Yapay zeka Dubai'deki GITEX Global'e damgasını vuruyor

Devlet kurumları ve şirketler zorluklarla mücadele etmek ve iş verimliliğini artırmak için teknolojilerini sergiliyor.

Yapay zeka Dubai'deki GITEX Global'e damgasını vuruyor
TT

Yapay zeka Dubai'deki GITEX Global'e damgasını vuruyor

Yapay zeka Dubai'deki GITEX Global'e damgasını vuruyor

Birleşik Arap Emirlikleri'nin Dubai kentinde dört gün boyunca devam eden ve hükümetlerin ve şirketlerin karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmek ve çözümler sunmak için yapay zekâdan yararlanma yeteneklerini sergiledikleri "GITEX Global 2023" fuarının 43. oturumundaki etkinliklere yapay zekâ teknolojileri hâkim oldu.

Teknoloji üreticileri

Başkan Yardımcısı, Başbakan ve Dubai Hükümdarı Şeyh Muhammed bin Raşid el-Maktum bugün fuarın açılışını yaparak bu küresel etkinliğin önemini ve en son teknik ürün ve çözümlerin sunulduğu önemli bir küresel platform olarak etkisini vurguladı. Etkinlik, kırk yılı aşkın bir süredir teknoloji üreticileri ve geliştiricilerinin dünyadaki en büyük profesyonel buluşmalarından biri olarak konumunu sağlamlaştırmayı başardı.

Şeyh Muhammed bin Raşid şunları söyledi: "Kırk yılı aşkın bir süredir BAE, amacı teknolojinin ve dolayısıyla dünyanın geleceğini şekillendirmek için çabaları birleştirmek ve ortak bir çabayı teşvik etmek olan bir forumun parçası olarak dünyanın dört bir yanından en önde gelen yaratıcıları ve yenilikçileri Dubai'de ağırladı. Bu forum, dünya çapında teknolojik ilerleme sürecinin ilerletilmesinde etkili ve açık bir role sahip olan ve diğer tüm hayati sektörler üzerinde doğrudan etkisi bulunan stratejilerin, vizyonların ve ortaklıkların başlatıldığı bir platform olmuştur. GITEX'in istikrarlı büyümesi, dünyanın Dubai'ye yarın ve ötesi için teknoloji endüstrisinde önemli bir merkez olarak artan güveninin ikna edici bir göstergesidir. Etkinliğin süregelen başarısı, BAE ve Dubai'nin hızla gelişen teknolojik ortamda ilerleme, yenilikçilik ve uluslararası işbirliğini güçlendirme konusundaki kararlılığının bir kanıtıdır. Teknoloji endüstrisi için yeni olanaklar yaratma ve insan yaşamının kalitesinin arttırılmasına katkıda bulunacak yeni ortaklıklar kurma yönündeki taahhütlerimizi yerine getirmek için hiçbir çabadan kaçınmayacağız."

Yapay zeka

Yapay zeka, elektronik bulut, Web 3.0, siber güvenlik, iklim teknolojisi ve kentsel gelişim alanlarındaki yenilikleri ve trendleri keşfedecek olan GITEX Global 2023, yapay zeka dünyasındaki en son teknolojileri sunarken, "Her Şeyde Yapay Zeka” gibi etkinliklere de ev sahipliği yapacak.

“Her Şeyde Yapay Zeka" gibi etkinliklere ev sahipliği yaparken, bu yıl düzenlenen yapay zeka çözümleri ve konseptleri sergisi, bu teknolojinin yeteneklerini göstermek için yapay zekadan güç alan bin şirketin katılımına tanık oldu.

Yeni dönem

Microsoft BAE Genel Müdürü Naim Yazbek ise konu hakkında şunları söyledi: "Bugün yeni bir dijital dönüşüm çağına tanıklık ediyoruz. Yapay zeka, kağıt üzerindeki fikirlerden yarının dijital dünyasını inşa etmek için çeşitli sektörlerde ve toplumlarda devrimi ateşleyen bir araca dönüştü. Microsoft olarak, her ölçek ve türden kuruluş ve sektörü güçlendirmenin, onlara yapay zekanın gücünden sorumlu bir şekilde yararlanma fırsatı vereceğine inanıyoruz. Bu, şehirlerde niteliksel bir değişim yapmamızı ve iş yerlerinin şeklini yeniden hayal etmemizi sağlayan şeydir, böylece yaşam kalitesini iyileştirebiliriz. GITEX Global 2023'te bu inanılmaz yetenekleri sergilemek için uygun bir platform buluyoruz ve herkes için daha iyi bir gelecek ve daha bağlantılı bir dünya inşa etmede bu teknolojinin potansiyelinden faydalanmak için liderlik bayrağını taşımaktan memnuniyet duyuyoruz. GITEX Global, Microsoft gibi şirketlere teknolojik ilerlemenin bayraktarlığını yapma ve sektörlerin, ekonomilerin ve toplumların geleceğinin inşasında aktif bir rol üstlenme konusundaki kararlılıklarını teyit etme fırsatı sunduğu için birleştirici bir işbirliği platformu sağlıyor."

