TBMM, İsveç'in NATO'ya katılımını onaylamaya yakın

Nihai oylamaya yaklaşılırken Washington ve Stockholm kaydedilen ilerlemeyi memnuniyetle karşıladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsveç Başbakanı ve NATO Genel Sekreteri, temmuz ayında yapılan NATO zirvesinde bir araya geldi. (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsveç Başbakanı ve NATO Genel Sekreteri, temmuz ayında yapılan NATO zirvesinde bir araya geldi. (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
TT

TBMM, İsveç'in NATO'ya katılımını onaylamaya yakın

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsveç Başbakanı ve NATO Genel Sekreteri, temmuz ayında yapılan NATO zirvesinde bir araya geldi. (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsveç Başbakanı ve NATO Genel Sekreteri, temmuz ayında yapılan NATO zirvesinde bir araya geldi. (Türkiye Cumhurbaşkanlığı)

TBMM'nin İsveç'in NATO'ya katılım protokolünü oylamak üzere gerçekleştirmesi beklenen oturum, söz konusu Avrupa ülkesinin talebini onaylama yönündeki son adım olacak.

Türk medyasında çıkan haberlerde, parlamentonun 2023 yılı bitmeden önce katılım protokolünü onaylayacağı bir oturum düzenleyeceğini öne sürülmüştü. Ancak parlamento kaynakları, tasarının önümüzdeki 16 Ocak'a kadar TBMM Genel Kurulu’na sunulacağını aktardı.

TBMM Dışişleri Komisyonu geçtiğimiz hafta, en az dört saat süren oturumun ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 23 Ekim'de atıfta bulunduğu İsveç'in NATO'ya katılım protokolünü onaylamıştı. Komisyon daha önce üyelerinin ve AK Parti temsilcilerinin talebi üzerine, 16 Kasım'da gerçekleştirdiği toplantının sonunda protokolün görüşmesini ertelemiş, başvuruda yorum gerektiren bazı hususların bulunduğunu öne sürmüştü.

Türkiye’nin çekincesi

Komisyon Başkanı Fuat Oktay, İsveç'in terör finansmanı konusunda özel adımlar attığını, PKK üyelerinin kendi topraklarında finansman kaynağı olan Kürt Kızılayı'nın faaliyetlerini durdurduğunu ifade etti. Ancak terörle mücadele alanında somut sonuçları bekledikleri ölçüde göremediklerini dile getiren Oktay, “İsveç'in NATO'ya katılım başvurusunun mecliste hızlı bir şekilde oylanmasını beklememelisiniz” ifadelerini kullandı.

Komisyondaki oylamada AKP, CHP ve MHP İsveç’in katılım protokolünün kabulü yönünde oy kullanırken İYİ Parti ve Saadet Partisi ise hayır oyu kullandı. Kürt yanlısı DEM Parti oylamayı boykot etti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Dışişleri Bakan Yardımcısı Burak Akçapar oylamadan önce yaptığı açıklamada, İsveç'in, Türkiye'nin Kürt silahlı guruplara yönelik askeri operasyonu nedeniyle Ekim 2019'da savunma sanayi ürünlerine uyguladığı yasağı kaldırdığını aktardı. NATO'ya katılım sürecinin başlamasının ardından Türk şirketlerinin başvurularının olumlu karşılandığını da sözlerine ekledi.

Siyasi değiş tokuşlar

İsveç ve Finlandiya, Rusya'nın 24 Şubat 2022'de Ukrayna'yı işgale başlamasının ardından NATO'ya katılmaya çalışarak onlarca yıl sürdürdükleri askeri tarafsızlığı terk etti. Türkiye, 31 Mart'ta Finlandiya'nın talebini kabul etti. Ancak İsveç'in talebinin onaylanması, Türkiye'ye düşman terör örgütlerinin faaliyetlerini durdurmaya yönelik üçlü anlaşmaya bağlılık eksikliği nedeniyle ertelendi.

