Ukrayna kuvvetleri Bahmut yakınlarında yavaş ilerliyor

Moskova, iki Ukraynalı generalin öldürüldüğünü iddia etti

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov ile (AP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov ile (AP)
TT

Ukrayna kuvvetleri Bahmut yakınlarında yavaş ilerliyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov ile (AP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov ile (AP)

Ukrayna, kuvvetlerinin Rus güçleriyle yaşanan şiddetli çatışmada Bahmut çevresinde yavaş kazanımlar elde ettiğini duyururken, Rusya iki gün önce Kramatorsk’ta düzenlediği bir saldırıda iki Ukraynalı generalin öldüğünü öne sürdü.

Ukrayna Kara Kuvvetleri Komutanı Aleksandr Sırski, “Bakhmut yakınlarında ilerliyoruz ve devam ediyoruz” dedi.

Ukrayna kuvvetleri, bu ayın başlarında bir karşı saldırı başlattıktan sonra, birkaç haftadır Donbas bölgesindeki çatışmaların merkezi olan Bahmut’un eteklerinde ilerleme kaydediyor.

Wagner paralı askerleri tarafından desteklenen Rus kuvvetleri, aylarca süren şiddetli çatışmaların ardından Mayıs ayında Bahmut’un kontrolünü ilan etti.

Ukrayna Savunma Bakan Yardımcısı Hanna Malyar dün yaptığı açıklamada, “Kuvvetlerimizin Melitopol, Berdyansk (güneydoğu) ve Bahmut yönündeki saldırısı devam ediyor” dedi.

Öte yandan Kremlin, Ukrayna’daki Rus kuvvetlerinin eski komutanı General Sergey Surovikin’in gözaltına alındığına dair haberler hakkında yorum yapmayı reddetti.

Surovikin, paramiliter grup Wagner’in lideri Yevgeniy Prigojin’e isyanı sona erdirmesi için çağrıda bulunan bir videoda göründüğü Cumartesi gününden beri görülmedi.

Şarku’l Avsat’ın The Moscow Times gazetesinden aktardığı habere göre, Rusya Savunma Bakanlığı’na yakın iki kaynak, General Sergey Surovikin’in gözaltına alındığını bildirdi.

Bu konuda konuşan kaynaklardan biri, “Yetkililerle durumu pek iyi gitmiyordu. Bundan daha fazlasını söyleyemem” dedi.

İkinci kaynak ise, Surovikin’in, Wagner Grubu lideri Yevgeniy Prigozhin’in isyanı bağlamında gözaltına alındığını söyleyerek, “Görünüşe göre, Surovikin ayaklanma sırasında Prigojin’in tarafını seçti ve onu yakaladılar” diye konuştu.

Generalin şu anda nerede olduğu sorulduğunda ise kaynak şu yanıtı verdi; “Bu bilgi hakkında dahili kanallarımız aracılığıyla bile yorum yapmıyoruz.”



UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
TT

UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin yankıları sürüyor. 

İsrail'in köklü gazetelerinden Haaretz'in savunma analisti Amos Harel'in kaleme aldığı yazıda, UCM kararının İsrail'e karşı silah ambargosu taleplerini artırabileceğine dikkat çekiliyor.  

Gazetenin görüştüğü Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstütüsü'nden Eran Şamir-Borer, UCM'nin kararını eleştirirken, sürecin bu noktaya varmasında Tel Aviv yönetiminin yol açtığına işaret ediyor. 

Analist, İsrail'de Gazze savaşıyla ilgili bağımsız bir inceleme yürütülse UCM'nin böyle bir karar vermek durumunda kalmayacağını savunarak şunları söylüyor: 

Devlet hiçbir şey yapmadı, kafasını kuma gömdü.

Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşında muhalefet kanadı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki radikal sağcı koalisyonun kararlarının incelenmesi için defalarca komisyon kurulmasını talep etmişti. Ancak Netanyahu, araştırma komisyonu kurulmasına savaş bitene kadar karşı olduğunu söylemişti. 

İsrail'in ekonomi gazetelerinden Globes'taki analizde UCM kararının, İsrail'in Gazze işgalini eleştirenlerle Tel Aviv'e silah satışının yasaklanmasını isteyenlerin elini güçlendirdiği yorumu paylaşılıyor. 

Haberde, İsrail'in askeri teçhizatının yüzde 30'unun Almanya tarafından gönderildiği hatırlatılıyor. UCM kararının, Berlin hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki ısrarcılığının zayıflamasına yol açabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

UCM'nin merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde yer alıyor. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, mahkemenin tutuklama emrini uygulayacaklarını duyurmuştu. 

Ancak sivil toplum kuruluşları (STK), Hollanda'nın İsrail'e silah gönderen ülkeler arasında yer aldığına dikkat çekerek ambargo talebiyle Lahey'de hükümete karşı dün dava açtı. Mahkeme, talebe ilişkin kararını 13 Aralık'ta açıklayacak.

Diğer yandan Times of Israel, UCM kararından önce de son dönemde İsrail'e silah tedarikinin durdurulması çağrılarının arttığına işaret ediyor. Haberde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail'e ambargo talep ettiği mektubu 1 Kasım'da Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'ne gönderdiği hatırlatılıyor. Ortak mektupta aralarında Rusya ve Çin'in de yer aldığı 52 ülkenin imzası var. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da geçen ayki açıklamasında Gazze savaşının sonlandırılması için İsrail'e silah ambargosu çağrısı yapmıştı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Macron'a destek verirken, Netanyahu açıklamaya tepki göstermişti. 

İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan ABD, UCM'yi kuran Roma Statüsü'ne taraf değil. ABD Başkanı Joe Biden, UCM kararını "rezalet" diye nitelerken, Netanyahu mahkemeyi "Yahudi düşmanlığıyla" suçlamıştı. İsrail de üye devletler arasında yer almıyor ve UCM'nin yargı yetkisini tanımıyor.

Independent Türkçe, Haaretz, Globes, Times of Israel, AP