Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Zelensky "gerçek olmayan silah eksikliği”ni eleştirdi

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
TT

Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)

Kiev güçleri, Ukrayna'nın doğusundaki Avdiivka şehrinden askerlerinin çoğunun hayatını “korumak” amacıyla çekildiklerini duyurdu. ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimindeki askeri komutanlar şehrin Moskova güçlerinin eline geçmesinden bir gün önce, şehrin düşüşünün Ukrayna savunmasının çökmesine neden olacağına dair kötümserdi.

Telegram üzerinden açıklama yapan bölgedeki Ukrayna kuvvetlerinin komutanı General Oleksandr Tarnavsky, kuvvetlerinin büyük oranda tahrip olmuş bu sanayi şehrinin yakınında kuşatılmaktan kaçındığını ifade etti. Savaşın başlamasının ikinci yıldönümünde ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeniden seçilmeye hazırlanmadan önce sadece Ukrayna ile değil, tüm Batı ile olan çatışmada politikalarının doğruluğuna dair kesin “kanıt” sağlamak için şehri ele geçirmeyi hedeflemesinin uzun zaman önce Moskova'nın planladığı Rus saldırısı olması Pentagon yetkililerinin endişelerini arttırdı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky, Münih Güvenlik Konferansı'nda Avdiivka'dan çekilmenin "en fazla sayıda hayatı kurtarabilmek için doğru bir karar" olduğunu söyledi: "Kuşatılmaktan kaçınmak için diğer sınırlara geri çekilmeye karar verdik" dedi.

Zelensky, toplananlara açıkça “gerçek dışı” olarak tanımladığı silah eksikliğini giderme çağrısında bulunarak: “Maalesef Ukrayna'da, özellikle topçu ve uzun menzilli silahların kapasite eksikliği göz önüne alındığında, gerçekçi olmayan silah temin edilememe durumunda tutmak, Putin'in mevcut savaşın temposuna ayak uydurmasını sağlıyor. Demokrasinin zamanla kendi kendine zayıflaması da ortak kararlılığımızı baltalıyor” dedi.

Rusya Ukrayna’yı neden işgal etti

Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılmasının ardından Ukrayna üzerindeki Rusya nüfuzu aşamalı olarak azalmaya başladı. Kiev

Hükümeti Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Yanukoviç’e karşı Avrupa Birliği yanlısı hükümeti destekleyen halk hareketinin Kasım 2013’te başlattığı ve Onur Devrimi olarak adlandırılan gösteriler sonrası Yanukoviç Moskova’ya kaçmak zorunda kaldı.

Moskova Ukrayna’yı ekonomik ablukaya aldıktan sonra 2014’te Kırım’ı işgal etti. Rusya ayrıca 2015’te Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçıları destekleyerek Donetsk ve Donbass bölgelerini işgal etti.

21 Şubat 2022’de Putin yönetimi Ukrayna’yı topyekun işgal kararı aldı. Kiev güçlerinin savunması karşısında planını ilerletemeyen Rusya ülkenin doğu kesimlerinde saldırılarını sürdürüyor.



Trump yönetimi, CIA'ya Venezuela'da "ölümcül" operasyonlar yürütme yetkisi verdi

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Trump yönetimi, CIA'ya Venezuela'da "ölümcül" operasyonlar yürütme yetkisi verdi

ABD Başkanı Donald Trump (AP)
ABD Başkanı Donald Trump (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, çarşamba günü CIA'ye Venezuela'da gizli operasyonlar yürütme yetkisi verdiğine dair haberleri doğruladı. Bu, Washington'ın Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro rejimine yönelik baskı çabalarında keskin bir artışa işaret ediyor.

Trump, uyuşturucu kartellerini hedef alan Venezuela topraklarına baskınlar düzenlemeyi düşündüğünü de belirtti.

New York Times dün, Trump yönetiminin CIA'ye Venezuela'da gizli operasyonlar yürütme yetkisi verdiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın NYT’den aktardığına göre yeni yetki, kurumun Venezuela ve Karayipler'de "ölümcül" operasyonlar yürütmesine olanak tanıyor.

Yeni önlem, Trump yönetiminin Venezuela'ya karşı yoğun baskı kampanyasının son adımı. ABD ordusu, haftalardır Venezuela açıklarında uyuşturucu taşıdığını iddia ettiği tekneleri hedef alarak onlarca kişiyi öldürdü.

NYT, ABD yetkililerinin özel olarak nihai hedefin Başkan Maduro'yu iktidardan uzaklaştırmak olduğunu belirtti.


İranlı bir muhalif İstanbul'da öldürüldü

İstanbul'un genel görünümü (Arşiv- Reuters)
İstanbul'un genel görünümü (Arşiv- Reuters)
TT

İranlı bir muhalif İstanbul'da öldürüldü

İstanbul'un genel görünümü (Arşiv- Reuters)
İstanbul'un genel görünümü (Arşiv- Reuters)

Ülkesindeki rejimi eleştiren bir İranlı aktivist, medya ve insan hakları örgütlerine göre salı akşamı İstanbul'da vurularak hayatını kaybetti.

Türk Özel haber ajansları Doğan ve İhlas'a göre, Mesud Nazari Arnavutköy ilçesinde evine dönerken hedef alındı.

Nazari, aldığı yaralar sonucu gece İstanbul'daki bir hastanede hayatını kaybetti. İran dışında bulunan Halvesh insan hakları örgütüne göre aslen İran'ın batısındaki Kirmanşah eyaletinden olan bu İranlı Kürt, Sünni Kürt dini çevrelerinde tanınan birisiydi.

Kendisini İran rejimini sert bir şekilde eleştiren bir isim olarak tanımlayan kuruluş, Nazari'nin on yıl önce İran'dan Türkiye'ye kaçtığını belirtti.

Kuruluş, kimliği açıklanmayan bir aile üyesinin, Nazari'nin İran güvenlik güçleri tarafından tehdit edildiğini söylediğini aktardı.

Norveç merkezli insan hakları örgütü Hengaw, "Mesud Nazari suikastı, İran'dan yurt dışında bulunan siyasi ve dini aktivistleri hedef alan saldırıların bir başka örneğidir" dedi.

Türk medyası, saldırganın henüz yakalanamadığını bildirdi.


ABD Savaş Bakanı'nın uçağı İngiltere'ye acil iniş yaptı

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
TT

ABD Savaş Bakanı'nın uçağı İngiltere'ye acil iniş yaptı

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth (AP)

ABD Savunma Bakan Yardımcısı ve Savunma Bakanlığı Sözcüsü Sean Parnell, dün yaptığı açıklamada, Savunma Bakanı Pete Hegseth'in uçağının ön camındaki bir çatlak nedeniyle İngiltere'ye acil iniş yaptığını duyurdu. Hegseth, NATO savunma bakanları toplantısına katıldıktan sonra ABD'ye dönüyordu.

Parnell, X platformunda yaptığı açıklamada, "Uçak standart prosedürlere uygun şekilde indi ve Bakan Hegseth de dahil olmak üzere uçaktaki herkes güvende" ifadelerini kullandı.