Uluslararası Adalet Divanı'ndaki 17 yargıç İsrail aleyhindeki davaya karar veriyor. Peki, bu 17 yargıç kimdir?

Yargıçlar bugünkü oturuma başlamak için Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nın salonuna girdiler (EPA)
Yargıçlar bugünkü oturuma başlamak için Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nın salonuna girdiler (EPA)
TT

Uluslararası Adalet Divanı'ndaki 17 yargıç İsrail aleyhindeki davaya karar veriyor. Peki, bu 17 yargıç kimdir?

Yargıçlar bugünkü oturuma başlamak için Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nın salonuna girdiler (EPA)
Yargıçlar bugünkü oturuma başlamak için Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nın salonuna girdiler (EPA)

Birleşmiş Milletler'in en yüksek mahkemesi, İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarının Filistinlilere yönelik devlet eliyle soykırım olduğu yönündeki Güney Afrika’nın suçlamalarına ilişkin kararını bugün açıklayacak. Mahkeme, davanın tarafları adına davaya katılan iki yargıcın yanı sıra 15 yargıçtan oluşuyor.

Uluslararası Adalet Divanı, Birleşmiş Milletler'in ana yargı organıdır ve merkezi Amerika’nın New York şehrinde bulunan Güvenlik Konseyi ve Genel Kurul gibi diğer ana Birleşmiş Milletler organlarının aksine, merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde bulunmaktadır.

csde
“Barış Sarayı”, Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nın genel merkezi (Uluslararası Adalet Mahkemesi)

Mahkeme 1946 yılında faaliyete geçmiş ve İkinci Dünya Savaşı'nın bitiminden sonra yerini "Birleşmiş Milletler"e bırakan "Milletler Cemiyeti"nin bir parçası olan Uluslararası Daimî Adalet Mahkemesi’nin alternatifi haline gelmiştir. Mahkeme, yargı yetkisini, üyelelerini, yargıçları seçme yöntemini, dava prosedürlerini ve Mahkemenin çalışmalarına ilişkin diğer teknik ayrıntıları tanımlayan Mahkeme Tüzüğüne ek olarak Birleşmiş Milletler Şartı'na dayalı olarak faaliyet göstermektedir.

Barış Sarayı

Uluslararası Adalet Divanı'nın genel merkezi olan Barış Sarayı, Lahey'in kalbinde yer almakta olup, 1907-1913 yılları arasında Amerikalı iş adamı Andrew Carnegie tarafından bağışlanan arazi üzerine inşa edilmiştir. Önce Uluslararası Daimî Adalet Mahkemesi’nin merkezi, çalışmalar tamamladıktan sonra da Uluslararası Adalet Divanı'nın merkezi olmuştur.

1946'dan sonra saray çeşitli genişletmelere, hakimlerin ofislerini barındıracak yeni binaların inşasına ve müzakere odasının kurulmasına tanık oldu. Sarayda ayrıca uluslararası hukuk kitaplarının bulunduğu genel “Barış Sarayı Kütüphanesi” ve Uluslararası Adalet Divanı'nın eserlerinin yer aldığı bir müze de bulunuyor.

Mahkeme şekli

Mahkeme, Birleşmiş Milletler Meclisi Genel Kurulu ve BM Güvenlik Konseyi tarafından ayrı ayrı seçilen 15 yargıçtan oluşur ve görev süresi 9 yıldır. Aday gösterilen yargıç, iki organda da oyların salt çoğunluğunu elde ederse mahkemenin üyesi olur. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve BM Güvenlik Konseyi, genellikle birden çok kez oylama yapılmasını gerektirir.

Mahkeme tüzüğünün 3. maddesi, Mahkeme’nin bağımsızlığının sağlanması için aynı ülkeden birden fazla üyeye sahip olamayacağını öngörmektedir. Mahkeme Tüzüğü ayrıca, bir mahkeme üyesinin idari veya siyasi görev üstlenmesine veya herhangi bir davada temsilci, danışman veya avukat olarak çalışmasına izin vermez.

dhb5r
Yargıç ve Mahkeme Başkanı Joan E. Donoghue (Uluslararası Adalet Divanı)

Mahkemenin mevcut üyeleri aşağıdaki isimlerden oluşmaktadır:

1- Joan E. Donoghue - Baş Yargıç (Amerika Birleşik Devletleri)

1956 doğumlu Amerikalı bir avukat, hukuk araştırmacısı ve Uluslararası Adalet Divanı'nın şu anki başkanıdır.

Mahkemeye ilk kez 2010 yılında, ikinci kez 2014 yılında seçilmiş, 2021 yılında ise Uluslararası Adalet Divanı yargıçları tarafından Mahkeme Başkanı olarak görev yapmak üzere seçilmiştir. British Broadcasting Corporation'ın (BBC) web sitesine göre kendisi, Uluslararası Adalet Divanı'na seçilen üçüncü ve Mahkeme Başkanı olarak seçilen ilk Amerikalı kadındır.

