Moskova ve Kiev arasındaki Burhan ne yapmak istiyor?

Uzmanlar Sudan Ordu Komutanı’nın taraflar arasında gidip gelmesinin, vizyon kaybını gösterdiğine dikkat çekti.

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy geçtiğimiz cumartesi günü İrlanda Shannon Havalimanı'nda bir araya geldi. (AFP)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy geçtiğimiz cumartesi günü İrlanda Shannon Havalimanı'nda bir araya geldi. (AFP)
TT

Moskova ve Kiev arasındaki Burhan ne yapmak istiyor?

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy geçtiğimiz cumartesi günü İrlanda Shannon Havalimanı'nda bir araya geldi. (AFP)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy geçtiğimiz cumartesi günü İrlanda Shannon Havalimanı'nda bir araya geldi. (AFP)

Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan'ın Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul toplantılarına katılımı sırasında Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptığı görüşmeler, gözlemci ve analistlerin hesaplarını karıştırdı.

Uluslararası arenada tanınma arayışı

Eski müttefiki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu’ya (Hamideti) karşı savaşı devam eden Burhan hakkında zihinlerde birçok soru işareti meydana geldi. Uzun zamandır iddia edilen zafere ulaşmasına yardımcı olacak bir ‘ortak’ arayan Burhan, Daklu’nun Rus paralı asker grubu Wagner’den destek aldığı iddiaları karşısında, kendisini Batı’ya stratejik bir müttefik olarak yeniden sunmak istiyor. Moskova yönetimi ise Washington’un bu teklif karşısında tereddüt etmesi halinde Sudan'da onun yerini almak için hazırda bekliyor.

Birçok analiz, Burhan'ın Ekim 2021'de Başbakan Abdullah Hamduk liderliğindeki sivil geçiş hükümetine karşı düzenlediği darbeyle kendisini dayattığını, böylece darbeci ve gayrimeşru bir devlet başkanı olarak bilindiğine vurgu yapıyor. Ayrıca, Sudan'ın Afrika'daki üyeliğinin dondurulmasına neden olan fiili bir devlet başkanı olarak değil, ülkenin meşru devlet başkanı olarak uluslararası arenada tanınmak istediğini ortaya koyuyor. Burhan, eski yardımcısı ile arasındaki savaşın iki general arasında değil, ulusal ordu ile isyancı milisler arasındaki savaş olarak uluslararası alanda yankı bulmasını istiyor.

Sudan Ordusu taraftarı analistler, Burhan'ın HDK’ya karşı savaşında Zelenskiy ile görüşmesini ve Moskova yönetiminin karşı çıkmasına rağmen Kiev'i desteklemesini değerlendirdi. Analistler bu adımı, Batı'yı yatıştırma ve Washington'un desteğini kazanma girişimi olarak yorumladı. Burhan yardımcısı Malik Agar'ı, HDK ile savaşında kendisine teknik ve askeri olarak yardım etmesi için Moskova yönetimine gönderdi. Burhan, kendisini desteklemezse Moskova ile ilişkilerini yeniden gözden geçireceğini ve Wagner milislerinin Hamideti’nin safında olduğuna dair bilgilerin yayılacağını da ima etti.

Ukrayna Burhan'a İHA sağladı mı?

Kısa bir süre önce Kiev'in Sudan Ordusu’na, HDK’ya karşı operasyonlar düzenleyen insansız hava araçları (İHA) sağladığı yönünde bir haber yayınlanmıştı. Şarku’l Avsat’a konuşan siyasi analist Halid Muhyiddin, CNN'in, Burhan'a yönelik Ukrayna askeri desteğine ilişkin haberinin, hayali bir çatışma yaratma arayışı içinde olan Amerikan vizyonunu ifade ettiğini söyledi.

