İran-Türkiye zirvesi ‘son dakika’ iptal edildi

Gazze savaşıyla ilgili zıtlaşmalar ve ‘roller’ konusundaki rekabete ilişkin değerlendirmeler.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi geçtiğimiz günlerde Tahran’da bir etkinliğe katılımı sırasında (DPA)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi geçtiğimiz günlerde Tahran’da bir etkinliğe katılımı sırasında (DPA)
TT

İran-Türkiye zirvesi ‘son dakika’ iptal edildi

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi geçtiğimiz günlerde Tahran’da bir etkinliğe katılımı sırasında (DPA)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi geçtiğimiz günlerde Tahran’da bir etkinliğe katılımı sırasında (DPA)

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, dün Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapılması planlanan zirveden son anda vazgeçti. Ankara ve Tahran’daki Türk ve İran tarafları eş zamanlı olarak, Reisi’nin Ankara ziyaretinin askıya alındığını duyurdu. Türk tarafı daha önce bu görüşmeye büyük bir ilgi göstermişti.

Erdoğan, 11 Kasım’da Riyad Arap-İslam Zirvesi’nden dönerken kendisine eşlik eden Türk gazetecilere, İranlı mevkidaşının ayın 28’inde Türkiye’yi ziyaret edeceğini ve İsrail ile Hamas arasındaki Gazze’deki savaşa ortak bir yanıt formüle etmeye odaklanacaklarını söylemişti.

Ayrıca isimlerinin açıklanmaması kaydıyla Şarku’l Avsat’a konuşan diplomatik kaynaklar, ziyaretin aniden askıya alınmasının İran Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’ye İsrail’e karşı sert söylemlerin ötesine geçen bir tavır alması için baskı yapma girişiminden kaynaklandığını açıkladılar. Reisi’nin, büyükelçisini istişare için çağırmasına rağmen İsrail ile ilişkilerinin devam etmesi nedeniyle Türkiye üzerinde daha fazla baskı kurmak istediğini belirttiler.

Öte yandan gözlemciler, Gazze’deki savaşın Ankara ve Tahran arasındaki zıtlaşmaları ortaya çıkardığı ve belki de “roller üzerinde ve Hamas’ın tutumunu etkileme hususunda bir nevi rekabet” olabileceği görüşündeler. Gözlemciler bu görüşlerini, dört günlük insani aranın başlamasıyla cuma günü Hamas’ın 10 Taylandlı rehineyi bırakırken yaptığı açıklamalara dayandırıyor. Zira İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, Tahran’ın Taylandlı yetkililerin talebi üzerine onların salınması için arabuluculuk rolü üstlendiğini açıklamasına rağmen, Hamas Taylandlı rehinelerin serbest bırakılmasının Erdoğan’ın talebine yanıt olarak yapıldığını kaydetmişti.



UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
TT

UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin yankıları sürüyor. 

İsrail'in köklü gazetelerinden Haaretz'in savunma analisti Amos Harel'in kaleme aldığı yazıda, UCM kararının İsrail'e karşı silah ambargosu taleplerini artırabileceğine dikkat çekiliyor.  

Gazetenin görüştüğü Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstütüsü'nden Eran Şamir-Borer, UCM'nin kararını eleştirirken, sürecin bu noktaya varmasında Tel Aviv yönetiminin yol açtığına işaret ediyor. 

Analist, İsrail'de Gazze savaşıyla ilgili bağımsız bir inceleme yürütülse UCM'nin böyle bir karar vermek durumunda kalmayacağını savunarak şunları söylüyor: 

Devlet hiçbir şey yapmadı, kafasını kuma gömdü.

Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşında muhalefet kanadı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki radikal sağcı koalisyonun kararlarının incelenmesi için defalarca komisyon kurulmasını talep etmişti. Ancak Netanyahu, araştırma komisyonu kurulmasına savaş bitene kadar karşı olduğunu söylemişti. 

İsrail'in ekonomi gazetelerinden Globes'taki analizde UCM kararının, İsrail'in Gazze işgalini eleştirenlerle Tel Aviv'e silah satışının yasaklanmasını isteyenlerin elini güçlendirdiği yorumu paylaşılıyor. 

Haberde, İsrail'in askeri teçhizatının yüzde 30'unun Almanya tarafından gönderildiği hatırlatılıyor. UCM kararının, Berlin hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki ısrarcılığının zayıflamasına yol açabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

UCM'nin merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde yer alıyor. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, mahkemenin tutuklama emrini uygulayacaklarını duyurmuştu. 

Ancak sivil toplum kuruluşları (STK), Hollanda'nın İsrail'e silah gönderen ülkeler arasında yer aldığına dikkat çekerek ambargo talebiyle Lahey'de hükümete karşı dün dava açtı. Mahkeme, talebe ilişkin kararını 13 Aralık'ta açıklayacak.

Diğer yandan Times of Israel, UCM kararından önce de son dönemde İsrail'e silah tedarikinin durdurulması çağrılarının arttığına işaret ediyor. Haberde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail'e ambargo talep ettiği mektubu 1 Kasım'da Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'ne gönderdiği hatırlatılıyor. Ortak mektupta aralarında Rusya ve Çin'in de yer aldığı 52 ülkenin imzası var. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da geçen ayki açıklamasında Gazze savaşının sonlandırılması için İsrail'e silah ambargosu çağrısı yapmıştı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Macron'a destek verirken, Netanyahu açıklamaya tepki göstermişti. 

İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan ABD, UCM'yi kuran Roma Statüsü'ne taraf değil. ABD Başkanı Joe Biden, UCM kararını "rezalet" diye nitelerken, Netanyahu mahkemeyi "Yahudi düşmanlığıyla" suçlamıştı. İsrail de üye devletler arasında yer almıyor ve UCM'nin yargı yetkisini tanımıyor.

Independent Türkçe, Haaretz, Globes, Times of Israel, AP