Donoghue, 1978 yılında Rusya'daki Kaliforniya Üniversitesi Rusya Çalışmaları ve Biyoloji bölümünden mezun oldu. 1981 yılında ise California Üniversitesi'nden Hukuk Doktorasını aldı.

Nikaragua-Amerika Birleşik Devletleri davasında ABD'de hukuk müşaviri olarak görev yapmış, 2007'den 2010 yılına kadar ABD Dışişleri Bakanlığı'nda baş hukuk müşaviri yardımcısı olarak görev yapmıştır. ABD Hazine Bakanlığı Genel Danışmanı olup, burada uluslararası finans kurumları da dahil olmak üzere bakanlık çalışmalarını her yönüyle denetlemiştir.

Uluslararası hukukun ve insan hakları hukukunun uygulanmasıyla ilgili olarak, eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve Başkan Barack Obama'ya uluslararası hukukun her alanında danışmanlık yaptı.

Amerika Birleşik Devletleri'nin uyguladığı ekonomik yaptırımlara ilişkin olarak Avrupa ülkeleriyle yapılan müzakerelerde hukuk danışmanı olarak çalıştı.

rth
Yargıç Kirill Gevorgyan (Uluslararası Adalet Divanı)

2- Kirill Gevorgyan-Mahkeme Başkan Yardımcısı (Rusya)

8 Nisan 1953'te Moskova'da doğdu. Uluslararası hukuk eğitimi aldı ve aynı alanda uzmanlaştı. 6 Şubat 2015'te Uluslararası Adalet Divanı üyeliğine seçildi ve 8 Şubat 2021'den itibaren Mahkeme Başkan Yardımcısı oldu.

2009 yılından 2015 yılına kadar Rusya Dışişleri Bakanlığı'nda Hukuk Memuru ve Rusya'nın Hollanda'daki Olağanüstü ve Tam Yetkili Büyükelçisi olarak, 2003-2009 yılları arasında ise Rusya Federasyonu'nun Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'nde Daimî Temsilcisi olarak görev yaptı.

Uluslararası Adalet Divanı önündeki çeşitli davalarda Rusya'yı temsil etti; bunların en önemlisi, Rusya'nın 2008 yılında Her Tür Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Sözleşme'yi ihlal etmesiyle ilgili olarak Gürcistan tarafından açılan davanın yanı sıra Kosova'nın tek taraflı bağımsızlık ilanı davasıydı. 2009 yılında Lahey'de düzenlenen Afganistan Konulu Bakanlar Konferansı'nda Rusya Federasyonu heyetinin üyesi olarak bulundu.

fve
Yargıç Peter Tomka (Uluslararası Adalet Divanı)

3- Peter Tomka (Slovakya)

1956 yılında Çekoslovakya'da doğdu. Yüksek lisans ve doktora derecelerini sırasıyla 1979 ve 1985 yıllarında Prag'daki Charles Üniversitesi'nden aldı.

Ukrayna'nın Kiev kentinde Uluslararası Hukuk ve Uluslararası İlişkiler Fakültesi'nde, Fransa'nın Nice kentinde Barış ve Kalkınma Hakları Enstitüsü'nde, Yunanistan'ın Selanik kentinde Uluslararası Kamu Hukuku ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nde ve Hollanda da Uluslararası Lahey Hukuk Akademisi'nde çalışmalar yaptı.

1990 yılında Slovakya Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Hukuk Departmanı Başkanlığı görevini üstlenen Tomka, ardından Slovakya'nın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi seçildi.

Uluslararası Adalet Divanı yargıçları 6 Şubat 2009'da Tomka'yı Başkan Yardımcısı olarak, 6 Şubat 2012'den 2015'e kadar 3 yıllık bir dönem için de Mahkeme Başkanı olarak seçtiler.

2011 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyi tarafından Uluslararası Adalet Divanı'na 9 yıllık ikinci bir dönem ve 2020 yılında Uluslararası Adalet Divanı'nda 9 yıllık üçüncü bir dönem için yeniden seçildi.

th6ju
Yargıç Ronnie İbrahim (Uluslararası Adalet Divanı)

4- Ronnie İbrahim (Fransa)

5 Eylül 1951'de Mısır'ın İskenderiye şehrinde doğdu. Paris Üniversitesi'nde kamu hukuku okudu.

Çeşitli Fransız üniversitelerinde doçent olarak çalıştı. 1998 yılına kadar Paris Siyasi Araştırmalar Enstitüsü'nde uluslararası hukuk profesörü olarak görev yaptı.

Fransa Dışişleri Bakanlığı'nda hukuk biriminin başına geçti ve 1998'den 2004'e kadar Fransa'yı uluslararası ve Avrupa mahkemeleri önünde birçok davada temsil etti. Bu davaların en önemlileri, Sırbistan- Karadağ'ın Uluslararası Adalet Divanı'nda Fransa'ya karşı geçici tedbirlere atıf yapılmasının istendiği Kongo-Fransa davasına ek olarak, güç kullanımının yasallığı konusunda açtığı davaydı.

