Irak’ta af yasası yeniden gündemde

Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)
Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)
TT

Irak’ta af yasası yeniden gündemde

Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)
Irak’ta genel af yasasıyla ilgili tartışmalar yeniden başladı (Reuters)

Alemu’l-Arabi Haber Ajansı (AWP) Irak'ta her seçim döneminde genel af yasasına ilişkin, yeni bir af yasası mı çıkartılmalı yoksa yürürlükteki yasalarda değişiklik mi yapılmalı şeklinde yapılan tartışmaların yeniden başladığını bildirdi.

Bu yıl 18 Aralık’ta yapılması planlanan yerel seçimler için hazırlıklar sürerken siyasi güçler arasında yeni bir genel af yasasının çıkartılması konusunda medya üzerinden tartışmalar yapılıyor. Buna karşın 2016’da çıkartılan 27 sayılı Genel Af Yasası’nda değişiklik tasarısı onaylanmak üzere Bakanlar Kurulu’nda bekliyor.

Iraklı Milletvekili Fahd Mişaan, Irak basınına yaptığı açıklamada, genel af yasasında yapılacak değişikliklerin henüz Temsilciler Meclisi’ne ulaşmadığını ve bu değişikliklerin yasal olarak incelenmesi için şu an Bakanlar Kurulu Genel Sekreterliği'nde olduğunu söyledi.

AWP'nin ulaştığı bilgilere göre Bakanlar Kurulu'na sunulan yasa değişikliği tasarısında 7 madde yer alırken, ilk maddede 2016’da değiştirilen 27 sayılı Genel Af Yasası’nın 3’üncü maddesinin iptal edilmesi öngörülüyor.

Maddede, yasal temsilcinin kamu hakkından feragat etmesini gerektirmeyecek ve af kapsamına girenlerin Devlet Alacaklarının Tahsil Kanunu uyarınca devlete borçlu oldukları borçlarını tahsil etmekten zorunlu tutulmayacak şekilde değişikliğe gidilmesi ve bazı davacıların, davalıların ailelerinden paralarını istemelerinin önlenmesi amacıyla getirilecek kontroller kapsamında kişilik haklarını talep edenlere tazminat ödenmesine yönelik mekanizmanın belirlenmesi için Temsilciler Meclisi, İçişleri Bakanlığı ve Bakanlığın Aşiret İşleri Başkanlığı'ndan komisyonlar oluşturulması yer alıyor.

Önerilen değişiklikler

Irak’ın eski Cumhurbaşkanı Celal Talabani tarafından 2008 yılında onaylanan 19 sayılı Af Yasası’ndan sonra çıkartılan ikinci af yasası eski Cumhurbaşkanı Fuad Masum tarafından 1 Eylül 2016’da imzalanan cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle onaylandı. Ancak yasa terör, cinayet, adam kaçırma, uyuşturucu ve antika kaçakçılığı gibi birçok suçu kapsamıyordu.

İlgili maddede, davacının ya da ailesinin soruşturma hâkimi ya da yetkili mahkeme önünde suçluyu affetmesini, Genel Af Yasası hükümleri kapsamına girenlerin, kişilik hakkı talep edenlere ödemesi öngörülen tazminatı ödemesini gerektiriyor. Temsilciler Meclisi'ndeki Aşiret İşleri Komisyonu, Ulusal Uzlaşı Komisyonu ve İçişleri Bakanlığı Aşiret İşleri Başkanlığı’nın davacıların kişilik haklarına ilişkin tazminat için gerekli mekanizmayı belirlemesi öngörülüyor.

Değişiklikle, ölüm ya da kalıcı sakatlıkla sonuçlanan suçların yanı sıra Irak Silahlı Kuvvetleri’ne karşı isyan ve devlet kurumlarına karşı sabotaj saldırılarında bulunma gibi suçları af yasası dışında bırakan özel maddenin iptal edilmesi de önerildi.

