BMGK’daki çatışan öncelikler ABD’nin İsrail'i destekleme çabalarını engelliyor

New York'taki Güvenlik Konseyi Salonu (DPA)
New York'taki Güvenlik Konseyi Salonu (DPA)
TT

BMGK’daki çatışan öncelikler ABD’nin İsrail'i destekleme çabalarını engelliyor

New York'taki Güvenlik Konseyi Salonu (DPA)
New York'taki Güvenlik Konseyi Salonu (DPA)

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK), Pazar günü ABD'nin cumartesi sabahı İsrail'de Hamas tarafından gerçekleştirilen saldırılara yönelik güçlü kınama talebine yanıt verememesi, Rusya ve Çin'in şuan gerekli olan önceliklere itirazını yansıtıyor. Talep edildiğine göre bu önceliklerden en önemlisi, Gazze ve çevresinde derhal ateşkes ilan edilmesi ve Filistinliler ile İsrailliler arasında müzakerelerin başlatılması.

BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Tor Wennesland, bölgedeki durumun riskli ve korkunç olduğunu vurguladı. Her iki taraftan insanların da korktuğunu öyledi.

Güvenlik Konseyi'nin 15 üyesi Pazar akşamı kapalı kapılar ardında yapılan acil toplantıda uzlaşmaya varamazken birçok ülke Hamas’ın bu ani saldırısını kınadı. ABD uzlaşma sağlanamamasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood, ABD'nin toplantıdaki odak noktasının Hamas'ın kınanması olduğunu belirterek Hamas'ın bir an önce İsrail halkına yönelik terör saldırılarını durdurması gerektiğini vurguladı. Toplantıda Hamas'ın saldırılarının birçok üye tarafından kınandığını ancak tüm üyelerin bu kınamaya destek vermediğini belirten Wood, “Bu ülkelerden birini ben hiçbir şey söylemeden kesinlikle tespit edebilirsiniz” ifadeleriyle Rusya’ya açık bir göndermede bulundu. Şubat 2022'de Ukrayna işgaline başlayan Rusya’nın Batı ile ilişkileri büyük ölçüde kötüleşti.

FOTO: ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood (AFP)
ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood (AFP)

Şarku’l Avsat’ın ikili ve çok taraflı düzeyde istişarelerin devam etmesi nedeniyle isimlerinin yayınlanmamasını isteyen diplomatlardan aldığı bilgilere göre ABD, Hamas'ı terör örgütü olarak kınayan ve İsrail'e sempatisini ifade eden toplu bir deklarasyona izin verecek bir başlangıç ​​pozisyonu arıyor. Filistin-İsrail ihtilafına ilişkin olağan görüş ayrılığına rağmen ortak bildiri yayınlama önerisi sunulmadı. Bazı ülkeler sadece Hamas'ı kınamanın ötesine geçen bir metin üzerinde anlaşmayı umuyor.

FOTO: Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, BMGK salonunda (AFP)
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, BMGK salonunda (AFP)

Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, toplantıda Rusya'nın açık bir şekilde "çatışmaların hemen durdurulması, ateşkesin sağlanması ve anlamlı müzakerelerin yapılmasının önemli olduğu" mesajını verdiğini aktardı. Şuan yaşananları kısmen çözülmemiş sorunların neden olduğu bir duruma bağladı. AP’nin haberine göre, ABD'nin toplantı esnasında Rusya'nın saldırıları kınamadığını ima ettiğini belirterek “Bu doğru değil. Biz sivillere yönelik tüm saldırıları kınıyoruz” vurgusunda bulundu. Hiçbir ülkenin Konsey'in fikri konusunda bir açıklama önerisi sunmadığını da ekledi.

Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jung da benzeri bir duruş sergiledi. Doğrudan Hamas'tan bahsetmese de Pekin'in sivillere yönelik her türlü saldırıyı kınadığını söyleyen Jung, “Asıl önemli olan, durumun daha da kötüleşmesinin ve siviller arasında daha fazla can kaybının önlenmesidir. Önemli olan iki devletli çözüme dönüştür” vurgusunda bulundu. Uluslararası barış ve güvenliği korumakla görevli BMGK’nın sesinin duyulmasının önemli olduğuna dikkat çekti.

FOTO: Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jung, New York'taki Güvenlik Konseyi salonundan ayrılırken (AFP)
Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jung, New York'taki Güvenlik Konseyi salonundan ayrılırken (AFP)

İki devletli çözüme ilişkin müzakerelerin yeniden başlatılması ve yıllardır süren İsrail-Filistin çatışmasının sona erdirilmesinin önemli olup olmadığı sorusuna ise “Bunun için zaman olacak. Artık rehin almalar ve Hamas’ın devam eden şiddetini ele almamızın zamanı geldi. Önceliklere odaklanmamız gerekiyor” yanıtını verdi.

Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) BM Daimi Temsilcisi Lana Nuseybe, tüm üyelerin her iki tarafta da sivillerin korunmasına öncelik verdiğini, herkesin sükunet ve gerilimi azaltmak için çalışmasının öneminin bilincinde olduğunu vurguladı.

Malta’nın BM Daimi Temsilcisi Vanessa Frazier BMGK’nın bir açıklama yapıp yapmayacağını bilmediğini bildirdi. Ancak herhangi bir kınamanın çoğunlukla Hamas'a karşı olması gerektiğine dikkat çeken Frazier, “Filistinli siviller de bu konuda mağdur ve onları bu duruma Hamas soktu” dedi.

FOTO: İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan BMGK toplantısı öncesinde medyaya konuştu (EPA)
İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan BMGK toplantısı öncesinde medyaya konuştu (EPA)

İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan, Hamas'ı aniden barbarca bir katliam yapmakla, bariz ve belgelenmiş savaş suçları işlemekle suçlamıştı. “Bu hayvan benzeri teröristler evlere girdi. Bütün aileleri odalara topladı. Sanki böcek eziyormuş gibi onları yakın mesafeden vurdu” ifadelerini kullanan Erdan, İsrail'in BMGK’dan tek talebinin savaş suçlarının kesin olarak kınanması olduğunu belirtti. “Bu akıl almaz zulümler kınanmalıdır. İsrail'in kendisini savunması için güçlü destek alması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, “Ne yazıkki bazı medyaya ve siyasi yetkililere göre tarih ancak İsrailliler öldürüldüğünde yazılıyor. İnsanlığımızı çarpıtan, haklarımızı inkar eden söylemleri, topraklarımızın işgalini, halkımızın zulmünü yok sayan söylemleri asla kabul etmeyeceğiz. Şimdi İsrail'in korkunç tercihlerinde ısrar etmesine izin vermenin zamanı değil. İsrail'e rotasını değiştirmesi gerektiğini, Filistinlilerin ve İsraillilerin öldürülmeyeceği bir barış yolu olduğunu söyleme zamanı geldi” vurgusunda bulundu.

FOTO: New York'taki BMGK toplantısına katılan Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jung ile konuşuyor. Yanlarında Arap Birliği'nin Birleşmiş Milletler Temsilcisi Macid Abdulaziz bulunuyor (AFP)
New York'taki BMGK toplantısına katılan Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, Çin'in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jung ile konuşuyor. Yanlarında Arap Birliği'nin Birleşmiş Milletler Temsilcisi Macid Abdulaziz bulunuyor (AFP)

Ocak ayında BMGK, işgal altındaki Filistin topraklarındaki İsrail yerleşimini iki devletli çözümü baltaladığı gerekçesiyle kınamıştı. Bu, Komisyon'un altı yıl aradan sonra bu dosyayla ilgili verdiği ilk karardı. Aralık 2016'da Konsey, 1979'dan bu yana ilk kez İsrail'e Filistin topraklarındaki yerleşim faaliyetlerini durdurma çağrısında bulunmuştu. Dönemin ABD Başkanı Barack Obama'nın görev süresinin bitimine birkaç hafta kala ABD, veto yetkisini kullanmamıştı. ABD, bu çetrefilli konuda İsrail'in her zaman yanında yer alıyor. Bu destek bundan sonra da sürdü.