İbrahim ayrıca, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından sunulan bir talepte, 2004 yılında işgal altındaki Filistin topraklarında ırkçılık duvarı inşa edilmesinin sonuçları hakkında Adalet Divanı'na hukuki görüş sunarken Fransa'yı temsil etti.

2015-2018 yılları arasında Uluslararası Adalet Divanı Başkanlığı görevini yürüttü. İlk kez 2005 yılında Divan üyeliğine seçildi, 2009 yılında yeniden seçildi ve 2018 yılında Mahkeme Başkanlığı görevini tamamladıktan sonra üçüncü kez yeniden seçildi.

fgtrbhy6
Yargıç Muhammed Benune (Uluslararası Adalet Divanı)

5- Muhammed Benune (Fas)

1943 yılında Fas'ın Marakeş kentinde doğdu. Nancy Üniversitesi ve Paris Üniversitesi'nde hukuk ve siyaset bilimi okudu, burada uluslararası hukuk alanında doktora yaptı. Ayrıca 1970 yılında Lahey'deki Uluslararası Hukuk Akademisi'nden mezun oldu.

V. Muhammed Üniversitesi'nde profesör olarak çalıştı ve 1998'den 2001'e kadar Fas'ın Birleşmiş Milletler nezdinde daimî temsilcisi olarak çalıştı, ardından Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargıç olarak çalıştı. 2006'dan beri Uluslararası Adalet Divanı'nda yargıç olarak görev yapmaktadır.

Fas'ın Birleşmiş Milletler nezdindeki büyükelçisi ve daimî temsilcisi olarak görev yaptıktan sonra Uluslararası Adalet Divanı'nda Benin ile Nijer arasındaki sınır anlaşmazlığı dosyasında yargıç olarak görev yaptı. Yugoslavya’nın Uluslararası Ceza Mahkemesindeki davasında hâkim idi ve Birleşmiş Milletler'in daimî büyükelçi yardımcısıydı.

Benune, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 59. oturumu sırasında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Altıncı Komitesi Başkanı olarak görev yaptı, Cenevre'deki Birleşmiş Milletler Tazminat Komisyonu Başkanıydı ve birkaç yıl boyunca Fas'ın hukuk danışmanlığını yaptı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun birçok oturumunda delegasyon ve 1974'ten 1982'ye kadar Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Konferansı'nda Fas delegasyonunun bir üyesi idi.

ax
Yargıç Abdülgavi Ahmed Yusuf (Uluslararası Adalet Divanı)

6- Abdülgavi Ahmed Yusuf (Somali)

Somali vatandaşıdır ve 1980 yılında Cenevre Üniversitesi'nden siyaset bilimi ve uluslararası hukuk alanında doktora derecesine sahiptir. London College ve 1. Paris Üniversitesi'nden hukuk alanında onur derecesiyle doktoraya ve Hindistan'daki KIT Üniversitesi'nden fahri doktora derecesine sahiptir.

İlk kez 2009 yılında Mahkeme üyeliğine seçildi, 2018 yılında tekrar seçildi. 2015-2018 yılları arasında Mahkeme Başkan Yardımcısı, 2018-2021 yılları arasında ise Mahkeme Başkanı olarak görev yaptı.

Ceza davalarında karşılıklı yardımlaşma konusuyla ilgili olarak Cibuti'nin Fransa'ya karşı açtığı bir davada Uluslararası Adalet Divanı'nda özel hâkim olarak görev yaptı, tahkim organlarında ve yatırım anlaşmazlıklarının çözümüne yönelik merkezlerde görev aldı. Ayrıca hukukçu ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) danışmanı olarak çalıştı.

dfv
Yargıç Xue Hanqin (Uluslararası Adalet Divanı)

7- Xue Hanqin (Çin)

1955'te doğdu ve 2010 yılında Shi Jiuyong'un 28 Mayıs 2010'da istifasıyla boşalan koltuğu doldurmak üzere seçildi. Uluslararası Adalet Divanı'nda görev yapan 3 kadın yargıçtan biri ve aynı zamanda Uluslararası Adalet Divanı'ndaki Çinli beşinci ve Çin Halk Cumhuriyeti'ni temsil eden üçüncü yargıçtır.

Xue Hanqin, 1980'de Pekin Yabancı Çalışmalar Üniversitesi'nden Sanat Lisansı, 1982'de Pekin Üniversitesi'nden Uluslararası Hukuk alanında Yüksek Lisans Diploması ve 1983 ve 1995'te Columbia Hukuk Fakültesi'nden Yüksek Lisans ve Doktora derecelerini aldı. Çin Dışişleri Bakanlığı'nın Antlaşma ve Hukuk Dairesi'nde çalıştı.

2003 yılında Çin'in Hollanda büyükelçisi olarak atandı ve 2008 yılına kadar görev yaptı. Aynı yıl Çin'in Güneydoğu Asya Birliği’ndeki ilk büyükelçisi oldu.

