Biden'ın açıklamalarına rağmen Filistin ile İsrail arasında iki devletli çözüm imkansızlaştı mı?

ABD Başkanı Joe Biden, Delaware eyaletindeki Dover üssünde başkanlık helikopterinden inerken (AFP)
ABD Başkanı Joe Biden, Delaware eyaletindeki Dover üssünde başkanlık helikopterinden inerken (AFP)
TT

Biden'ın açıklamalarına rağmen Filistin ile İsrail arasında iki devletli çözüm imkansızlaştı mı?

ABD Başkanı Joe Biden, Delaware eyaletindeki Dover üssünde başkanlık helikopterinden inerken (AFP)
ABD Başkanı Joe Biden, Delaware eyaletindeki Dover üssünde başkanlık helikopterinden inerken (AFP)

İsrail ile Hamas arasındaki savaş yeni bir aşamaya girdi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bu yeni aşamayı ‘uzun ve zorlu’ olarak nitelendirirken ABD Başkanı Joe Biden, İsrail ve Filistin taraflarını savaş sonrası aşamayı ciddi şekilde düşünmeye çağırdı.

Biden, gazetecilere yaptığı açıklamada, iki devletli çözüm konusunda anlaşmaya varılmasının öncelik haline gelmesi gerektiğini belirtti. Biden, ‘İsrail-Filistin arasında Hamas'ın İsrail'e karşı başlattığı ve savaş çıkmasına neden olan 7 Ekim’deki saldırı öncesindeki duruma dönüş olmayacağını’ söyledi. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada, Biden'ın bu mesajı geçtiğimiz hafta Netanyahu'ya telefonla ilettiği belirtildi.

Associated Press’in (AP) haberine göre, kriz sona erdiğinde sonrasında olacaklara dair bir vizyon belirlenmesi gerektiğini söyleyen Biden, “Bize göre bu vizyon iki devletli çözüm olmalı” diye konuştu.

ABD Başkanı Joe Biden, 2022 Temmuzunda Ramallah'ı ziyareti sırasında Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas tarafından resmi törenle karşılandı (ABD Başkanının X platformundaki hesabından)
ABD Başkanı Joe Biden, 2022 Temmuzunda Ramallah'ı ziyareti sırasında Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas tarafından resmi törenle karşılandı (ABD Başkanının X platformundaki hesabından)

İsrail'in yanında bağımsız bir Filistin devleti kurulması anlamına gelen iki devletli çözüm için baskı yapmak, ABD’nin arabuluculuğunda yürütülen barış görüşmelerinin 2014 yılında, Yahudi yerleşim birimlerinin kurulması ve Filistinli esirlerin serbest bırakılması konusundaki anlaşmazlıklar nedeniyle çökmesinden bu yana hem ABD başkanları hem de diplomatlar için her zaman zor bir görev olurken iki devletli çözüm de geriledi.

Biden, Beyaz Saray’a gelişinin ilk günlerinde Filistin devletiyle ilgili çok az açıklamada bulundu. Bunun yanında geçtiğimiz yıl Batı Şeria'ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Biden, burada yaptığı açıklamada, Filistinlilere ABD’nin bir Filistin devletinin kurulmasını desteklediğine dair güvence vermesine rağmen, kalıcı barış görüşmelerine devam etmek için ‘uygun zeminin hazır olmadığını’ söyledi.

Hamas ile İsrail arasında savaş yaşandığı bir dönemde Biden, krizin bölgesel bir çatışmaya dönüşebileceği endişesiyle açıklamalarında, bombardımanların sona ermesi ve ateşkes yapılmasının ardından iki devletli çözümün göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulamaya başladı.

Biden, kısa bir süre öncesine kadar, Filistinlilerle barış müzakerelerini canlandırmak yerine İsrail ile Arap ülkeleri arasındaki normalleşme çalışmalarıyla ilgileniyordu.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Biden yönetiminin 7 Ekim'den kısa süre önce dış politikasını anlatan uzun bir yazı yazmış, ancak Filistin devletinden bahsetmemişti. Daha sonra makalenin değiştirilmiş bir versiyonu yayınlandı. Bu yeni versiyonda ABD yönetiminin iki devletli çözüm konusundaki kararlılığı teyit edildi.

Ancak Biden'ın savaş sonrası aşamayla ilgili vizyonu, çeşitli engellerle karşı karşıya. Bu engellerin başında İsrail aşırı sağının, Batı Şeria’da ve Gazze Şeridi’nde kurulacak bir devletin etkisiz olacağına inanması geliyor.

Batı Şeria'nın bazı kısımlarını idare eden Filistin Yönetimi, bu bölgelerde halkın güvenine sahip değil. Bunun yanında 2024 yılında ABD’de başkanlık seçimlerinin yapılacak olması, ABD Başkanı’nın uygun bir arabulucu olmasını engelliyor.

