Hartumlular savaşın yaralarını sanat ve sporla sarıyor

Acı gerçeklerden kaçmak, hayata dair endişelerden uzaklaşmak için maçlara, etkinliklere katılıyorlar

Hartumlular sanatsal ve sportif faaliyetler düzenleyerek savaş ve savaşın neden olduğu travmalara sırtlarını dönüyorlar (Hasan Hamid-Independent Arabia)
Hartumlular sanatsal ve sportif faaliyetler düzenleyerek savaş ve savaşın neden olduğu travmalara sırtlarını dönüyorlar (Hasan Hamid-Independent Arabia)
TT

Hartumlular savaşın yaralarını sanat ve sporla sarıyor

Hartumlular sanatsal ve sportif faaliyetler düzenleyerek savaş ve savaşın neden olduğu travmalara sırtlarını dönüyorlar (Hasan Hamid-Independent Arabia)
Hartumlular sanatsal ve sportif faaliyetler düzenleyerek savaş ve savaşın neden olduğu travmalara sırtlarını dönüyorlar (Hasan Hamid-Independent Arabia)

Hartum'da çatışmaların artmasına, güvenlik sıkıntısının yaşanmasına ve siviller arasında can kaybı ve yaralanmaların olmasına rağmen, başkent sakinleri acı gerçeklerden kaçmak, acıların üstesinden gelmek, hüzünlü yüreklere ve korkunun esir ettiği sokaklara neşe getirmek, çatışmaların duracağı ve istikrarın geri döneceğine yönelik umudu korumak için sanatsal, kültürel ve sportif faaliyetler düzenleyerek savaşa ve etkilerine sırtlarını döndüler.

Pek çok vatandaş, evlerin zorla kuşatılması ve rastgele yapılan bombardımanlar nedeniyle meydanlarda hareket etmenin tehlikelerini umursamadı.

Bazıları etkinlikler düzenlemeye başladı ve yüzlerce kişi programlara katılmak ve alandaki etkinlikleri takip etmek istedi.

Endişelere karşı zafer

"Savaşa Hayır" sloganı altında, Hartum'un Doğu Nil mevkiindeki Hac Yusuf mahalleleri, futbol sahasında düzenlenen maçlara sahne oldu.

Rekabetin yoğun olduğu, her yaştan geniş izleyici kitlesinin bulunduğu maçlara, toprak sahalarda maçları izleyen insanları geçici de olsa trajedileri ve krizleri unutmaya teşvik eden birçok kulüp katıldı.

Vatandaş Muhammed el-Emin "Birçok Hartum sakini başkentin çeşitli sahalarındaki futbol maçlarına katılmayı seviyor. Ancak Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki çatışmaların artması, binlerce insanı futbol maçlarını takip etmekten ve stadyumlarda tezahürat yapmaktan mahrum bıraktı" dedi. 

Spor müsabakalarına halkın büyük katılımı, insanların barışa olan özlemine ışık tuttu (Hasan Hamid-Independent Arabia)
Spor müsabakalarına halkın büyük katılımı, insanların barışa olan özlemine ışık tuttu (Hasan Hamid-Independent Arabia)

Emin "Futbol, insanın rekabet etme ve kazanma içgüdüsünü tetikleyen bir müsabakadır. Maçlar medeni ve sağlıklı bir şekilde yürütülüyor ve savaş, öldürme, yerinden etme ve yıkım mesajlarından tamamen farklı bir mesaj taşıyor" ifadelerini kullandı.

Emin ayrıca "Hac Yusuf bölgesindeki maçlara halkın büyük katılımı, sahalardaki adil rekabet ve taraftarlar arasındaki etkileşim, insanların barışa yönelik arzusunun ve silahlı çatışma ve kavgaya karşı nefretlerinin kanıtıdır" dedi. 

Son olarak "Maçların gidişatına odaklanmayı, etrafımda olup bitenleri, savaşlarla parçalanmış ülkede beni bekleyen belirsiz geleceği düşünmekten bir kaçış, günlük hayatın dertleriyle meşgul olmaktan bir çıkış yolu görüyorum" ifadelerine yer verdi. 