Xue, 2018 yılında Uluslararası Adalet Divanı Başkan Yardımcısı olarak atandı. Xue, 2022'de Rus yargıç Kirill Gevorgyan ile birlikte Rusya'nın Ukrayna'daki askeri operasyonlarını askıya almasını gerektiren geçici emre karşı oy kullandı.

fdbrtnyju
Yargıç Julia Sibutende (Uluslararası Adalet Divanı)

8- Julia Sibutinde (Uganda)

1954 yılında Uganda'da doğdu. İlk kez 2012 yılında Adalet Divanı üyeliğine seçildi, 2021 yılında ise yeniden seçilmiştir.

Birleşik Krallık'taki Edinburgh Üniversitesi'nden fahri hukuk doktorası sahibidir ve 2005 ile 2011 yılları arasında Sierra Leone Özel Mahkemesi'nde yargıç olarak görev yapmadan önce birçok adli ve hukuki görevde bulunmuştur.

Başkanlığı sırasında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlemekle suçlanan Liberya Devlet Başkanı Charles Gankai Taylor'a karşı açılan dava da dahil olmak üzere birçok savaş suçu davasına bakan Sibutinde, ayrıca Uganda Yüksek Mahkemesi'nde hukuk ve ceza davalarında hâkim olarak görev yaptı. 1999'dan 2000 yılına kadar Uganda polisindeki yolsuzluğu araştıran Yargı Komisyonu’nun başkanıydı.

dcrg
Yargıç Dalvir Bahendra (Uluslararası Adalet Divanı)

9- Dalveer Bhandrai (Hindistan)

1947'de doğdu, Hindistan Yüksek Mahkemesi yargıcı olarak görev yaptı ve aynı zamanda eski Bombay Yüksek Mahkemesi Baş Yargıcı ve Delhi Yüksek Mahkemesi yargıcıdır.

Bhandari, Delhi Yüksek Mahkemesi hâkimi olarak Delhi Yüksek Mahkemesi Hukuk Hizmetleri Komitesine başkanlık etti. Aynı zamanda Dövizin Korunması ve Kaçakçılık Faaliyetlerinin Önlenmesi Yasasına ilişkin Delhi Eyalet Danışma Konseyi'nin de Başkanıydı.

Bhandari, Başbakan olarak atanmak üzere görevinden istifa eden Ürdünlü Yargıç Avn el-Hasaveneh’in yerine, Ocak 2012'de Hindistan Hükümeti tarafından Uluslararası Adalet Divanı'nda yargıçlık pozisyonuna resmi aday olarak aday gösterildi.

dfrgth6y
Yargıç Patrick Lipton Robinson (Uluslararası Adalet Divanı)

10- Patrick Lipton Robinson (Jamaika)

1944'te Jamaika'da doğdu. 30 yıldan fazla bir süre Jamaika hükümetinde çalıştı. 2015 yılında Uluslararası Adalet Divanı'na seçildi.

Başsavcılıktaki Veliaht Prens Danışmanı ve Başsavcı Birinci Asistanlığının yanı sıra kısa bir süre Dışişleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliği yaptı.

26 yıl boyunca Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Altıncı Hukuk Komitesi'nde Jamaika temsilcisi olarak görev yaptı.

dfb
Yargıç Nevaf Selam (Uluslararası Adalet Divanı)

11- Nevaf Selam (Lübnan)

Lübnanlı Nevaf Selam 1953'te doğdu ve Uluslararası Adalet Divanı'nda yargıç olarak görev yapıyor. 1992 yılında Paris'teki Siyasal Araştırmalar Enstitüsü'nden siyaset bilimi alanında doktora derecesini, Harvard Hukuk Fakültesi'nden hukuk alanında yüksek lisans derecesini ve Sorbonne Üniversitesi'nden tarih alanında doktora derecesini aldı.

Avukatlık mesleğinin yanı sıra Sorbonne Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Selam, 2007'den 2017'ye kadar Lübnan'ın New York'taki Birleşmiş Milletler büyükelçisi ve daimî temsilcisi olarak görev yaptı.

Selam Birleşmiş Milletler'deki görevi süresince, Güvenlik Konseyi'nde Lübnan'ın egemenliğine saygı gösterilmesi, Suriye çatışmasından ayrılma politikasının güçlendirilmesi ve eski Başbakan Refik Hariri’ye yönelik suikast davasında Lübnan için Özel Uluslararası Mahkeme kurulması yoluyla dokunulmazlığın sona erdirilmesi için defalarca çağrıda bulundu. Ayrıca, kendi kaderini tayin hakkı ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulması dahil, Filistin halkının ulusal haklarını savunma konusunda ısrar etti.

cvgfrbvf
Yargıç Iwasawa Yugi (Uluslararası Adalet Divanı)

12- Iwasawa Yugi (Japonya)

1954'te Tokyo'da doğdu. 2018'de mahkeme üyesi oldu ve 2021'de yeniden seçildi. 1977'de Tokyo Üniversitesi'nden hukuk diplomasına ve 1977'de Harvard Hukuk Fakültesi'nden hukuk alanında yüksek lisans derecesine sahiptir. 1978'de mezun oldu ve 1977'de Tokyo Virginia Üniversitesi'nden hukuk doktorası aldı.