Muhyiddin şu ifadeleri kullandı:

Bu suçlamanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Bunun bir nedeni var. O da Ukrayna'nın Sudan Ordusu’nu desteklemeden kendi savaşını çözemeyecek olmasıdır. Eğer bu bilgiler doğruysa, Rusya'nın HDK’nın yanında yer almasının önü açılmaktadır. Bu bir tesadüf değil. Bu, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın (CIA) Sudan Ordusu’na karşı sert tedbirler almadan önce bunun için gerekçeler oluşturmasıdır. Alacağı pozisyonun önünü açmayı amaçlayan vizyona göre kartları karıştırdığını görüyorum. Eğer Sudan Ordusu Ukrayna tarafından destekleniyorsa, o zaman bir Amerikan müttefikidir. Ancak sahadaki durum böyle değil.

Boğulan adam saman çöpüne tutunur

Burhan'ın patlamaya hazır bir çatışmanın iki tarafı olarak Ukrayna Devlet Başkanı ve Rusya Dışişleri Bakanı ile görüşmesini yorumlayan Muhyiddin, onun bir analiz yöntemine sahip olmadığını ve kendisini uluslararası çatışmalar haritası içinde sunamadığını ortaya koyduğuna inanıyor. Muhyiddin, “Bu durum, boğulmakta olan bir adamın saman çöpüne tutunması gibi görünüyor. Burhan’ın ne Ruslarla ne de Ukraynalılarla yapılacak bir ittifaktan ne istediğine dair bir vizyonu yok. Bu çelişkili toplantılar, Burhan’ın halen deneysel aşamada olan kararsız bir adam olduğunu gösteriyor. Onun nerede ve kiminle durduğu belli mi?” ifadelerini kullandı.

xsdc
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov (DPA)

Muhyiddin, ‘Burhan’ın taraflar arasında gidip gelmesi’ olarak adlandırdığı durumu vizyon eksikliğine bağladı. “Burhan’ın yaklaşımı bugün öylesine bir açıklama yapmaya odaklı haldedir. Açıklamasının ertesi gününde çelişkili açıklamalar yayınlamaktadır” ifadelerini kullanan Muhyiddin, “Bu, Burhan’ın vizyon eksikliğini ortaya koyuyor. Bu kişisel bir mesele değil, daha ziyade tarihte solmuş ve uluslararası sahneye olumlu katkıda bulunamaz hale gelmiş güçlerin acizliğinin bir sonucudur. Burhan, bu yüzden kafa karışıklığına düşmektedir. Lavrov ile buluşuyor ve sonrasında Zelenskiy ile görüşüyor. Hangi tarafta yer aldığını bilmeden iki kutupla görüşüyor” dedi.

Dünya liderleri Burhan’a “Savaşı durdurun!” dedi

Burhan'ın destekçileri ile eski rejimin ve İslamcıların saflarındaki müttefikleri, onun New York'a giderek Sudan adına BM’ye hitap etmesini, uluslararası meşruiyetinin kabulü olarak görüyor. Muhalifleri ise dünyanın savaşı durdurmak istediğini ve Burhan’ın BM Genel Kurulu'nda bulunmasının bu durumu doğrudan BM’ye bildirmek için bir fırsat olduğunu düşünüyordu. BM Genel Kurulu toplantılarında liderlerle yaptığı görüşmelerde Burhan’a, acil bir ateşkesin sağlanması söylendi. Ayrıca, altıncı ayını doldurmak üzere olan çatışmalardan kaynaklanan acil insani meselelerin ele alınmasının gerekliliği konusunda  da baskı yapıldı.

Muhyiddin, “Sudan'da devam eden çatışma ve savaş, Sudanlı güçlere karşı uluslararası bir hal aldı. Şimdi tarafları ve uzantıları var. Kartları karıştırmak, bir sonraki adımda rakibi vurmayı haklı çıkarmak için başlangıçta rakibi kriminalize etmek, iyi bilinen ve anlaşılan bir ABD yöntemidir” değerlendirmesinde bulundu.