Eski Cumhurbaşkanı Masum tarafından imzalanan 2016 tarihli 27 sayılı Genel Af Yasası, idam ya da hapis cezasına çarptırılan mahkumlar için mağdur ya da kişilik hakkı olan davacının 2011 yılına kadar ülkede kalan işgalci yabancı güçlerden ve bir Iraklıyı öldürmüş olmaması kaydıyla genel af kapsamına girmesi, diğer suçlardan dolayı ömür boyu hapis cezasına çarptırılanların cezasının ise müebbet hapse çevrilmesini öngörüyor.

Daha önceki kanunlar çerçevesinde hüküm giymiş olanların da Genel Af Yasası kapsamına girmesini öngören değişiklikte, itirafının zorla yaptırıldığı ya da gizli bir muhbirin beyanına yahut başka bir sanığın itirafına dayanarak hakkında hukuki ve adli işlem başlatıldığı iddia edilen kişiler hakkındaki soruşturmaların yeniden başlatılması önerildi.

Değişiklik maddesindeki öneriler arasında, Genel Af Yasası hükümleri kapsamına girmeyen hükümlülerin kalan cezalarının yarıya kadar indirilmesi ve ölüm cezasının müebbet hapis cezasına çevrilmesi de yer aldı.

Vatandaşların anayasal hakları

Iraklı avukat ve hukuk uzmanı Nasreddin el-Meyali, AWP'ye yaptığı açıklamada değişikliğin tüm maddelerinin kabul edilmesine karşı çıkarak “Önerilen değişiklik maddelerinden bazıları Irak vatandaşlarının anayasal haklarını ihlal ediyor” dedi.

Değişikliklerin yasalaşması halinde bunun devletin mağdur haklarını ihlal ettiği şeklinde değerlendirileceğine dikkat çeken Meyali, “Vatandaşları öneriyi kabul ettiği için boşa harcanan haklarını hükümetten ve hakkının ihmal edilmesine yasal olarak izin veren Temsilciler Meclisi’nden alma hakkına sahiptir” ifadelerini kullandı.

Meyali, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir gizli muhbir yüzünden hapiste olan mağdurlarla ilgili olarak ise Iraklıların haklarını ve onurunu koruyan bir güvenlik politikası önermek hükümetin sorumluluğunda olduğu gibi yargının da daha güvenli soruşturma yöntemleri kullanması gerekir.”

Bunun yanında Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun soruşturmanın yeniden başlatılmasını, her türlü kötü niyetli ihlale karşı vatandaşın güvenliğinin sağlanmasını ve yetkili mahkemelerin yanıltılmamasını öngördüğünü de belirten Meyali, “Masumiyetini kanıtlayan kişi, muhbiri ve olayı doğru düzgün soruşturmayan ilgili makamlar hakkında yargıya başvurmak zorundadır. Söz konusu ilgili makamlar hakkında şikayette bulunarak tazminat talep etme hakkı olduğu gibi, devletten de tazminat talep etme hakkına sahiptir” diye konuştu.



Trump'ın Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirme planının şartları neler?

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Trump'ın Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirme planının şartları neler?

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için 20 maddelik kapsamlı bir plan açıkladı. Bu plan, Gazze Şeridi'ni ‘radikalleşmeden ve terörden arındırılmış bölge’ ilan etmeyi ve Trump'ın başkanlık ettiği, eski Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair gibi isimlerin de katıldığı uluslararası bir ‘barış konseyinin’ denetimi altında geçici bir Filistin teknokrat yönetiminin kurulmasını içeriyor.

Plan, Hamas'ın elinde tuttuğu tüm rehinelerin serbest bırakılması ve İsrail'in yüzlerce Filistinli mahkûmu salıvermesi karşılığında, derhal ateşkes ve İsrail güçlerinin aşamalı olarak geri çekilmesini öngörüyor. Ayrıca, özel bir ekonomik planla Gazze Şeridi'nin yeniden inşası, gümrük ayrıcalıkları olan bir ekonomik bölgenin kurulması ve uluslararası mekanizmalara uygun olarak Refah Sınır Kapısı’nın açılması da planın bir parçası.