İsveç'in Ankara'nın terörist olarak sınıflandırdığı grupları hedef alan anayasa değişiklikleri gerçekleştirmesi sonrasında temmuz ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç’in NATO'ya katılımı konusunda ılımı açıklamalarda bulundu. Diğer NATO üyesi ülkeler Türkiye’nin sürece ilişkin pozisyonuna yönelik çeşitli açıklamalarda bulunurken Fransa, ittifakın güvenilirliğinin tehlikede olduğunu vurguladı.

Erdoğan, İsveç'in katılımını ABD Kongresi'nin Türkiye'ye F-16 savaş uçakları satma onayına bağlarken aralarında Kanada'nın da bulunduğu NATO müttefikleri, Türkiye'ye uygulanan silah ambargosunun kaldırılması çağrısı yaptı. ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, defalarca, Türkiye'ye 20 milyar dolar değerindeki F-16 uçağı satışı konusunda ilerleme sözü verdi. Temsilciler ise başta Yunanistan ile geçmişte yaşanan gerilimler olmak üzere birçok başlıktaki endişeler nedeniyle bu kararı engelledi.

Batı ülkeleri memnuniyetle karşıladı

İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström, TBMM Dışişleri Komisyonu'nun NATO'ya katılım protokolünü onaylamasını memnuniyetle karşıladı. Daha önce X platformunda yaptığı açıklamada bir sonraki adımın parlamentonun bu konuyu oylaması olduğunu belirten Billström, “NATO'ya üye olmayı sabırsızlıkla bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

ABD de TBMM Dışişleri Komisyonu'nun İsveç'in katılım protokolünü onaylamasından duyulan memnuniyeti dile getirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı, Başkan Biden'ın Ankara'nın F-16 savaş uçağı satışına yönelik açık desteğinin devam ettiğini bildirdi. Açıklamada, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin savaş uçaklarının modernizasyonunun NATO'nun yeteneklerinin geliştirilmesine katkı sağlayacağı vurgulandı.

AA’nın sorusunu yanıtlayan ABD Dışişleri Bakanlığı, F-16 savaş uçaklarının satışına ilişkin resmi bildiri Kongre'ye sunulana dek yurt dışına silah satışı konusunda açıklama veya yorum yapamayacağını bildirdi.



Ukraynalı askerler, Rus işgali altındaki hastaneden üç yıl sonra kurtarıldı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Ukraynalı askerler, Rus işgali altındaki hastaneden üç yıl sonra kurtarıldı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Ukrayna Deniz Kuvvetleri Komutanı, Rusya topraklarının derinliklerindeki bir hastanede üç yıl boyunca saklanan 4 Ukraynalı askerin kurtarıldığını açıkladı.

Komutan Oleksiy Neyijpapa, Facebook'ta yaptığı açıklamada, askerlerin 2022'deki bir çatışmada yaralandığını, Ukrayna'nın Rusya işgali altındaki topraklarında bulunan bir hastanede kaldığını ve burada "vicdanlı doktorların" onları Rus gizli servis ajanlarından korumaya yardımcı olduğunu söyledi.

Bir deniz piyadesi, üç Ulusal Muhafız ve askerlerin saklanmasına yardım eden bir sağlık çalışanı tahliye edildi.

Neyijpapa, kurtarma operasyonunu duyuran ve operasyonun nasıl gerçekleştirildiğine dair ayrıntılar veren bir gönderide "Bizim çocuklar hiç şansları yokmuş gibi görünürken hayatta kaldı" dedi.

dfgthy
Askerlerin saklanmasına yardımcı olan bir sağlık çalışanı da tahliye edildi (Ukrayna Deniz Kuvvetleri Komutanı)

Tahliye çalışmaları, kısa süre önce Moskova-Kiev esir takasında verilen bir deniz piyadesinin, ikizinin 2022'de Ukrayna'nın doğusundaki çatışmalar sırasında ağır yaralandığını söylemesinin ardından başladı.

Neyijpapa, "Bu bilgiyi edindikten sonra özel tahliye tedbirlerine başlama kararı aldım" dedi.

