Suriye rejimi çatışma olasılığına ilişkin haberlerin geldiği Deyrizor kırsalına askeri takviyeler gönderdi

Rus Donanmasına ait savaş gemileri, DEAŞ’ın Suriye çölündeki mevzilerini uzun menzilli füzelerle vurdu.

Suriye rejimi çatışma olasılığına ilişkin haberlerin geldiği Deyrizor kırsalına askeri takviyeler gönderdi
TT

Suriye rejimi çatışma olasılığına ilişkin haberlerin geldiği Deyrizor kırsalına askeri takviyeler gönderdi

Suriye rejimi çatışma olasılığına ilişkin haberlerin geldiği Deyrizor kırsalına askeri takviyeler gönderdi

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) kaynakları, Suriye düzenli ordusunun 17’nci ve 18’inci tümenlerine yeni askeri takviyelerde bulunulduğunu ve takviye güçlerin Deyrizor'un doğu kırsalında yer alan el-Meyadin bölgesine geldiğini bildirdi. Öte yandan Rus Donanması’na ait savaş gemileri, DEAŞ’ın Suriye çölündeki (el-Badiye) mevzilerini uzun menzilli füzelerle vurdu.

SOHR kaynaklarına göre Deyrizor'un doğu kırsalında yer alan el-Meyadin’in çöl bölgesinde DEAŞ’ın saldırısı sonucu ağır kayıplar veren 17’nci ve 18’inci tümenlere takviye birlikler gönderildi. Kaynaklar, Deyrizor'da ABD güçleri ile İran destekli milisler arasında kısa süre içinde başlaması beklenen askeri çatışmaya ilişkin haberlerin sızdırılmasından ötürü bölgede bir çatışmanın patlak vermesi olasılığına dikkati çektiler.

Suriye’de rejim yanında savaşan Filistinlilerden oluşan Kudüs Tugayı (Liva el-Kudüs) milisleri de makineli tüfeklerle donatılan 20 araçla Deyrizor'un doğu kırsalındaki el-Haydariye bölgesine askeri takviyede bulundu.

Bu gelişmeler öncesinde Suriye’deki İran destekli milislerin kalesi olan Deyrizor’un doğusundaki el-Meyadin semalarında savaş uçakları iki saati aşkın bir süre uçuş gerçekleştirdi.

csdvfd
Hama çölündeki DEAŞ üyeleri (Arşiv - SOHR)

SOHR, Rus Donanması’na ait savaş gemilerinin DEAŞ’ın Suriye çölündeki mevzilerini uzun menzilli füzelerle hedef aldığını bildirdi. Londra merkezli SOHR tarafından dün basına yapılan açıklamada, “Geçtiğimiz saatlerde, Suriye kıyılarında demirli Rus savaş gemileri çok sayıda uzun menzilli füze fırlattı. Tartus kırsalındaki Direykiş ve Safita ilçeleri üzerinden geçen füzeler Suriye Çölü'nü hedef aldı” denildi.

SOHR'un Alman Haber Ajansı’nın aktardığı açıklamasında, füzelerin, DEAŞ üyelerinin Suriye çölünde saklandıkları mevzileri ve mağaraları hedef aldığı bildirildi. Açıklamada, bombardımanın DEAŞ’ın Deyrizor'un doğu kırsalındaki el-Mayadin çölünde rejim güçlerine karşı düzenlediği ve ağır kayıplar verdirdiği saldırıların ardından gerçekleştiği vurgulandı. Rusya’nın son günlerde düzenlediği ikinci bombardıman olduğuna işaret eden SOHR, geçtiğimiz perşembeyi cumaya bağlayan gece Suriye rejim güçlerini taşıyan bir otobüsün Deyrizor'un doğu kırsalındaki el-Mayadin bölgesinin 70 kilometre güneyindeki ikinci istasyonda pusuya düşürüldüğünü ve çok sayıda askerin öldürüldüğünü bildirdi.

