İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Umm Safa (Ramallah yakınlarında) ve Eş-Şarkiyye (Nablus yakınlarında) köylerine saldıran yüzlerce radikal Yahudi yerleşimciden sekizi hakkında idari tutukluluk kararı verdi. Ancak aynı zamanda, ordu komutanları Filistinlilerden bin 132 kişi hakkında idari tutukluluk kararı aldı.
İdari tutukluluk, İsrail’de İngiliz Mandası’nın Acil Savaş Yönetmeliği’ne dayalı olarak çıkarılan bir ihtiyati tedbir kararı. Bu karar uyarınca, herhangi bir delil olmaksızın güvenlik suçu işleme şüphesi bulunan kişiler yargılanmadan kısa bir süreliğine tutuklanıyor.
İsrail’in kuruluşunun ilk yıllarında bu kararlara maruz kalan ilk Yahudiler İsrailli sağcı aktivistlerdi. Söz konusu dönemde liderleri demokratik olmadığı gerekçesiyle buna itiraz ediyordu. Ne var ki İsrail makamları bunun üzerine bu tedbiri Yahudilere karşı kullanmayı azaltarak Arap siyasi aktivistlere karşı kullanımını artırdı. Bu, Batı Şeria’nın işgalinden sonra, aleyhlerinde net bir suçlama bulunmayan Filistinli siyasi aktivistlere karşı sıklıkla kullanılan bir silaha dönüştü.
İsrail askeri yetkilileri, bir dizi Yahudi terör örgütünün Filistinlilere ve sol görüşlü Yahudilere karşı operasyonlar yürüttüğünü tespit ettikten sonra, Yahudi aşırılık yanlılarına karşı idari tutukluluk kararları almaya başladı. Bununla birlikte, Yahudi idari tutukluların sayısı hiçbir zaman sekizi geçmedi.
İbrani medyası, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Knesset’teki ofisinde pazartesi günü Bakan Gallant ile Ulusal Güvenlik Bakanı ve Yahudi Gücü (Otzma Yehudit) Partisi lideri Itamar Ben-Gvir arasında idari tutukluluk kararları ile ilgili bir gerilim yaşandığını bildirdi. Ben-Gvir, Arap toplumunda şiddet ve suça karşı verilen savaşın bir parçası olarak kendisine Arap vatandaşları için idari tutukluluk kararları çıkarma yetkisinin verilmesini talep etti. Ancak Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Gallant buna şiddetle karşı çıktı.
Walla internet sitesinde yer alan habere göre, Ben-Gvir'in teklif edip geçirmek istediği bir yasa tasarısı hakkında uzun bir tartışma yaşandı. Ancak Başsavcı Yardımcısı Sharon Afek, Ben-Gvir’in süresiz idari tutukluluk kararları verme ihtimaliyle ilgili bir sorun olduğunu söyledi.
Gallant tartışma sırasında Ben-Gvir’e yerleşimcilere karşı idari tutukluluk emirleri için kendisine (Gallant) ve Şin Bet’e karşı saldırgan tavrı ile idari tutuklama emirleri çıkarma çabalarının ilgisini sorguladı. Ben-Gvir, “Çok basit, siz mülke zarar verenler için idari tutukluluk talimatı veriyorsunuz. Ben ise katiller için idari tutukluluk kararı istiyorum” şeklinde cevap verdi. Gallant, en uç noktalarda Yahudilere karşı idari tutukluluk talimatları verdiğini söyledi. Son zamanlarda yerleşimciler tarafından Batı Şeria’daki yaklaşık 130 Filistin kasabasında gerçekleştirilen ve evlerin, arabaların, mülklerin ve ağaçların yakılması dahil olmak üzere onlarca sabotaj saldırısına yüzlerce Yahudi katılmasına rağmen, yalnızca sekiz kişi hakkında bu yönde talimat verdiğini belirtti.
Söz konusu tartışma, Gallant’ın altı ay, dört ay ve üç ay olmak üzere üç yerleşimci hakkındaki tutukluluk kararlarına imza atmasının ve böylece ‘yerleşimciler arasındaki idari tutuklu sayısının rekor bir sayıya ulaşarak sekize çıkmasının’ ardından yaşandı. Gallant, Ben-Gvir’e cevaben “Partinizin üyeleri bana ve Şin Bet’e şiddetle saldırıyor” dedi. Buna karşılık Ben-Gvir “Bu doğru; çünkü verdiğiniz talimatlar (idari tutukluluk talimatları) mala zarar verilmesine karşı. Ben de katiller için idari tutukluluk kararları çıkarılması gerektiğinin arkasındayım” cevabını verdi.
Ben-Gvir sözlerinin devamında şunları söyledi:
Umarım Araplara karşı sahip olduğunuz bilgiler Yahudilere karşı sahip olduklarınızdan daha iyidir. Duvarlara yazı yazan veya arabaları ateşe veren bir Yahudi’ye ben de karşıyım. Ancak bu katillerden farklı bir dünya. Her gün bir cinayet suçu ile karşılaşıyoruz. Elime buna karşı araçlar vermeden meseleyle (Arap toplumundaki suç) ilgilenmemi söyleyemezsiniz.