Girişim, Filistinli grupların tamamen silahsızlandırılmasını ve tünellerin ve silah üretim tesislerinin imha edilmesini, savaşmayı reddeden Hamas üyelerinin rehabilitasyon programlarına dahil edilmesini vurguluyor. Ayrıca, Filistin polisini eğitmek ve iç ve sınır güvenliğini sağlamak için Mısır ve Ürdün ile koordineli olarak Gazze'ye bir ‘uluslararası istikrar gücü’ konuşlandırılmasını öneriyor.

Plan, Filistin Yönetimi reform programını tamamlarsa, Filistinlilerin kendi kaderini tayin etme ve devlet kurma yolunu açarak, sonraki siyasi sürece kapıyı açık bırakıyor. Plan metni şu şekilde:

- Gazze Şeridi, terörden arındırılmış, komşularına tehdit oluşturmayan bir askerden arındırılmış bölge olacak. Gazze Şeridi, yeterince acı çeken sakinlerinin yararına yeniden geliştirilecek.

- Her iki taraf da bu öneriyi kabul ederse, savaş derhal sona erecek. İsrail güçleri, rehinelerin serbest bırakılmasına hazırlık olarak kararlaştırılan hatta çekilecek. Bu süre zarfında, hava ve topçu saldırıları da dahil olmak üzere tüm askeri operasyonlar askıya alınacak ve tam aşamalı çekilme koşulları yerine getirilene kadar çatışma hatları dondurulmuş olarak kalacak.

- İsrail'in bu anlaşmayı kabul ettiğini açıklamasından itibaren 72 saat içinde, (ölü ya da diri) tüm rehineler iade edilecek.

- Tüm rehinelerin serbest bırakılmasının ardından İsrail, 7 Ekim 2023'ten sonra tutuklanan bin 700 Filistinlinin yanı sıra, müebbet hapis cezasına çarptırılan 250 mahkûmu da serbest bırakacak. Cesedi iade edilen her İsrailli rehine için İsrail, 15 Filistinlinin naaşını teslim edecek.

- Tüm rehineler iade edildikten sonra, barış içinde bir arada yaşamayı taahhüt eden ve silahlarını teslim eden Hamas üyeleri genel af ile serbest bırakılacak. Gazze Şeridi'nden ayrılmak isteyenlere, kendilerini kabul eden ülkelere güvenli geçiş sağlanacak.

- Anlaşmanın kabul edilmesi üzerine, yardımlar tam olarak ve derhal Gazze Şeridi'ne gönderilecek. Yardım miktarları, altyapının (su, elektrik ve sanitasyon) rehabilitasyonu, hastanelerin ve fırınların rehabilitasyonu ve molozların temizlenmesi ve yolların açılması için gerekli ekipmanların temini dahil olmak üzere, en azından 19 Ocak 2025 tarihli insani yardım anlaşmasında belirtilen miktarlarla tutarlı olacak.

- Yardımlar, her iki tarafın da müdahalesi olmaksızın, Birleşmiş Milletler (BM) ve onun kurumları, Kızılay ve her iki tarafa da bağlı olmayan diğer uluslararası kurumlar aracılığıyla Gazze Şeridi'ne girecek ve dağıtılacak. Refah Sınır Kapısı, 19 Ocak 2025 tarihli anlaşma kapsamında uygulanan aynı mekanizmaya göre her iki yönde de açılacak.

d
ABD Başkanı Donald Trump, Washington'da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile tokalaşırken (EPA)

