ABD askeri uçağının Japonya açıklarında düşmesinin ardından kayıp 7 kişiden hala iz yok

Fotoğrafın sağında, denize düşen ABD askeri uçağı V-22 Osprey’e ait olduğu düşünülen bir cisim... Nesne, 30 Kasım 2023’te Japonya’nın batısındaki Yakushima Adası açıklarında bir balıkçı teknesinin yanında yüzüyor (Reuters)
Fotoğrafın sağında, denize düşen ABD askeri uçağı V-22 Osprey’e ait olduğu düşünülen bir cisim... Nesne, 30 Kasım 2023’te Japonya’nın batısındaki Yakushima Adası açıklarında bir balıkçı teknesinin yanında yüzüyor (Reuters)
TT

ABD askeri uçağının Japonya açıklarında düşmesinin ardından kayıp 7 kişiden hala iz yok

Fotoğrafın sağında, denize düşen ABD askeri uçağı V-22 Osprey’e ait olduğu düşünülen bir cisim... Nesne, 30 Kasım 2023’te Japonya’nın batısındaki Yakushima Adası açıklarında bir balıkçı teknesinin yanında yüzüyor (Reuters)
Fotoğrafın sağında, denize düşen ABD askeri uçağı V-22 Osprey’e ait olduğu düşünülen bir cisim... Nesne, 30 Kasım 2023’te Japonya’nın batısındaki Yakushima Adası açıklarında bir balıkçı teknesinin yanında yüzüyor (Reuters)

Japonya Sahil Güvenlik birimi dün gece yaptığı açıklamada, ABD askeri uçağı V-22 Osprey’in çarşamba günü Japonya’nın güneyindeki Yakushima Adası yakınında düşmesi sonucu kaybolan yedi ABD Hava Kuvvetleri mensubu hakkında henüz hiçbir bulguya ulaşılamadığını duyurdu.

Fransız Haber Ajansı’na (AFP) göre, uçak düştükten sonra denizde bir kişinin cansız bedenine ulaşıldı. Ancak uçakta bulunan diğer yedi kişiden hiçbiri bulunamadı.

Sahil Güvenlik, olaydan 24 saat sonra yaptığı açıklamada, ‘kayıp kişilerle ilgili herhangi bir delil bulunamadığını’ duyurdu.

Açıklamada, sonarın su altında bir cisim tespit etmesi üzerine kurtarma ekiplerinin perşembe günü dalış yaptığı, ‘ancak denizin dibinde sadece kayaların bulunduğu’ ve operasyonun bugün de devam edeceği belirtildi.

Uçak çarşamba günü içindeki sekiz kişiyle birlikte düşmüştü. Japonya Savunma Bakanı, ölümcül kazanın ardından ülkedeki ABD kuvvetlerinden Osprey uçuşlarının askıya alınmasını istediğini söylemişti.

ABD Hava Kuvvetleri Özel Operasyonlar Komutanlığı, kaza sırasında uçağın Japonya’daki Yokota Hava Üssü dışında ‘rutin eğitim görevinde’ olduğunu ve ‘kazanın nedeninin şu anda bilinmediğini’ açıkladı.

Sahil Güvenlik tarafından yayınlanan fotoğraflarda, Yakushima açıklarındaki sularda alabora olmuş sarı bir cankurtaran botu ve enkaz parçaları görülüyordu. Daha sonra yayınlanan diğer fotoğraflarda uçağın parçaları olduğu düşünülen cisimler görüldü.

Kagoshima eyaletindeki bir acil durum yönetim yetkilisi, AFP’ye verdiği demeçte “Polis, bir Osprey uçağının sol motorunun yandığına dair bir rapor aldı” ifadelerini kullandı.

Japon NHK kanalı bir tanığın şu sözlerini aktardı:

“Osprey’in Yakushima Havaalanı’na doğru uçarken kendi etrafında bir iki tur döndüğünü gördüm. Daha sonra turuncu ışık söndü… 10 saniye geçmemişti ki okyanusa düştü.”

Yakushima Adası, Japonya’nın en güneyindeki Kyushu Adası’nın güneyinde yer alıyor.

Dünkü büyük arama operasyonuna polis ve yerel kurtarma ekiplerinin yanı sıra altı gemi ve iki uçak katıldı.

Kazalar silsilesi

Japonya yakınlarına düşen Osprey uçağı (Balık Kartalı anlamına geliyor) dikey kalkış ve iniş yapabilme yeteneğine sahip. Ayrıca uçağa manevra kabiliyeti kazandırmak için yukarıya doğru yönlendirilebilen veya normal bir uçak gibi yatay olarak uçmak için ileri doğru yönlendirilebilen hareketli kanatları bulunuyor.

Bu uçak, başta nakliye olmak üzere çeşitli görevleri üstleniyor ve Donanma ve Deniz Piyadeleri’nin filosundaki en güzide uçaklardan biri sayılıyor.

