İsrail’de hükümetten yerleşimleri desteklemek için ek bütçe adımı

Filistinliler, Batı Şeria'daki El Halil yakınlarındaki İsrail yerleşimlerinin genişletilmesine karşı protestolarını sürdürüyor.  (EPA)
Filistinliler, Batı Şeria'daki El Halil yakınlarındaki İsrail yerleşimlerinin genişletilmesine karşı protestolarını sürdürüyor.  (EPA)
TT

İsrail’de hükümetten yerleşimleri desteklemek için ek bütçe adımı

Filistinliler, Batı Şeria'daki El Halil yakınlarındaki İsrail yerleşimlerinin genişletilmesine karşı protestolarını sürdürüyor.  (EPA)
Filistinliler, Batı Şeria'daki El Halil yakınlarındaki İsrail yerleşimlerinin genişletilmesine karşı protestolarını sürdürüyor.  (EPA)

İsrail büyük bir siyasi ve yargı krizi ile meşgul. Ancak tüm bu sorunlar sürerken Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, devlet hazinesi üzerindeki yetkilerini kullanarak Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimini teşvik etmek için iki büyük adım atmaya hazırlanıyor. Smotrich, mevcut yerleşim yerlerindeki projeleri finanse etmek için devlet bütçesinden 700 milyon şekel (yaklaşık 180 milyon dolar) tahsis edilmesine karar verdi. Ayrıca Ashiel ve Avigil adlı iki ileri karakolun alanı da genişliyor.

Savunma Bakanlığı Sivil İdaresi, İsrail hükümetinin daha önce aldığı bir karara göre El Halil Dağı'nın güneyindeki Ashiel ve Avigil adlı iki ileri karakola ilişkin yasal statü verilmesi çerçevesinde haritalar yayınladı. ABD'nin itirazı üzerine geçen Şubat ayında bu adım ertelenmek zorunda kalmıştı.

gbrt
Yerleşimciler geçen Temmuz'da Batı Şeria'daki El Halil'de bulunan Kiryat yerleşiminin yakınındaki bir karakolu işgal etti. (EPA)

İsrail'in Batı Şeria'da uyguladığı yerleşim ve toprak müsadere politikasını izleyen barış hareketlerinden İsrailli kar amacı gütmeyen kuruluş Kerem Navot şu açıklamada bulundu:

“Bu haritalar, Sivil Yönetim’in Ashiel yerleşim karakolunun alanını yerleşimciler tarafından ele geçirilen 55 dönümden 880 dönüme çıkararak 18 kat genişlettiğini gösteriyor. Yerleşim karakolu Avigil’in alanı ise yerleşimciler tarafından ele geçirilen 75 dönümden 201 dönüme çıkarılarak iki buçuk kat genişletildi.”

Söz konusu iki ileri karakol, mevcut İsrail hükümetinin resmi yerleşim birimlerine dönüştürmeye karar verdiği 10 ileri karakoldan ilkleri. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Sivil İdare, iki haritaya 21 gün içinde itiraz edilebileceğini duyurdu. Avigil ileri karakolunun haritasından, oradaki bazı binaların 918 Nolu Atış Bölgesi içinde inşa edilmesi nedeniyle ‘yasa dışı’ kalacağı anlaşılıyor.

Sivil İdare ayrıca Ashiel karakolu alanına, coğrafi temas olmamasına rağmen ‘çiftlik’ niteliğinde bir karakol dahil etti.

Ashiel ve Avigil karakolları, hükümetin herhangi bir kararı olmaksızın Batı Şeria'da Yahudi yerleşimciler tarafından gelişigüzel kurulan 146 karakoldan ikisi. Bakan Smotrich yasallaştırma sürecini hızlandırmaya çalışıyor. Netanyahu hükümeti tarafından bu karakollardan dokuzunun resmi yerleşim yerine dönüştürülmesi kararı alındı.

ferg
Nablus ile Ramallah arasındaki Eli yerleşimine giden yolda nöbet tutan İsrail güvenlik birimleri. (EPA)

Tel Aviv'deki siyasi kaynaklara göre, mevcut karakollar üzerinde tasarrufta bulunulacağı zaman duyuru yapılmadan prosedürler hayata geçiriliyor. Böylece hükümet kararı ile yeni bir yerleşim kurulmasına karar verildiğinde gelen eleştirilerin benzerlerinin gelmesinin önüne set çekiliyor. Bu bağlamda yakın zamanda iki yerleşim yeri olan Bilge Yam ve Heovel, Eli yerleşimine ait mahallelere dönüştürüldü. Bundan önce gelişigüzel ileri karakollar olan Nofei Nehemia, Zayt Ra'anan, Derekh Havot ve Bnei Kedem mevcut yerleşim yerlerinin ‘mahalleleri’ olarak ilan edilerek dönüştürüldü.

İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, işgal altındaki Batı'daki yerleşimi güçlendirmek amacıyla tahmini 700 milyon şekellik bir bütçe ayırmak için çalışıyor.  Resmi İsrail kanalı Kan 11’e göre Smotrich, bu fonları hükümet bakanlıklarının bütçelerinden aktarmaya karar verdi. Böylece Eğitim Bakanlığı bütçesinden tahmini olarak 130 milyon şekel tahsis edilecek. İçişleri Bakanlığı bütçesinden ve diğer bakanlıklardan yaklaşık 200 milyon şekel kesinti yapılacak.

gtrh
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, geçen haziran ayındaki kabine toplantısı öncesinde konuşma yaptı. (AP)

Hukukçular, yaklaşan belediye seçimleri nedeniyle Smotrich'in kararının ‘yasal sorunlar’ doğuracağını düşünüyorlar. İsrail hukuku, seçim döneminde hükümet tarafından verilen kararlarda gayrimenkule tahsis edilen fonların transferini yasaklıyor. Barış Şimdi Hareketi’nin açıklamasına göre işgal altındaki topraklarda yerleşimin yasa dışı veya kanunsuz bir faaliyet olduğunu belirten ‘uluslararası hukuka’ aykırı olarak şu an Batı Şeria'daki 145 yerleşim yeri ve 146 ileri karakolda 666 binden fazla yerleşimci yaşıyor.