- Gazze Şeridi, bölge sakinleri için kamu hizmetlerini ve belediyeleri yönetmekten sorumlu olan, Filistinli teknokratlardan oluşan geçici bir geçiş otoritesi tarafından yönetilecek. Komite, nitelikli Filistinliler ve uluslararası uzmanlardan oluşacak ve Trump'ın başkanlık ettiği, daha sonra açıklanacak diğer üyeler ve devlet başkanlarının da dahil olduğu, ‘barış konseyi’ adlı yeni bir uluslararası geçiş organının denetimi altında çalışacak. Bu organ, Filistin Yönetimi'nin Trump'ın 2020 barış planı ve Suudi Arabistan – Fransa önerisi dahil olmak üzere çeşitli önerilerde belirtildiği gibi reform programını tamamlayana kadar Gazze Şeridi'nin yeniden inşası için çerçeveyi oluşturacak ve finansmanı yönetecek. Söz konusu organ, yatırımı çekecek ve Gazze halkına hizmet edecek modern ve etkili yönetişim standartları oluşturmayı hedefliyor.

- Ortadoğu'da bazı başarılı modern şehirlerin kurulmasına katkıda bulunmuş uzmanlardan oluşan bir komite aracılığıyla Gazze Şeridi'ni yeniden inşa etmek ve canlandırmak için Trump liderliğinde bir ekonomik plan hazırlanacak. Uluslararası kuruluşlar tarafından sunulan çok sayıda yatırım önerisi ve kalkınma fikri, güvenlik ve yönetişim çerçevelerine entegre edilmek üzere değerlendirilecek ve Gazze Şeridi'nin geleceği için istihdam, fırsatlar ve umut yaratılmasına katkıda bulunacak.

- Katılımcı ülkelerle müzakere edilerek, tercihli tarifeler ve özel erişim oranları sunan bir ‘özel ekonomik bölge’ kurulacak.

- Hiç kimse Gazze Şeridi'ni terk etmeye zorlanmayacak ve ayrılmak isteyenler bunu yapmakta ve geri dönmekte özgür olacak. Sakinler kalmaya teşvik edilecek ve daha iyi bir Gazze inşa etme fırsatı verilecek.

- Hamas ve diğer gruplar, Gazze Şeridi'nin yönetiminde doğrudan veya dolaylı olarak ya da başka herhangi bir şekilde rol almayacak. Tüneller ve silah fabrikaları dahil olmak üzere tüm askeri altyapı imha edilecek ve yeniden inşa edilmeyecek. Bağımsız gözlemcilerin denetimi altında bir silahsızlanma süreci uygulanacak. Bu süreç, uluslararası fonlarla desteklenen bir geri alım ve yeniden entegrasyon programı ile desteklenen, üzerinde anlaşmaya varılan bir terhis mekanizması yoluyla silahların kalıcı olarak imha edilmesini de içerecek ve tüm süreç bağımsız gözlemciler tarafından belgelenecek. Yeni Gazze, müreffeh bir ekonomi inşa etmeye ve komşularıyla barış içinde bir arada yaşamaya kararlı olacak.

- Bölgesel ortaklar, Hamas ve diğer grupların taahhütlerine uymalarını ve Gazze'nin komşularına veya sakinlerine tehdit oluşturmamasını garanti edecek.

- ABD, Arap ve uluslararası ortaklarla birlikte, Gazze Şeridi'ne derhal konuşlandırılacak geçici bir Uluslararası İstikrar Gücü (International Stabilization Force – ISF) oluşturmak için çalışacak. Bu güç, Ürdün ve Mısır ile istişare halinde, Gazze Şeridi'nde güvenlik kontrolünden geçirilmiş bir Filistin polis gücünü eğitecek ve destekleyecek. Bu güç, iç güvenlik için uzun vadeli bir çözüm olacak. Ayrıca, İsrail ve Mısır ile iş birliği yaparak, yeni Filistin polisi ile sınır bölgelerinin güvenliğini sağlayacak, Gazze'ye silah girişini önleyecek ve yeniden inşa için mal akışını kolaylaştıracak. Taraflar arasında çatışmaları önlemek için bir mekanizma üzerinde anlaşmaya varılacak.

