Hamdaniye trajedisinin ardından yangının nedenlerine ilişkin tartışmalar devam ediyor

Hamdaniye'deki yangını söndürdükten sonra etkinlik salonunu inceleyen bir itfaiye görevlisi. (AFP)
Hamdaniye'deki yangını söndürdükten sonra etkinlik salonunu inceleyen bir itfaiye görevlisi. (AFP)
TT

Hamdaniye trajedisinin ardından yangının nedenlerine ilişkin tartışmalar devam ediyor

Hamdaniye'deki yangını söndürdükten sonra etkinlik salonunu inceleyen bir itfaiye görevlisi. (AFP)
Hamdaniye'deki yangını söndürdükten sonra etkinlik salonunu inceleyen bir itfaiye görevlisi. (AFP)

Iraklılar, yüzlerce kişinin hayatını kaybettiği ve yaralandığı bir trajediye dönüşen Hamdaniye düğün salonu yangınına yol açan nedenlere ilişkin soruşturmanın sonuçlarını beklerken, çelişkili haberler de gelmeye devam ediyor. Salonun sahibi ile düğün ve havai fişek düzenlemelerinden sorumlu olanların yanı sıra bir dizi şüphelinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 14 kişiyi tutuklayan Irak İçişleri Bakanlığı, soruşturmanın tamamlandığını ve elde edilen sonuçları açıklayacağını duyurdu. Sağlık Bakanlığı'nın resmi bir açıklamayla toplam vefat sayısının 107'ye yükseldiğini duyurmasına rağmen, Hamdaniye bölgesindeki Hıristiyan yetkililer ve din adamları, tamamen çöken salonda enkaz altında kalan onlarca cesedi arama çalışmalarının devam ettiğini bildirdi. Düğün salonu, son derece yanıcı bir malzeme olan sandviç panelden inşa edildiği için yangında kullanılamaz hale geldi.

zxsadf
Irak'ın kuzeyindeki Ninova vilayetinin Hamdaniye ilçesinde yaşanan yangında hayatını kaybedenler için cenaze töreni düzenlendi. (Reuters)

DNA testi

Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, insan kalıntılarının parçaları, kurbanların kimliklerinin belirlenmesi için DNA testi yapılmak üzere Bağdat'taki Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Bakanlık, Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin kritik vakaların Irak dışına gönderilmesi talimatı doğrultusunda, şu ana kadar yaklaşık 10 ağır yaralının tedavi edilmek üzere Türkiye'deki hastanelere gönderildiğini açıkladı.

İçişleri Bakanlığı tarafından son üç gün içerisinde tutuklanan 14 kişiyle ilgili olarak yürütülen soruşturmanın sonuçları bekleniyor. Gözlemciler ve araştırmacılar, soruşturmanın devlet dairelerindeki yetkilileri de kapsaması gerektiğini düşünüyor.

Trajedinin yaşandığı salonun niteliği hakkında bilinen bilgilerden biri, Başbakan'ın da açıkladığı gibi salonun inşa edildiği arazinin devlete ait olduğudur. Bunun yanı sıra, özellikle gerekli güvenlik ve emniyet gereklilikleri tamamlanmadan inşa edilmiş salonlardan biridir. Bu salonun devlete ait arazi üzerine inşa edilmesinden tutun, salonu inşa edenlere, idari makamlar ve arkalarındaki siyasi partiler tarafından gerekli olanakların sağlanmasına kadar her şey yolsuzluk hipotezini güçlendirmektedir.

csdf
Ninova vilayetine bağlı Hamdaniye'de ölümcül bir yangına tanık olan etkinlik salonunda incelemelerde bulunan yetkililer (AP)

Belgelerin açılması

Medya ve sosyal paylaşım siteleri tarafından yayınlanan belgeler, salonun inşası için onay almanın görünüşte kolay bir yöntem olduğunu ortaya koydu. Bu durum, yangına veya herhangi bir kazaya dayanabilecek özelliklere sahip olmayan bir salonun inşasının arkasındaki siyasi güçleri kınamaktan öteye gidilmemesini sağlayabilir.

Yaşanan bu trajedi üzerine gerçekleşen ilk siyasi hadise, olayın üçüncü günü gerçekleşti. Reyyan Keldani liderliğindeki Babiliyyun Hareketi’nden bir Hıristiyan olan Göç ve Göçmenler Bakanı İvan Faik Cabro, taziye amacıyla halkı ziyaret ettiğinde bölgeden çıkarıldı. Bakan Cabro'nun facianın ilk gününde İçişleri Bakanı Abdulemir eş-Şammari ve Sağlık Bakanı Salih el-Hasnavi ile birlikte olay yerine gerçekleştirdiği ziyaret bilinmesine rağmen böyle bir olay yaşandı.

