Beşli Komite, Lübnan’da cumhurbaşkanlığı krizini sona erdirmek için bir yol haritası hazırlıyor

Berri, yarın büyükelçilerle bir araya gelecek. Hizbullah, misyonunu kolaylaştıracak mı?

Patrik Rai, Beyrut’taki son turunda Fransız temsilci Le Drian ile birlikte (NNA)
Patrik Rai, Beyrut’taki son turunda Fransız temsilci Le Drian ile birlikte (NNA)
TT

Beşli Komite, Lübnan’da cumhurbaşkanlığı krizini sona erdirmek için bir yol haritası hazırlıyor

Patrik Rai, Beyrut’taki son turunda Fransız temsilci Le Drian ile birlikte (NNA)
Patrik Rai, Beyrut’taki son turunda Fransız temsilci Le Drian ile birlikte (NNA)

Lübnan’da cumhurbaşkanlığı krizi, ABD, Fransa, Suudi Arabistan, Mısır ve Katar’ı içeren Beşli Komite temsilcileri arasında devam eden istişarelerin sonucuna bağlı. Beyrut’taki üst düzey Fransız kaynakların belirttiğine göre istişarelerin amacı, seçimleri canlandıracak ve Fransa’nın Lübnan'daki Özel Temsilcisi Jean-Yves Le Drian’ın Beyrut’a dönüşünün önünü açacak birleşik bir yaklaşım üzerinde anlaşmak. Zira Katar’ın, seçimle ilgili siyasi güçler arasındaki arabuluculuğunu yenilemeye hazır olduğu yönündeki söylentiler ortasında iç çabaların durdurulması gerekiyor. Bu durum, Beşli Komite’nin siyasi örtüsü altında Le Drian’a verilen rolle çelişiyor. Le Drian’ın parlamentodaki blok başkanlarıyla son toplantılarında verdiği sözün aksine liderlerin elinde Le Drian’ın en azından bu ay sonlanmadan Beyrut’a döndüğünü doğrulayacak herhangi bir veri bulunmuyor ve Berri, ziyaretçilerine Komite ile işbirliği yapmaya hazır olduklarını ifade etti. Buna rağmen Fransız kaynaklara göre Fransa’nın Lübnan Büyükelçisi Herve Magro, Le Drian’ın üye ülkelerin temsilcileriyle istişarelerini tamamladıktan sonra geri döneceğini dile getirdi.

Berri’nin, cumhurbaşkanlığı seçimleri meselesini görüşmek üzere yarın (23 Ocak Salı) Beşli Komite’ye üye ülkelerin büyükelçileriyle bir araya gelmesi planlanıyor.

Blok başkanlarına mesajlar

Aynı kaynaklara göre Beşli Komite’ye üye ülkeler arasında devam eden istişareler, kaçınılmaz olarak blok başkanlarına bir mesaj iletmeyi amaçlayan bir yol haritası üzerinde anlaşmaya varılmasına olanak tanıyacak. Belirtilene göre bu mesaj, cumhurbaşkanlığı seçimleri meselesini kısır döngüden çıkarmaya yönelik yaklaşımında bakış açılarının varlığına dair iddialara yer olmadığını içeriyor. Kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, “Bu kez Lübnan parlamentosundaki bölünme nedeniyle içlerinden birini seçme zorluğu göz önüne alındığında, iki geleneksel adayın (Marada Hareketi Başkanı Süleyman Franciyye ve eski Bakan Cihad Azur) dışından üçüncü başkanlık seçeneğini tercih etme yaklaşımı mevcut. Bu bağlamda Le Drian, sahip olması gereken niteliklere ilişkin birleşik bir formüle ulaşmak üzere toplantılarını yoğunlaştıracak” ifadelerini kullandı.