- İsrail, Gazze Şeridi'ni işgal etmeyecek veya ilhak etmeyecek. ISF kontrolü ele geçirip istikrarı sağladıkça İsrail ordusu, garantörler ve ABD arasında mutabık kalınan silahsızlanma kriterleri ve takvimine göre kademeli olarak geri çekilecek. Gazze Şeridi'nin işgal altındaki bölgelerinin uluslararası güce devri, geçiş otoritesi ile koordineli olarak, tamamen çekilene kadar kademeli olarak gerçekleştirilecek ve Gazze'nin terör tehdidinden tamamen kurtulduğu garanti edilene kadar geçici bir güvenlik tampon bölgesi kalacak.

- Hamas öneriyi geciktirir veya reddederse, yardımın genişletilmesi de dahil olmak üzere yukarıda belirtilen hükümler, İsrail ordusu tarafından ISF’ye devredilen terörden arındırılmış bölgelerde uygulanacak.

- Hoşgörü ve barış içinde bir arada yaşama değerlerine dayalı bir dinler arası diyalog başlatılacak ve barışın getireceği faydalar üzerinde durularak Filistinliler ve İsrailliler arasındaki zihniyet ve anlatıların değiştirilmesi hedeflenecek.

- Gazze Şeridi'nin yeniden inşası ilerledikçe ve Filistin Yönetimi'nin reform programı ciddiyetle uygulandıkça, Filistin halkının arzuladığı gibi, kendi kaderini tayin etme ve bir Filistin devleti kurma yolunda güvenilir bir yol için koşullar nihayet olgunlaşabilir.

- ABD, barışçıl ve müreffeh bir birlikte yaşama için siyasi bir ufuk üzerinde anlaşmak üzere İsrail ve Filistinliler arasında bir diyalog başlatacak.


Hamas, Trump'ın planını değerlendiriyor... İstişareler birkaç gün sürebilir

Gazze İnsani Yardım Vakfı'na bağlı bir yardım dağıtım merkezinden aldıkları insani yardım malzemelerini taşıyan Filistinliler (AFP)
Gazze İnsani Yardım Vakfı'na bağlı bir yardım dağıtım merkezinden aldıkları insani yardım malzemelerini taşıyan Filistinliler (AFP)
TT

Hamas, Trump'ın planını değerlendiriyor... İstişareler birkaç gün sürebilir

Gazze İnsani Yardım Vakfı'na bağlı bir yardım dağıtım merkezinden aldıkları insani yardım malzemelerini taşıyan Filistinliler (AFP)
Gazze İnsani Yardım Vakfı'na bağlı bir yardım dağıtım merkezinden aldıkları insani yardım malzemelerini taşıyan Filistinliler (AFP)

Bilgi sahibi Filistinli bir yetkili, Hamas'ın bugün liderlik kadrosu ve Filistinli gruplarla birlikte ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze Şeridi için hazırladığı barış planını incelemeye başladığını doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Hamas'a yakın olan yetkili, ‘hareketin bugün Filistin ve yurtdışındaki siyasi ve askeri liderliği içinde bir dizi istişareye başladığını ve hareketi ve direniş gruplarını temsil eden ulusal bir yanıt sunacağını’ söyledi. Yetkili, istişarelerin ‘birkaç gün sürebileceğini’ belirtti.

Diğer yandan Katar, Trump'ın planını görüşmek üzere Hamas ve Türk heyetinin Doha'da bir toplantı yapacağını duyurdu ve Hamas heyetinin planı ‘sorumlu bir şekilde’ inceleyeceğine söz verdiğini bildirdi.

Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari, Doha'da düzenlediği basın toplantısında, “Katar ve Mısır dün, Doha'da Hamas müzakere heyeti ile yapılan toplantılar aracılığıyla planı iletti ve müzakere heyeti planı sorumlu bir şekilde inceleyeceğine söz verdi” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump, Washington tarafından desteklenen bir barış önerisi için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun onayını aldı. Trump ve Netanyahu'nun Washington'daki görüşmelerinin ardından Beyaz Saray, acil ateşkes, Hamas'ın elindeki rehinelerin İsrail'in elindeki Filistinli mahkûmlarla takas edilmesi, İsrail'in Gazze Şeridi'nden aşamalı olarak çekilmesi, Hamas'ın silahsızlandırılması ve uluslararası liderlikteki bir geçiş hükümetini içeren 20 maddelik bir plan açıkladı.