Psikolojik denge ve mesajlar

Ortamın kasveti ve savaşın trajedileri, antik çağlardan beri sanatı seven Sudanlıların, başta Hartum ve Omdurman olmak üzere başkentin mahallelerinde kültürel etkinlikler düzenlemesine engel olmadı. Meydanlarda ve güvenli bölgelerdeki kültür merkezlerinde, barış sağlanması ve savaşın durdurulması çağrısında bulunan şarkı söyleme grupları ve tiyatro gösterileri gibi etkinlikler düzenlendi.

Ayrıca, düğün törenleri polisin gelmemesinin ardından sabahın erken saatlere kadar devam etti ve düğünler için belirlenen saatlere uyulmadı. 

Afrika Ulusları Şampiyonası ve milli takımlar için Asya Kupası futbol maçlarını izlemek gibi çeşitli etkinler düzenleniyor (Hasan Hamid-Independent Arabia)
Afrika Ulusları Şampiyonası ve milli takımlar için Asya Kupası futbol maçlarını izlemek gibi çeşitli etkinler düzenleniyor (Hasan Hamid-Independent Arabia)

Silahlı çatışmanın halkın ruh hali üzerindeki etkisine ilişkin olarak, sosyal araştırmacı Tahani Omar "Şarkı söylemek ve düğünler, mevcut koşulların gölgesinde bazıları tarafından yaşamın bir işareti ve ölüm makinesine meydan okuma, üzüntü halinden ve kötüleşen ekonomik koşullardan bir kaçış olarak görülüyor" ifadelerini kullandı. 

Omar, şu ifadelere de yer verdi: 

Savaşın uzamasının ardından bu etkinlikler, ateş hattı yakınında olanlar da dahil olmak üzere yüzlerce Sudanlının, tam 9 ay boyunca maruz kaldıkları zararın boyutunun psikolojik etkisinden kurtulmak için normal hayatlarına dönmelerine katkıda bulundu.

Sosyal araştırmacı, tiyatro gösterilerinin ve sporun, barış sağlanması ve çatışmaların sona ermesi çağrısında bulunan önemli mesajların gönderilmesine katkıda bulunduğunu belirtti.

Ayrıca "Şarkı söylemek ve dans etmek bazıları için psikolojik iyileşme yollarını temsil eder.  Her ne kadar herkesin bunu ifade etme şekli farklı olsa da elbette askeri savaşların ve ölümün olduğu bir dönemde böyle olmuyor" ifadelerini kullandı. 

Yüzlerce Sudanlı normal hayatlarına dönüyor (Hasan Hamid-Independent Arabia)
Yüzlerce Sudanlı normal hayatlarına dönüyor (Hasan Hamid-Independent Arabia)

Eğlence 

Başkent şehirlerinin güvenli mahallelerindeki müsabakaları izlemeye devam etti.

Gençler ve yaşlılar, kağıt oynamak, satranç ve zar oyununun yanı sıra, Avrupa ligleri, Afrika Uluslar Şampiyonası ve milli takımlar için Asya Kupası'ndaki futbol maçlarını izlemek gibi çeşitli etkinliklere katılarak mevcut durumdan bir çıkış yolu buluyorlar.

Bir kulübün sahibi olan es-Sadık Hamid "Kart oynamaya seven futbol taraftarları ve öncüleri, binlerce vatandaşın başkentten ayrılmasının ardından geçtiğimiz aylarda kaybettiğimiz müşterilerimizin zararını telafi ediyor" dedi. 

Ayrıca "Pek çok kişi her gün vakit geçirmek, eğlenmek, haberleşmek ve ülkedeki güncel olayları paylaşmak ayrıca çeşitli etkinliklerin keyfini çıkarmak için geliyor" ifadelerine yer verdi. 

Son olarak "Geceleri hareket etmek çok zor ve tehlikeli, bu yüzden yaşadığımız mahalledeki güvenliğe rağmen müşterilerin güvenliğini sağlamak için kulübü akşam 21.00'de kapatmaya dikkat ediyorum" diyerek durumunu anlattı. 

Independent Arabia - Independent Türkçe



Witkoff, Tahran'la görüşmeler öncesinde: Uranyum zenginleştirme Washington için kırmızı çizgidir

ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff (EPA)
ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff (EPA)
TT

Witkoff, Tahran'la görüşmeler öncesinde: Uranyum zenginleştirme Washington için kırmızı çizgidir

ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff (EPA)
ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff (EPA)

ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, pazar günü Tahran'ın nükleer programı hakkında İran ile yapılacak yeni tur görüşmeler öncesinde, uranyum zenginleştirmenin ABD için "kırmızı çizgi" olduğunu vurguladı.

