Stratosfere balonlar gönderen bilim insanları, "kaynağı hiç bilinmeyen" gizemli seslerle karşılaştı

Başlangıçta Dünya'daki volkanları izlemek için tasarlanan balonların diğer gezegenleri keşfetmeye katkı sunup sunamayacağına bakılacak

(Darielle Dexheimer/Sandia Ulusal Laboratuvarları)
(Darielle Dexheimer/Sandia Ulusal Laboratuvarları)
TT

Stratosfere balonlar gönderen bilim insanları, "kaynağı hiç bilinmeyen" gizemli seslerle karşılaştı

(Darielle Dexheimer/Sandia Ulusal Laboratuvarları)
(Darielle Dexheimer/Sandia Ulusal Laboratuvarları)

Bilim insanları tarafından fırlatılan sıcak hava balonları, Dünya atmosferinin yükseklerinde kaynağı "hiç bilinmeyen" gizemli sesler kaydetti.

Aralarında ABD'deki Sandia Ulusal Laboratuvarları'ndan Daniel Bowman'ın da bulunduğu araştırmacılar, Dünya atmosferinin uçaklar ya da türbülanslar tarafından nadiren etkilenen nispeten sakin katmanı olan stratosfere 6-7 metre uzunluğunda büyük balonlar gönderdi.

Dünya'nın dış atmosferinin bu katmanında, balonlardaki bilimsel araçlar, çarpışan okyanus dalgalarının ve gök gürültüsünün doğal seslerinin yanı sıra rüzgar türbinleri veya patlamalardan çıkanlar gibi insan yapımı sesler de dahil başka yerlerde duyulmayan bir dizi sesi algılayabilir.

Balonlar bu tür insan ve çevre seslerini tespit edebilirken, araştırmacılar 184. Amerika Akustik Derneği (Acoustical Society of America) Toplantısı'nda yaptıkları sunumda, tanımlanamayan bazı garip sesleri de kaydetmeyi başardıklarını bildirdi.

The Independent'ın haberine göre, Dr. Bowman yaptığı açıklamada, "[Stratosferde] bazı uçuşlarda saatte birkaç kez meydana gelen düşük frekanslı gizemli sinyaller bulunsa da bunların kaynağı hiç bilinmiyor" dedi.

Başlangıçta Dünya'daki yanardağları izlemek için tasarlanan balonlar, mikro barometreler kullanarak veri toplayabilir ve düşük frekanslı ses ötesini tespit edebilir.

Araştırmacılar, GPS kullanarak bu balonların rotalarını takip etti çünkü balonlar bazen yüzlerce kilometre boyunca havada kalabiliyor ve ulaşılması zor yerlere iniş yapabiliyorlar.

Dr. Bowman şöyle diyor:

Balonlarımız temelde, karanlık olmaları için içlerine biraz kömür tozu konmuş dev plastik torbalar. Bunları yapı marketten aldığımı muşamba, koli bandı ve piroteknik malzeme dükkanlarından aldığımız kömür tozunu kullanarak oluşturuyoruz. Güneş karanlık balonlara vurduğunda, içindeki hava ısınıyor ve kaldırma kuvveti kazanıyor. Bu pasif güneş enerjisi, balonları yüzeyden gökyüzünde 20 kilometrenin üzerine çıkarmak için yeterli.

Bilim insanları, balonlarının diğer gezegenlerin keşfine de yardımcı olabileceğini belirtti.

Bu balonların Venüs'ün sismik ve volkanik faaliyetlerini kalın atmosferinden gözlemlemek için kullanılabileceği teorisini ortaya koydular.

Bilim insanları çalışmada, "100 günden fazla dayanabilen ve Venüs atmosferinin farklı katmanlarında gezinmek için irtifalarını değiştirebilen yeni nesil Venüs balonları tasarlanıyor" diye yazdı.

Deneylerin sıradaki aşaması kapsamında, Venüs'tekilere benzer sinyalleri sınıflandırmayı ve ilgilenilen sinyalleri otomatik tanımlayabilecek araçlar geliştirmeyi umuyorlar.

Bilim insanları, "Bu deneyin Venüs yüzeyinden 50-60 kilometre yükseklikte yüzen bir balondan gerçekleştirilmesi, mevcut teknolojiyle yüzeye inen herhangi bir uzay aracının ömrünü aşan, önemli ölçüde uzatılmış bir gözlem süresi sağlıyor" dediler.



