Kült film Protesto'nun yönetmeni motosiklet kazasında ağır yaralandı

Fransız sinemacının sağlık durumuyla ilgili çelişkili haberler kafa karıştırıyor

Protesto, ABD'de Nefret (Hate) adıyla gösterime girmişti (Canal+)
Protesto, ABD'de Nefret (Hate) adıyla gösterime girmişti (Canal+)
TT

Kült film Protesto'nun yönetmeni motosiklet kazasında ağır yaralandı

Protesto, ABD'de Nefret (Hate) adıyla gösterime girmişti (Canal+)
Protesto, ABD'de Nefret (Hate) adıyla gösterime girmişti (Canal+)

Fransız yönetmen ve oyuncu Mathieu Kassovitz, motosiklet kazasında ağır yaralandı. Deadline'ın Fransız medyasına dayandırdığı habere göre, kült film Protesto'nun (La Haine) yönetmeni, tedavi için Paris'teki Kremlin-Bicêtre hastanesine götürüldü.

Çelişkili ifadeler

Ödüllü sinemacı, kaza sırasında Paris'in dışındaki Montlhéry'de motosiklet kullanıyordu. Deadline, Kassovitz'in arkadaşlarının verdiği bilgilere göre Fransız aktörün hayati tehlikesinin bulunmadığını ifade ederken Hollywood Reporter, ünlü sinemacının "endişe verici" bir durumda olduğunu ileri sürüyor.

Fransız aktör ve yönetmen Kassovitz'in başı, polise hakaret içerikli tweet'i nedeniyle yasalarla derde girmişti (AFP)
Fransız aktör ve yönetmen Kassovitz'in başı, polise hakaret içerikli tweet'i nedeniyle yasalarla derde girmişti (AFP)

Fransız sinemasında önemli bir yere sahip olan Kassovitz, ilk olarak 1995 yapımı klasik Protesto'yla kamuoyunun dikkatini çekmişti. 

Protesto'ya ödül yağmıştı

Fransa'daki polis şiddetine sert bir bakış getiren Protesto, Kassovitz'e aynı yıl Cannes Film Festivali'nde en iyi yönetmen ödülünü kazandırmıştı. Kassovitz, filmi çektiğinde henüz 28 yaşındaydı.

Kassovitz, eleştirmenlerin büyük beğenisini kazanan filmin yönetmenliğini üstlenmenin yanı sıra senaryosunu da kaleme almıştı. Kassovitz, ayrıca küçük bir rolle ekranda görünmeyi de ihmal etmemişti. Filmin başrollerindeyse Vincent Cassel, Hubert Koundé, Saïd Taghmaoui ve Abdel Ahmed Ghil yer almıştı.

Amélie'nin aşkını canlandırdı

56 yaşındaki sinemacı, Fransa'daki popüler çalışmalarının yanı sıra 2001'de Nicole Kidman'ın yönettiği erotik gerilim filmi Yaşgünü Kızı (Birthday Girl) gibi filmlerde de rol almıştı.

Kassovitz, aynı yıl Jean-Pierre Jeunet'in yönettiği ve büyük ses getiren Amélie'de de Audrey Tautou'yla birlikte rol almıştı. Aktör, 5 dalda Oscar adaylığı kazanan filmde, Amélie'nin aşkı Nino'yu canlandırmıştı.

César Ödüllü aktör, yönetmen ve senarist, Fransa dışında Luc Besson'un Beşinci Element (The Fifth Element) filmindeki rolüyle de tanınıyor. 

Kassovitz, 2005'te Steven Spielberg'ün tarihi draması Münih'te (Munich) Geoffrey Rush, Daniel Craig ve Eric Bana gibi isimlerle birlikte rol almıştı.

Deadline'ın haberine göre, hevesli bir motosiklet tutkunu olan Kassovitz, 2000'li yıllarda Los Angeles'a taşındığından beri motor sporlarıyla ilgileniyor.

Geçmişte Fransız aktris Julie Mauduech'le evli olan aktörün Carmen adında bir kızı bulunuyor.

Kassovitz, 2015'ten beri Efsaneler Ofisi (Le Bureau des Légendes) adlı dizide başrolde yer alıyor.

Independent Türkçe



Fransa'da ruh sağlığı, sahte terapistlerin yeni üreme alanı haline geldi

Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)
Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)
TT

Fransa'da ruh sağlığı, sahte terapistlerin yeni üreme alanı haline geldi

Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)
Fransa'da ruh sağlığı, koçların kontrolsüz terapötik uygulamalara güvendiği, hızla büyüyen bir pazar haline geldi (AFP)

Fransız basın ajansına göre, “psikolog” veya “psikolojik danışman” gibi unvanlarla kendilerini tanıtan kişiler, artan talep ve düzenlemelerin eksikliğini fırsat bilerek Fransa'nın ruh sağlığı sektörünü istila ediyor ve bu durum büyük riskler doğuruyor.

“Bu tedavi hayatımı mahvetti”... 25 yaşındaki Marie (gerçek adı değil), durumunu bu sözlerle anlatıyor. Cinsel yaşamını etkileyen psikolojik sorunları olan bu genç kadın, gittiği fizik tedavi uzmanının tavsiyesi üzerine “kadınların bedenlerini geri kazanmalarına yardımcı olan” bir tedaviye yönlendirildi.

Sonuncusu, bir sujufoloji uzmanı (psikolojik bozuklukların tedavisinde nefes, hareket ve görselleştirme tekniklerini kullanan bilim dalı) ve hipnoz uyguluyor. İkinci seansta, Marie'nin zihninde garip bir görüntü belirdi: Kendisi iki yaşında iken dedesinin vücuduna dokunduğunu hayal etti.