 



Macron: Önümüzdeki eylül ayında Suudi Arabistan ile birlikte İki Devletli Çözüm Konferansı’na başkanlık edeceğiz

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
TT

Macron: Önümüzdeki eylül ayında Suudi Arabistan ile birlikte İki Devletli Çözüm Konferansı’na başkanlık edeceğiz

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesinin Suudi Arabistan ile birlikte eylül ayında Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu toplantıları sırasında New York'ta düzenlenecek olan iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin uluslararası konferansa başkanlık edeceğini açıkladı.

Macron, sosyal medya platformu X’teki resmi hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “İsrail'in Gazze Şeridi'nde hazırladığı askeri saldırı, her iki halk için de gerçek bir felakete yol açacak ve bölgeyi kalıcı bir savaşa sürükleyecektir” dedi.

Macron, ‘bu savaşı sona erdirmenin tek yolunun Gazze Şeridi'nde kalıcı bir ateşkes sağlanması, tüm rehinelerin serbest bırakılması, halka büyük ölçekli insani yardım ulaştırılması, Hamas'ın silahsızlandırılması ve Filistin Yönetimi'nin Gazze Şeridi'ndeki rolünün güçlendirilmesi’ olduğuna inanıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı bunun için ‘Gazze Şeridi'nde istikrarı sağlamak üzere uluslararası bir misyonun görevlendirilmesi ve hem İsrail hem de Filistin halklarının beklentilerini karşılayan siyasi bir çözümün geliştirilmesi için çalışılması’ gerektiğini belirtti.

Macron, ‘iki devletli çözümün rehinelerin aileleri, İsrailliler ve Filistinliler için tek güvenilir yol olduğunu’ kaydetti.

Suudi Arabistan ve Fransa, 28-29 Temmuz tarihlerinde New York'taki BM genel merkezinde bakanlar düzeyinde Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü ve İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Konferans’a başkanlık etti.

(foto altı) Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, 28 Temmuz'da New York'ta düzenlenen iki devletli çözüm konulu bakanlar konferansının açılışında konuşma yaptı. (AFP)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan konferanstaki konuşmasında, ülkesinin, bölgedeki tüm halklar için güvenlik, istikrar ve refahın sağlanmasının, Filistin halkına adalet sağlanması ve onların meşru haklarını elde etmelerinin sağlanmasıyla başladığına inandığını vurguladı. Prens Faysal bin Ferhan’a göre bu hakların başında, 4 Haziran 1967 sınırları içinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devletin kurulması geliyor.

Prens Faysal bin Ferhan, “Bu sadece siyasi bir tutum değil, bağımsız bir Filistin devletinin bölgede gerçek barışın anahtarı olduğuna dair sağlam bir inanç... Konferans, iki devletli çözümü uygulamaya koyma, işgali sona erdirme ve Ortadoğu'da barış için acil ve sürdürülebilir bir vizyon gerçekleştirme yolunda bir dönüm noktası” ifadelerini kullandı.

(video)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, ‘konferans ve İki Devletli Çözümün Uygulanması için Küresel Koalisyon'un çalışmaları aracılığıyla, Filistin halkının kapasitelerini geliştirme ve ulusal kurumlarını güçlendirme çabalarını desteklemek için uluslararası düzeyde koordineli çabaların önemini’ vurguladı.

Prens Faysal bin Ferhan, Macron’un, ülkesinin Filistin devletini tanıma niyetini açıklamasına övgüde bulunarak, bunu ‘Filistin halkının bağımsız devlet kurma hakkına yönelik artan uluslararası desteği yansıtan ve iki devletli çözümün gerçekleştirilmesine elverişli bir uluslararası ortam yaratmaya katkıda bulunan tarihi bir adım’ olarak nitelendirdi.

Bakanlar konferansına katılan ülkeler, Filistinliler ve İsrailliler arasında adil, kalıcı ve kapsamlı bir barışın sağlanması için çalışmak üzere bir ‘yol haritası’ üzerinde anlaştılar. Bu yol haritası, Filistin devletinin tanınmasını artırmayı ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı ve insani felaketi durdurmak için daha fazla diplomatik çaba sarf etmeyi amaçlıyor.

Bakanlar konferansının nihai belgesi, ‘Filistin meselesine ilişkin BM'nin devam eden sorumluluğunu’ ve İsrail'in 1967'de ele geçirdiği toprakları işgaline son verilmesi gerektiğini yineledi. Belge ayrıca, ‘insani hukuk ve insan hakları hukuku dahil olmak üzere uluslararası hukuka saygının’ önemini vurguladı ve ‘Filistinli sivilleri korumak için önlemler’ alınması çağrısında bulundu.

Belge, ‘yerleşim faaliyetlerinin, ev yıkımlarının ve tüm şiddet ve provokasyon eylemlerinin derhal durdurulması’ çağrısında bulundu. İsrail'in işgal altındaki topraklardan çekilmesi çağrısının yanı sıra, Filistinlilere kendi kaderini tayin etme ve kendi devletlerini kurma hakkı verilmesi ve mülteci sorununa ‘adil bir çözüm’ bulunması çağrısında bulundu.