap zirvesine katılmayacağını açıkladı. Eş-Şara’ya gönderilen resmi davet, İran yanlısı Iraklı siyasetçiler ve destekçileri tarafından sert eleştirilere maruz kalmıştı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre kaynak yaptığı açıklamada, “Suriye Arap Cumhuriyeti Geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, 17 Mayıs'ta Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlenecek 34. Arap Zirvesi'ne katılmayacak” dedi. Kaynak, “Suriye’yi zirvede Dışişleri Bakanı Esad Şeybani'nin temsil edeceğini” belirtti.

Bağdat, yakın müttefiki Beşşar Esed'in devrilmesinden bu yana komşusu ile yakın ilişkiler kurmak isteyen Şam'a karşı temkinli davranıyor. Ulusal İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri başkanlığındaki Irak heyeti, geçen ayın sonlarında Şam'ı ziyaret ederek, güvenlik, ticaret ve terörle mücadele konularında iş birliği konularını görüşmek üzere eş-Şara ve hükümet yetkilileriyle bir araya geldi.

Esed'e en büyük destek Rusya, İran ve Hizbullah'tan gelirken, İran yanlısı Iraklı milisler de Esed'in demokrasi yanlısı protestoları bastırmak için başlattığı kanlı kampanyanın sürdüğü 13 yıllık savaşta rejimi savunmak için mücadele etti. Bu gruplar, sosyal medyadaki destekçileriyle birlikte Şeriat yasalarına karşı sert söylemlerini sürdürüyor.

xsdfrgt

Irak güvenlik kaynakları AFP'ye yaptığı açıklamada, Eş Şara'nın Irak'ta, eski bir tutuklama emri olduğunu ve bu emrin, Şara'nın El Kaide örgütü saflarında ABD ve müttefiklerine karşı savaştığı ve ardından Irak'ta yıllarca hapis yattığı döneme ait olduğunu söyledi.

sdfgthy
Şam sokaklarında devrik Başkan Esed ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in afişi, Mart 2022 (Arşiv-Reuters)

İçişleri Bakanı Abdul Emir el-Şammari, geçen hafta El-Hadath televizyonuna verdiği röportajda, 40 yıllık çatışma ve savaşın ardından göreceli bir istikrara kavuşan Irak'ın, zirveye katılan ileri gelenleri korumak için "kapsamlı güvenlik planları" uygulamaya koyduğunu doğruladı. Irak'ın Şara'nın katılımı için güvenlik garantisi vermesinin istenip istenmediği sorusuna El-Şammari, "Bizden herhangi bir güvenlik garantisi istenmedi ve güvenlik önlemlerimiz herkesi kapsıyor. Bütün konuklar eşit derecede önemlidir" yanıtını verdi.

Zirve ile eş zamanlı olarak Irak İçişleri Bakanlığı cumartesi günü, “11 Mayıs'tan 20 Mayıs'a kadar” gösterilerin yasaklandığını ve “gösteriye yapmaya çalışanların tutuklanacağını” duyurdu.