Cabro, ikinci günde ise Başbakan'a eşlik ederek olay yerinde incelemelerde bulunmuş ve yaralıların yattığı hastaneleri ziyaret etmişti. Ancak üçüncü gün, Ninova Ovası olarak adlandırılan bölgede çatışan siyasi güçler, siyasi istismar hamleleri yapmaya başladı. Bu bölge birçok örgütün üzerine anlaşma sağlayamadığı bölgelerden biridir. Bunların başında ise Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi ve silahlı Şii gruplarla bağları olan bazı Hıristiyan güçler gelmektedir.

zxsd
İtfaiye görevlileri düğün sırasında çıkan yangının ardından etkinlik salonundaki hasarı inceliyor. (AFP)

Bakan’ın kovulması

Bu çatışma bağlamında bakan, ziyaretinin üçüncü gününde bölgeden çıkarıldı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Sudan Başbakanı, kurbanların aileleri tarafından sıcak bir şekilde karşılanırken, Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid'in bölgeye yaptığı ziyaret öfkeye neden oldu. Aynı şey Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Muhammed el-Halbusi'nin ziyareti sırasında da tekrarlandı. El-Halbusi kurbanların ailelerini dinledikten sonra onları parlamentoyu ziyaret etmek üzere Bağdat’a davet etti. Bu esnada ailesini kaybetmiş olan yaslı ailelerden bazıları, yetkililerin ziyaretlerine ilişkin öfkelerini gösterdi.



Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
TT

Tunus, Gannuşi dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere ağır hapis cezaları verdi

Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)
Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi (DPA)

Tunus merkezli radyo istasyonu Mosaique FM dün bir mahkemenin, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ve eski güvenlik yetkilileri de dahil olmak üzere önde gelen siyasetçilere komplo kurmak suçlamasıyla 12 ila 35 yıl arasında hapis cezaları verdiğini bildirdi.

Bu davada devlete karşı komplo kurmakla suçlananlar arasında, Cumhurbaşkanı Kays Said'in eski Özel Kalem Müdürü Nadia Akkaşa da bulunuyor.

Hakkında 35 yıl hapis cezası bulunan Akkaşa ülkeden kaçtı.

Mosaique FM, bu davada sanık olan eski Başbakan Yusuf eş-Şahid'in, kendisini ceza mahkemesine sevk eden iddianame kararını temyiz ettiğini, temyiz sonucu beklendiği için bu kararın şimdiye kadar hükümlerin kapsamına girmediğini belirtti.

İslami çizgideki Nahda Hareketi’nin deneyimli lideri Gannuşi (84), 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Cumhurbaşkanı Said tarafından feshedilen meclisin başkanı olan Gannuşi, 2023 yılından beri hapiste ve son birkaç ay içinde ayrı davalarda toplam 27 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bu davada 21 kişiye suçlama yöneltildi, bunlardan 10'u halihazırda hapiste, 11'i ise ülkeden kaçtı.

Mahkeme, eski İstihbarat Teşkilatı Başkanı Kemal Keyzani'yi 35 yıl hapis cezasına, eski dışişleri bakanı Rafik Abdusselam’ı 35 yıl hapis cezasına ve Raşid Gannuşi'nin oğlu Muaz Gannuşi'yi 35 yıl hapis cezasına çarptırdı. Üçü de ülkeden kaçtı.

Cumhurbaşkanı Said, 2021 yılında meclisi feshetti ve ülkeyi kararnamelerle yönetmeye başladı. Ardından bağımsız yargı yüksek konseyini feshetti ve onlarca yargıcı görevden aldı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre muhalefet bu hamleyi, 2011 yılında ‘Arap Baharı’ ayaklanmalarını tetikleyen ‘yeni doğan demokrasiyi baltalayan bir darbe’ olarak nitelendiriyor.

Cumhurbaşkanı Said ise bu suçlamaları reddediyor ve attığı adımların yasal olduğunu ve siyasi elitler arasında yıllardır süren kaos ve yolsuzluğu sona erdirmeyi amaçladığını söylüyor.

Cumhurbaşkanı Said'in 2021 yılında iktidarın büyük bir kısmını ele geçirmesinden bu yana muhalefet liderlerinin çoğu, bazı gazeteciler ve Said'i eleştirenler hapiste tutuluyor.

Bu yıl, başka bir mahkemede muhalefet liderleri, iş adamları ve avukatlara yine komplo suçlamasıyla 5 ila 66 yıl arasında değişen hapis cezaları verildi. Muhalefet, bu davanın Cumhurbaşkanı Said’in muhaliflerini bastırmak için uydurulmuş olduğunu söylüyor.

İnsan hakları grupları ve aktivistler, Said'in Tunus'u açık bir hapishaneye dönüştürdüğünü ve yargı ve polisi siyasi rakiplerini hedef almak için kullandığını söylüyorlar.

Tüm bu suçlamaları reddeden Cumhurbaşkanı Said, diktatör olmayacağını, kim olursa olsun, hangi makamda olursa olsun, hiç kimsenin kanunların üstünde olmadığını söylüyor.