İsim oyunları

Kaynaklar, Le Drian’ın isim oyununa girmeyeceğini söylerken, “Çünkü sadece girişi bile başkanlık boşluğunu sonlandıracak bir cumhurbaşkanını seçerek Baabda Sarayı’nın yolunu açma hususunda kendisine verilen rolü olumsuz etkileyecektir” şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanlığı meselesindeki hareketliliğin, öncelikle ‘Gazze’de devam eden savaş ile güney Lübnan’da yaşanan şiddetli çatışma’ arasında ve ikinci olarak da ‘çatışmalar ve cumhurbaşkanının seçilmesi’ arasında bir ayrım yapılması gerektiğine dikkati çekti. Bu durum, Hizbullah’ın, bir cumhurbaşkanının seçilmesi önündeki engelleri ortadan kaldırmak adına iki sürecin birleşiminden vazgeçme konusundaki istekliliğinin boyutu hakkında bir soruyu gündeme getiriyor. Fransız kaynaklara göre Paris ile Hizbullah arasındaki iletişim, genişleme olasılıkları ne kadar yüksek olursa olsun, bir yandan iki sürecin yakınlaşması bir yandan da güney Lübnan’daki hararetli çatışma nedeniyle cumhurbaşkanının seçilmesini etkisiz hale getirmeye ikna etme amacıyla devam ediyor. Önde gelen bir bakanlık kaynağının Şarku’l Avsat’a belirttiğine göre Washington’un Paris’le işbirliği içinde gerçekleştirdiği temaslar İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu savaşı genişletmekten tamamen vazgeçmeye ikna etmedikçe, hiçbir şey güven verici olamaz. Bu noktada şu soru ortaya çıkıyor; ABD- Fransa baskısı, Netanyahu’yu savaşı genişletmeye yanaşmamaya ikna ederse Hizbullah da pozisyonunu yeniden gözden geçirecek mi? Bu, Kuzey Cephesi’nin kontrolden çıkmasını engellemek için bahaneler sunmayarak bir ‘itidallik politikası’ izlemesini mi gerektiriyor?

Koşullar oluşturma

Kaynaklar, Paris ve Washington’un, Meclis Başkanı Nebih Berri’nin bu konuda oynadığı rolden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Berri, Gazze’ye yönelik saldırganlığın sona ermesi ve İsrail’in kuzey cephesinden çekilmesi gerektiği yönünde sürekli çağrıda bulunuyor. Daha önce Hamas’ın Arap ve Batı arabuluculuğu yoluyla Tel Aviv’le vardığı ateşkes döneminde yaşanan da buydu. Ayrıca Hamas, Lübnan ile İsrail arasındaki sınır kontrolünün tek düzenleyicisi olan 1701 sayılı uluslararası kararın yeniden uygulanmasına yönelik koşulları oluşturmak amacıyla Hizbullah liderleriyle günlük temas halinde. Necib Mikati başkanlığındaki geçici hükümet, uluslararası topluma savaş ve barış kararını verenin kendisi olduğu yönündeki belirsizliği ortadan kaldıracak şekilde Hizbullah’ın tonunu kontrol ediyor. Ancak hükümetin rolü, Hizbullah’a siyasi kılıf sağlamakla sınırlı. Lübnanlı kaynakların belirttiğine göre Netanyahu’nun savaşı genişletme yolunu tıkamak için müdahale edilmeden arenanın Hizbullah’a bırakılmasının uygun olmadığı çerçevesinde hükümet, hem uluslararası toplum hem de muhalefet nezdinde yaşadığı utançtan kurtulmuş durumda.