Daha sonra bu askerin ikiz kardeşiyle birlikte, üç yıldan uzun süredir orada kalmaya zorlanan üç Ukrayna Ulusal Muhafız askerinin de bu hastanede olduğu ortaya çıktı.

Güvenlik gerekçesiyle hastanenin yerini ya da askerlerin kimliğini açıklamadı.

Birkaç aşamaya bölünen operasyon, donanmanın Angels (Melekler) adlı özel kuvvetler birimi tarafından gerçekleştirildi. Neyijpapa bu birimin kuruluşundan bu yana 88 kişiyi Rus topraklarından kurtardığını söylüyor.

rtgyu
Cumhurbaşkanlığı Askeri Personel ve Aile Üyelerinin Haklarının Korunmasından Sorumlu Komiseri Olga Reshetylova, kısa bir süre önce takas edilen bir deniz piyadesinin ikiz kardeşinin 2022'de Ukrayna'nın doğusundaki çatışmalarda yaralandığını öğrendi (Ukrayna Deniz Kuvvetleri Komutanı)

Komutan "Bu bir inanç hikayesi" diye ekledi. 

Bizim çocuklar hiç şansları yokmuş gibi görünürken hayatta kaldı. Bu, düşman topraklarının kalbinden bile asker çıkarabilen Angels'ın gücüyle ilgili. Ve bizden olanı asla terk etmediğimizi bir kez daha kanıtladılar.

Duygusal bir videoda, bir askerin 4 yıldır görmediğini söylediği, kurtarılan kardeşini beklediği an görülüyor.

Videoda "Onu çok özledim. Şimdi onunla buluşacağım. Böyle bir şeyi atlatmak kolay değil" diyor.

"Askerlerimiz şu anda güvende ve nihayet yakınlarının yanındalar" diyen Neyijpapa, birimin "şimdiden 88 kişiyi kurtardığını ve Ukraynalı askerler için hiçbir şeyin imkansız olmadığını bir kez daha kanıtladığını" sözlerine ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski temmuzda yaptığı açıklamada, Kiev'in 2022'den bu yana 6 bin 400'den fazla Ukraynalının Rus esaretinden kurtulmasını sağladığını söylemişti. Bu askerlerin 5 bin 857'si Rusya ve Ukrayna arasında gerçekleşen bir dizi esir takası sırasında serbest bırakıldı. Bu takasların çoğu, Moskova ve Kiev heyetlerinin bu yıl mayısta yeniden yüz yüze görüşmelere başlamasının ardından gerçekleşti.

Independent Türkçe


Katar, ABD’nin Doha’daki İsrail saldırısından önce Katar’ı bilgilendirdiği yönündeki Beyaz Saray açıklamalarını yalanladı

Salı günü Doha'da Hamas liderlerini hedef alan İsrail saldırısında hasar gören bir bina (Reuters)
Salı günü Doha'da Hamas liderlerini hedef alan İsrail saldırısında hasar gören bir bina (Reuters)
TT

Katar, ABD’nin Doha’daki İsrail saldırısından önce Katar’ı bilgilendirdiği yönündeki Beyaz Saray açıklamalarını yalanladı

Salı günü Doha'da Hamas liderlerini hedef alan İsrail saldırısında hasar gören bir bina (Reuters)
Salı günü Doha'da Hamas liderlerini hedef alan İsrail saldırısında hasar gören bir bina (Reuters)

Beyaz Saray Salı günü, Başkan Donald Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkow'un Katar Dışişleri Bakanlığı'nın yalanladığı Doha'ya yönelik İsrail saldırısı hakkında Katar'ı önceden bilgilendirdiğini açıkladı.

Beyaz Saray sözcüsü Caroline Levitt gazetecilere, “Başkan Trump, Özel Temsilci Steve Whitford'a Katar'a yaklaşan saldırı hakkında bilgi vermesini talimat verdi ve o da bunu yaptı” dedi.