ABD Başkanı Joe Biden, Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile görüşürken (AFP)
ABD Başkanı Joe Biden, Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile görüşürken (AFP)

ABD’de hem Demokratların hem de Cumhuriyetçilerin yönetimlerinden bazılarında görev yapmış olan ABD’li Ortadoğu uzmanı Aaron David Miller, Biden'ın iki devletli çözüme ilişkin açıklamalarını ‘iddialı sözler’ olarak nitelendirdi.

İki devletli çözümün gerçekleşme ihtimalinin çok az, hatta imkansız olduğunu söyleyen Miller, “İki devletli çözüm çağrısı, Las Vegas'taki Yahudi Cumhuriyetçi İttifakı zirvesinde dile getirildi. Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayları, Biden'ın İsrail'e yönelik politikasını eleştirdiler ve Demokrat Partili yönetimin ABD'deki anti-semitizmi kınamada başarısız olduğunu değerlendirdiler” ifadelerini kullandı.

Kimliğinin açıklanmasını istemeyen Beyaz Saray’dan bir yetkili, Beyaz Saray'ın Biden'ın iki devletli çözüm çağrısının ‘iddialı olduğu ve belki de yakın bir gelecekte gerçekleştirilemeyeceğinin farkında olduğunu’ söyledi.

Beyaz Saray yetkilisi, “Biden, umut dağıtmasının ve yönetiminin iki devletli çözümü desteklediğini teyit etmesinin önemli olduğuna inanıyor” şeklinde konuştu.

Bush ve Clinton yönetimleri sırasında ABD’nin Ortadoğu Barışı Özel Elçisi olarak görev yapan Dennis Ross ise şu değerlendirmeyi yaptı:

Şu anki çatışmanın ne zaman biteceği belli olmasa da bundan sonrasının planlanması gerekiyor. Filistinlileri görmezden geldiğimiz zamanlara geri dönmemiz artık mümkün değil.

Biden’ın bir yandan Gazze’de sivillerin durumunun kötüleşmesinden duyduğu endişeyi dile getirirken diğer yandan İsraillilerin askeri operasyonlarının kendi kararları olduğunu söylemesi, arabulucu olarak güvenilirliğini etkileyebilir.

Biden’ın Beyaz Saray’da ABD’nin önde gelen Müslüman isimleriyle kapalı kapılar ardında yaptığı toplantıda katılımcılar, Biden'ın, İsrail'in Gazzelilere uyguladığı ‘toplu cezalandırma’ karşısındaki sessizliğinin, özellikle bazı eyaletlerdeki yoğun bir nüfusa sahip olmaları nedeniyle 2024 seçimlerini etkileyebilecek olan Arap ve Müslüman Amerikalılarla olan ilişkilerini zayıflattığını vurguladı.

Katılımcılar ayrıca, Biden'ın, Hamas Sağlık Bakanlığı'nın Gazze'de çoğunluğunu kadınlar ve çocukların oluşturduğu 8 binden fazla kişinin öldüğü açıklamasında belirtilen rakamlara ‘güvenmediği’ yönündeki açıklamasıyla ilgili endişelerini dile getirdi.

Öte yandan Demokrat Parti’den bazı yetkililer, Biden'ın Gazze'deki savaşı ele alma biçiminin, Biden ve Demokrat Parti ile Filistinlilere büyük sempatisi olan ve çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu Amerikalı Arap seçmenler arasındaki ilişkileri etkileyeceğinden endişe ediyor.



İran geniş çaplı füze tatbikatlarına başladı

Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.
Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.
TT

İran geniş çaplı füze tatbikatlarına başladı

Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.
Ulusal Güvenlik Konseyi'ne bağlı Nour News Ajansı tarafından yayınlanan bir fotoğrafta, yeri belirtilmeyen füze tatbikatları görülüyor.

İran medyası, ülke genelindeki çeşitli illerde füze denemelerinin başladığını bildirdi.

İran Devrim Muhafızları'na bağlı Fars Haber Ajansı, görgü tanıklarının ifadelerine ve vatandaşlardan gelen haberlere dayanarak, İran genelinde çeşitli yerlerde füze denemelerinin yapıldığını belirtti.

Haberlere göre, füzeler Loristan eyaletinin başkenti Hürremabad'da, Batı Kürdistan eyaletinin (batı) Mahabad şehrinde, İsfahan'da, Tahran'da (merkez) ve ülkenin kuzeydoğusundaki Horasan eyaletinin başkenti Meşhed'de görüldü.


Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
TT

Sarı hattı etkisiz hale getirmek... Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını tehdit eden bir pazarlık kozu

Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)
Gazze şehrindeki enkaz yığınları arasında Hamas mensupları ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) üyeleri (AFP)

ABD’nin Miami kentinde yapılan Gazze anlaşması çerçevesindeki dörtlü arabuluculuk toplantısının sonuçları, haftalar sürebilecek istişarelere işaret ediyor. İsrail kaynaklarından sızan bilgiler, Gazze Şeridi’nin kontrol altındaki alanının yüzde 50’sinden fazlasını kapsayan ve Hamas’ın bulunmadığı bölgede silahsızlandırma olasılığına dair ipuçları veriyor.

Sızıntılar, sarı hat bölgesinde ikinci aşamadan bağımsız kısmi bir yeniden imar planının hazırlandığını öne sürüyor. Uzmanlar, bu hamleyi, arabulucular ve Hamas üzerinde baskı kurmak için bir araç olarak değerlendiriyor; amaç, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahlarını bırakmasını sağlamak.

Uzmanlar, tek taraflı girişimlerin, Gazze anlaşmasının ikinci aşamasını aksatabileceğini ve İsrail’in bölgeyi bölme ve tamamen çekilmeme hedeflerine hizmet edebileceğini belirtiyor. İlk aşaması 10 Ekim’de uygulamaya konulan barış planının maddeleri de bu olasılıklara işaret ediyor.

İsrail Kanal 12 televizyonuna konuşan bir güvenlik kaynağı, ordunun sarı hat bölgesinde silahsızlandırma çalışmalarını tamamlamak üzere olduğunu belirtti. Kaynağa göre, söz konusu bölge Gazze Şeridi’nin doğusunda yer alıyor ve toplam alanın yaklaşık yüzde 52’sini kapsıyor.

Ekim ayında imzalanan Gazze anlaşmasından bu yana, sarı hat içinde faaliyet gösteren altı tugay, yer üstü ve yer altındaki altyapının onlarca kilometresini yok etti. Aynı kaynak, Hamas’ın kontrol ettiği bölgelerde silahsızlandırmanın önemine dikkat çekti.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel’den aktardığına göre İsrail ordusu cumartesi günü, Han Yunus’un güneyinde sarı hattın İsrail tarafında Hamas’a ait tünellerin patlatıldığını ve yıkıldığını gösteren görüntüler paylaştı.

Bu adımlar, Yedioth Ahronoth gazetesinin yaklaşık bir hafta önce aktardığı habere göre, Tel Aviv’in, ABD talebi üzerine Gazze Şeridi’nde enkaz kaldırma maliyetlerini karşılamayı ve geniş çaplı mühendislik çalışmalarını üstlenmeyi ilk etapta kabul etmesinin ardından geldi. Haberde, Refah bölgesinde yeniden imar için bir alanın boşaltılmasının planlandığı ifade edildi.

Buna karşılık Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati cumartesi günü yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nde yeniden imar çalışmalarının acilen başlatılması gerektiğini vurguladı. Abdulati, tek taraflı çözümleri veya Filistin topraklarının demografik ve coğrafi yapısını değiştirme girişimlerini reddettiklerini ve Filistin halkının topraklarından zorla çıkarılmasına izin verilmeyeceğini belirtti.

dcfr
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc'de İsrail ordusu tarafından çizilen sarı hattı temsil eden beton blok (AFP)

Mısır Dış İlişkiler Konseyi üyesi ve İsrail konularında uzman akademisyen Ahmed Fuad Enver, sarı hattın silahsızlandırılmasıyla ilgili açıklamaların İsrail tarafından yapılan belirsiz ve baskı amaçlı beyanlar olduğunu belirtti. Enver, bu adımların ikinci aşamayı etkilemeyi amaçladığını vurguladı.

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal ise sızıntıları, arabulucular ve Hamas üzerinde ‘doğrudan baskı’ kurma girişimi olarak nitelendirdi. Nazzal, Hamas’ın silahsızlandırılmasının zaman alacağını ve uygulanmasının zorluklar içereceğini, ayrıca İsrail içinde sahte zafer algısı yaratmayı hedeflediğini ifade etti.

Söz konusu tartışmalar, Miami’de yapılan toplantının sonuçlarıyla eş zamanlı olarak gerçekleşti. Mısır, Katar, Türkiye ve ABD’yi temsil eden arabulucuların açıklamasına göre, ABD’nin gönderdiği diplomat Steve Witkoff’un X hesabından aktardığı mesajda, ikinci aşama görüşmelerinde Gazze’de birleşik otorite altında sivil ve kamu düzeninin korunmasını sağlayacak bir yönetim organının güçlendirilmesine vurgu yapıldığı belirtildi. Arabulucular, geçiş sürecinde sivil ve güvenlik alanları ile yeniden inşayı yönetmek üzere Barış Konseyi’nin kurulması ve aktif hale getirilmesine destek verdiklerini açıkladı.

xscdfg
Gazze Şeridi’ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü mensupları, 2023 yılında er-Rimal mahallesinde yıkılan bir binanın enkazı arasında ceset arıyor. (AFP)

Arabulucular, tüm taraflara yükümlülüklerini yerine getirme, itidal gösterme ve denetim mekanizmalarıyla iş birliği yapma çağrısında bulundu. Ayrıca ikinci aşamanın uygulanmasını ilerletmek amacıyla önümüzdeki haftalarda görüşmelerin devam edeceği açıklandı.

