ABD, Kürt Peşmergelere hava savunma sistemleri sağlar mı?

ABD, Kürt Peşmergelere hava savunma sistemleri sağlar mı?
TT

ABD, Kürt Peşmergelere hava savunma sistemleri sağlar mı?

ABD, Kürt Peşmergelere hava savunma sistemleri sağlar mı?

Irak medyasında, ABD Kongre Güvenlik ve Savunma Komitesi’nin, 2024 yılı Savunma Bakanlığı bütçe yasası değişikliğine, Peşmerge güçlerine hava savunma sistemleri sağlanması çağrısında bulunan bir madde eklediğine ilişkin uluslararası haberler yer aldı.

Bunun ardından yorum yapan uzmanlar, ABD’nin Kürt Peşmerge güçlerine hava savunma silahları sağlama ihtimalini dışladı.

Şarku’l Avsat’ın Kahire merkezli ANA haber ajansından aktardığı habere göre, ABD Kongre Güvenlik ve Savunma Komitesi’nin eklediği maddede, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) başkenti Erbil’i hedef alan İran füzelerine karşı Peşmerge güçlerine hava savunma sistemleri sağlanması çağrısında bulunuluyor.

Bazı uzmanlar, böyle bir adımın IKBY bölgesini Washington ile Tahran arasında, Kürtlerin kabul etmeyeceklerini teyit ettikleri bir ‘vekalet savaşı arenasına’ dönüştürebileceği konusunda uyarıda bulundu.

DEAŞ’a karşı Uluslararası Koalisyon’un eski sözcüsü emekli Albay Myles Caggins, ABD’nin başta İran’ın saldırıları olmak üzere IKBY bölgesine yönelik füze saldırılarını durdurmaya çalıştığını ve Washington’un ilk aşamada yeterli fon ayırmaya çalışacağını, ikinci aşamada ise savunma sistemini sağlayacağını söyledi.

Şii Koordinasyon Çerçevesi üyesi olan Milletvekili Casım Musavi ise, yerel basına yaptığı açıklamalarda ABD’yi eleştirdi.

IKBY bölgesini silahlandırma kararını ülkenin içişlerine müdahale olarak değerlendiren Musavi, “Washington ile bölge arasındaki anlaşmayı reddedecek bir tavır ortaya koymak için bu konuyu üst siyasi makamlara sunmaya çalışacağız” dedi.

Daha önce ortaya atılan ve gerçekleşmeyen bir adım

Peşmerge Bakanlığı eski Genel Sekreteri ve Kürdistan Yurtseverler Birliği üyesi Cabbar Yaver, ANA haber ajansına yaptığı özel açıklamada, ABD tarafından gelen açıklamaları hafife aldı.

Yaver, “ABD’den 4 yılı aşkın bir süre önce Peşmerge dahil Irak kuvvetlerine hibe olarak verilen bir meblağ vardı. Washington’un o zamandan bugüne DEAŞ unsurlarıyla temas hatlarını izlemek için ayrılan bütçesinin içinde IKBY’ye insansız keşif uçakları sağlama planları vardı ve Bağdat’ın onayına rağmen bu basit silahlar teslim alınmadı” dedi.

Kürt Peşmerge güçleri Kerkük yakınlarına gidiyor (Reuters-Arşiv)
Kürt Peşmerge güçleri Kerkük yakınlarına gidiyor (Reuters-Arşiv)

Yaver konuya ilişkin özel açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü;

“ABD hükümeti, Bağdat’ın izni ve Silahlı Kuvvetler Başkomutanı’nın doğrudan onayı olmadan Irak'ın silahlanmasına yönelik genel bir plan dahilinde bölgeye tek bir hibe bile yapamaz. Şimdiye kadar, Irak hava savunma sistemi zorlukların üstesinden gelemedi ve uçakları, balistik füzeleri ve silahlı insansız hava araçlarını doğru bir şekilde izleyemedi.”

İran, geçtiğimiz yıl IKBY bölgesinin başkenti Erbil’de, yani Irak toprakları içinde balistik füzeler ve SİHA’lar kullanarak çok sayıda saldırı düzenledi. Tahran, bu saldırılarla Kürt gruplarını hedef aldığını bildirdi.

Tahran bu saldırılardan birinde, İran topraklarındaki tesislere saldıran silahlı grupları yönettiğini iddia ettiği, IKBY petrolünü İsrail’e taşıdığından şüphelenilen bir petrol tüccarını hedef aldığını açıkladı.

Tahran, İran Kürdistan Devrimci İşçi Örgütü (KOMALA) ve Halkın Mücahitleri Örgütü gibi kendisine karşı çıkan akım ve grupları barındırmakla suçluyor.

İranlı eski diplomat Emir Musevi daha önce yaptığı bir açıklamada şunları söyledi;

“İran, Irak’ta ve IKBY’de federal güvenlik servislerinin kontrolü dışında, Irak topraklarından terör eylemleri gerçekleştiren gruplar gördüğünde, doğrudan saldırılar düzenleyerek onlarla başa çıkmak zorunda kalıyor.”

Kürtler akıllıca hareket eder

Emekli Tümgeneral Abdulmunim Kinani de, bölgesel hükümetin Bağdat’tan uzak bir şekilde hava savunma silahları arama yönünde hareket edeceğine dair ihtimalleri dışladı.

Kinani ANA haber ajansına yaptığı açıklamada, “Bu mantıksız. Bu, özellikle yeni genel bütçe yasasının Kürt vilayetlerinin petrol kaynaklarını elinden almasının ve federal finans çemberinin bir parçası haline gelmesinin ardından, mali nedenler de dahil olmak üzere birçok nedenden dolayı dışlanıyor.”

Kinani konunun güvenlik yönüne de değinerek şu ifadelerle açıklamasını noktaladı;

İran füzelerine karşı hava savunma silahlarının varlığı, İran’a karşı bir Kürt-ABD ittifakı ilan etmek ve Tahran’ın bölge topraklarından güvenliğini istikrarsızlaştırmakla suçladığı silahlı grupları korumakta ısrar etmekle eşdeğerdir. Bu, Kürt illerini, özellikle de bölgenin başkenti Erbil’i bir vekalet savaşı arenası haline getirir. Kürtler, bölgeyi İran ile ABD arasında bir savaş alanına çevirmekten daha akıllıca hareket eder.



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.