Netanyahu: İsrail ordusu Gazze Şeridi'nin çoğu bölgesinde kalmaya devam edecek... Ben Filistin devletinin kurulmasını kabul etmedim

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dün Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşuyor. (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dün Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşuyor. (EPA)
TT

Netanyahu: İsrail ordusu Gazze Şeridi'nin çoğu bölgesinde kalmaya devam edecek... Ben Filistin devletinin kurulmasını kabul etmedim

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dün Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşuyor. (EPA)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dün Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşuyor. (EPA)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bugün yaptığı açıklamada, dün Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmede Filistin devletinin kurulmasına onay vermediğini söyledi.

Netanyahu dün gece Telegram hesabında paylaştığı bir videoda şunları söyledi: “Hayır, kesinlikle hayır. Anlaşmada böyle bir şey yoktu. Filistin devletine şiddetle karşı olduğumuzu açıkça belirttik.”

Beyaz Saray tarafından açıklanan 20 maddelik planda şöyle deniyor: “Gazze Şeridi'nin yeniden inşası ilerledikçe ve Filistin Yönetimi'nin reform programı ciddiyetle uygulandıkça, Filistin halkının arzuladığı gibi, kendi kaderini tayin etme ve bir Filistin devleti kurma yolunda güvenilir bir yol için koşullar olgunlaşabilir.”

Netanyahu, paylaşımının devamında, “Tüm rehinelerimizi sağ salim geri getireceğiz, ancak İsrail ordusu Gazze Şeridi'nin çoğu bölgesinde kalmaya devam edecek” dedi.

hyju
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (EPA)

Netanyahu dün ABD Başkanı ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Trump'ın Gazze Şeridi için hazırladığı barış planını desteklediğini açıkladı. Trump, Netanyahu'ya, savaşın derhal sona erdirilmesini ve 7 Ekim 2023'ten beri Gazze Şeridi'nde tutulan rehinelerin serbest bırakılmasını öngören planı kabul ettiği için teşekkür etti. Planda, ömür boyu hapis cezasına çarptırılanlar da dahil olmak üzere İsrail tarafından tutulan yüzlerce Filistinli mahkûmun serbest bırakılmasına değinildi. Plana göre, Donald Trump'ın başkanlık ettiği ve eski Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair'in de üyeleri arasında yer aldığı bir ‘barış konseyinin’ denetimi altında Gazze Şeridi'nin işlerini yürütmek üzere Filistinli teknokratlar ve uluslararası uzmanlardan oluşan bir komite kurulacak.

İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise Trump'ın açıkladığı ve Netanyahu'nun onayladığı barış planını eleştirdi. Smotrich bugün X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, planı ‘diplomatik bir başarısızlık’ ve ‘Hamas'ın İsrail'e düzenlediği ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı tetikleyen 7 Ekim saldırısından alınan tüm derslerin göz ardı edilmesi’ olarak nitelendirdi. Smotrich, “Benim tahminime göre, bu plan da gözyaşlarıyla sonuçlanacak. Çocuklarımız tekrar Gazze Şeridi'nde savaşmak zorunda kalacak” ifadelerini kullandı.

Trump, açıklamasını ‘Ortadoğu barışı için tarihi bir gün’ olarak nitelendirerek, savaşı sona erdirme planının uygulanmasını İbrahim Anlaşmaları'nın genişletilmesiyle ilişkilendirdi ve planın Ortadoğu liderlerinden ‘büyük destek’ gördüğünü belirtti.

Trump, Ortadoğu ülkeleri ve Avrupa liderlerinin ölüm ve yıkımı sona erdirmek ve güvenlik, barış ve refahın yeni bir dönemini başlatmak için verdikleri desteği övdü; Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, Ürdün, Türkiye, Endonezya ve Pakistan'a selamlarını iletti.