 “Tamamen şoke oldum. Ona bunun ne anlama geldiğini sordum, o da ‘Sen ensestin kurbanısın, buna hiç şüphe yok’ diye cevap verdi.”

Bir başka seansta, terapist Mary'nin “ruhlarla iletişim kurma yeteneği” olduğunu söyledi. Mary, sujufoloji uzmanı ile ilişkisini kesti ve “bu teşhisle” yalnız başına yoluna devam etti.

Sekiz ay sonra her şeyini kaybettiğini anlayınca bir psikiyatriste başvurdu. Mary şöyle diyor: "Hemen sinirlendi ve bana, 'Hipnoz gerçek bir bilim değil! Beynin sana sahte anılar gönderebilir, bu yüzden çok dikkatli olmalısın” dedi.

Mary, kapsamlı bir takip sonucunda, uydurulmuş sahte anıların harekete geçirilmesinin kurbanı olduğuna inanmaya başladı.

Mivelodis, son yıllarda çok sayıda benzer vaka bildirimi aldıktan sonra, son raporunda, sahte anıların karmaşık bir kavram olduğunu ve bunların “uygunsuz hatta sapkın” olabilecek tedavilerden kaynaklandığı konusunda uyarıda bulundu.

Mary, “Ona çok kızgınım. Beni uyarmalıydı” dedi.

3 bin 900 Euro’ya destek               

Mivelodis,"Zayıf bir şekilde düzenlenen ruh sağlığı alanındaki artan endişelerden" söz etti.

Fransız İçişleri Bakanlığı'na bağlı kuruluşa göre ruh sağlığı “hızla genişleyen bir pazar haline geldi ve bu pazarda, ciddi psikolojik hasara yol açabilecek denetimsiz psikoterapi yöntemlerine başvuran danışmanlar veya koçlara yaygın olarak güveniliyor”.

Ruh sağlığı, “Kovid” salgınıyla birlikte sahte bilim uzmanlarının tercih ettiği bir alan haline geldi.

Ruhsal bozukluklar konusunda uzmanlaşmış bir halk sağlığı doktoru olan Michael Worms-Irminger, “Profesyonel ve eğlence kanallarında çok sayıda insan, herhangi bir eğitim almadan yapılandırılmış psikoterapi gibi tedaviler sunarak ruhsal sağlık sorunlarını tedavi edebildiğini iddia ediyor” diyor.

Kimisi kaygı ve dikkat eksikliği bozukluklarını tedavi ettiğini iddia ederken, kimisi otizm, şizofreni veya bipolar bozukluğu tedavi ediyor.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Mivelodis’in başkanı Donatien Le Vaillant yaptığı açıklamada, örgütün "ağır metalleri vücuttan uzaklaştırarak detoks etkisi sağladığını iddia eden besin takviyeleri, esrar veya şelasyon protokolleri" ( vücuttaki toksik metal ve kimyasalların uygun bir “şelatör” ile bağlanarak dokulardan sökülmesi, böbrek ve karaciğer yoluyla vücuttan uzaklaştırılması işlemi) gibi alternatif tedavi seçeneklerine dayalı "son 10 yılda otizm vakalarında iki katına çıkan bildirimlerin" olduğunu belirtti.

Mivelodis'in 2022-2024 yılları arasında aldığı bildirimlerin en büyük kısmını sağlık ve refah oluşturdu (%37) ve vakaların yüzde 80'i sağlık çalışanı olmayan kişileri içeriyordu.

Son zamanlarda, annelerin yorgunluğunu istismar eden ve genç, bitkin anneleri hedef alan yeni bir ticaret ortaya çıktı.

Mivelodis, “sahte koç” vakasından bahsediyor. Bu koçlar, “aşırı duyarlı” olarak teşhis edilen “kırılgan ve depresif” anneleri, 3 bin 900 avro karşılığında internet üzerinden destek almaları için kandırıyor.

'Çok fazla kafa karışıklığı var'

Kendini psikoterapist olarak tanımlayan bu kişilerin işleri, devlet tarafından tanınan ünvanların düzenlenmemesi nedeniyle gelişiyor; yalnızca psikolog, psikiyatrist ve psikoterapist ünvanları korunuyor.

Le Vaillant, "Herkes kendine koç veya danışman diyebilir" diyor. "Yasa kapsamında değil ama çok fazla kafa karışıklığına yol açıyor."

Michael Worms-Irminger, bu isimlerin "psikolojiyle meşru bir bağlantıya işaret ettiğini" belirtiyor.

Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Bakanlık Temsilcisi Frank Bellevier, sağlık otoritelerinin, insanların bu uygulamalara başvurmasına yol açan "cehalet" ile mücadele etmek için "etkili bir şekilde iletişim kurmaya" devam etmeleri gerektiğine inanıyor.

Eski yargıç ve Tarikat Mağdurları ve Aileleri Ulusal Savunma Birliği Başkanı Catherine Katz, “Spiritüel liderlerin folklorik imajından kurtulmalıyız” diyor. Katz, “Günümüzün spiritüel liderleri sınırsız bir hayal gücüne sahip” diye ekliyor.

Mikael Worms Erminiger, tıbbi çölleşmenin “her türden koç”ların işine yarayabileceğini, “pahalı” psikolojik bakım için “bekleme sürelerinin” “korkutucu” boyutlara ulaşabileceğini belirtiyor.