Bu kaza, Ağustos ayında kuzey Avustralya’da başka bir Osprey askeri uçağının düşmesinin ardından gerçekleşti. Kaza sonucunda uçaktaki 23 kişiden üç ABD Deniz Piyadesi hayatını kaybetmişti.

Boeing MV-22B Osprey, yerel güçlerin askeri eğitimi sırasında Darwin’in kuzeyindeki Melville Adası’na düşmüştü.

Osprey tip uçakların geçtiğimiz yıllarda yaşadığı çok sayıda kaza nedeniyle seyir güvenliği sicili birçok soruyla karşı karşıya kaldı.

Nisan 2000’de ABD’nin Arizona eyaletinde bir eğitim görevi sırasında meydana gelen başka bir uçak kazasında 19 Deniz Piyadesi hayatını kaybetmişti.

2017 yılında Avustralya’nın kuzey kıyısı açıklarında yüzen bir deniz platformuna inmeye çalışan bir Osprey uçağının bir nakliye gemisinin uç kısmına çarparak düşmesinin sonucunda da üç Deniz Piyadesi hayatını kaybetmişti.

Dün Japonya Savunma Bakanı Kihara Minoru, son olaydan sonra tekrar ABD ordusundan uçuşları askıya almasını istedi.

Bakanın talebi, Japonya’daki ABD Kuvvetleri Komutanı Ricky N. Rupp ile yaptığı görüşmeden önce geldi. Bakan ülkesinin, ABD kuvvetlerinden, ‘arama kurtarma operasyonları hariç, güvenlikleri teyit edilene kadar’ bu uçakların uçuşlarını durdurmalarını istediğini söyledi.

Japonya’da yaklaşık 54 bin asker bulunduran ABD Ordusu, uçuşların askıya alınması talebiyle ilgili henüz bir yorumda bulunmadı.

Japonya hükümet sözcüsü Hirokazu Matsuno, Japon ordusunun Osprey uçağının uçuşlarını ‘güvenliği teyit edilene kadar’ askıya aldığını, kazadan dolayı üzüntü duyduğunu ve başsağlığı dilediğini duyurdu.



Batı Şeria'da öldürülen Türk asıllı ABD vatandaşı aktivistin ailesi İsrail'i suçluyor ve bağımsız soruşturma talep ediyor

Aktivist Ayşe Nur Ezgi Eygi'nin Uluslararası Dayanışma Hareketi  tarafından sağlanan fotoğrafı (AP)
Aktivist Ayşe Nur Ezgi Eygi'nin Uluslararası Dayanışma Hareketi tarafından sağlanan fotoğrafı (AP)
TT

Batı Şeria'da öldürülen Türk asıllı ABD vatandaşı aktivistin ailesi İsrail'i suçluyor ve bağımsız soruşturma talep ediyor

Aktivist Ayşe Nur Ezgi Eygi'nin Uluslararası Dayanışma Hareketi  tarafından sağlanan fotoğrafı (AP)
Aktivist Ayşe Nur Ezgi Eygi'nin Uluslararası Dayanışma Hareketi tarafından sağlanan fotoğrafı (AP)

İşgal altındaki Batı Şeria'da İsrail yerleşimlerine karşı düzenlenen bir protesto gösterisi sırasında vurularak öldürülen Türk asıllı ABD vatandaşı aktivistin ailesi, İsrail ordusunu bir sivili ‘vahşice’ öldürmekle suçlayarak, kızlarının ölümüyle ilgili bağımsız bir soruşturma başlatılmasını talep etti. 26 yaşındaki Ayşenur Ezgi Eygi, dün (Cuma) işgal altındaki Batı Şeria'nın Beyta beldesinde düzenlenen gösteride ‘başından bir kurşunla’ vuruldu. İşgal karşıtı Uluslararası Dayanışma Hareketi'nde gönüllü barış aktivisti olan kurbanın ailesi yaptığı açıklamada şunları söyledi: “O, İsrail ordusu tarafından hukuka aykırı bir şekilde hayatımızdan koparıldı. ABD vatandaşı olan Ayşenur, İsrail askeri tarafından öldürüldüğünde barışçıl bir şekilde adaleti savunuyordu.”

Kurbanın ailesi bağımsız bir soruşturma talep etti. Aile tarafından yapılan açıklamada, “Ayşenur'un ölüm koşulları göz önüne alındığında, bir İsrail soruşturması uygunsuz olacaktır. Başkan Joe Biden, Başkan Yardımcısı Kamala Harris ve Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ı bir Amerikan vatandaşının hukuksuz bir şekilde öldürülmesine ilişkin bağımsız bir soruşturma talimatı vermeye ve sorumluların tam olarak hesap vermesini sağlamaya çağırıyoruz” denildi.