Yazbek, Microsoft'un devlet ve özel sektör kurumlarının yenilikçi araçlar ve kaynaklar elde etmesini sağlamayı amaçladığına dikkat çekerek şunları söyledi: "Onlara yapay zekânın devrim niteliğindeki potansiyelinden faydalanma, yenilikçi uygulamalarını yaratma ve kendileriyle ilişkili sektörler ve ekonomiler içinde paradigma değişimi sürecini yayma fırsatı veren her şeyi sağlamaya çalışıyoruz."

İnsan ile etkileşim

Ayrıca Deloitte Orta Doğu Yapay Zeka Enstitüsü, bazı özel sektörler için tasarlanmış büyük kapalı ve açık kaynak dil modellerini kullanan yapay zeka platformunun yeteneklerini, doğal ve sorunsuz bir konuşma deneyimi sağlayan kullanım durumlarını ve bir insanla etkileşime benzer bir etkileşim deneyimini inceledi.

Ayrıca Dijital Dubai Vakfı, jeneratif yapay zeka sistemi üzerinde çalışan ve Dijital Dubai tarafından geliştirilen interaktif platform "Dubai AI" projesini başlattı. Vakıf, platformun şehrin tüm sektörlerini kapsayan, resmi kaynaklarından gelen bilgilerle sürekli beslenen kapsamlı, interaktif ve birleşik bir bilgi kaynağı olmak için çalıştığını söyledi.

Platform, müşterilerin soru ve taleplerini gerçek zamanlı ve etkileşimli bir şekilde yanıtlamak üzere, üretken yapay zeka teknolojisiyle tasarlanmış, müşteriye yönelik kişisel bir dijital asistan olma özelliğini taşıyor.



"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
TT

"Esrarengiz" kehribarda 116 milyon yıllık tsunaminin izleri keşfedildi

Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)
Japonya'nın Minamisoma kıyılarına 2011'de tsunami dalgaları vurmuştu (AFP)

Rachel Clun 

Bilim insanları 116 milyon yıllık bir tsunaminin kanıtını bir kehribar içinde bulduklarını ve bunun muhtemelen bu doğa olayına dair en eski kayıt olduğunu düşünüyor.

Japonya'nın kuzeyindeki Hokkaido Adası'nda derin deniz tortularını inceleyen araştırmacılar Aya Kubota, Yusuke Takeda, Keewook Yi, Shin-ichi Sano ve Yasuhiro Iba, erken Kretase dönemine ait tortularda 114 ila 116 milyon yıl öncesine tarihlenen "olağanüstü zengin kehribar konsantrasyonları" keşfetti.

Nature'ın Scientific Reports'unda yayımlanan bulgulara ilişkin raporda araştırmacılar, kehribarın bir veya daha fazla tsunami tarafından okyanusa sürüklenerek havayla çok az temas etmiş olabileceğini öne sürüyor.

Fosilleşmiş ağaç reçinesi olan kehribar, nispeten hızlı kuruyan bir madde. Araştırmacılar, kehribarın havaya maruz kaldığında genellikle bir hafta gibi kısa bir sürede katılaştığını söylüyor.

Ancak araştırmacıların incelediği tortularda, "belirgin şekilde deforme olmuş" kehribar birikintileri bulundu. Bazıları reçinenin akan su tarafından değiştirildiğini gösteren, alev yapıları denen bir şekilde deforme olmuşken, diğerleri yumuşak reçinenin "akarak deniz tabanına kıvamlı bir şekilde yayıldığına" işaret eden düz kehribar şeritlere sahipti.
 

Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)Araştırmacılar, eski okyanus tortularını inceleyerek tsunamiye dair olası kanıtlar buldu (Aya Kubota/Yusuke Takeda/Keewook Yi/Shin-ichi Sano/Yasuhiro Iba)

Araştırmacılar, "Bu esrarengiz kehribarın derin deniz ortamında bulunmasının en muhtemel nedeni, büyük çaplı tsunamiler" diyor.

Bu reçine deformasyonlarının su altında meydana gelmesi, ormandan pelajik deniz tabanına doğrudan taşındıklarını ima ediyor. Karadan okyanusa bu kadar hızlı ve doğrudan bir taşıma, bir tsunamiyle tetiklenmiş olabilir.

Araştırmacılar, antik tortulardaki diğer kanıtların da bu teoriyi desteklediğini belirtiyor. Bunlar arasında, karadan gelen büyük miktarda bitki kalıntıları ve büyük dalgaların sürüklediği odun parçaları da vardı ve bunların çok az çürüme izi taşıması, açık okyanusa "hızla taşındıklarına" işaret ediyor.

Makalede, "Kiltaşındaki kütüklerin varlığı, çok sayıda odunun bulanık akıntılarla taşınmak yerine kopup sürüklenerek pelajik deniz tabanına battığını gösteriyor" ifadeleri kullanılıyor.

Bilim insanları açık okyanuslardaki diğer tortuların, büyük ölçekli eski tsunamiler veya benzer olaylar hakkında daha fazla kanıt sağlayabileceğini öne sürüyor.

Araştırmacılar, Holosen döneminden, yani yaklaşık 4 bin 200 yıl öncesinden daha eski bir tarihten kalma tsunami tortularının normalde tespit edilmediğini ve bunun da kısmen, yol açtıkları geniş çaplı yıkımdan geriye net belirtilerin kalmamasından kaynaklandığını söylüyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news