İran istihbarat servisinin yükselişi ve çöküşü

 İran Devrim Muhafızları’na bağlı Sepah haber kanalı tarafından 13 Haziran'da Telegram'da paylaşılan bir fotoğrafta, başkente sabahın erken saatlerinde düzenlenen İsrail hava saldırılarının ardından Tahran'da yanan hasarlı bir bina görülüyor
İran Devrim Muhafızları’na bağlı Sepah haber kanalı tarafından 13 Haziran'da Telegram'da paylaşılan bir fotoğrafta, başkente sabahın erken saatlerinde düzenlenen İsrail hava saldırılarının ardından Tahran'da yanan hasarlı bir bina görülüyor
TT

İran istihbarat servisinin yükselişi ve çöküşü

 İran Devrim Muhafızları’na bağlı Sepah haber kanalı tarafından 13 Haziran'da Telegram'da paylaşılan bir fotoğrafta, başkente sabahın erken saatlerinde düzenlenen İsrail hava saldırılarının ardından Tahran'da yanan hasarlı bir bina görülüyor
İran Devrim Muhafızları’na bağlı Sepah haber kanalı tarafından 13 Haziran'da Telegram'da paylaşılan bir fotoğrafta, başkente sabahın erken saatlerinde düzenlenen İsrail hava saldırılarının ardından Tahran'da yanan hasarlı bir bina görülüyor

Kemal Allam

Apple'ın “Tehran" dizisinin üçüncü sezonunda, yabancı bir nükleer gözetmen ile İranlı nükleer bilimciler arasında güven meselesi yüzünden yaşanan hararetli tartışmanın döndüğü bir sahne yer alıyor. Yabancı gözetmen onlara İran'ın en iyi bilim insanlarının “yabancı hükümetler tarafından öldürüldüğünü” söylüyor. Dizi sadece Batı'da popüler olmakla kalmadı, aynı zamanda İran'da da yaygın bir popülerlik kazandı ve hem siviller hem de güvenlik görevlileri olmak üzere birçok İranlı, dizinin kendi gerçekliklerini yansıttığını gördü. Kurgusal bir dizi olmasına rağmen, İran ile Batı arasında yaklaşık 50 yıldır süren istihbarat savaşını anlamak için bir giriş niteliğinde. Bu savaşta Tahran Lübnan, Suriye, Irak, Yemen ve hatta Afganistan gibi arenalarda ABD'yi açıkça geride bırakırken, Latin ve Orta Amerika gibi uzak yerlerde ise Batılı istihbarat servislerini aldatabildi.

İran'ın güvenlik alanındaki hakimiyetinin, ABD'nin Maşrık (Levant) ve Yemen'de kendisine karşı mücadele çabalarının sekteye uğradığı ve Afganistan'daki en uzun savaşında başarısızlığa dönüştüğü bir dönemde, 2018 ve 2019 yıllarında zirveye ulaştığı söylenebilir. Ancak bugün İran güvenlik devletinin çöküşüne tanık olduğumuz bir zamanda, temel bir soru ortaya çıkıyor; bu çöküş nasıl gerçekleşti? Cevap basit: Mossad. Donald Trump'ın emriyle gerçekleştirilen Kasım Süleymani suikastı hariç İsrail tek başına, daha önce en çok korkulan güvenlik kurumlarından biri olarak kabul edilen İran Devrim Muhafızları’na tüm bileşenleriyle birlikte nüfuz ederek, tamamen çökmesine neden olabildi. İranlıların, İngiltere'nin MI6'sı, ABD’nin CIA'sı ve Rusya’nın FSB’si gibi kurumlara karşı psikolojik ve operasyonel üstünlük sağladıklarını kesin bir şekilde söyleyebilirim. Ancak bu İran güvenlik hegemonyasını sistematik ve titiz bir şekilde dağıtma süreci tek başına Mossad'ın başarısıydı.