Birleşik okuma

Aynı kaynaklar, Hizbullah’ın, İsrail hükümetinin önceliklerine ilişkin değerlendirmesinde önceliklerini ve Netanyahu’nun kuzey cephesiyle ilişkilerinde izleyeceği yolu belirleyebilmesi için seçimini Gazze’deki savaşın sonucuna bağlamak yerine cumhurbaşkanlığı seçimlerini önceliklendirilmesi gerektiğine dikkati çekti. Hizbullah, savaşı genişletme gibi bir niyet taşımıyor ve bu açıdan en azından İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın söyledikleriyle tutarlı hareket ediyor. Bu noktada şu soru hala ortada; Birden fazla Lübnanlı yetkili, Le Drian’ın dönüşünün Beşli Komite temsilcilerinin Beyrut’a transferiyle aynı zamana denk gelmesinin veya yeni cumhurbaşkanının nitelikleri konusunda parlamento bloklarıyla ortak bir okuma yapılabilmesi için toplantılarda kendisine eşlik etmek üzere Lübnan’daki büyükelçilerin görevlendirilmesinin daha iyi olduğuna inanıyor. Ancak buna rağmen Le Drian, kararını verip Beşli Komite kisvesi altında Beyrut’a dönmeye karar verirse Hizbullah nasıl davranacak?

Hareketlilik

Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklara göre Beşli Komite’nin Le Drian’ın toplantılarına katılımı, söylentileri engellemek için toplu olarak hareket etmeye karar verdikleri perspektifinden değerlendiriliyor. Öyle ki bölgede Gazze cephesinde siyasi ve askeri vizyonun netleşmesine kadar beklemeyi tercih ettiği yönünde kendisine atfedilenin aksine, Washington’un cumhurbaşkanı seçimini kötüleşmekten kurtarmada aktif rol oynamaya ne ölçüde hazır olduğu hakkında söylentiler mevcut. Bu bağlamda her ne kadar muhalefet Azur’un adaylığını destekleyerek Özgür Yurtsever Hareket ile hala kesişme noktasında olsa da kaynaklara göre bu yetkililer, başkanlık hareketinin hala birinci aşamada olduğuna ve rekabetin Franciyye ile Genelkurmay Başkanı General Joseph Avn arasında gerçekleştiğine inanıyor. Ayrıca Franciyye adaylığından vazgeçmeyi reddederken, savaşa katılmakta da ısrar ediyor.



Hizbullah: Silahların devletin elinde toplanması planına ilişkin kabine toplantısı, akıl ve sağduyuya dönüş için bir fırsat

Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. Toplantıda, silahların devletin elinde toplanması planı görüşüldü,(EPA)
Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. Toplantıda, silahların devletin elinde toplanması planı görüşüldü,(EPA)
TT

Hizbullah: Silahların devletin elinde toplanması planına ilişkin kabine toplantısı, akıl ve sağduyuya dönüş için bir fırsat

Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. Toplantıda, silahların devletin elinde toplanması planı görüşüldü,(EPA)
Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. Toplantıda, silahların devletin elinde toplanması planı görüşüldü,(EPA)

Hizbullah yetkilisi Mahmud Kamati bugün Reuters'a yaptığı açıklamada, Hizbullah’ın dün yapılan ve silahların devletin elinde toplanması planını ele alan kabine toplantısını ‘ülkenin bilinmeyene sürüklenmesini önlemek için akıl ve sağduyuya dönme fırsatı’ olarak gördüğünü söyledi.

Lübnan kabinesi dün, ordunun silahların devletin elinde toplanması planını memnuniyetle karşıladı ve ordunun planı uygulamaya başlayacağını belirtti. Kabine bir zaman çizelgesi belirtmedi ve ordunun bu alandaki yeteneklerinin sınırlı olduğunu kaydetti. Ancak, İsrail'in Lübnan'daki askeri operasyonlarının devam etmesinin ordunun ilerlemesini engelleyeceğini de bildirdi. Kabine toplantısının ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Lübnan Enformasyon Bakanı Paul Morcos, kabinenin planı resmi olarak onayladığını söylemedi.

Kamati Reuters'a verdiği demeçte, Hizbullah'ın, hükümetin dün açıkladığı, bu konudaki ABD yol haritasının uygulanmasının İsrail'in taahhüdüne bağlı olduğu açıklamasına dayanarak değerlendirme yaptığını belirtti.

Kamati, İsrail'in saldırılarını durdurup Güney Lübnan'dan çekilmediği sürece planın uygulanmasının bir sonraki duyuruya kadar askıya alınması gerektiğini vurguladı.

