WhatsApp "kanallar" özelliğini, yeni bir güncellemeyle küresel çapta kullanıma sunuyor

Kanallar çok büyük, mesajların sadece okunduğu grup sohbetleri gibi çalışıyor

(Reuters)
(Reuters)
TT

WhatsApp "kanallar" özelliğini, yeni bir güncellemeyle küresel çapta kullanıma sunuyor

(Reuters)
(Reuters)

WhatsApp, kullanıcıların uygulamada ünlüleri ve şirketleri takip etmesini sağlayan Kanallar'ı küresel çapta kullanıma sundu.

Yeni özellik, özel bir sosyal ağdaki gibi kullanıcıların tüm takipçilerine mesaj gönderebileceği anlamına geliyor.

WhatsApp spor kuruluşları, ünlüler ve diğerlerinin çoktan Kanallar'a katıldığını belirtti. Şirket, Olivia Rodrigo ve Man City'nin uygulamadaki "binlerce" kanalın arasında yer aldığını ifade etti.

Şirket, WhatsApp'ın ana şirketi Meta'nın CEO'su Mark Zuckerberg'ün de küresel lansmanı desteklemek için kendi kanalını açacağını açıkladı. Uygulamadaki güncellemeler için WhatsApp'ın da kendi kanalı olacak.

Önceki aylarda uygulamaya giren WhatsApp'ın Kanallar özelliği, Telegram gibi diğer uygulamaları taklit ediyor. Bu özellik, yalnızca bir kişinin mesaj gönderebildiği bir grup sohbeti gibi çalışıyor: Örneğin Mark Zuckerberg kendi kanalındaki herkese mesaj gönderebilecek ama bu kişiler ona yanıt veremeyecek. 

İlk başta 10 ülkede kullanıma sunulmasından sonra WhatsApp sisteme bir dizi değişiklik ekledi. Bunlar arasında kanalları bulmayı sağlayan yeni ve daha iyi bir rehber, gönderilere tepki verme, güncellemeleri düzenleme ve güncellemeleri iletme seçeneği yer alıyor.

WhatsApp yaptığı duyuruda şöyle belirtti:

Bu sadece başlangıç ve kullanıcılardan aldığımız geri bildirimlere dayanarak daha fazla özellik eklemeye ve Kanallar'ı genişletmeye devam edeceğiz. Gelecek aylarda herkesin kanal açmasını da mümkün kılacağız.

WhatsApp aracın halihazırda küresel çapta, 150'den fazla ülkede kullanıma sunulduğunu açıkladı. Özelliğin "gelecek birkaç hafta içinde" ortaya çıkması beklenirken kullanıcılar, araç kullanıma sunulduğunda bildirim almak için bekleme listesine kaydolabilir.

Independent Türkçe



"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
TT

"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)

Rachel Clun 

Bilim insanları 116 milyon yıllık bir tsunaminin kanıtını bir kehribar içinde bulduklarını ve bunun muhtemelen bu doğa olayına dair en eski kayıt olduğunu düşünüyor.

Japonya'nın kuzeyindeki Hokkaido Adası'nda derin deniz tortularını inceleyen araştırmacılar Aya Kubota, Yusuke Takeda, Keewook Yi, Shin-ichi Sano ve Yasuhiro Iba, erken Kretase dönemine ait tortularda 114 ila 116 milyon yıl öncesine tarihlenen "olağanüstü zengin kehribar konsantrasyonları" keşfetti.

Nature'ın Scientific Reports'unda yayımlanan bulgulara ilişkin raporda araştırmacılar, kehribarın bir veya daha fazla tsunami tarafından okyanusa sürüklenerek havayla çok az temas etmiş olabileceğini öne sürüyor.

Fosilleşmiş ağaç reçinesi olan kehribar, nispeten hızlı kuruyan bir madde. Araştırmacılar, kehribarın havaya maruz kaldığında genellikle bir hafta gibi kısa bir sürede katılaştığını söylüyor.

Ancak araştırmacıların incelediği tortularda, "belirgin şekilde deforme olmuş" kehribar birikintileri bulundu. Bazıları reçinenin akan su tarafından değiştirildiğini gösteren, alev yapıları denen bir şekilde deforme olmuşken, diğerleri yumuşak reçinenin "akarak deniz tabanına kıvamlı bir şekilde yayıldığına" işaret eden düz kehribar şeritlere sahipti.
 

Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)

Araştırmacılar, "Bu esrarengiz kehribarın derin deniz ortamında bulunmasının en muhtemel nedeni, büyük çaplı tsunamiler" diyor.

Bu reçine deformasyonlarının su altında meydana gelmesi, ormandan pelajik deniz tabanına doğrudan taşındıklarını ima ediyor. Karadan okyanusa bu kadar hızlı ve doğrudan bir taşıma, bir tsunamiyle tetiklenmiş olabilir.

Araştırmacılar, antik tortulardaki diğer kanıtların da bu teoriyi desteklediğini belirtiyor. Bunlar arasında, karadan gelen büyük miktarda bitki kalıntıları ve büyük dalgaların sürüklediği odun parçaları da vardı ve bunların çok az çürüme izi taşıması, açık okyanusa "hızla taşındıklarına" işaret ediyor.

Makalede, "Kiltaşındaki kütüklerin varlığı, çok sayıda odunun bulanık akıntılarla taşınmak yerine kopup sürüklenerek pelajik deniz tabanına battığını gösteriyor" ifadeleri kullanılıyor.

Bilim insanları açık okyanuslardaki diğer tortuların, büyük ölçekli eski tsunamiler veya benzer olaylar hakkında daha fazla kanıt sağlayabileceğini öne sürüyor.

Araştırmacılar, Holosen döneminden, yani yaklaşık 4 bin 200 yıl öncesinden daha eski bir tarihten kalma tsunami tortularının normalde tespit edilmediğini ve bunun da kısmen, yol açtıkları geniş çaplı yıkımdan geriye net belirtilerin kalmamasından kaynaklandığını söylüyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news