Myanmar'da isyancıların ilerleyişi sürüyor: "İlk kez bir eyaletin başkenti düşebilir"

"Silahlı etnik gruplarla cunta askerleri arasındaki çatışmalarda 500 bin kişi yerinden oldu"

Myanmar'da ordunun 2021'de yönetime el koymasının ardından aynı yıl geniş çaplı protestolar düzenlenmişti (Reuters)
Myanmar'da ordunun 2021'de yönetime el koymasının ardından aynı yıl geniş çaplı protestolar düzenlenmişti (Reuters)
TT

Myanmar'da isyancıların ilerleyişi sürüyor: "İlk kez bir eyaletin başkenti düşebilir"

Myanmar'da ordunun 2021'de yönetime el koymasının ardından aynı yıl geniş çaplı protestolar düzenlenmişti (Reuters)
Myanmar'da ordunun 2021'de yönetime el koymasının ardından aynı yıl geniş çaplı protestolar düzenlenmişti (Reuters)

Myanmar'da isyancılar, cuntaya karşı başlattıkları savaşta ilk kez bir eyaletin başkentini ele geçirmeye yaklaştı. 

Fransız haber ajansı AFP, darbe karşıtlarının kurduğu Ulusal Birlik Hükümeti'nin (NUG) silahlı kanadı Halk Savunma Güçleri'nin (PDF), Tayland sınırındaki Karenni eyaletinin başkenti Loikaw'ı ele geçirmek için ilerlediğini yazdı.

PDF lideri Lin Lin, savaşçıların çoğunun Loikaw'dan olduğunu belirterek, "Evimize dönmek için elimizden geleni yapıyoruz. Ordu şu anda savunmaya çekildi, zayıfladılar" dedi.

Lin, yaklaşık 51 bin kişinin yaşadığı şehirdeki çatışmalardan binlerce sivilin kaçtığını söyledi. Ayrılıkçı lider, ordunun sivillerin kaçmasını engellemek için yolları kapattığını iddia ederken, AFP şehrin yüzde 70'inin boşaltıldığını bildirdi.  

Haberde, şehirdeki birçok evin havan saldırılarında zarar gördüğü, dükkanların terk edildiği ve sokak köşelerinde kum torbalarıyla korunan cephe hatları oluşturulduğu aktarıldı.

PDF'yle birlikte şehirdeki çatışmalara katılan Karenni Halkları Savunma Gücü'nün (KNDF) lideri Khun Bedu, Myanmar ordusundaki askerlerin şehirde köşeye sıkıştırıldığını savundu. Bedu, eyaletin başkentini ele geçirip cunta askerlerini de bölgeden atacaklarını söyledi.

Öte yandan cunta lideri Genelkurmay Başkanı Min Ang Hlaing, çatışmaların zorlu geçtiğini kabul ederken, şehrin kontrolünü kaybetmediklerini belirtti.

Myanmar'da silahlı etnik grupların oluşturduğu Kardeşlik Birliği savaşçıları, orduya karşı 27 Ekim'de kapsamlı saldırılar başlatmıştı. İttifakta Ta'ang Ulusal Kurtuluş Ordusu, Arakan Ordusu ve Myanmar Ulusal Demokratik İttifak Ordusu yer alıyor.

Birleşmiş Milletler verilerine göre, "Operasyon 1027" adı verilen saldırıların başından beri Myanmar'da en az 500 bin kişi yerinden edildi. 

Koordineli saldırılar genellikle Çin sınırına yakın Şan eyaletinde yoğunlaşırken, isyancılar şimdiye dek bölgede 100'den fazla askeri karargah ve karakolu ele geçirdi.

Ulusal Demokratik İttifak Ordusu'nın sözcüsü Le Kyar Win, 26 Kasım'da Çin sınırındaki Kyin-San-Kyawt kapısını ele geçirdiklerini duyurmuş, ordu da açıklamayı doğrulamıştı. 

8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılmasının ardından ordu, 1 Şubat 2021'de yönetime el koymuştu. 

Darbe yönetimi, ülkenin fiili lideri Ang San Su Çi'yi 33 yıl hapse mahkum etmiş, daha sonra devrik siyasetçi hakkındaki cezanın 22 yıla indirildiğini ve kendisinin ev hapsine alındığını duyurmuştu. 

NUG'nin rakamlarına göre, darbeden bu yana yaklaşık 8 binden fazla kişi öldürüldü ve 60 bin kişi gözaltına alındı.

Independent Türkçe, AFP, AP



Trump yönetimi, Nikaragua ve Honduras vatandaşları için Geçici Koruma Statüsü'nü kaldırdı

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)
ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)
TT

Trump yönetimi, Nikaragua ve Honduras vatandaşları için Geçici Koruma Statüsü'nü kaldırdı

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)
ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem (Arşiv- AP)

ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimi dün, Honduras ve Nikaragua vatandaşları için Geçici Koruma Statüsü'nün iptal edildiğini duyurdu; bu karar 70 binden fazla kişiyi önümüzdeki aylarda ABD'den sınır dışı edilme riskiyle karşı karşıya bırakıyor.

İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem yaptığı açıklamada, “Ülkedeki genel koşullar Honduraslıların güvenli bir şekilde evlerine dönmelerine yetecek kadar iyileşti” dedi. Şu anda tahminen 72 bin Honduraslı ve 4 bin Nikaragualıya verilen Geçici Koruma Statüsü, 1998 yılında her iki Orta Amerika ülkesinde de geniş çaplı yıkıma neden olan Mitch Kasırgasının ardından 1999 yılında verilmişti.

İç Güvenlik Bakanlığı yaptığı ayrı bir açıklamada Bakan Noem'in, Nikaragualılar konusunda da benzer bir sonuca vardığını belirterek “Geçici Koruma Statüsü’nün (TPS) çeyrek asır sürmemesi gerektiğini” vurguladı. Washington merkezli bir Latin Amerika insan hakları araştırma ve savunma merkezi olan Washington Office on Latin American Affairs, bakanlığı Honduras ve Nikaragua vatandaşlarının yanı sıra benzer eylemlerden etkilenen diğer ülkelerden gelenler için TPS'yi iptal etme kararını geri almaya çağırdı.

“STK'dan yapılan açıklamada, “Honduras ve Nikaragua, çok sayıda doğal afetin yanı sıra, onlarca yıldır yapısal cezasızlık, şiddet, yoksulluk ve temel kamu hizmetlerine erişim eksikliğinden muzdariptir. Nikaragualılar ise ifade özgürlüğü, örgütlenme ve insan hakları da dâhil olmak üzere sivil özgürlüklerini reddeden otoriter bir hükümet altında yaşamaktadır" denildi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre hak sahiplerini sınır dışı edilmekten koruyan ve onlara ABD'de çalışma hakkı veren TPS, çatışma, doğal afet veya diğer “olağanüstü” koşullar nedeniyle ülkelerinde güvenlikleri risk altında olan göçmenlere geçici olarak verilmektedir.

Trump yönetimi daha önce de Haitililer, Venezuelalılar, Afganlar, Nepalliler ve Kamerunlular için Geçici Korumalı Statü'yü iptal etmişti. Başkan Donald Trump, ABD'nin “yabancı suçlular” tarafından “istila” edildiğini düşündüğü yasadışı göçle mücadeleyi en önemli önceliklerinden biri haline getirdi.