Kamati, “Hükümetin, ABD'nin yol haritasının uygulanmasında herhangi bir ilerlemenin İsrail'in taahhüdüne bağlı olduğunu açıklaması, planın bir sonraki duyuruya kadar askıya alındığı anlamına geliyor” dedi.

Lübnan kabinesi geçtiğimiz ay, tüm silahların devletin elinde toplanması için bir plan geliştirme görevini orduya verdi ve İsrail'in Lübnan'daki askeri operasyonlarını durdurması karşılığında Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını amaçlayan ABD yol haritasını onayladı.

Kamati, “Hizbullah bu iki kararı kategorik olarak reddetti. Lübnan hükümetinin ulusal güvenlik stratejisi hazırlamayı taahhüt etmesi bekleniyor” ifadelerini kullandı.

İsrail geçen hafta, Lübnan ordusu Hizbullah'ı silahsızlandırmak için adımlar atarsa Güney Lübnan'daki askeri varlığını azaltacağını ima etti. Ancak son olarak çarşamba günü dört kişiyi öldürdüğü bir saldırı gerçekleştirdi.

Lübnan, geçen yıl İsrail ile yaşanan savaştan bu yana Hizbullah'ın silahsızlandırılması konusunda bölünmüş durumda.

Lübnan, ABD ve Hizbullah'ın yerel muhaliflerinin örgütü silahsızlandırması yönündeki baskısı altında. Ancak Hizbullah, silahsızlandırmayı tartışmanın bile büyük bir hata olacağını söyleyerek bunu reddediyor. İsrail ise Lübnan'a hava saldırılarını sürdürüyor ve güneydeki geniş toprakları işgal ediyor.

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım geçen ay iç savaş ihtimalini gündeme getirerek, hükümeti örgüte karşı çıkmaya çalışmaması konusunda uyardı ve sokaklarda protestoların patlak verebileceğini söyledi.


Lübnan, ordunun planına göre ‘silahları devletin elinde toplama’ faaliyetine devam ediyor

Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. (DPA)
Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. (DPA)
TT

Lübnan, ordunun planına göre ‘silahları devletin elinde toplama’ faaliyetine devam ediyor

Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. (DPA)
Lübnan hükümeti, Cumhurbaşkanı Joseph Avn başkanlığında Baabda Sarayı'nda toplandı. (DPA)

Lübnan hükümeti, ordunun, silahların devletin elinde toplanmasını beş aşamada uygulamak için geliştirdiği planı kabul ederek bu meseleyi çözdü. Söz konusu planın ilk aşaması yıl sonuna kadar tamamlanacak. Bu, hükümetin geçen ayın başında aldığı kararlarda belirlediği son tarihi aşıyor.

Hükümetin kararı Şii İkilisi’ni memnun etti. Meclis Başkanı Nebih Berri Şarku’l Avsat'a, “Ortam iyi, zehirli rüzgarlar dinmeye başlıyor. Ordunun planı sivil barışı koruyor” dedi. Berri ayrıca, çatışmayı önlemenin önemini vurguladı.

Öte yandan Başbakan Nevvaf Selam Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, kararların açık olduğunu ve yoruma yer bırakmadığını belirterek, bu adımın Hizbullah'ın silahsızlandırılmasına ilişkin kararların geri alınmasına yol açmadığını ifade etti.

Selam, silahların devletin elinde toplanması konusunda geri dönüşün olmayacağını ve hükümetin 5 Ağustos'ta yapılan toplantının kararlarına uygun olarak kendi güçleri aracılığıyla devletin otoritesini genişletmeye devam edeceğini belirtti. Selam, ‘Lübnan'ın Amerikalılarla mutabık kalarak değiştirdiği ve hedefleri hükümet tarafından onaylanan ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın planının, her iki tarafça karşılıklı olarak uygulanması gerektiğini, ancak İsrail'in henüz bu konuda taahhütte bulunmadığını’ kaydetti.