Ahmed Fuad Enver, ikinci aşama için geri sayımın başladığını belirterek, “İsrail’in bu aşamaya girmesi için zorunlu bir süreç olacak… Ocak ayında bunu görebiliriz” dedi.

Nizar Nazzal ise Miami toplantısının ikinci aşamanın ana hatlarını çizdiğini, Barış Konseyi, Gazze Yönetim Komitesi ve istikrar güçlerinin oluşturulmasının uygulamaya konduğunu söyledi. Nazzal, buna bağlı olarak İsrail’in, silahsızlandırma ve saldırıların devamı gibi engellere rağmen ABD baskısı altında ikinci aşamaya katılmak zorunda kalacağını ifade etti.


İran: Füze programımız savunma amaçlıdır ve müzakere konusu değildir

Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)
Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)
TT

İran: Füze programımız savunma amaçlıdır ve müzakere konusu değildir

Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)
Tahran'da düzenlenen askerî geçit töreninde görülen İran balistik füzeleri (Arşiv – Reuters)

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi bugün yaptığı açıklamada, İran’ın füze programının savunma amaçlı olduğunu ve müzakere edilemeyeceğini belirtti.

Bekayi, “İran'ın saldırganları caydırmak için tasarlanmış savunma yetenekleri hakkında hiçbir koşulda tartışma yapılmasına yer yoktur” dedi.

Amerikan medyasında yer alan haberlere göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’dan İran’ın balistik füze programındaki herhangi bir genişlemenin hızlı bir müdahaleyi gerektirebilecek bir tehdit oluşturduğunu belirten bir brifing alması bekleniyor.

sdf
İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO), ülkenin güneyindeki Hürmüz Boğazı'nda düzenlenen askeri tatbikat sırasında füze ateşledi. (EPA)

İsrailli güvenlik kaynakları, İran’ın nükleer programını yeniden canlandırma yönünde adımlar atmaya başladığına dair bir dizi işaret bulunduğunu, ancak uranyum zenginleştirmeyi henüz yeniden başlatmadığını açıkladı. Şarku’l Avsat’ın Maariv gazetesinden aktardığına göre, son haftalarda İsrail ve ABD’nin önceki saldırılarında tahrip edilen nükleer reaktörler çevresinde sürekli bir hareketlilik gözlemleniyor.

Kaynaklar, ayda ortalama 3 bin balistik füze üretimi için yoğun çabalar sarf edildiğini belirtti. Bu füzeler eski nesil ve düşük isabetli olmasına rağmen, hedeflerine ulaşanlar ciddi yıkıma yol açabiliyor.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ise dün yaptığı açıklamada, Tahran’ın ‘yeni bir saldırı olasılığını göz ardı etmediğini’, ancak ülkenin ‘tam anlamıyla ve öncesine göre daha fazla’ hazır olduğunu belirtti. Arakçi, bu hazırlığın amacının savaşı önlemek olduğunu, savaş istemek olmadığını vurguladı ve İran’ın haziran ayındaki saldırılarda zarar gören altyapıyı yeniden inşa ettiğini kaydetti.

fgt
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ve ekibi, 12 Nisan'da Maskat'ta Amerikan heyetiyle yapılan dolaylı görüşmelerin ardından gerçekleştirilen ilk tur görüşmelerin arasında (Arşiv – AFP)

Nükleer tesislerine yönelik saldırılardan önce İran, uranyumu yüzde 60 oranında zenginleştiriyordu. Bu oran, askeri kullanım seviyesine yakın kabul ediliyor. UAEA, savaşın başlaması sırasında İran’ın yaklaşık 441 kilogram bu düzeyde zenginleştirilmiş uranyuma sahip olduğunu bildirmiş, ancak 13 Haziran’dan bu yana stokları doğrulamanın mümkün olmadığını açıklamıştı.

Batılı ülkeler, bu seviyede zenginleştirmenin sivil bir ihtiyaç olmadığını savunurken, UAEA İran’ın yüzde 60 oranında uranyum zenginleştiren, nükleer silaha sahip olmayan tek ülke olduğunu belirtiyor.