Türkiye 2. nükleer santral için Güney Kore ve Rusya, 3. santral için Çin ile görüşüyor

Akkuyu NGS'de çalışmalar takvime uygun ilerliyor (AA)
Akkuyu NGS'de çalışmalar takvime uygun ilerliyor (AA)
TT

Türkiye 2. nükleer santral için Güney Kore ve Rusya, 3. santral için Çin ile görüşüyor

Akkuyu NGS'de çalışmalar takvime uygun ilerliyor (AA)
Akkuyu NGS'de çalışmalar takvime uygun ilerliyor (AA)

Nükleer Enerji ve Uluslararası Projeler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Salih Sarı, Türkiye'nin Sinop'ta yapılacak ikinci nükleer santral için Rusya ve Güney Kore ile, Trakya Bölgesi'nde yapılacak üçüncü nükleer santral için ise Çin ile görüştüğünü bildirdi.

Dünya genelinden birçok nükleer enerji firmasının yer aldığı 5. Nükleer Santraller Fuarı ve 9. Nükleer Santraller Zirvesi İstanbul'da başladı.

Fuarın açılış oturumunda konuşan Sarı, ikinci nükleer santralin inşa edilmesi planlanan Sinop sahasında gerekli etütlerin tamamlandığını belirterek "Bu sahaya yönelik şu anda Güney Kore ve Rusya Federasyonu ile görüşmelerimiz devam ediyor." dedi.

Trakya bölgesinde yapılacak üçüncü nükleer santralle ilgili çalışmalara ilişkin de bilgi veren Sarı, "Ayrıca Trakya bölgesinde üçüncü bir santralin kurulumuna yönelik de Çin hükümetiyle görüşmelerimiz devam ediyor. Bunların yanı sıra ABD, İngiliz ve Fransız şirketleriyle SMR'lara (küçük modüler reaktör) yönelik yakın temas içindeyiz. Ek olarak dördüncü bir nükleer santrale yönelik saha araştırmalarımız devam ediyor." ifadelerini kullandı.

Akkuyu NGS'de birinci ünitede sona yaklaşıldı

Akkuyu Nükleer AŞ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Anton Dedusenko da Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin (NGS) ilk reaktörün faaliyete geçme süresine ilişkin "Bu yıl bitmeden birinci ünitenin inşaat ve montaj işlerini tamamlamak üzere sahadaki çalışmalara devam etmektir. Birinci ünitede sona yaklaştığımızı net bir şekilde anlıyoruz, bununla birlikte diğer üç ünitenin de önünü açıyoruz." diye konuştu.

Dedusenko, Türkiye ile ortaklıklarına büyük değer verdiklerini ve bu ortaklığın gelişmesi için büyük bir potansiyel gördüklerine işaret ederek "Rosatom, Türkiye ile yeni iş birliği yollarını görüşmeye her zaman açıktır. Elbette bu, büyük kapasiteli NGS inşası için yeni projeleri de içerebilir." değerlendirmesini yaptı.

"Türkiye'nin önemli bir nükleer enerji ülkesi olacağına inanıyoruz"

Çin Devlet Enerji Yatırım Şirketi Türkiye Projesi Başkanı Wang Xiaohang ise Çin ve Türkiye'nin ortak çabasıyla Türk firmalarla enerji alanında geniş çaplı iş birlikleri yürüttükleri söyledi.

Türkiye'nin nükleer enerji alanında adımları hayranlıkla takip ettiklerini aktaran Wang, "Gelecek on yıllarda Türkiye'nin önemli bir nükleer enerji ülkesi olacağına inanıyoruz." dedi.

Ayrıca zirvede Türk sanayicisinin nükleer teknoloji alanında daha fazla yer almasını hedefleyen ve Ankara Sanayi Odası Nükleer Sanayi Kümelenmesi ile Kore Nükleer Derneği 2021'de imzalanan iyi niyet anlaşması güncellendi.

İş dünyasından çok sayıda ziyaretçiyi ağırlayan zirve yarın da devam edecek.



Türkiye Dışişleri Bakanı: Suriye'deki durum “kırılgan ve tehlikeli”

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Türkiye Dışişleri Bakanı: Suriye'deki durum “kırılgan ve tehlikeli”

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'deki durumu "kırılgan ve tehlikeli" olarak nitelendirerek, ülkesinin güney komşusunun birliğinden yana olduğunu ve Şam'daki yeni yönetimi uluslararası topluma açılmaya teşvik ettiğini söyledi.

Fidan, Türkiye'nin Suriye'ye yaklaşımının, Suriye'ye ilişkin temel kararların Suriyeliler tarafından alınması ilkesine dayandığını belirtti. Hem Suriye hem de Irak'ta "kaygan zemin" ve "kırılgan ve tehlikeli" bir durum olduğunu, Türkiye'nin genel olarak bu durumu ele alma ve iyileştirme kapsayıcılığına dayanan son derece yapıcı bir dış politika izlediğini vurguladı.

