Ramazanda şerbet satmak, Ürdün'de "utanç" kültürüyle mücadele mesleği

Kimileri, demirhindi ve keçiboynuzu gibi içeceklerin yapımında aroma verici kullanılmasından ve sağlıksız şartlarda sunulmalarından şikayetçi

Ramazan şerbetlerine yönelik talep sahur vaktine dek sürüyor / Fotoğraf: Independent Arabia
Ramazan şerbetlerine yönelik talep sahur vaktine dek sürüyor / Fotoğraf: Independent Arabia
TT

Ramazanda şerbet satmak, Ürdün'de "utanç" kültürüyle mücadele mesleği

Ramazan şerbetlerine yönelik talep sahur vaktine dek sürüyor / Fotoğraf: Independent Arabia
Ramazan şerbetlerine yönelik talep sahur vaktine dek sürüyor / Fotoğraf: Independent Arabia

Tarık Dilvani
İşsiz yüzlerce Ürdünlü genç, ramazan ayında maliyeti yüksek olmayan şerbetler satarak gelir kapısı elde ediyor. 
Ülkede yüzde 25'e ulaşan yüksek işsizlik oranı ve artan yoksulluk oranlarıyla birlikte utanç kültürü de yok oluyor.
Zira bu kültür, Ürdünlü küçük mesleklerde çalışmasına engel teşkil ediyordu. 
Şerbet ve meyve suyu satmak için her yıl ramazan ayını bekleyen gençlere küçük bir el arabası, gölgelik ve meyve sıkacağı yetiyor.
En çok ramazan şerbetlerinin yanısıra portakal suyu tercih ediliyor. Böylece her gün evlerine yaklaşık 30 dolar gibi bir gelir ile dönüyorlar. 
Ramazan ayında Ürdünlüler arasında meyve sularına olan talep artıyor. Meyan kökü, keçiboynuzu ve demirhindi şerbetleri ve şeker kamışı suyu da seyyat satıcılar veya dükkanların sattığı içecekler arasında yer alıyor.

Mevsimlik iş
Ramazan şerbetleri bilhassa bu mübarek ayda severek içiliyor. Akşam ezanına dakikalar kala şerbet ve meyvesuyu alışverişlerinde bir hareketlilik yaşanıyor.
Bu dakikalarda Ürdün'de birçok seyyar satıcının önünde kalabalık görülüyor. Ürdünlü yetkililer, trafik kurallarının ihlal edilmesine ve karmaşaya neden olan bu duruma yalnızca bir ay sürmesi dolayısıyla göz yumuyor.
Litresi bir buçuk dolar ile üç dolar arasında değişiklik gösteren şerbetlere yönelik talep sahur vaktine dek devam ediyor.

Doğal mı, endüstriyel mi?
Ancak bazıları, ramazan şerbetleri ve meyve sularının yapımında aroma verici kullanılmasından, bunların sağlıksız şartlarda sunulmasından ve uzun süre güneş altında tutulmasından şikayetçi. 
Uzman sağlık ekipleri, her ramazan ayında uzun süre güneş altında tutulan, son kullanma tarihi bulunmayan ve sağlıksız koşullarda saklanan binlerce litre bozuk ve insan tüketimine uygun olmayan içeceği imha ediyor. 
Başkent Amman Belediyesi, bu hususta yaptığı açıklamada, "Bu içecekler, gece geç saatlerde yapılıp ertesi sabah satılmaya başlandığı için tüm sağlık ve güvenlik standartlarından yoksundur" ifadelerini kullanıyor. 
Bu tür bazı içecekler; renklendirici maddeler, aroma vericiler ve şeker içerdikleri, sağlıksız reaksiyona sebep olacak şekilde yüksek sıcaklıklarda tutuldukları için zehirlenmelere ve bağırsak ağrılarına neden olabiliyor .
Birçok beslenme uzmanı, buzdolaplarında tutulan, etiketli içeceklerden alınmasını, üretim ve tüketim tarihlerinin kontrol edilmesini tavsiye ediyor. Diğer yandan, meyve suyu üretiminde çalışanlar da sağlıksız ham maddeleri kullandıkları sırada risklere maruz kalabiliyor.