Yeni yerinden edilme... İsrail ordusu Gazze şehri sakinlerini el-Mevasi'ye gitmeye zorluyor

İsrail bombardımanından kaçan Filistinliler, Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu araçlarıyla ilerliyor, 6 Ağustos 2025 (AFP)
İsrail bombardımanından kaçan Filistinliler, Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu araçlarıyla ilerliyor, 6 Ağustos 2025 (AFP)
TT

Yeni yerinden edilme... İsrail ordusu Gazze şehri sakinlerini el-Mevasi'ye gitmeye zorluyor

İsrail bombardımanından kaçan Filistinliler, Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu araçlarıyla ilerliyor, 6 Ağustos 2025 (AFP)
İsrail bombardımanından kaçan Filistinliler, Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu araçlarıyla ilerliyor, 6 Ağustos 2025 (AFP)

İsrail ordusu bu sabah, Filistin topraklarının kuzeyindeki Gazze şehri sakinlerine, bölgedeki en büyük şehre yönelik kara harekâtı beklentisiyle güneydeki ‘insani yardım bölgesine’ taşınmaları çağrısında bulundu ve bu da güneye doğru yeni bir göç dalgasına neden oldu.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, sosyal medya hesabı üzerinden ‘Gazze şehri sakinlerine ve orada bulunan herkese’ hitaben yayınladığı mesajda, “Bu andan itibaren, şehri terk edenlerin ayrılmasını kolaylaştırmak amacıyla, güneydeki el-Mevasi bölgesini insani yardım bölgesi ilan ediyoruz” ifadesini kullandı.

(foto)

Adraee, “Bu fırsatı değerlendirerek insani yardım bölgesine erkenden gidin ve oraya giden binlerce kişiye katılın” dedi. Birleşmiş Milletler (BM), Gazze şehri ve çevresinde yaklaşık bir milyon kişinin yaşadığını tahmin ediyor ve İsrail'in şehre büyük çaplı bir saldırı başlatması halinde ‘felaket’ yaşanacağı uyarısında bulunuyor.

Hamas, geçtiğimiz ağustos ayında ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması önerisini kabul etmesine rağmen, İsrail hükümeti Hamas’ın silahlarını bırakmasını, Gazze Şeridi'nde tutulan tüm rehineleri serbest bırakmasını ve bölge üzerindeki güvenlik kontrolünü bırakmasını talep ediyor.

Adraee'ye göre, İsrail'in ‘Gazze şehrinde kara harekâtını genişletmek ve Hamas’ın kalelerini ele geçirmek’ için belirlediği insani yardım bölgesi, ‘saha hastaneleri, su hatları ve tuzdan arındırma tesisleri gibi hayati insani altyapıların yanı sıra, İsrail ordusuna bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktivitelerini Koordinasyon Birimi (COGAT) ile uluslararası toplum arasındaki koordinasyon yoluyla sağlanacak gıda, çadır, ilaç ve tıbbi malzeme tedarikini’ içeriyor. Adraee, ‘operasyonun genişlemesine paralel olarak, bölgeye insani yardım ulaştırma ve altyapıyı uyarlama çabalarının BM ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde devam edeceğini’ bildirdi.

 İsrail bombardımanından kaçan Filistinliler, Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu arabaları ve bisikletleriyle ilerliyor, 6 Ağustos 2025 (AFP)İsrail bombardımanından kaçan Filistinliler, Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu arabaları ve bisikletleriyle ilerliyor, 6 Ağustos 2025 (AFP)

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te Yahudi devletine yönelik eşi görülmemiş saldırısının ardından patlak veren savaşın başlamasından bu yana, İsrail ordusu, bölge sakinleri için ‘insani’ ve ‘güvenli’ ilan ettiği bölgelere çok sayıda hava saldırısı düzenledi. Ordunun iddiası ise sivillerin arasına saklanan Hamas savaşçılarını hedef aldığı yönünde.

