Lübnan: Berri, Hizbullah ile Basil arasındaki diyaloğun ilerlemesinden dolayı iyimser

Elinde Le Drian’ın göreviyle sınırlı olmayan veriler var.

Berri, son Beyrut ziyaretinde Le Drian ile görüştü (AFP)
Berri, son Beyrut ziyaretinde Le Drian ile görüştü (AFP)
TT

Lübnan: Berri, Hizbullah ile Basil arasındaki diyaloğun ilerlemesinden dolayı iyimser

Berri, son Beyrut ziyaretinde Le Drian ile görüştü (AFP)
Berri, son Beyrut ziyaretinde Le Drian ile görüştü (AFP)

Siyasi kaynaklar, Hizbullah ile Özgür Yurtsever Hareket lideri Milletvekili Cibran Basil arasındaki diyaloğun somut bir ilerleme kaydetmeye başladığını ortaya koydu. Bu gelişmeyle birlikte Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri, Fransa Cumhurbaşkanının Özel Temsilcisi ve eski Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian ile ikinci kez görüştükten sonra bunun cumhurbaşkanlığı krizi duvarında bir gedik açtığını dile getirdi. Şarku’l Avsat’a konuşan Berri, iyimserliğinin Le Drian’ın Eylül ayındaki çalışma toplantısına hazırlık olarak, parlamento bloklarının başkanlarıyla yaptığı toplantılarda hâkim olan atmosferden kaynaklanmadığını söyledi. Berri, iyimserliğinin sebebinin Hizbullah ile Basil arasındaki diyaloğun yeniden başlamasına ilişkin olumlu atmosfer olduğunu dile getirdi.

Siyasi kaynaklara göre Hizbullah, Basil ile diyaloğun yeniden başlaması çerçevesinde müttefikleri Berri’yi ve Marada Hareketi lideri eski Milletvekili Süleyman Franciyye’yi diyaloğun ilerlediği bir atmosfere sokmaya hevesli. Bu durum, kendisi ile Basil arasındaki karşılıklı siyasi ve medya atışmalarının neden durduğunu da açıklıyor.

Kaynaklar, Basil’in Hizbullah ile diyaloğu yoğunlaştırmaya yeniden başlamasının zamanı kısaltmayı amaçladığını da söylerken, bunun eski Bakan Cihad Azur’un cumhurbaşkanlığı adaylığını desteklemek için muhalefetle ‘sayfayı çevirmeye’ hazır olduğu anlamına geldiğine dikkati çekti.

Siyasi kaynaklar, Hizbullah’ın Franciyye’ye desteğini sürdüreceğini söyledi. Direnişe Vefa Bloğu Başkanı Milletvekili Muhammed Raad da Le Drian’a bu durumu doğruladı. Partiden bir yetkili de kapalı bir toplantı sırasında Hizbullah’ın ‘deniz kuruyana kadar’ Franciyye’ye desteğini sürdüreceğini belirtti.

Aynı kaynaklar, Basil’in Hizbullah’a yeniden açılmasının, Güçlü Lübnan Bloğu ve Özgür Yurtsever Hareket içinde muhalefetle karşılanmadığını açıkladı. Ayrıca, Basil’in geçmişte karşılaştığı itirazları ortadan kaldırmayı başaran Cumhurbaşkanı Avn’a övgüde bulunan kaynaklar, bu başarının protestoculara hâkim olan siyasi sakinliği açıkladığını dile getirdi.

Hizbullah ve Basil arasındaki diyaloğun yeniden başlamasında hâkim olan ilerlemenin, Basil’in ABD Hazine Bakanlığı tarafından kendisine uygulanan yaptırımları kaldırma çabalarının çıkmaza girdiğini hissetmesinden kaynaklandığına dikkati çeken kaynaklar, Azur’un adaylığı hususunda muhalefetle uyguladığı boykotun da uzun sürmeyeceğini vurguladı. Ayrıca kaynaklar, Basil’in, aralarındaki iletişimi kesmeyi amaçlamadığını, aksine kendisiyle hızlandırılmış bir diyalog için baskı yapacağı bir mesaj iletmesine ihtiyacı olduğunu belirtti.

Kaynaklar, Basil’in Azur’u destekleyen muhalif güçler içinde en güçlü halka olmayacağını düşünerek, Hizbullah’a yönelmeye karar verdiğini, bu nedenle Hizbullah ile Şii ikiliye meydan okumayan alternatif bir aday arayışı konusunda anlaşmaya varılması gerektiğini vurguladı. Kaynaklara göre Basil, Hizbullah ile diyaloğu yeniden başlatırken, kendi bloğu ve siyasi akımı içerisinde bunu parça parça sunabilmek için Hizbullah ile tek doz anlaşmaya varmak yerine adım adım bir politika izliyor. Kaynaklar ayrıca Basil’in, diyaloğu çerçevesinde genişletilmiş idari ademi merkeziyetçiliğin onaylanması, güven fonu ve çözüm hususundaki konumu ile ilgili 3 ana noktaya odaklandığını ifade etti.

Kaynaklar, şu soruları gündeme getirdi; Basil, altı yılı feda etmeye hazır olduğunu mu kastetmek istiyor? Cumhurbaşkanlığı programında ortaya koyduğu şeyler ne? Siyasi anlaşmadaki varlığını doğrulamak için sabırsız mı? Hizbullah’tan başka kim istediği garantileri sağlayabilir?



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24