Ağustos ayının başlarından bu yana Suriye'nin kuzeydoğusundaki bölgeler, ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçlerinin askeri ve lojistik takviyelerine tanık olurken, İran destekli milislerin Fırat'ın batısında kontrol ettikleri bölgelerin karşı tarafında askeri tatbikatlar düzenlendi.

rgtr
Suriye'nin doğusundaki Kuniko gaz sahası (Arşiv)

Suriye’nin doğusundaki Ömer petrol sahasındaki askeri üsse iki konvoyun yanı sıra Deyrizor kırsalındaki Kuniko gaz sahası yakınlarına inen bir helikopterle yeni takviye güçlerin gelişi gözlemlendi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri hem Haseke hem de Deyrizor'daki askeri güçlerinin savaşa hazırlık durumunu artırmak amacıyla bazıları Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılan, koalisyona ait savaş uçaklarının katılımıyla sahte hedeflerin vurulduğu askeri tatbikatlar gerçekleştirdi. Koalisyon güçleri ayrıca rejim güçlerinin ve İran destekli milislerin kontrolü altındaki bölgelerin yakınlarında askeri devriyeler düzenledi.



‘Hayalet kamp’... Batı Şeria'da on binlerce kişi İsrail operasyonları nedeniyle yerinden edildi

Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)
Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)
TT

‘Hayalet kamp’... Batı Şeria'da on binlerce kişi İsrail operasyonları nedeniyle yerinden edildi

Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)
Tulkerim Mülteci Kampı (DPA)

İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria'da büyüdüğü Tulkerim Mülteci Kampı’ndaki evleri yıkmaya başladığında Malik Lütfi, sahip olduğu birkaç dakika içinde ailesinin eşyalarından ne alacağını düşünürken kafası karışmıştı.

Altı çocuk babası 51 yaşındaki Lütfi, yakınlardaki Tulkerim kentinde küçük bir oda kiraladı. Ancak kuşatma altındaki kampta elektronik ev aletleri tamirhanesine erişimi olmadığı için kirayı ödeyecek geliri yok ve ailesinin geleceği konusunda endişeli.

asdfrgt
Tulkerim Mülteci Kampı’nda bir Filistinlinin üzerini arayan İsrail askeri (DPA)

Lütfi şunları söyledi: “Bizi 27 Ocak 2024'te yerlerimizden ettiler. Bizi evlerimizden çıkardılar ve geri gelmememizi söylediler. Bu yüzden altı aydır Tulkerim Mülteci Kampı’na dönmedik. Kendi başımıza oradan ayrıldık, çoğu insan yanına hiçbir şey almadı.”

Lütfi, durumu kendisinden daha kötü olan, aşırı kalabalık okullarda ya da tarım arazilerinde yaşamak zorunda kalan çok sayıda aile tanıdığını söyledi.

Lütfi, “Hükümetten ve insanların masraflarının karşılanması için yardım sözü veren hayırseverlerden yardım bekliyoruz” dedi.

cdfrgt
İsrail askerlerinin kestiği yolun kenarında bekleyen Tulkerim Mülteci Kampı sakinleri (DPA)

İşgal Edilmiş Topraklarda İnsan Hakları için İsrail Bilgi Merkezi (B'Tselem), İsrail operasyonlarının Batı Şeria'da Lütfi gibi on binlerce Filistinliyi evlerinden etmeye zorladığını bildirdi.

Bağımsız bir merkez olan B'Tselem, Tulkerim, Nur Şems ve Cenin mülteci kamplarında yaşayan yaklaşık 40 bin kişinin bu yıl askeri operasyonlar nedeniyle yerlerinden edildiğini belirtti.

İsrail, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tulkerim ve Cenin kentleri de dahil olmak üzere Filistinli militanların faaliyetlerine karşı harekete geçtiğini söylüyor.

Bir İsrail ordu sözcüsü dün yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu, kuvvetlerin bölgede serbestçe hareket etmesine ve engellenmeden hareket etmesine izin vermek için binaların yıkılmasını gerektiriyor.”

dfvghy
Tulkerim Mülteci Kampı’ndaki İsrail askerleri (DPA)

Açıklamada, “Bu yapıları yıkma kararı operasyonel gerekliliğe dayanmaktadır ve alternatif seçenekler değerlendirildikten sonra alınmıştır” denildi.