Bilim insanları beklenmedik bir besinin bilişsel sorunları azaltabileceğini buldu

Araştırmada, beslenmeyle alınan bakır miktarındaki artışın bilişsel işlevi güçlendirebileceği bulundu (Unsplash)
Araştırmada, beslenmeyle alınan bakır miktarındaki artışın bilişsel işlevi güçlendirebileceği bulundu (Unsplash)
TT

Bilim insanları beklenmedik bir besinin bilişsel sorunları azaltabileceğini buldu

Araştırmada, beslenmeyle alınan bakır miktarındaki artışın bilişsel işlevi güçlendirebileceği bulundu (Unsplash)
Araştırmada, beslenmeyle alınan bakır miktarındaki artışın bilişsel işlevi güçlendirebileceği bulundu (Unsplash)

Tom Watling 

Beslenme yoluyla daha fazla bakır tüketen yetişkinlerin hafıza, dikkat ve dil gibi bilişsel testlerde daha iyi performans gösterme eğiliminde olduğu, bir araştırmada bulundu.

60 yaş ve üzeri 2 bin 400'den fazla Amerikalının katıldığı çalışmada, günde yaklaşık 1,4 mg bakır tüketenler, 0,8 mg'den daha az tüketenlere kıyasla bir dizi bilişsel değerlendirmede daha yüksek puan aldı.

Çok düşük miktarda gerekmesine rağmen bakır, sinir hücrelerinde enerji üretimine katkı sağlayarak, temel nörotransmitterlerin oluşumunu destekleyerek ve vücudun doğal antioksidan savunmasını güçlendirerek beyin sağlığında kritik bir rol oynuyor.

Kabuklu deniz ürünleri, tahıllar, fasulye ve kuruyemişler iyi bakır kaynakları fakat uzmanlar dengeli bir diyetin yeterli miktarda bakır sağlaması gerektiğini söylüyor.

Öte yandan yüksek miktarlar gastrointestinal sorunlara yol açabildiğinden bilim insanları, bakırın yaşlanan beyin üzerindeki etkilerinin genel olarak koruyucu mu yoksa zararlı mı olduğu konusunda tartışmaya devam ediyor.

Bakırın faydaları üzerine yapılan son araştırmayı yürüten ekip, katılımcılardan iki ayrı günde yedikleri her şeyi hatırlamasını istedi. Daha sonra bu rakamların ortalamasını alarak her bir kişinin günlük bakır tüketimini hesapladılar.

Bilişsel yetenekleri test eden, iyi bilinen 4 görev arasında hızlı sembol eşleştirmenin yanı sıra anında ve gecikmeli kelime hatırlama vardı ve tüm ölçümleri birleştiren genel bir "küresel" puan kullanıldı.

Sonuçlar net bir örüntü ortaya koydu: Bakır tüketimi arttıkça bilişsel performans iyileşti ve teste bağlı olarak günlük yaklaşık 1,2 ila 1,6 mg'da zirve yaptı.

Bu seviyelerin üzerine çıkıldığında daha fazla fayda sağlanmadı.

Bakır tüketiminde en üst çeyrektekiler, en alt çeyrekte yer alanlara göre eşleştirme testinde yaklaşık 4 sembol daha fazla bildi ve gecikmeli kelime hatırlama testinde yarım kelime kadar daha fazla hatırladı.

Daha önce felç geçirmiş kişilerin daha da fazla fayda sağladığı görüldü: Özellikle bu grupta yüksek düzeyde bakır tüketen kişilerin genel bilişsel puanlarında belirgin bir artış oldu.

Araştırmacılar bunun, bakır tüketiminin bilişsel işlevi geliştirdiğini söylemeye yetecek kadar kanıtı sunmadığını belirtse de bağlantının "biyolojik açıdan makul" olduğunu savunuyor.

Raporda şu ifadelere yer veriliyor: 

Beslenmeyle alınan bakır beyin sağlığı açısından kritik önemde ve antioksidan savunma, nörotransmitter sentezi ve enerji metabolizmasında oyndağu rolle bilişsel işlev üzerinde koruyucu etkiler sağlayabilir.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news