İsrail basınına göre İsrail'den Lübnan sınırında muhtemel bir tırmanışa karşı operasyon planları

İsrail basınına göre İsrail'den Lübnan sınırında muhtemel bir tırmanışa karşı operasyon planları
TT

İsrail basınına göre İsrail'den Lübnan sınırında muhtemel bir tırmanışa karşı operasyon planları

İsrail basınına göre İsrail'den Lübnan sınırında muhtemel bir tırmanışa karşı operasyon planları

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın, Lübnan sınırında güvenlik durumunun kötüye gitmesi ihtimaline karşı bazı operasyon planlarını onayladığı bildirildi.

İsrail'in yerel "Valla" haber sitesinin, ismini açıklamadığı özel kaynaklara dayandırdığı habere göre, Gallant, ülkenin kuzey sınırında durumun daha da kötüye gitmesi ihtimaline karşı operasyon planlarını onayladı.

İsrail'in Kanal 13 televizyonu da İsrail ordusunun, Hizbullah'la "olası bir çatışma" ihtimaline karşı sınıra takviye asker gönderdiğini kaydetti.

Haberde ayrıca Başbakan Binyamin Netanyahu'nun, sınırdaki güvenlik durumunu görüşmek üzere ordu komutanlığıyla bugün bir araya geleceği ifade edildi.

İsrail resmi makamlarından söz konusu haberlerle ilgili henüz bir açıklama yapılmadı.

Lübnan'daki Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, dünkü açıklamasında, Lübnan'ın güneyindeki İsrail sınırında nisandan bu yana İsrail ordusu ve örgüt arasında yaşanan gerginliği hatırlatarak, İsrail'in Lübnan'ın hala bazı bölgelerini işgal etmeyi sürdürdüğünü, bu durumda saldırıya maruz kalan tarafın Lübnan olduğunu savunmuştu.

Lübnan-İsrail arasında 120 kilometrelik sınır hattı bulunuyor. İsrail sınır üzerinde bazı kesimlere tel örgü çekerken bazı noktalara da beton duvarlar örüyor.

- İsrail'in sınır üzerindeki işgalleri

İsrail ordusu, 1967'de Suriye ile girdiği savaşta Golan Tepeleri ve ardından Lübnan'ın kendisine ait olduğunu vurguladığı Kefr Şuba Tepeleri, Şebaa Çiftlikleri ile Gacar köyünün bir kısmını işgal etmişti.

Lübnan Dışişleri Bakanlığı 4 Temmuz'da yaptığı açıklamada, İsrail'in Gacar köyünün kuzeyine girişleri yasakladığı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı kararını açık bir şekilde ihlal ederek işgal bölgesini genişletmek istediği uyarısında bulunmuştu.

Hizbullah ise 7 Temmuz'da, İsrail'in Lübnan sınırındaki Gacar köyünün tamamını işgal ederek etrafına duvar ördüğünü bildirmişti.

Lübnan Dışişleri Bakanı Abdallah Buhabib, 10 Temmuz'da yaptığı açıklamada, İsrail'in köyden çekilmesi gerektiğini yinelemiş; 11 Temmuz'da Lübnan, k



Macron: Önümüzdeki eylül ayında Suudi Arabistan ile birlikte İki Devletli Çözüm Konferansı’na başkanlık edeceğiz

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
TT

Macron: Önümüzdeki eylül ayında Suudi Arabistan ile birlikte İki Devletli Çözüm Konferansı’na başkanlık edeceğiz

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesinin Suudi Arabistan ile birlikte eylül ayında Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantıları sırasında New York'ta düzenlenecek olan iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin uluslararası konferansa başkanlık edeceğini açıkladı.

Macron, sosyal medya platformu X’teki resmi hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “İsrail'in Gazze Şeridi'nde hazırladığı askeri saldırı, her iki halk için de gerçek bir felakete yol açacak ve bölgeyi kalıcı bir savaşa sürükleyecektir” dedi.