Suriye tarafının Türkiye'nin kendileri için neyi temsil ettiğini iyi fark ettiğini vurgulayarak, "Oradaki kardeşlerimizle (yeni Suriye yönetimi) bazı istişarelerde bulunuyoruz ve Suriye bölgesinin birliğine önem veriyoruz" ifadelerini kullandı.

Görsel kaldırıldı.
Fidan, dün gece televizyon röportajında ​​konuşuyor (TC Dışişleri Bakanlığı)

Fidan, dün gece 24TV'ye verdiği röportajda, yeni Suriye hükümetinin diğer ülkelerle çıkarlarını ilerletmek için atacağı adımların önemli olduğunu söyledi.

Türkiye'nin, Suriye hükümetinin üçüncü ülkelerle görüşmeler yapmasını, uluslararası topluma yeni Suriye'nin mahiyetini anlatma çabalarının doğal bir adımı olarak gördüğünü ve bunu önemli bulduğu için açıkça teşvik ettiğini ifade etti. Fidan, hedeflediği üçüncü ülkelerin hangileri olduğunu belirtmezken, Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara son günlerde ülkesindeki durumu yatıştırmak için İsrail ile dolaylı temaslarda bulunduğunu söyledi. Şara yönetimi, İbrani devletiyle dolaylı temasların yanı sıra Batı ve Arap ülkeleriyle de temaslarını sürdürüyor.

Eski rejim döneminde Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması gerektiğini vurgulayan Fidan, Avrupa Birliği ve ABD tarafından uygulanan yaptırımların kaldırılması için çaba sarf edilmesi gerektiğini, bölgedeki bazı ülkelerin tutumlarındaki ayrışmanın diyalog ve ikna yoluyla çözülmesi gerektiğini kaydetti.

PKK'nin Suriye'deki varlığına, örneğin Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) öncülüğündeki Kürt Halk Koruma Birlikleri (YPG) üzerinden ve Suriye Kürt Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) Türkiye'de devam eden PKK'yi tasfiye sürecine yönelik izleyeceği yola ilişkin soruya Fidan, "Bizim için önemli olan, Türkiye'yi başından beri etkileyen silahlı terörist unsurların artık bölgede olmamasıdır" dedi.

"PKK kendini feshedip silah bırakmaya karar verirse, bunun Suriye ve Irak'taki varlığını nasıl etkileyeceğini zamanla hep birlikte göreceğiz."

Fidan, "Suriye ve Irak'taki durum istikrarsız ve Kürdistan İşçi Partisi'nin (PKK) Türkiye içindeki varlığı neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak bu iki ülkenin toprakları hala işgal altında. Onlara adım atmaları gerektiğini söylüyoruz ve topraklarının işgalinden de rahatsız olduklarını kaydediyoruz" diye devam etti.

Görsel kaldırıldı. Amerikan güçleri Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kamışlı'da (AFP)

Geçtiğimiz hafta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında Suriye'deki durum ve ABD'nin çekilme planlarını ele alan telefon görüşmesiyle ilgili olarak Fidan, "ABD'nin Suriye'deki askeri varlığı mutlak gereklilik değildir" ifadelerini kullandı.

ABD'nin, terör örgütü DEAŞ'a karşı mücadelede müttefik olarak Kürt birliklerine verdiği destek, Ankara ile Washington arasındaki tartışmalı konulardan biri. Türkiye, DEAŞ'a karşı mücadelede Suriye hükümetine destek vermeyi ve binlerce DEAŞ üyesi ve ailelerinin tutulduğu cezaevlerinin güvenliğini SDG yerine sağlamayı teklif etti. Türkiye ayrıca Suriye'de örgütle mücadele etmek için Ürdün, Irak, Suriye ve Lübnan'ın da aralarında yer aldığı beşli bir mekanizma oluşturmak için çalışıyor. 

Fidan, Türk-Amerikan ilişkilerinin mükemmel olması gerektiğini belirterek, Erdoğan ve Trump'ın, eğer sorunlar varsa bunların çözülmesi gerektiği konusunda mutabakata vardıklarını söyledi. Trump yönetiminin, ABD'de yıllardır görülmemiş, klasik Cumhuriyetçi yaklaşımdan daha devrimci, radikal değişimi hedefleyen bir dış politika yaklaşımı benimsediğini kaydetti.

Trump'ın politikalarının Türkiye üzerindeki olası etkilerinin Türkiye tarafından yakından takip edildiğini ve birçok alanda yankılarının neler olabileceğinin görüşüldüğünü belirtti.