Libya’da çift başlı yönetim ekonominin kötüye gitmesine yol açıyor

Libya Ekonomi Bakanı: Vatandaşların yaklaşık yüzde 40'ı yoksulluk sınırının altında yaşamaya başladı

Bir Libyalı bir mağazanın içinden gıda ürünlerini inceliyor (Trablus Belediyesi)
Bir Libyalı bir mağazanın içinden gıda ürünlerini inceliyor (Trablus Belediyesi)
TT

Libya’da çift başlı yönetim ekonominin kötüye gitmesine yol açıyor

Bir Libyalı bir mağazanın içinden gıda ürünlerini inceliyor (Trablus Belediyesi)
Bir Libyalı bir mağazanın içinden gıda ürünlerini inceliyor (Trablus Belediyesi)

Ramazan ayının yaklaşması ile birlikte fiyat artışlarının daha da yükseleceği korkusuyla birçok bölgede Libyalılar, bazı gıda ürünlerinin yanı sıra zamlanan ekmek fiyatlarından şikâyet ediyorlar. Durumu takip edenler bunu, doların Libya dinarı (lyd) karşısındaki kurunun yükselmesine bağlıyor; bu durum, bazı fırınların bir dinar karşılığında dört yerine üç somun ekmek satmasına neden oldu. (Dolar resmi piyasada 4,83 lyd’ye denk geliyor).

Yüksek Danıştay üyesi Sa’d bin Şerade, bazı malların yerli üretiminin pazar ihtiyacının ancak yüzde 20'sini karşılamaya yettiğine dikkat çekerek, “döviz cinsinden yapılan ithalat esas olmaya devam edeceğine, tüccarlar zararına satış yapmayacaklarına, düşük ve orta gelirli ailelerin, Ramazan ayı yaklaşırken bazı emtia fiyatlarındaki artışın devam edeceğine dair endişelerinin, Merkez Bankası'nın tüccarlara ithalat miktarını artırmaya yetecek kadar yabancı para desteği sağlama girişiminde bulunmaması durumunda acı verici bir gerçekliğe dönüşebileceğine” inandığını belirtti.

Ayrıca, şu anda birçok fırında bir dinara satılan üç somun ekmeğin ağırlığının sürekli oynanması nedeniyle satış fiyatındaki artıştan da söz ederek, zaman zaman döviz karaborsasındaki dalgalanmalar ile birlikte mevcut siyasi ve idari bölünme sona erinceye kadar ekonomik durumun “kafa karışıklığına karşı savunmasız kalabileceğini", iktidar için yarışan iki hükümetin kendi aralarında saldırgan veya ekonomik politikalar ve ilişkilerle ilgili birbiriyle çelişen açıklamalar yaptığına dikkat çekti.

Libyalı siyasi aktivist Muhammed Abid ise kendi adına, doların döviz kurundaki yükselişten ve bunun bazı ürün fiyatlarına yansımalarından “paralel piyasanın gelişmesine ve büyük bir rahatlıkla çalışmasına olanak tanıyan” çatışan siyasi güçleri sorumlu tuttu. Vatandaşların, önemli olmasa bile, karaborsadaki doların fiyatındaki kademeli artış ışığında her hafta bazı gıda emtialarında bir artış izlediklerini belirtiyor.

Fiyatlardaki artış nedeniyle Libyalıların çoğu, bazı tüccarların karlarını ikiye katlamak için Ramazan ayını istismar etmesinden korkuyor (AFP)
Fiyatlardaki artış nedeniyle Libyalıların çoğu, bazı tüccarların karlarını ikiye katlamak için Ramazan ayını istismar etmesinden korkuyor (AFP)

Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Ekonomi ve Ticaret Bakanı Muhammad el-Havic, “ülkesindeki fiyatların uluslararası göstergelere göre birçok ülkeden daha ucuz olduğunu ve hala kontrol altında olduğunu” ancak Libyalıların yaklaşık yüzde 40'ının yoksulluk sınırının altına düşmeye başladığını ifade etti.

Buna karşılık, Libyalı sivil aktivist ve medya figürü Nasır Ammar, bir somun ekmeğin, tüm fırınlarda fiyatı gerçekten artırılırsa, "beş, altı çocuk geçindiren sınırlı geliri olan ailelere ek bir yük" oluşturacağını bekliyor. Ammar, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada: "Aile reisinin gelirinin ayda 800 ile bin dinar arasında olduğunu varsayarsak- ki bu toplumun hiç de önemsiz olmayan bir kesimi için durumun gerçeğidir- yeni fiyatla günde en az on ekmek, bir dinara üç ekmek fiyatı üzerinden 120 dinar kesinti yapılıyor. Omuzlarında bir yük oluşturuyor, indirimle durum daha da zorlaşıyor Fırın sahibinin ve işçilerin vicdanına bağlı olan ekmeğin ağırlığının yanı sıra diğer malların yüksek fiyatları ve bankalardaki nakit para yetersizliğinden vatandaşın mağduriyeti de söz konusudur” dedi.