Aralarında Japonya, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri ve Hollanda'nın da bulunduğu birçok ülkede çeşitli üniversite ve enstitülerde akademisyen olarak çalıştı.

2007'den 2017 yılına kadar ICCPR'nin üyesi, başkanı ve başkan yardımcısı olarak görev yaptı. Japonya Uluslararası Hukuk Derneği'nin yedek üyesi, başkanı ve başkan yardımcısı olarak görev yaptı.

dj7k8l9ş0i
Yargıç George Nolte (Uluslararası Adalet Divanı)

13- Georg Nolte (Almanya)

1959 yılında Almanya'nın Bonn şehrinde doğdu. Berlin Humboldt Üniversitesi'nde uluslararası hukuk profesörü olarak görev yaptı. Birleşmiş Milletler Uluslararası Hukuk Komisyonu üyesiydi ve 2017 yılında başkanlığını yaptı.

2020 yılında 193 oydan 160'ını alarak Uluslararası Adalet Divanı hâkimi seçildi ve 2021 yılında 9 yıllık görevine başladı.

Özgür Berlin Üniversitesi ve Cenevre Üniversitesi'nde hukuk, uluslararası ilişkiler ve felsefe okudu ve Heidelberg Üniversitesi'nden hukuk doktorası aldı.

juk
Yargıç Hilary Charlesworth (Uluslararası Adalet Divanı)

14- Hilary Charlesworth (Avustralya)

Belçika'nın Leuven şehrinde doğdu, Avustralya vatandaşlığına sahip ve 2021'den beri mahkeme üyesidir. Melbourne Üniversitesi'nden hukuk lisans ve yüksek lisans derecesine, Harvard Hukuk Fakültesi'nden hukuk bilimleri alanında doktora derecesine sahiptir.

Avustralya Yüksek Mahkemesi ve Victoria Yüksek Mahkemesinin avukatıdır. 2021 yılında Guyana'nın Venezuela'ya karşı açtığı davada verilen tahkim kararında Uluslararası Adalet Divanı'nda özel hakimlik pozisyonu başta olmak üzere çeşitli akademik pozisyon ve görevlerde bulunmuştur. Ayrıca 2021 yılında Uluslararası Adalet Divanı'nda özel hâkim olarak görev yapmıştır. Avustralya'nın Japonya'ya karşı açtığı Antarktika balina avcılığı davasında 2011-2014 yılları arasında Birleşmiş Milletler'de İnsan Hakları Üyesi olarak görev yaptı.

gth6yj7ı
Yargıç Leonardo Nemer Caldeira Brandt (Uluslararası Adalet Divanı)

15- Leonardo Tiger Caldera Brant (Brezilya)

1966'da Brezilya'da doğdu ve 2022 yılında mahkemeye seçildi. Fransa'daki Paris Üniversitesi'nden doktorasının yanı sıra, Cenevre'deki Birleşmiş Milletler Çalışmaları Programı'ndan ileri düzey çalışmalar alanında diplomaya sahiptir. Fransa'daki Uluslararası İnsan Hakları Enstitüsü'nden ve Lahey'den uluslararası hukukta ileri çalışmalar alanında diplomaları vardır.

Brezilya'daki Minas Gerais Federal Üniversitesi'nde uluslararası hukuk profesörü olarak çalışmakta olup, Brezilya'daki ve uluslararası enstitü ve kolejlerdeki birçok akademik pozisyonun yanı sıra hukuk üzerine birçok araştırma ve makalesi bulunmaktadır.

Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi Adaylık Komitesi Danışma Komitesi üyesiydi.

Mahkeme tüzüğünün 31. maddesinde, mahkemede davanın tarafları arasından bir hâkimin bulunmaması halinde, taraflardan her birinin bir hâkim seçebileceği belirtiliyor.

Buna göre, bu davada (Güney Afrika / İsrail), Uluslararası Adalet Divanı'nın on beş yargıcına, Güney Afrika'dan özel olarak atanmış bir yargıç ve İsrail'den başka bir yargıç katılmaktadır. Onlar kendi ülkelerinin iki seçkin şahsiyetidir ve sıra dışı bir kişisel geçmişe sahiptirler.

Mahkemenin basit çoğunlukla vereceği kararları hukuki açıdan bağlayıcı, ancak mahkemenin bunları uygulayacak bir mekanizması yok.

h5yj67j
Yargıç Aharon Barak (sağdaki fotoğrafın ortasında) ve yanında Uluslararası Adalet Divanı'nda Yargıç Dikgang Moseneke (soldaki fotoğrafın ortasında) var (AP)

16- Dikgang Moseneke

Reuters'e göre 76 yaşındaki Moseneke, ırkçılığa karşı mücadele eden ve ülkenin demokrasiye geçişinde önemli rol oynayan Güney Afrika'nın en kıdemli emekli yargıçlarından biridir. 15 yaşındayken ırkçılığı protesto ettiği için hapse atıldı ve Güney Afrika'daki kötü şöhretli Robben Adası hapishanesinde Nelson Mandela ile arkadaş olarak 10 yıl geçirdi.