Geçtiğimiz birkaç hafta içinde AFP'nin Gazze şehrinde röportaj yaptığı onlarca Filistinli, Gazze Şeridi'nde ‘güvenli bir yer’ olmadığını ve tekrar yerlerinden edilmektense bulundukları yerde ölmeyi tercih edeceklerini doğruladı. Diğer yandan İsrail ordusu, insani yardım bölgesinin, sahra hastaneleri, su hatları ve tuzdan arındırma tesisleri gibi hayati insani altyapının yanı sıra, COGAT ve uluslararası toplum arasındaki koordinasyonla sağlanacak gıda, çadır, ilaç ve tıbbi malzeme içerdiğini belirtti.

Ayrıca, Avrupa Hastanesi’nde ‘halkın daha iyi tıbbi hizmet alabilmesi için’ yenileme çalışmalarının yürütüldüğü ifade edildi.

​​​​​​​Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda bisikletini süren Filistinli bir çocuk, 6 Ağustos 2025 (AFP)​​​​​​​Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda bisikletini süren Filistinli bir çocuk, 6 Ağustos 2025 (AFP)

Bugün şafak vakti başlayan ve halen devam eden İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında 13 Filistinli hayatını kaybetti ve çok sayıda kişi yaralandı.

Filistin medyası, hayatını kaybedenler arasında Gazze Şeridi'nin güneyinde bulunan Han Yunus'un güneybatısındaki et-Tini yardım merkezinin yakınında İsrail güçleri tarafından öldürülen yardım bekleyen üç vatandaşın da olduğunu bildirdi. Şarku’l Avsat’ın Filistin medyasından aktardığına göre, İsrail’e ait uçakların Gazze şehrinin batısındaki eş-Şati Mülteci Kampı pazarı yakınlarındaki bir evi hedef alması sonucu biri çocuk beş vatandaş şehit oldu, çok sayıda kişi de yaralandı.

İsrail, Gazze Şeridi'nde, özellikle de siyasi ve askeri liderlerin Hamas'ı İsrailli rehineleri serbest bırakmaya zorlamak amacıyla şehri kontrol altına alma planını onayladığı Gazze şehrinde operasyonlarını yoğunlaştırdı.

İsrailli rehinelerin aileleri, yaklaşan operasyon ve askeri kaynakların ailelere ordunun rehinelerin nerede olduğunu bilmediğini ve onların gerçek bir tehlike altında olabileceğini doğrulaması nedeniyle, evlatlarının hayatlarından endişe duyuyorlar.

Hamas içindeki ve dışındaki bilgi sahibi kaynaklar Şarku’l Avsat'a, son haftalarda hareketin ve diğer Filistinli grupların, İsrail'e baskı uygulamak ve rehinelerin kaderini Gazze Şeridi'ni işgal etmeye kararlı olan Netanyahu hükümetinin kararlarına bağlamak amacıyla, operasyon sırasında rehineleri Gazze şehrinde tutmayı veya Gazze Şeridi'nin diğer bölgelerinden buraya nakletmeyi düşündüklerini bildirdi.

Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu kamyonetleriyle ilerleyen yerinden edilmiş Filistinliler, 6 Ağustos 2025 (AFP)Nuseyrat Mülteci Kampı yakınlarındaki sahil yolunda eşya dolu kamyonetleriyle ilerleyen yerinden edilmiş Filistinliler, 6 Ağustos 2025 (AFP)

Gazze şehri sakinleri, bölgeden ayrılmalarını engelleyen zorlu koşullarla karşı karşıya. Perşembe akşamı itibarıyla mevcut tahminler, halen şehirde yaşayan toplam 1,2 milyon kişiden 80 bininin güneye doğru yerinden edildiğini gösteriyor. Şehrin güneyinden ve kuzeyinden kaçanların çoğu, İsrail tarafından kırmızı bölge olarak sınıflandırılan, Gazze şehrinin kuzeybatısındaki el-Furusiye bölgesi yakınlarındaki sahil şeridine çadırlarını kurdu.