Taraflar, ekonomik yaptırımların kaldırılması karşılığında İran'ın nükleer faaliyetleri konusunda anlaşmaya varmayı amaçlayan dördüncü tur görüşmelerini pazar günü Umman'da gerçekleştirecek.

Önceki turlarda olduğu gibi Witkoff ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin liderliğinde gerçekleşmesi beklenen tur, ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'ın nükleer programıyla ilgili görüşmelerin başarısız olması halinde ülkeyi bombalayacağı uyarısında bulunduğu Ortadoğu ziyaretinin öncesinde gerçekleşecek.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Witkoff daha önce ABD'nin, İran'ın uranyumu yalnızca barışçıl sivil amaçlar için kullanılacak seviyelere kadar zenginleştirmeye devam etmesi konusunda esneklik gösterebileceğini ima etmişti.

Ancak Witkoff, dün Amerikan haber sitesi Breitbart'a verdiği röportajda sert bir tavır takınarak, "İran'da bir daha asla zenginleştirme programı olamaz" ifadesini kullandı.

"Bu bizim kırmızı çizgimizdir" diyen Witkoff, "Zenginleştirme yok" dedi ve "bu da sökmek anlamına geliyor, silahlandırmamak anlamına geliyor ve bu da (İran'daki) üç zenginleştirme tesisi olan Natanz, Fordow ve Isfahan'ın sökülmesi gerektiği anlamına geliyor" şeklinde konuştu.

ABD de dahil olmak üzere Batılı ülkeler uzun zamandır İran'ı nükleer silah geliştirmeye çalışmakla suçluyor. Tahran ise bu iddiayı reddederek, nükleer teknolojiye sahip olma hakkını savunuyor ve programının tamamen barışçıl amaçlı olduğunu belirtiyor.

1980'den bu yana diplomatik ilişkilerini kesen İran ile ABD, Umman'ın arabuluculuğunda 12 Nisan'da nükleer program konusunda görüşmelere başladı.

Üç tur görüşme düzenlendi; bunlardan ikisi Maskat'ta, biri de Roma'daki Umman diplomatik misyonunun merkezinde gerçekleştirildi. Amman'a göre dördüncüsü 3 Mayıs'ta İtalya'nın başkentinde yapılması planlanıyordu, ancak "lojistik nedenlerle" ertelendi.

Trump, çarşamba günü İran'ın barışçıl amaçlarla uranyum zenginleştirme yeteneğini sürdürüp sürdürmeyeceği sorulduğunda, konunun hala açık olduğunu söyledi.

Buna karşın, onun yönetimindeki yetkililer bu konuda farklı tutumlar benimsediler.

Başkan Yardımcısı J.D. Vance çarşamba günü, "İnsanların nükleer enerji isteyip istememesi umurumuzda değil" dedi. Bizim bununla bir sorunumuz yok ama nükleer silah elde etmenize olanak sağlayacak bir uranyum zenginleştirme programınız olamaz, "Çizgimizi burada çekiyoruz."

Dışişleri Bakanı Marco Rubio, İran'ın sivil amaçlı bile olsa tüm zenginleştirme faaliyetlerinden vazgeçmesi gerektiğini vurguladı.

İran'ın nükleer programı konusunda yaşanan gerginlik, Trump'ın ABD'yi 2015'te Tahran'ın büyük güçlerle imzaladığı anlaşmadan çekmesi ve yaptırımları yeniden uygulamaya koymasıyla arttı.

Anlaşmada, yaptırımların kaldırılması karşılığında Tahran'ın nükleer faaliyetlerinin kısıtlanması öngörülüyor. ABD'nin çekilmesinden sonra İran bir yıl boyunca anlaşmaya bağlı kaldı, daha sonra yavaş yavaş geri çekildi.

Anlaşma, uranyum zenginleştirme için tavanı yüzde 3,67 olarak belirlemişti, ancak İran şu anda askeri kullanım için gereken yüzde 90'ın çok da uzağında olmayan yüzde 60 oranında zenginleştirme yapıyor.