İsrail'in yıkımları yaygın uluslararası eleştirilere neden oldu ve Filistinliler arasında İsrail'in 1967 savaşında ele geçirdiği Batı Şeria'yı resmen ilhak etmek için organize bir çaba içinde olduğuna dair korkuların arttığı bir döneme denk geldi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre görgü tanıkları, bu hafta buldozerlerin bina enkazları arasında ilerlediğini ve yeni yolların moloz ve beton bloklarla dolduğunu ifade etti. Bölge sakinleri kamyonların üzerine sandalye, battaniye ve mutfak aletleri gibi eşyalarını yığdı.

swdert
Tulkerim Mülteci Kampı’nda bir Filistinlinin kimliğini kontrol eden İsrail askeri (DPA)

Tulkerim Valisi Abdullah Kemyil, yıkımların son haftalarda arttığını, yakındaki Tulkerim ve Nur Şems mülteci kamplarında 106 ev ve 104 diğer yapının yıkıldığını açıkladı.

Kemyil, “Tulkerim Mülteci Kampı'nda yaşananlar İsrail'in siyasi kararıyla işlenen bir suçtur ve bunun güvenlikle hiçbir ilgisi yoktur” dedi.

Kemyil sözlerine şöyle devam etti: “Operasyon devam ediyor, altyapının yıkımı sürüyor. Kampta hiçbir şey bırakmadılar. Tulkerim Mülteci Kampı, çeşitli yerlerinde sadece keskin nişancıların bulunduğu bir ‘hayalet kamp’ haline geldi.”

İsrail'in Batı Şeria'nın kuzeyinde ocak ayında başlattığı operasyon, 20 yıl önceki İkinci İntifada’dan bu yana gerçekleştirilen en büyük operasyonlardan biri.

Operasyonda insansız hava araçları (İHA) ve helikopterler tarafından desteklenen birkaç ordu tümeninin yanı sıra on yıllardır ilk kez ağır savaş tankları da kullanılıyor.

ABD ve Katar'ın Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlama çabaları yoğunlaşırken, bazı uluslararası yetkililer ve insan hakları örgütleri de Batı Şeria'daki çalkantılı durumdan duydukları endişeyi dile getirdiler.

B'Tselem İletişim Direktörü Shai Barnes, “İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik mevcut saldırısında geliştirdiği taktik ve savaş doktrinlerini Batı Şeria'nın kuzeyinde de uygulamaya başladı. Bu, evlerin ve sivil altyapının kasıtlı ve yaygın bir şekilde tahrip edilmesini ve sivillerin ordunun savaş bölgesi olarak belirlediği alanlardan zorla göç ettirilmesini içeriyor” ifadelerini kullandı.

Hükümet içindeki ve dışındaki İsrailli aşırılık yanlıları, Filistinlilerin başkenti Doğu Kudüs olan ve Gazze Şeridi'ni de içine alacak bağımsız bir devlet kurmak istedikleri Batı Şeria'nın ilhak edilmesi için defalarca çağrıda bulundu.

İsrailli bakanlar Batı Şeria operasyonunun militan gruplarla mücadele dışında bir amacı olduğunu reddediyor. İsrail ordusu yaptığı açıklamada, uluslararası hukuka uyduğunu ve militanları hedef aldığını ifade etti.

Vali Abdullah Kemyil, yerinden edilmenin zaten ekonomik olarak zor durumda olan bir toplum üzerinde baskı yarattığını söyledi. Binlerce kişi camilere, okullara ve aileleriyle birlikte tıkış tıkış yaşadıkları evlere sığındı.

Altı ay sonra ilk kez geri dönen Lütfi, evlerdeki yıkımın boyutunun kendisini şok ettiğini söyledi.

Lütfi, “Çoğu insan gitti ve geri dönüp evlerine baktığınızda yıkılmış olduklarını görüyorsunuz. Yıkım çok büyük; geniş caddeler, altyapı, elektrik, internet… Eğer yeniden inşa etmek istiyorsanız, bu uzun zaman alacak” şeklinde konuştu.