İnsanlar, 7 Ekim 2003'te, İranlı bir istihbarat ajanının, Kanadalı-İranlı bir kadın fotoğrafçının öldürülmesi suçundan yargılandığı mahkeme binasının dışında İran Dini Lideri Ali Hamaney'in portresinin önünde duran İranlı askerleri izliyor (AFP)İnsanlar, 7 Ekim 2003'te, İranlı bir istihbarat ajanının, Kanadalı-İranlı bir kadın fotoğrafçının öldürülmesi suçundan yargılandığı mahkeme binasının dışında İran Dini Lideri Ali Hamaney'in portresinin önünde duran İranlı askerleri izliyor (AFP)

Şam'ın düşüşü ve Tahran'daki yankıları

Tahran, Beşşar Esed'in 8 Aralık'taki devrilişini tam olarak özümseyemedi, özellikle de önceki haftalarda ve aylarda Hizbullah'ın uğradığı çöküşün etkisinden henüz kurtulamamış olduğu için. Rejimin devrilişi, “İran'ın Vietnam'ı” olarak tanımlanabilecek uzun bir yolculuğun sonunun başlangıcını işaret ediyordu. İran, Baasçı devleti kurtarma çabasında en iyi ve en zeki kadrolarını, özellikle de Kasım Süleymani'yi harcadı. Her şeyi bitiren son ve talihsiz uçuşunda uçağı Şam'dan kalkmıştı. Bu istihbarat Suriye içinden sızdırılmış veya İsrail'e ve oradan da ABD'ye ulaşmış olabilir. Süleymani, Lübnan'dan Afganistan'a kadar çeşitli alanlarda İran istihbaratının seviyesini yükseltmişti.

Süleymani önce ABD'nin Taliban'ı yenmesine yardım etti, sonra denklemi ters çevirdi ve Taliban'ın ABD'yi yenmesine yardım etti. “Gölge lider” olarak bilinen görünmez bir hayaletti

Süleymani önce ABD'nin Taliban'ı yenmesine yardım etti, sonra denklemi ters çevirdi ve Taliban'ın ABD'yi yenmesine yardım etti. “Gölge lider” olarak bilinen görünmez bir hayaletti. Sonra, tüm imparatorluklarda olduğu gibi, Tahran kibre kapıldı. Süleymani de gölgeden çıkıp açıktan görünmeye başladı, videolarda, posterlerde ve başkanlık saraylarında görüldü, ta ki Bağdat Havaalanı'nda saldırıya uğrayana kadar. Oluşturduğu ağlar sınırlarını aştı ve ifşa oldu.

Suriye'de, Devrim Muhafızları mensuplarının Suriyeli askerlerle alay ettiğini ve onlara kötü davrandığını gösteren videolar ortaya çıktı. Suriye askeri ve güvenlik yetkililerinin Devrim Muhafızları'ndan nasıl uzaklaşmaya başladıklarına, Rusya ve BAE ile iş birliği yapmayı tercih ettiklerine bizzat tanık oldum. 2016'dan itibaren Hizbullah liderlerini hedef alan gizemli suikastlar da gerçekleşti. Bunlar arasında Suriyeliler ve İranlılar arasında bir iç çatışmaya neden olduğu söylenen Mustafa Bedreddin suikastı da vardı. Yaklaşık on yıl önce, Şam'da yaşarken, Hizbullah’ın en önemli komutanlarından olan Bedreddin'in damadı İmad Muğniye, bir ilk olan girişimle, başkentin lüks bir semtinde gün ortasında suikasta uğramıştı.