Moseneke, üniversite eğitimini parmaklıklar ardında okudu ve serbest bırakıldıktan sonra avukat olarak çalıştı. Mandela ondan Güney Afrika'nın geçici anayasa taslağının hazırlanmasına yardım etmesini ve ilk demokratik seçimleri denetlemesini istedi. 2002 yılında Güney Afrika Anayasa Mahkemesi'ne atandı. 2005 yılında Yüksek Mahkeme Baş Yargıç Yardımcılığına atandı ve 2016 yılında emekli olana kadar bu görevi sürdürdü.

Oxford Üniversitesi ile 2021 yılında yaptığı otobiyografik bir röportajda, çocukluğunda derin bir doğru ve yanlış anlayışına sahip olduğunu belirtti. "Irkçılık gerçekten büyük bir öğretmendi, çoğu ülke gibi insanlara eşitsizliği öğretti" dedi.

Pretoria Üniversitesi'nde uluslararası insan hakları hukuku profesörü Frans Viljoen, Moseneke'nin, "davaların gerçeklerini takip eden, geniş vizyona sahip, adil bir yargıç" olarak tanındığını söylüyor.

17- Aharon Barak

87 yaşındaki Aharon Barak Holokost'tan sağ kurtulanlardan biri. 1936'da Litvanya'da doğdu ve İsrail'de Yüksek Mahkeme Başkanı olarak görev yaptı. Litvanya'nın merkezindeki Kovno (Kaunas) kentindeki gettodan, annesi tarafından orada üretilen üniformalarla dolu bir çantanın içine saklanarak kaçırıldı. İsrail Devleti'nin kuruluşunun ilanından bir yıl önce, 1947'de İngiliz mandasına tabi olan Filistin'e göç etti. 1975 ila 1978 yılları arasında İsrail Başsavcısı olarak görev yaptı. 1978'de Yüksek Mahkeme'ye atandı ve 1995'ten emekli olduğu 2006 yılına kadar Baş Yargıç olarak görev yaptı.

Barak, Yüksek Mahkeme'nin güçlü bir destekçisi olarak biliniyor ve geçen yıl yargı sistemini elden geçirme çabaları kamuoyunda kutuplaşmaya yol açan Başbakan Binyamin Netanyahu'yu ağır bir şekilde eleştirdi. Şarku’l Avsat’ın ulaştığı bilgilere göre geçtiğimiz kasım ayında Kanada'nın günlük gazetesi The Globe and Mail'e verdiği röportajda Barak, İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarına desteğini dile getirdi. Barak şöyle dedi: “Hükümetin yaptıklarına tamamen katılıyorum.” İsrail'in Gazze'de soykırıma yönelik bir savaş yürüttüğü yönündeki suçlamalara ilişkin bir soruya yanıt veren Barak, bu terimin Hamas hareketinin İsrail'e yönelik 7 Ekim'de başlattığı saldırıları tanımlamak için kullanılması gerektiğini ifade ederek, "Bizim yaptığımız, onların bu konuyu tekrarlamalarını engellemektir" ifadelerini kullandı.



Dünya liderleri, Avustralya’daki Bondi sahili saldırısını kınadı

14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)
14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)
TT

Dünya liderleri, Avustralya’daki Bondi sahili saldırısını kınadı

14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)
14 Aralık 2025'te Avustralya'nın Bondi plajındaki silahlı saldırı olay yerinde bir polis aracı duruyor (Reuters)

Dünya liderleri, Pazar günü Sydney’in Bondi Sahili’nde düzenlenen Yahudi kutlamasına yönelik saldırıyı şiddetle kınadı. Saldırıda en az 12 kişi hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı.

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, olayı “Avustralya’daki Yahudilere yönelik bir saldırı. Hanuka Bayramı’nın ilk günü, normalde sevinç ve inançla kutlanması gereken bir gün…” sözleriyle değerlendirdi ve polis ile güvenlik güçlerinin olaya karışanları tespit etmek için çalıştığını söyledi.

frgt
Avustralya Güvenlik İstihbarat Teşkilatı (ASIO) Güvenlik Genel Direktörü Mike Burgess, Sidney'deki Bondi Plajı saldırısının ardından 14 Aralık 2025'te Canberra'daki Parlamento Binası'nda düzenlenen basın toplantısında konuşuyor (EPA)

Avustralya muhalefet partisi Liberal Parti lideri Susan Lee, “Avustralyalılar bu akşam derin bir yas içinde. Şiddet ve nefret, toplumumuzun kalbini vurdu… Hepimizin bildiği ve sevdiği Bondi’de” ifadelerini kullandı.

frgt
Avustralya Federal Polisi'nde ulusal güvenlikten sorumlu geçici komiser yardımcısı Nigel Ryan (EPA)

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, “Bu dünyada antisemitizme yer yok. Kalplerimiz bu korkunç saldırının kurbanları, Yahudi toplumu ve Avustralya halkı ile birlikte” dedi.

