İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreterliği, üye ülkelerdeki kamu ve özel medya kuruluşlarını sinema, televizyon, radyo ve gazetecilik projelerini yönlendirmeye ve sosyal ağlarda İslamofobi olgusu ve dini sembollere hakaretle mücadele için ürünler sunmaya çağırdı. İİT, İslam dininin bir arada yaşamayı, hoşgörüyü ve birbirine saygıyı çağrıştıran hoşgörü ilkelerini güçlendirmek istediğini, bunun yanı sıra şiddet, hoşgörüsüzlük ve nefreti reddettiğini açıkladı.
Söz konusu bu açıklama, İİT Enformasyon Dairesi Başkanı Vecdi Sindi'nin İslam İşbirliği Teşkilatı Radyo ve Televizyon Birliği'nin ‘medya saygısızlığına karşı koymak’ için bir mekanizmayı tartışmak üzere düzenlediği acil toplantısında yaptığı konuşmada geldi. Teşkilat, 5 Temmuz Çarşamba günü İsveç'in başkentinde Kur'an-ı Kerim'in bir nüshasının yakılması olayının ardından dini sembollere hakaretin önüne geçilmesi vurgusu yaptı.
Enformasyon Dairesi Başkanı, Kur'an-ı Kerim'in yakılması olayına ilişkin örgütün yürütme kurulunun acil toplantısının nihai açıklamasının bu olduğunu belirtti. Genel Sekreterlik merkezinde yapılan toplantıda, tekrarlanan olaylara yönelik yol haritası ve bütünleşik bir plan oluşturan 26 madde ele alındı.
Sindi, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın, Medya Dairesi ve İslamofobi Gözlemevi aracılığıyla ve Daimi Bilgi ve Kültürel İşler Komitesi (COMIAC), İİT Radyo ve Televizyonlar Birliği tarafından temsil edilen medya kollarına işaret etti. Teşkilat, nefret söylemi ve hoşgörüsüzlüğü beslemeye devam eden bazı medya kuruluşlarını sorumlu tutmak için ulusal bir mekanizma oluşturmak ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nın İslamofobi ile mücadele medya stratejisini uygulamak için çalıştığını açıkladı.