Levitt, ABD ordusunun İsrail saldırısından önce Trump yönetiminin diğer taraflarını da bilgilendirdiğini, ancak İsrail'in önceden orduyu bilgilendirip bilgilendirmediğine dair açıklama yapmayı reddetti.

Katar Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Macid Al-Ensari, Twitter hesabından “Katar'ın saldırıdan önceden haberdar edildiğine dair dolaşan iddialar tamamen asılsızdır” dedi. Ensari, ABD'li yetkilinin telefonunun, saldırıdan kaynaklanan patlamaların hala duyulduğu sırada geldiğini açıkladı.

Beyaz Saray sözcüsü, ABD başkanının saldırıdan sonra İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Katar Emiri ile görüştüğünü ve Katar Emiri'ne “böyle bir olayın kendi topraklarında tekrarlanmayacağına” dair güvence verdiğini söyledi.

Beyaz Saray, Trump'ın İsrail'in Katar'daki Hamas hedeflerine yönelik saldırısının üzücü olduğunu ve bölgedeki barışı teşvik etmediğini düşündüğünü ifade ettiğini söyledi.


Saldırılar Netanyahu'yu hazırlıksız yakalarken Hamas, “Trump'ın mayınlarından” çekiniyor

Dün Kudüs'teki bir otobüs durağında meydana gelen saldırının olay yerinde polis memurları ve kurtarma ekipleri. Netanyahu olay yerini inceledi (AP)
Dün Kudüs'teki bir otobüs durağında meydana gelen saldırının olay yerinde polis memurları ve kurtarma ekipleri. Netanyahu olay yerini inceledi (AP)
TT

Saldırılar Netanyahu'yu hazırlıksız yakalarken Hamas, “Trump'ın mayınlarından” çekiniyor

Dün Kudüs'teki bir otobüs durağında meydana gelen saldırının olay yerinde polis memurları ve kurtarma ekipleri. Netanyahu olay yerini inceledi (AP)
Dün Kudüs'teki bir otobüs durağında meydana gelen saldırının olay yerinde polis memurları ve kurtarma ekipleri. Netanyahu olay yerini inceledi (AP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün iki büyük saldırıya maruz kaldı. İlki Kudüs'te yedi İsraillinin öldürüldüğü silahlı bir saldırıydı, ikincisi ise İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyinde Hamas'ın düzenlediği saldırıda dört askerinin öldürüldüğünü açıklamasıydı.

Netanyahu ve hükümet yetkilileri hiç vakit kaybetmeden, büyük bir güvenlik ihlali olarak değerlendirilen saldırının gerçekleştiği, hükümetin merkezinin bulunduğu Kudüs'e gittiler. Silahlı iki kişi, Kudüs yakınlarındaki Ramot Yerleşimi Kavşağı’nda bir yolcu otobüsüne ateş açtı. Polis tarafından yapılan açıklamada saldırganların etkisiz hale getirildikleri bildirildi. Netanyahu, “Şunu açıkça belirtmek isterim ki, bu olaylar terörle mücadele kararlılığımızı daha da güçlendiriyor” diyerek savaşlarına devam edeceğinin sinyalini verdi.

Hamas ve İslami Cihad hareketleri, saldırıyı üstlenmedi, ancak övdü. Dün akşam itibariyle, soruşturmalar faillerin bağlantılarını ortaya çıkarmadı. Filistin Yönetimi’nden yapılan açıklamada “Filistinli ve İsrailli sivillere yönelik her türlü saldırı’ kınandı. Açıklamada, ‘kaynağı ne olursa olsun, her türlü şiddet ve terörizmi reddetme’ çağrısı yapıldı.

Öte yandan Hamas kaynakları, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin Gazze'deki savaşı sona erdirmek için kendilerine sunduğu fikirlerin ‘ortadan kaldırılması gereken birçok mayınlı madde’ içerdiğini belirtti. Aynı kaynaklar, kendilerine sunulanları sert bir tutum sergilemeden ele almaya açık olduklarını vurguladı.

Diğer taraftan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, “Bugün Gazze semalarına güçlü bir kasırga vuracak” diyerek tehdit etti.