Saldırıya ilişkin tepkilerini dile getiren dünya liderleri arasında İngiltere Başbakanı Keir Starmer, olayın “son derece üzücü haberler” olduğunu söyledi. Yeni Zelanda Başbakanı Christopher Luxon ise, Avustralya ve Yeni Zelanda’nın bir aile gibi olduğunu belirterek, Bondi’deki saldırının kurbanlarıyla dayanışma içinde olduklarını ifade etti.

sd
Avustralya polisi ve acil durum ekipleri, 14 Aralık 2025'te Bondi Plajı'ndaki silahlı saldırı olayının yaşandığı yere yakın bir bölgede çalışıyor (EPA)

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar, saldırının “Yahudi topluluğuna yönelik antisemitizmin bir sonucu” olduğunu ifade etti. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, “Avustralya ve Yahudilerle dayanışma içindeyiz. Şiddet, nefret ve antisemitizme karşı birleşiyoruz” açıklamasında bulundu.

İspanya Dışişleri Bakanı José Manuel Albares, Norveç Başbakanı Jonas Gahr Støre ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson da benzer şekilde saldırıyı kınayarak, kurbanlar ve ailelerine başsağlığı dileklerini iletti.

ABD ve Kanada yetkilileri de saldırıyı terör eylemi olarak nitelendirerek, kurbanlara ve Avustralya halkına destek mesajı verdi. Almanya’daki Yahudi Derneği ise yaptığı açıklamada, “Derin bir şok içindeyiz. Antisemitizm öldürür” ifadelerini kullandı.

New South Wales Başbakanı Chris Minns, “Hanuka’nın ilk günü kutlanan bir bayram, ne yazık ki bu korkunç saldırı nedeniyle kabusa dönüştü. En az 12 kişi hayatını kaybetti, saldırganlardan biri de öldü” dedi.


Avustralya, silahlı saldırganı durduran Ahmed el Ahmed'i konuşuyor

Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)
Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)
TT

Avustralya, silahlı saldırganı durduran Ahmed el Ahmed'i konuşuyor

Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)
Ahmed'in silahlı saldırganla karşı karşıya geldiği anı ve vurulduktan sonra tedavi edildiği anı gösteren bir videodan alınan birleşik görüntü (Dolaşımda)

Bondi Plajı’nda düzenlenen Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında yaşanan ve en az 12 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıya dair ortaya çıkan görüntülerde, bir sivilin saldırgana müdahale ederek silahını elinden aldığı görüldü. Söz konusu davranış, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, çok sayıda kişinin hayatının kurtarılmış olabileceği değerlendirildi.

Görüntülerde, otoparkta beyaz tişört giymiş bir kişinin, tüfek taşıyan koyu renkli tişörtlü saldırgana hızla yaklaştığı, arkasından saldırarak silahı ele geçirdiği ve ardından silahı saldırgana doğrulttuğu görülüyor. Saldırganın dengesini kaybederek geriye doğru çekildiği ve köprüye doğru yöneldiği, kahraman vatandaşın silahı daha sonra yere bıraktığı anlar videoda net şekilde yer alıyor.

Olay anına ait görüntüler kısa sürede sosyal medyada yayılırken, çok sayıda kullanıcı müdahalede bulunan kişinin cesaretini övdü ve bu davranışın birçok insanın hayatını kurtarmış olabileceğini dile getirdi. Avustralya merkezli News.com.au sitesi, kahraman olarak anılan kişinin Sidney’de yaşayan ve Sutherland’da bir manav işleten 43 yaşındaki Ahmed el-Ahmed olduğunu duyurdu.

İki çocuk babası olan Ahmed’in, bu müdahalesi sırasında iki kurşunla yaralandığı, kuzeninin 7News kanalına yaptığı açıklamayla doğrulandı. Duygusal görüntülerde, 43 yaşındaki manavın saldırganlardan birinin silahını zorla aldığı anlar dikkat çekti.

h
Viral videodan bir görüntü (ABC Avustralya Haber Ağı)

Reuters, güvenilir görüntüler üzerinden videonun doğruluğunu teyit etti. Ajans ayrıca, söz konusu görüntülerdeki saldırganların, daha sonra polis tarafından çevrelendiği doğrulanan kişilerle aynı kişiler olduğunu, kıyafetlerinden yola çıkarak belirlediğini aktardı. Şüpheli saldırganlardan birinin öldürüldüğü, diğerinin ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldığı bildirildi.

“Nefreti körüklüyor” açıklaması

Saldırıdan saatler sonra açıklama yapan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ağustos ayında Avustralya Başbakanı Anthony Albanese’ye bir mektup gönderdiğini ve Canberra yönetimini “antisemitizm ateşini körüklemekle” suçladığını söyledi.