Beyaz Saray bugün (Cumartesi) erken saatlerde, Filistinli yetkililere göre ABD vatandaşı aktivistin öldürülmesinden ‘derin rahatsızlık’ duyduğunu belirterek, İsrail'e uluslararası toplumda büyük tepkilere neden olan cinayeti soruşturması çağrısında bulundu.

Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, Washington'un ‘daha fazla bilgi için İsrail hükümetine ulaştığını ve olayla ilgili bir soruşturma talep ettiğini’ belirterek, trajik ölüm karşısında derin bir şok yaşadıklarını ifade etti.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “Bu trajik kayıptan dolayı büyük üzüntü duyuyoruz. Yapılması gereken en önemli şey, gerçek bilgileri toplamaktır” diyerek, eylemlerin ve sonuçların ‘gerçeklere dayanacağını’ kaydetti.

Filistin yanlısı Uluslararası Dayanışma Hareketi'nin üyesi olan Eygi'nin dün İsrail yerleşimlerine karşı düzenlenen haftalık gösterinin bir parçası olarak Beyta beldesinde bulunduğu belirtildi. Filistin topraklarında yabancı gönüllüleri organize eden Uluslararası Dayanışma Hareketi, İsrail güçlerinin dün sabah haftalık protesto sırasında uluslararası insan hakları aktivistini ‘kasten vurarak öldürdüğünü’ bildirdi. Şarku’l Avsat’ın The Guardian'dan aktardığı habere göre hareket gönüllünün ismini vermedi.

 Filistinli sağlık görevlileri, Batı Şeria'da yerleşim karşıtı protesto gösterisinde İsrail askerleri tarafından vurularak öldürülen 26 yaşındaki Ayşenur Ezgi Eygi'nin cesedini taşıyor. (AP)Filistinli sağlık görevlileri, Batı Şeria'da yerleşim karşıtı protesto gösterisinde İsrail askerleri tarafından vurularak öldürülen 26 yaşındaki Ayşenur Ezgi Eygi'nin cesedini taşıyor. (AP)

Uluslararası Dayanışma Hareketi’nden yapılan açıklamada şöyle denildi: “Çoğunlukla erkek ve çocukların namaz kıldığı gösteri, bir tepede konuşlanmış İsrail ordusu tarafından şiddetle karşılandı. Gönüllü, Nablus'taki yerel bir hastaneye kaldırıldıktan kısa bir süre sonra hayatını kaybetti.”

Türkiye ve Katar, Türk asıllı ABD vatandaşı aktivistin Batı Şeria'da Nablus'un güneyindeki Beyta beldesinde ‘yerleşimlere karşı barışçıl bir gösteriye’ katıldığı sırada öldürülmesini kınadı. Filistin resmi haber ajansı WAFA, bir ABD vatandaşının Batı Şeria'nın kuzeyinde yerleşim karşıtı yürüyüşe katıldığı sırada İsrail güçleri tarafından vurularak öldürüldüğünü bildirdi. Türkiye, aktivistin ‘İsrail işgal askerleri’ tarafından öldürüldüğünü söylerken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu ‘vahşi’ eylemi kınadı.

WAFA’nın tıbbi kaynaklara dayandırdığı haberinde, Eygi’nin kritik kafa travmasıyla hastaneye kaldırıldıktan sonra hayatını kaybettiği belirtildi.

Nablus Valisi Gassan Daglas, işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kentinde bulunan bir hastane morgunda, Türk asıllı ABD vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi ve 13 yaşındaki Filistinli Bana Bekr’in cesetleri önünde konuşuyor. (AFP)Nablus Valisi Gassan Daglas, işgal altındaki Batı Şeria'nın Nablus kentinde bulunan bir hastane morgunda, Türk asıllı ABD vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi ve 13 yaşındaki Filistinli Bana Bekr’in cesetleri önünde konuşuyor. (AFP)

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre İsrail ordusu, güçlerinin ‘askerlere taş atan ve onlara tehdit oluşturan şiddet kışkırtıcısına ateş ederek karşılık verdiğini’ belirtti.

Son yıllarda Filistin yanlısı göstericiler, Beyta beldesine bakan ve aşırı sağcı İsrailli bakanlar tarafından desteklenen Eviatar yerleşimine karşı haftalık protestolar düzenliyor. Birleşmiş Milletler (BM), Eygi'nin dünkü gösteri sırasında başından vurulduğunu ve Rafidiya Hastanesi de aldığı yaralar nedeniyle öldüğünü doğruladı.

İsrail 1967'den bu yana Batı Şeria'yı işgal altında tutuyor ve Gazze Şeridi'ndeki savaşın patlak vermesinden bu yana bölgedeki operasyonlarını yoğunlaştırdı. Filistin Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail güçleri ya da yerleşimciler 7 Ekim'den bu yana, Batı Şeria'da en az 660 Filistinliyi öldürdü. İsrailli yetkililere göre aynı dönemde bölgedeki Filistinlilerin saldırılarında aralarında güvenlik personelinin de bulunduğu en az 23 İsrailli öldürüldü.