Hizbullah'ın askeri cephaneliği, Güney Lübnan'dan çekilmesiyle birlikte azalıyor

Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah mensupları (Arşiv – AP)
Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah mensupları (Arşiv – AP)
TT

Hizbullah'ın askeri cephaneliği, Güney Lübnan'dan çekilmesiyle birlikte azalıyor

Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah mensupları (Arşiv – AP)
Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında Hizbullah mensupları (Arşiv – AP)

Lübnan hükümetinin önümüzdeki salı günü ‘silahların devletin elinde toplanmasını’ onaylamak için yaptığı çağrı, uzmanların, Ekim 2023 ile Kasım 2024 arasında İsrail ile yaşanan savaşın yanı sıra İsrail'in sürekli saldırıları ve Güney Litani bölgesindeki Hizbullah tesislerinin yıkılması nedeniyle aşındığını söylediği Hizbullah’a ait askeri cephanelik hakkında sorular gündeme getirdi.

Lübnan hükümeti, Hizbullah'ın Litani Nehri'nin güneyindeki askeri mevzilerinin çoğundan çekildiğini, tesislerinin ve fırlatma merkezlerinin yüzde 90'ından fazlasının yoğun İsrail saldırılarına maruz kaldığını ve Lübnan ordusunun diğer tesisleri de yıktığını söylüyor. Bu arada Hizbullah, askeri yeteneklerini tanıtmaya ve gerektiğinde savaşı genişletme tehdidinde bulunmaya devam ediyor.

Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında roketatarların önünde duran Hizbullah mensupları (AP)Mayıs 2023'te Güney Lübnan'da düzenlenen bir askeri tatbikat sırasında roketatarların önünde duran Hizbullah mensupları (AP)

Şarku’l Avsat’a konuşan askeri uzmanlar, bu söylemin arkasında ‘Hizbullah’ın muharebe yapısındaki derin boşlukların ortaya çıktığına’ inanıyor. Uzmanlar, ‘Hizbullah'ın lojistik avantajlarını kaybettiği ve stratejik derinliğinin zedelendiği, İsrail'in gözetleme kabiliyetlerinin ise eşi benzeri görülmemiş seviyelere ulaştığı’ konusunda hemfikir.

Saha gerilemesine rağmen Hizbullah, İsrail'in derinlerine ulaşabilecek orta ve uzun menzilli füzelere sahip olduğunu vurgulamaya devam ediyor. Ancak saha gelişmeleri ciddi şüpheler uyandırıyor: Bu cephanelik halen etkili mi? Hava kontrolünün sıkı olduğu bir ortamda kullanılabilir mi?

Açıkta bulunan ve etkisiz hale getirilebilen füzeler

Uzmanların değerlendirmesine göre, bu füzeler fiilen hizmet dışı kalmış durumda. Emekli Tuğgeneral Halil el-Halu, ‘Hizbullah’ın kışkırtıcı söyleminin operasyonel kapasitesindeki büyük gerilemeyi gösterdiğini’ düşünüyor. Şarku’l Avsat’a konuşan el-Halu, “Bu tür füzeler, zaman ayarlı ekipmanlar ve sabit veya yarı sabit platformlar gerektirir; bu da onları İsrail hava gözetleme sistemleri için kolay hedefler haline getirir” dedi.

İsrail teknolojisinin üstünlüğü

El-Halu sözlerini şöyle sürdürdü: “Güney Lübnan artık fırlatma için güvenli bir ortam değil ve Bekaa Vadisi’nin kuzeyi de hassas vuruşlar aldı. Dolayısıyla, bu silahın ciddi bir saldırı görevi yerine getiremeyeceği kesinleşmiştir. Bu füzelerin bir kısmı kalmış olsa bile, yoğun hava gözetimi altında çalıştırılması, anında tespit edilmeden veya önleyici bir saldırıya maruz kalmadan ateşlenmesi imkânsız.”

İsrail hava savunma sistemi, Ağustos 2024'te İsrail'in kuzeyinde Hizbullah'a ait bir insansız hava aracını (İHA) etkisiz hale getirdi. (AFP)İsrail hava savunma sistemi, Ağustos 2024'te İsrail'in kuzeyinde Hizbullah'a ait bir insansız hava aracını (İHA) etkisiz hale getirdi. (AFP)

‘Tel Aviv'in insansız hava araçları (İHA), uydular ve biyometrik sensörlere dayanan, görsel ve termal sinyalleri analiz edebilen yapay zekâ sistemleriyle desteklenen üstün bir gözetim ağı geliştirdiğini’ belirten el-Halu, “Bu ağ, herhangi bir füze hareketi, fırlatıcıların nakliyesi veya platformların donatılması gibi adımları riskli hale getiriyor” dedi.