Libyalı Ekonomist Vahid el-Cabbu Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, bazı gıda ürünlerinin fiyatlarında sadece yüzde 5 ile 6 arasında değişen oranlarda da olsa artış olduğu yönündeki önceki görüşlere katılsa da sorunun devam edebileceğini ifade ederek “Merkez Bankası'nın şu anda mevcut olan kredileri hızlı bir şekilde açması durumunda çözülme yoluna girebilecek, bu da piyasa ihtiyaçlarının karşılanmasını kolaylaştıracak ve ürün fiyatlarının oynanması ihtimalini azaltacaktır” dedi. Ekmeğin fiyatlandırılması yakıt krizi yaşayan nispeten uzak bölgeler hariç, çoğu şehirde hâlâ dört somun için bir dinar olduğunu, bunun da bazılarının petrol fiyatlarının artmasıyla birlikte fiyatlarını artırmasına neden olduğunu söyleyen Vahit el-Cabbu, ulaşım maliyetinin de yüksek olduğunu ifade ederek, "100 kg buğdayın fiyatı ithalatçılar tarafından 185 ila 220 dinar arasında ancak fiyatı kasıtlı olarak artıran spekülatörler de var” dedi.

Cabbu, Son dönemde döviz kurundaki ciddi artışa paralel olarak maaşların da artırıldığını, genel ortalamanın bin 200 dinara yaklaştığını belirterek Ramazan ayı boyunca fiyatların artacağı korkusunun önemli ölçüde azaltılması çağrısında bulundu.



Lübnan ordusu: Hizbullah’ın askeri altyapısı neredeyse yok edildi

İsrail ordusunun aylarca bombardımana tuttuğu Lübnan'da ateşkes sevinçle karşılanmıştı (Reuters)
İsrail ordusunun aylarca bombardımana tuttuğu Lübnan'da ateşkes sevinçle karşılanmıştı (Reuters)
TT

Lübnan ordusu: Hizbullah’ın askeri altyapısı neredeyse yok edildi

İsrail ordusunun aylarca bombardımana tuttuğu Lübnan'da ateşkes sevinçle karşılanmıştı (Reuters)
İsrail ordusunun aylarca bombardımana tuttuğu Lübnan'da ateşkes sevinçle karşılanmıştı (Reuters)

Lübnan ordusu, İsrail sınırındaki Hizbullah altyapısının en az yüzde 90'ının dağıtıldığını bildirdi.

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla AFP’ye konuşan Lübnanlı bir yetkili, Litani bölgesinin güneyinde yer alan Hizbullah yapılanmasının yüzde 90’ından fazlasının dağıtıldığını belirtti.

İsrail’le Lübnan arasında 27 Kasım 2024'te yapılan ateşkes anlaşması kapsamında Lübnan ordusunun, sınır bölgelerindeki Hizbullah karargahlarını kaldırıp buralara konuşlanması talep ediliyor. Bunun karşılığında İsrail ordusunun da ülkeden çekilmesi gerekiyor. Ancak Tel Aviv yönetimi anlaşmayı sıklıkla ihlal ediyor. İsrail birlikleri, Lübnan’ın güneyindeki 5 bölgede asker konuşlandırmayı sürdürüyor. 

Lübnanlı güvenlik yetkilisi, ateşkes kapsamında Hizbullah’a ait yeraltı sığınaklarına ve karargahlarına ordu tarafından el konduğunu söyledi.

Kaynak, kamplardaki mühimmatların çoğunun ya İsrail bombardımanı nedeniyle hasar gördüğünü ya da "stoklanamayacak kadar kötü durumda" olduğunu, bu nedenle ordunun bunları imha ettiğini de sözlerine ekledi.

Askerlerin ayrıca Litani Nehri’nin kuzeyinden güneyine silah transferini önlemek için geçiş noktalarındaki güvenlik önlemlerini artırdığı aktarıldı.

Yetkili, anlaşma uyarınca Lübnan’ın güneyinden çekilmesi gereken Hizbullah’ın orduyla işbirliği yaptığını belirtti:

Hizbullah bölgeden geri çekildi ve 'Ne isterseniz yapın' dedi. Litani'nin güneyinde Hizbullah’a ait bir askeri altyapı kalmadı.

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, dün yaptığı açıklamada, anlaşmada üstlerine düşeni yerine getirdiklerini belirtirken, askerlerin bölgede konuşlandırılması önündeki tek engelin İsrailli birliklerin geri çekilmemesi olduğunu söyledi.

Avn, Sky News Arabia’ya verdiği röportajda, güneydeki bölgelerin yüzde 85’inin Lübnan ordusunun kontrolünde olduğunu belirterek, İsrail’in işgalini sonlandırması gerektiğini ifade etti.

Hizbullah’ın lideri Hasan Nasrallah, İsrail ordusunun 27 Eylül’de Beyrut’ta düzenlediği saldırıda öldürülmüştü. Onun yerine geçen Naim Kasım, 29 Mart’taki açıklamasında ateşkes ve silah bırakmaya ilişkin diplomatik kanalları açık tuttuklarını belirtirken, İsrail’in anlaşmaya bağlı kalmaması halinde “başka seçeneklere” başvurulabileceğini söylemişti. 

Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 8 Ekim 2023'ten bu yana İsrail saldırıları yüzünden 1106'sı kadın ve çocuk, 222'si sağlık çalışanı 4 binden fazla kişi öldü, neredeyse 17 bin kişi de yaralandı. 

Independent Türkçe, Times of Israel, Arab News