Bir işçi, Halep kırsalındaki Nubl'da bir benzin istasyonundaki Beşşar Esed, Hafız Esed, Hasan Nasrallah ve Ali Hamaney'in posterlerini yırtıyor 11 Aralık 2024 (Reuters)Bir işçi, Halep kırsalındaki Nubl'da bir benzin istasyonundaki Beşşar Esed, Hafız Esed, Hasan Nasrallah ve Ali Hamaney'in posterlerini yırtıyor 11 Aralık 2024 (Reuters)

Bugün, İran'ın dağılmasıyla birlikte, gücünün ana direğini oluşturan Suriye ekseninin, İsrail açısından Tahran'ın etkisini kırmak için stratejik bir hedef olduğu açıklık kazandı. John Nixon'un “Saddam'ı Sorgulama” kitabında dikkate değer bir not bulunuyor. Amerikalı gardiyanlar ve müfettişler Suriye veya Hafız Esed’in adı geçtiğinde Saddam'ın çok öfkelendiğini fark etmişler. Onu en çok öfkelendiren Esed ailesinin Irak'ı yenmesi için İran'a verdiği destek ve Arap Maşrık bölgesine yönelik planlarını başarısızlığa uğratmasıymış. Aynı şekilde, İsrailliler de Suriye’nin dağıtılmasının İran'ı vurmanın yolu olduğunu fark ettiler. Tahran Lübnan, Irak ve Suriye ile meşgul olurken, iç cephesi korumasız bırakıldı.

İsrail saldırılarının şu anki aşamasında gerçekleşen suikastlar ve daha önce Şam ve Bağdat'ta gerçekleşen benzerleri, sızıntılar aracılığıyla düzenlendi. Bilgiler, casuslukla mücadele operasyonları ve sızdırmalar, en yüksek seviyelerdeydi.

Devrilme-kibir ve aşırı genişleme

Jerusalem Post gazetesindeki yakın tarihli bir başyazı, İsrail ve Batı'nın İran rejiminin karşılaştığı büyük zorluklarla birlikte, yarı bağımsız bölgeler oluşturmak için Beluç, Azeri, Kürt ve Arapları nasıl kullanabileceğini ele aldı. Elbette, ABD ve İsrail tarafından planlananların son biçimini belirlemek için henüz erken, ancak İsrail ve istihbarat servisleri artık potansiyel müttefikleri ortadan kaldırmak için İran'ın kendi istihbarat savaşı araçlarını kullanıyor. Şarku’l Avsat’ın al Majalladan aktardığı analize göre bu araçlar İran Devrimci Muhafız’larına sızmaya, rejimin güvenlik sistemini içeriden çökertmeye katkıda bulundular. İsrail saldırılarının mevcut aşamasında meydana gelen tüm suikastların yanı sıra daha önce Şam ve Bağdat'ta gerçekleşen suikastlar, sızıntılar aracılığıyla düzenlendi. Bilgiler, casuslukla mücadele operasyonları ve sızdırmalar, sahada ve en yüksek seviyelerdeydi. Bunların hepsi İran istihbaratının üstünlüğü efsanesinin yıkılmasına katkıda bulundu.

İran'ın geleneksel askeri gücü, Irak ile savaşın sona ermesinden ve akabinde uygulanan yaptırımlardan beri seçkin ve özgün değildi. Medyadaki propagandaya rağmen, Türkiye veya Pakistan gibi, füze veya savaş uçağı üretiminde üstünlüğü ile bilinmiyordu. Aksine, onun üstünlüğü, kendisinden daha büyük askeri güçlerin üstesinden gelmesini sağlayan zekâsında ve stratejik becerilerinde gizliydi. Bugün ise İsrail'in bir zamanlar çok sağlam olan Devrim Muhafızları kalesine nüfuz etmeyi başarmasından sonra, İran güvenlik devletinin son bölümü yazıldı.

*Bu analiz Şarku'l Avsat tarafından Londra merkezli Al Majalla dergisinden çevrilmiştir.