Ürdünlüler Gazze'ye destek için İsrail büyükelçiliği önünde ve Tel Aviv geçişleri kapatıyor

Gözlemciler Hamas operasyonunun Amman'ın çıkarına olduğuna ve aşırı sağın baskılarını hafifleteceğine inanıyor

Amman'daki İsrail büyükelçiliği önünde Ürdünlülerin gösterisi (Salah Milkavi- Independent Arabia)
Amman'daki İsrail büyükelçiliği önünde Ürdünlülerin gösterisi (Salah Milkavi- Independent Arabia)
TT

Ürdünlüler Gazze'ye destek için İsrail büyükelçiliği önünde ve Tel Aviv geçişleri kapatıyor

Amman'daki İsrail büyükelçiliği önünde Ürdünlülerin gösterisi (Salah Milkavi- Independent Arabia)
Amman'daki İsrail büyükelçiliği önünde Ürdünlülerin gösterisi (Salah Milkavi- Independent Arabia)

Tarık Dilvani 

Ürdün'deki şiddetli güvenlik alarmına ve İsrail'in korkularına paralel olarak Ürdünlüler Gazze'deki savaşla yakından ilgilendi.

İki ülke, 238 kilometre uzunluğundaki en uzun kara sınırını ve şu üç geçişi paylaşıyor: Şeyh Hüseyin Köprüsü (Ürdün Vadisi), Kral Hüseyin Köprüsü (Elnebi) ve Vadi Araba.

Ülkede yaşananların etkilerini gidermek için resmi hareketlilik devam ederken, bir kriz hücresi oluşturuldu ve Gazze Şeridi'ndeki Ürdün askeri sahra hastanesinin kabiliyetleri güçlendirildi.

Amman, olayların komşu Filistin topraklarındaki mevcut durumu çökertecek şekilde Batı Şeria'ya yayılmasından ve ardından olası mülteci dalgalarının gelmesinden korkuyor.

Festivaller ve geçit törenleri

İki gün boyunca, aralarında başkent Amman'ın da bulunduğu birçok Ürdün şehrinde halk hareketlerine, kabile seferberliğine, festivallere ve Amman'daki İsrail büyükelçiliği binası önünde yürüyüşlere tanık olundu.

Ayrıca 1968 yılında iki ülke arasında Karameh Savaşı'nın yaşandığı İsrail sınırına komşu Karameh bölgesinde toplanma çağrıları da yapılıyor.

Beni Sahr kabilesi Gazze'ye destek festivali düzenlerken, Kerak şehrinde de Filistinlilere destek yürüyüşleri düzenlendi.

Bu arada İrbid şehrinin en büyük aşiretlerinden biri olan Ubeydat aşireti de Hamas operasyonuna desteğini ifade eden bir açıklama yaptı.

Filistinlileri destekleyen aşiret söylemleri arttı ve göstericiler, Filistin direnişini destekleyen en önde gelen aşiret şeyhlerinden Habis el-Mecali, Meşhur el-Cazi ve Kayed el-Ubeydat’ın isimlerini slogan attı.

Meslek sendikaları, Ürdün hükümetinin Vadi Araba Anlaşması'nı durdurması yönündeki talepler ve bunun sonucunda ortaya çıkan anlaşmalar ve mutabakat anlaşmaları üzerine, Hamas'ın Gazze'deki operasyonunu desteklemek için mitingler düzenledi.

Başkent Amman ve bazı valilikler yürüyüşlere ve gece nöbetlerine sahne olurken, Ürdün Parlamentosu Filistinlilerle dayanışmasını ifade ederek ve yaşananların bölgeyi daha da gerginliğe sürükleyeceği ve barış çabalarını baltalayacağı düşünüldüğünde İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını kınadı.

Sınırları kapatma

Bu konuyla ilgili olarak, Ürdün Kamu Güvenliği Müdürlüğü'nün Köprü Güvenliği Departmanı, Kral Hüseyin Köprüsü'nden giden ve gelen yolcu ve yük hareketinin askıya alındığını duyurdu.

Bu durum binlerce gezginin Filistin topraklarına geri gönderilmesine neden oldu.

Ürdün'ün hamlesi, Tel Aviv'in Kral Hüseyin (Elnebi) Köprüsü'nü İsrail tarafından kapatma kararı sonrasında geldi.

Tel Aviv ayrıca aktivistlerin, halk ve parti örgütlerinin, Ürdün-İsrail ortak sınırı yakınındaki El-Karameh bölgesine doğru insan yürüyüşü düzenleneceğini duyurmasının ardından güvenlik gelişmelerinden duyulan korku nedeniyle tüm sınır noktalarını da kapatmıştı.

Ürdün güvenlik güçleri yüzlerce göstericiye yolları kapattı ve birçoğunu tutukladı.