Macron, ‘bu savaşı sona erdirmenin tek yolunun Gazze Şeridi'nde kalıcı bir ateşkes sağlanması, tüm rehinelerin serbest bırakılması, halka büyük ölçekli insani yardım ulaştırılması, Hamas'ın silahsızlandırılması ve Filistin Yönetimi'nin Gazze Şeridi'ndeki rolünün güçlendirilmesi’ olduğuna inanıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı bunun için ‘Gazze Şeridi'nde istikrarı sağlamak üzere uluslararası bir misyonun görevlendirilmesi ve hem İsrail hem de Filistin halklarının beklentilerini karşılayan siyasi bir çözümün geliştirilmesi için çalışılması’ gerektiğini belirtti.

Macron, ‘iki devletli çözümün rehinelerin aileleri, İsrailliler ve Filistinliler için tek güvenilir yol olduğunu’ kaydetti.

Suudi Arabistan ve Fransa, 28-29 Temmuz tarihlerinde New York'taki BM genel merkezinde bakanlar düzeyinde Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü ve İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Konferans’a başkanlık etti.

(foto altı) Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, 28 Temmuz'da New York'ta düzenlenen iki devletli çözüm konulu bakanlar konferansının açılışında konuşma yaptı. (AFP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan konferanstaki konuşmasında, ülkesinin, bölgedeki tüm halklar için güvenlik, istikrar ve refahın sağlanmasının, Filistin halkına adalet sağlanması ve onların meşru haklarını elde etmelerinin sağlanmasıyla başladığına inandığını vurguladı. Prens Faysal bin Ferhan’a göre bu hakların başında, 4 Haziran 1967 sınırları içinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devletin kurulması geliyor.

Prens Faysal bin Ferhan, “Bu sadece siyasi bir tutum değil, bağımsız bir Filistin devletinin bölgede gerçek barışın anahtarı olduğuna dair sağlam bir inanç... Konferans, iki devletli çözümü uygulamaya koyma, işgali sona erdirme ve Ortadoğu'da barış için acil ve sürdürülebilir bir vizyon gerçekleştirme yolunda bir dönüm noktası” ifadelerini kullandı.

(video)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, ‘konferans ve İki Devletli Çözümün Uygulanması için Küresel Koalisyon'un çalışmaları aracılığıyla, Filistin halkının kapasitelerini geliştirme ve ulusal kurumlarını güçlendirme çabalarını desteklemek için uluslararası düzeyde koordineli çabaların önemini’ vurguladı.

Prens Faysal bin Ferhan, Macron’un, ülkesinin Filistin devletini tanıma niyetini açıklamasına övgüde bulunarak, bunu ‘Filistin halkının bağımsız devlet kurma hakkına yönelik artan uluslararası desteği yansıtan ve iki devletli çözümün gerçekleştirilmesine elverişli bir uluslararası ortam yaratmaya katkıda bulunan tarihi bir adım’ olarak nitelendirdi.

Bakanlar konferansına katılan ülkeler, Filistinliler ve İsrailliler arasında adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışın sağlanması için çalışmak üzere bir ‘yol haritası’ üzerinde anlaştılar. Bu yol haritası, Filistin devletinin tanınmasını artırmayı ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı ve insani felaketi durdurmak için daha fazla diplomatik çaba sarf etmeyi amaçlıyor.

Bakanlar konferansının nihai belgesi, ‘Filistin meselesine ilişkin BM'nin devam eden sorumluluğunu’ ve İsrail'in 1967'de ele geçirdiği toprakları işgaline son verilmesi gerektiğini yineledi. Belge ayrıca, ‘insani hukuk ve insan hakları hukuku dahil olmak üzere uluslararası hukuka saygının’ önemini vurguladı ve ‘Filistinli sivilleri korumak için önlemler’ alınması çağrısında bulundu.

Belge, ‘yerleşim faaliyetlerinin, ev yıkımlarının ve tüm şiddet ve provokasyon eylemlerinin derhal durdurulması’ çağrısında bulundu. İsrail'in işgal altındaki topraklardan çekilmesi çağrısının yanı sıra, Filistinlilere kendi kaderini tayin etme ve kendi devletlerini kurma hakkı verilmesi ve mülteci sorununa ‘adil bir çözüm’ bulunması çağrısında bulundu.