El-Halu, “İsrail, Demir Kubbe ile birlikte lazerle önleme teknolojilerini kullanmaya başladı. Bu da Hizbullah'ın kalan füze kapasitesinin etkinliğini azaltıyor ve silahlarını caydırıcı olmaktan çok bir yük haline getiriyor” ifadelerini kullandı.

Suriye artık güvenli bir geçit değil

Emekli Tuğgeneral Nizar Abdulkadir, Hizbullah'ın askeri gerçekliğini inkâr ettiğini ve uzun menzilli füze fırlatma tehditlerinin sahadaki gerçekliği yansıtmadığını vurguladı.

Abdulkadir, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte şunları söyledi: “Hizbullah’ın füzelerini fırlatmak için Litani'nin güneyinde konuşlanmasına gerek olmadığını düşünüyordum. Bekaa'ya yönelik İsrail saldırıları bu yeteneğin ciddi şekilde kısıtlı olduğunu kanıtladı. Artık füzelerini açığa çıkmadan veya hedef alınmadan fırlatma esnekliği kalmadı.”

İsrail ordusu, kasım ayında Lübnan'ın güneyinde Hizbullah'a ait tanksavar füzeler de dahil olmak üzere pek çok mühimmat ele geçirdi. (AP)İsrail ordusu, kasım ayında Lübnan'ın güneyinde Hizbullah'a ait tanksavar füzeler de dahil olmak üzere pek çok mühimmat ele geçirdi. (AP)

Abdulkadir, “Suriye üzerinden kaçakçılık yolları felç oldu, kara geçişleri ve deniz limanları sıkı denetim altına alındı. Bu da füzelerin veya bunların üretim ekipmanlarının İsrail saldırılarına maruz kalmadan ülkeye sokulmasını neredeyse imkânsız hale getiriyor” şeklinde konuştu.

Abdulkadir, Hizbullah'ın bugün ağır silahlarına sarılmasının ‘askeri yararından değil, siyasi sembolizminden kaynaklandığını’ düşünüyor ve “Cephaneliğin geri kalanı askeri amaçlarla kullanılmıyor, iç ve dış baskı aracı olarak kullanılıyor” diyor.

Cephanelikten geriye ne kaldı?

Birkaç gün önce İsrail Kuzey Komutanlığı'ndan gelen bir açıklama da dahil olmak üzere, birbiriyle kesişen askeri tahminler, füze cephaneliğinden geriye kalanların son savaşın patlak vermesinden önceki boyutunun yüzde 30'unu geçmediğini gösteriyor.

El-Halu, “Hizbullah artık herhangi bir saldırıyı püskürtmeyi amaçlayan yerel bir strateji kapsamında, önleyici saldırılar gerçekleştirmek yerine, hafif taşınabilir silahlar ve savunma zırhlarına karşı silahlar kullanıyor” dedi.

Caydırıcılıktan yük haline

Hizbullah’ın medyadaki söylemi değişmemiş olsa da güç dengeleri değişti. El-Halu ve Abdulkadir’e göre ‘on yıl önce Tel Aviv'i tehdit eden füze, bugün yapay zekanın merceği altında.’

Bu bağlamda el-Halu şu ifadeleri kullandı: “Hizbullah’ın Litani Nehri'nin güneyinden çekilme ve Lübnan'ın iç kesimlerinde askerî açıdan açık hale gelmesiyle birlikte saldırı başlatma kabiliyeti azaldı. Uzun menzilli füzeleri, artık bir enkaz gibidir. Ağır caydırıcı silahlara duyulan güven ise eskisi gibi bir güç kartı olmaktan çıkıp siyasi ve askeri bir yük haline geldi.”