Meslek Sendikaları Kompleksi'nde Gazze'yle dayanışma duruşu (el Memleke Kanalı)
Meslek Sendikaları Kompleksi'nde Gazze'yle dayanışma duruşu (el Memleke Kanalı)

Yediot Aharonot gazetesi, Filistin operasyonunun ardından İsrail büyükelçiliği personelinin, genel merkez önünde gösteri yapılması korkusu nedeniyle Ürdün'den çekildiğini bildirdi.

Amman'daki diplomatik kaynaklar, Gazze'deki mevcut savaşın, "İsrail'in Kudüs ve Mescid-i Aksa'da zaman ve mekanı paylaşma ve sahadaki statükoyu değiştirme konusundaki ısrarının tehlikesiyle ilgili olarak Ürdün tarafından yıllar önce yapılan korku ve uyarıları somutlaştırdığı" değerlendirmesinde bulundu.

Bu da Ürdün'ün kutsal mekanları korumasını tehdit ediyor.

Aralarında milletvekili Salih el-Armuti'nin de bulunduğu gözlemciler, Gazze'de yaşananların Ürdün'ün çıkarına olduğuna ve Tel Aviv'deki aşırı sağın Amman üzerinde uyguladığı baskıyı azaltacağına inanıyor.

Armuti, bu olayların, İsrail hapishanelerindeki 18 Ürdünlü mahkumun serbest bırakılması da dahil olmak üzere, Amman'ın kazanımlar elde etmesi için bir baskı aracı olarak kullanılmasını talep etti.

Independent Arabia - Independent Türkçe



Rakka hafızasını geri kazanıyor… Şehrin surları savaşın enkazı üzerinde yeniden yükseliyor

Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)
Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)
TT

Rakka hafızasını geri kazanıyor… Şehrin surları savaşın enkazı üzerinde yeniden yükseliyor

Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)
Rakka surları, Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri (Şarku'l Avsat)

Yıllar süren çatışma ve savaşın ardından Suriye'nin kuzeyindeki Rakka kenti, kültürel mirasın korunması, canlandırılması ve kent sakinlerinin tarihi eserlere sahip çıkmasını sağlamak amacıyla tarihi surlarını restore etmek ve zarar görmüş anıtlarını onarmak için artan yerel çabalara tanık oluyor.

Rakka şehri, Fırat Nehri'nin doğu kıyısında yer alıyor ve yaklaşık 27 bin kilometrekarelik bir alanı kaplıyor. DEAŞ 2013 yılı sonunda kentin kontrolünü ele geçirdi ve Ekim 2017'de Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile ABD öncülüğündeki DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu (DMUK) tarafından kentten çıkarıldı.

Rakka'nın tarihi surlarını restore etmek için artan yerel çabalar (Şarku'l Avsat)Rakka'nın tarihi surlarını restore etmek için artan yerel çabalar (Şarku'l Avsat)

Rakka'da Abbasiler döneminden (MS 772) kalma surların askeri operasyonlar ve hava koşulları nedeniyle ciddi hasar görmesinin ardından restorasyonuna başlandı. DEAŞ militanları 2014-2017 yılları arasında bölgeyi kontrolleri altında tuttukları sırada bazı tarihi alanları askeri karakollara, hapishanelere ve savaş tünellerine dönüştürdü.

Surlar, çatışma bölgelerindeki kültürel mirası korumak için Rakka Sivil Konseyi ve ABD liderliğindeki DMUK güçlerinin çabaları ve fonlarıyla restore ediliyor. Restoratörlere göre proje, surların kuleler, girişler ve eski yol gibi hasarlı kısımlarını kerpiç, saman ve kırmızı tuğla gibi geleneksel yapı malzemeleri kullanarak onarmayı amaçlıyor.

 Restorasyon kültürel mirası korumayı ve canlandırmayı amaçlıyor. (Şarku'l Avsat)Restorasyon kültürel mirası korumayı ve canlandırmayı amaçlıyor. (Şarku'l Avsat)

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Kültür Kurumu Başkanı Sarafraz Şerif, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Yürütme Konseyi'nin Rakka Sivil Konseyi ve yerel örgütlerle iş birliği içinde, kültürel tarihi korumak amacıyla tüm arkeolojik alanları restore etme planının bir parçası olarak Rakka'da başta surlar, el-Banat Sarayı, Bağdat Kapısı ve müze olmak üzere çeşitli arkeolojik alanları restore etmek için aylardır çalıştığını söyledi.

Şerif'e göre müzenin restorasyonunu yürüten ekip mühendisler, işçiler ve arkeoloji uzmanlarından oluşuyor. Şerif, “Rakka surları restorasyon projesinin dördüncü aşamasını başlattık. Bu aşama, sur girişleri, el-Mansur Caddesi Kapısı, el-Mansuri Camii girişi, 23 Şubat Caddesi ve sanayi bölgesi girişinin restorasyonunu içeriyor” ifadelerini kullandı. Restorasyonda kullanılacak klasik tuğla miktarının 110 metreküp ve kerpiç tuğla miktarının ise 330 metreküp olması tahmin ediliyor. Projenin bu ayın 15'inde başladığı tarihten itibaren 120 gün sürmesi planlanıyor.

 Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Kültür Kurumu Başkanı Sarafraz Şerif, restorasyon ekibinin arkeoloji uzmanlarından oluştuğunu söyledi. (Şarku'l Avsat)Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Kültür Kurumu Başkanı Sarafraz Şerif, restorasyon ekibinin arkeoloji uzmanlarından oluştuğunu söyledi. (Şarku'l Avsat)

Tarihi bir mekân bomba yüklü araç imalathanesine dönüştürülmüş

Kürt yetkili, surun güney kısmında başlatılan restorasyon çalışmaları sırasında sökülen tuğla miktarının yaklaşık 65 metreküp olduğunu belirtti. Şerif, “Yeniden kullanılabilir durumdaki tuğlalar ayrılarak toplandı ve yeniden değerlendirilmek üzere hazırlandı. Daha sonra iç dolgular söküldü. Bu dolguların hasarlı ve yıpranmış kısımlarının miktarı 40 metreküpü aştı. Atıklar aşamalı olarak taşındı ve yapının, çevresindeki molozlardan temizlenmesi sağlandı” şeklinde konuştu.

Dış kaplama ve dolgu malzemesi söküm işlemleri tamamlandıktan sonra, iç dolgu ve kaplama yeniden yapıldı. Ardından 50 metreküp kerpiç tuğla ve 40 metreküp klasik tuğla temin edildi. Ayrıca 45 santimetre kalınlığında harçla doldurulmuş duvarlar inşa edildi. Kullanılan harcın kalite standartlarına uygunluğunun titizlikle test edildiğine dikkat çeken Şerif, “Duvarlarla iç dolgu arasında 5 santimetre derinliğinde boşluk bırakıldı. İç nemi önlemek için hava akışını sağlayacak havalandırma açıklıkları oluşturuldu ve duvar boyunca her 4 metrede bir destekler kuruldu” ifadelerini kullandı.

Surların güney bölümünde sökülen tuğla miktarının 65 metreküp olduğu tahmin ediliyor (Şarku'l Avsat)Surların güney bölümünde sökülen tuğla miktarının 65 metreküp olduğu tahmin ediliyor (Şarku'l Avsat)

Eski Şehri yaklaşık 5 kilometre boyunca çevreleyen ve 6 metre yüksekliğinde olan tarihi surlar geçtiğimiz yıllarda ciddi şekilde zarar gördü. DEAŞ militanları, çatışmalar sırasında eski mahalleleri şehir merkezine bağlamak için delikler ve geçitler açarak surun bir kısmını tahrip etmiş, bunun sonucunda surun gövdesi, kuleleri ve antik mahzenleri büyük hasar görmüş.

Surların çevresinde yaşayan Rakka sakinleri, DEAŞ unsurlarının bu tarihi simge yapıyı yanmış arabalar ve çöpler için bir depo haline getirdiğini ve bomba yüklü araç üretimi için bir alan olarak kullandığını bildirdi. O dönemde surun her iki yanında ‘savaş ganimetleri’ satılıyordu.

Şerif, surların en belirgin özelliklerinden biri olan kemerin, geleneksel kerpiçle orijinal yapısına benzer bir şekilde yeniden inşa edildiğini söyledi. Şerif, “Bu aşamada 10 metreküpten fazla kerpiç ve 120 metreküp kil kullanıldı, ardından tuğlalar arasındaki nem nedeniyle aşınan derzler boyandı” dedi.

Rakka surları, eski şehir duvarının kalan kısmı olduğu için Suriye'nin en önemli tarihi simgelerinden biri olarak kabul ediliyor. Bu sur, şehrin doğusunda bulunan Bağdat Kapısı'nı, Saat Meydanı'na, şehir merkezine, eski sokaklara ve yıllardır canlı olan tarihi pazarlara bağlıyor.

Bu tarihi sur, Eski Şehri yaklaşık 5 kilometre boyunca çevreliyor. (Şarku'l Avsat)Bu tarihi sur, Eski Şehri yaklaşık 5 kilometre boyunca çevreliyor. (Şarku'l Avsat)

Rakkalı merhum tarihçi ve arkeolog Dr. Muhammed el-Ezzo, 2021 yılında ‘Rakka: Geçmişi ve Bugünü’ başlıklı bir kitap yayınlayarak Rakka surlarından bahsetmiş, surların Abbasi devletinin başkenti Bağdat’ın surlarından sonra inşa edildiğini belirtmişti. El-Ezzo’ya göre bu sur Ebu Cafer el-Mansur döneminde (MS 8. Yüzyıl) inşa edildi. Arkeolojik çalışmalar, surların bir zamanlar, kuleleri ve yüksek minareleri aracılığıyla duvarları korumak için askerlerin hareketine izin veren kısım olan bir ‘ayırma koridoru’ ile ayrılan bir iç ve dış duvar olduğu için çift biçimde inşa edildiğini gösteriyor.