Albanese hükümetinin Filistin devletini tanımayı da içeren politikalarının, Yahudi karşıtlığını teşvik ettiğini ve sokaklarda yayılmasına neden olduğunu savunan Netanyahu “Antisemitizm bir kanserdir. Liderler sessiz kaldığında yayılır. Zayıflığın yerini eylem almalıdır” ifadelerini kullandı.

Saldırıyı “dehşet verici” olarak nitelendiren Netanyahu, “Bu soğukkanlı bir cinayettir. Ne yazık ki her dakika kurbanların sayısı artıyor. En uç kötülüğü gördük. Aynı zamanda Yahudi kahramanlığının zirvesine de tanık olduk” dedi. Netanyahu, kendisinin Yahudi olduğunu söyleyen ve saldırganlardan birinin silahını alan bir sivile atıfta bulundu.

Netanyahu açıklamasında, “Küresel antisemitizme karşı bir mücadele içindeyiz. Bununla mücadele etmenin tek yolu onu açıkça kınamak ve kararlılıkla karşı durmaktır. İsrail’de yaptığımız da budur. Ordumuz, güvenlik güçlerimiz, hükümetimiz ve halkımızla birlikte bunu sürdürmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Avustralya hükümetine dolaylı eleştirilerde bulunan Netanyahu, “Kınamayan, hatta teşvik edenleri kınamayı sürdüreceğiz. Özgür ülkelerin liderlerinden beklenen adımları atmaları için baskı yapmaya devam edeceğiz. Teslim olmayacağız, eğilmeyeceğiz ve atalarımızın yaptığı gibi mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.


Boeing motor arızası Washington’daki Dulles Uluslararası Havaalanı pistinde yangına neden oldu

United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)
United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)
TT

Boeing motor arızası Washington’daki Dulles Uluslararası Havaalanı pistinde yangına neden oldu

United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)
United Airlines uçağı kazasında dumanlar yükseliyor (Reuters)

United Airlines’a ait bir Boeing 777-200ER uçağı, kalkış sırasında meydana gelen motor arızası nedeniyle pistte çıkan yangın sonucu dün Tokyo’ya gitmek üzere havalandığı Washington’daki Dulles Uluslararası Havaalanı’na geri dönmek zorunda kaldı.

Fransız Haber Ajansı AFP’nin aktardığına göre United Airlines şirketi, “UAL803, kalkıştan kısa bir süre sonra Washington’daki Dulles Uluslararası Havalimanı’na geri döndü ve motorlarından birinde meydana gelen güç kaybını gidermek için güvenli bir şekilde indi” açıklamasını yaptı ve 275 yolcu ve 15 mürettebat arasında yaralanan olmadığını belirtti.

Açıklamaya göre yolcuların başka bir uçakla United Airlines uçuşunun asıl varış noktası olan Tokyo Haneda Havalimanı'na götürmesi planlanıyor.

ABD'nin başkenti Washington’daki en büyük havaalanı olan Dulles Uluslararası Havaalanı’nın sözcüsü, uçağın saat 12:20 civarında (17:20 GMT) kalktığını ve olayın ‘pist yakınlarındaki bazı ağaçlarda yangına neden olduğunu’ söyledi.

Sözcü, açıklamasına şöyle devam etti:

“Yangın söndürüldü, uçak Dulles Uluslararası Havaalanı’na geri döndü, saat 13.30 civarında güvenli bir şekilde indi ve havalimanı itfaiye ekipleri tarafından incelendi.”

Hasar gören pistin sınırlı bir süre için kapatıldığını açıklayan sözcü, Dallas Uluslararası Havaalanı'nda birkaç pist olduğu için diğer uçuşların etkilenmediğini de sözlerine ekledi.

rfgtyh
Uçak Dulles Uluslararası Havalimanı'na indikten sonra, bir acil müdahale aracı pistin yakınlarındaki yangını söndürmeye çalışıyor (Reuters)

ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA), uçağın ‘kalkış sırasında motor arızası’ yaşadığı için Dulles Uluslararası Havaalanı’na geri döndüğünü açıkladı, ancak daha fazla ayrıntı vermedi. FAA, olayı soruşturacağını belirtti.

ABD Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu (NTSB) da resmi bir soruşturma açıp açmayacağına karar vermek için şu anda olayla ilgili verileri topladığını duyurdu.

Havacılık haber ağı AIRLIVE, uçağın motorunun kalkış sırasında alev aldığını ve pistin sonunda yangına neden olduğunu bildirdi.

AIRLIVE, olayın ardından acil iniş denemesi öncesinde uçağın ağırlığını azaltmak için kritik bir güvenlik prosedürü olan yakıt boşaltma manevrası yaptığının görüldüğü bildirdi.

AIRLIVE tarafından yayınlanan uçak kayıt bilgilerine göre uçak 1998 kasımında Continental Airlines'a teslim edilmiş, daha sonra United Airlines tarafından satın alınmış ve (2024 yılından beri GE Aerospace olarak bilinen) iki General Electric motorla donatılmıştı.