Ürdün'de kadim bir meslek
Amman'da seyyar içecek satıcılığının, 1940'lı yıllarda Şam'dan Ürdün'e gelenler tarafından başlatılan kadim bir meslek olduğu biliniyor.
Amman'ın uğrak yerlerinden biri haline gelen, iftardan önce müşterilerin demirhindi, meyan kökü, limonata gibi içecekler almak için akın ettiği mütevazi dükkanı ile (1963'ten beri) Ebu Muhammed eş-Şalati de bu kişilerden biri. 
Bilhassa sıcak yaz günlerinde geleneksel kıyafetlerini giyip bakır sürahilerinde içecek satan çok sayıda seyyar satıcı var. Teknoloji ise meyve suyu satışını büyük ölçüde etkileyerek insanların online siparişe yönelmesini sağlıyor. 

Independent Türkçe



Arap diplomatik kaynak: Şara, cumartesi günü Bağdat'ta yapılacak Arap Zirvesi'ne katılmayacak

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
TT

Arap diplomatik kaynak: Şara, cumartesi günü Bağdat'ta yapılacak Arap Zirvesi'ne katılmayacak

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile Irak istihbarat şefi Hamid el-Şatri arasındaki bir görüşme (Arşiv-AFP)

-Arap diplomatik kaynaklar, dün, Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara'nın cumartesi günü Bağdat'ta düzenlenecek Arap zirvesine katılmayacağını açıkladı. Eş-Şara’ya gönderilen resmi davet, İran yanlısı Iraklı siyasetçiler ve destekçileri tarafından sert eleştirilere maruz kalmıştı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre kaynak yaptığı açıklamada, “Suriye Arap Cumhuriyeti Geçici Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, 17 Mayıs'ta Irak'ın başkenti Bağdat'ta düzenlenecek 34. Arap Zirvesi'ne katılmayacak” dedi. Kaynak, “Suriye’yi zirvede Dışişleri Bakanı Esad Şeybani'nin temsil edeceğini” belirtti.

Bağdat, yakın müttefiki Beşşar Esed'in devrilmesinden bu yana komşusu ile yakın ilişkiler kurmak isteyen Şam'a karşı temkinli davranıyor. Ulusal İstihbarat Servisi Başkanı Hamid eş-Şatri başkanlığındaki Irak heyeti, geçen ayın sonlarında Şam'ı ziyaret ederek, güvenlik, ticaret ve terörle mücadele konularında iş birliği konularını görüşmek üzere eş-Şara ve hükümet yetkilileriyle bir araya geldi.

Esed'e en büyük destek Rusya, İran ve Hizbullah'tan gelirken, İran yanlısı Iraklı milisler de Esed'in demokrasi yanlısı protestoları bastırmak için başlattığı kanlı kampanyanın sürdüğü 13 yıllık savaşta rejimi savunmak için mücadele etti. Bu gruplar, sosyal medyadaki destekçileriyle birlikte Şeriat yasalarına karşı sert söylemlerini sürdürüyor.

xsdfrgt

Irak güvenlik kaynakları AFP'ye yaptığı açıklamada, Eş Şara'nın Irak'ta, eski bir tutuklama emri olduğunu ve bu emrin, Şara'nın El Kaide örgütü saflarında ABD ve müttefiklerine karşı savaştığı ve ardından Irak'ta yıllarca hapis yattığı döneme ait olduğunu söyledi.

sdfgthy
Şam sokaklarında devrik Başkan Esed ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in afişi, Mart 2022 (Arşiv-Reuters)

İçişleri Bakanı Abdul Emir el-Şammari, geçen hafta El-Hadath televizyonuna verdiği röportajda, 40 yıllık çatışma ve savaşın ardından göreceli bir istikrara kavuşan Irak'ın, zirveye katılan ileri gelenleri korumak için "kapsamlı güvenlik planları" uygulamaya koyduğunu doğruladı. Irak'ın Şara'nın katılımı için güvenlik garantisi vermesinin istenip istenmediği sorusuna El-Şammari, "Bizden herhangi bir güvenlik garantisi istenmedi ve güvenlik önlemlerimiz herkesi kapsıyor. Bütün konuklar eşit derecede önemlidir" yanıtını verdi.

Zirve ile eş zamanlı olarak Irak İçişleri Bakanlığı cumartesi günü, “11 Mayıs'tan 20 Mayıs'a kadar” gösterilerin yasaklandığını ve “gösteriye yapmaya çalışanların tutuklanacağını” duyurdu.