İsrail'in Gazze'den tamamen çekilmesinin nedenleri ve gerekçeleri

İsrail ordusunun bölgenin kuzeyini güneyden ayırmak için açtığı 970. Cadde dışında Gazze Şeridi'nde İsrail askeri kalmadı

Fotoğraf: Independent Arabia
Fotoğraf: Independent Arabia
TT

İsrail'in Gazze'den tamamen çekilmesinin nedenleri ve gerekçeleri

Fotoğraf: Independent Arabia
Fotoğraf: Independent Arabia

İzzettin Ebu Ayşe

İsrail Ordu Radyosu: 24 Hamas taburundan 19'unun ortadan kaldırılmasının ardından ordu Gazze Şeridi'ndeki kara harekâtının sona erdiğini duyurdu.

İsrail, Gazze'nin dört bir yanındaki askerlerini geri çekti. İsrail Ordu Radyosu, Hamas Hareketi’nin askeri kanadı İzzettin el-Kassam Tugayları’nın 24 taburundan 19'unun ortadan kaldırılmasından sonra Gazze Şeridi'ndeki kara harekatının sona erdiğini duyurdu.

İsrail, Gazze Şeridi'nin kuzeyinin tamamı ve güneyindeki Han Yunus şehri ile orta kesimlerindeki Deyr el-Beleh’teki bazı mahallelerin işgal edilmesinden sonra aniden ve karada herhangi bir ilerleme kaydedilmeden ordusunu geri çekti.

Gazze’nin kuzeyi ile güneyinin birbirinden ayıran caddede İsrail askerleri konuşlu

İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyini güneyinden ayırmak için oluşturduğu 970. Cadde konuşlu olanlar dışında Gazze'de İsrail askeri kalmadı. İsrail ordusunun Nahal Tugayı'ndan birkaç asker caddede varlığını sürdürüyor. Nahal Tugayı, yerinden edilenlerin Gazze Şeridi'nin kuzeyine dönmesini engelleyen koridorun güvenliğinin sorumluluğunu üstleniyor.

dfgrbtynh
Gazze Şeridi’nin kuzeyini güneyinden ayıran 970. Cadde’de sınırlı sayıda İsrail askeri bulunmaya devam ediyor (Independent Arabia)

Peki İsrail ordusunun bu şekilde tamamen geri çekilmesinin sebepleri neler? Yeni bir esir takası anlaşmasına varılması için Hamas’ın şartlarını yanıt vermek için mi, yoksa askeri birlikleri dinlendirmek ve yeni bir kara harekâtına hazırlanmak için mi? Ya da uluslararası baskıya bir yanıt mı, yoksa zaten kara harekatı sona erdiği için mi?

Refah'a girmeye hazırız, ancak ABD buna karşı

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmesinin amacının yeni askeri operasyonlara hazırlanmak olduğunu, Tel Aviv’in Hamas’ın artık Gazze Şeridi’ni kontrol edemeyeceği bir duruma gelene kadar kara savaşının devam edebileceğini duyurdu.

Gazze Şeridi'nde İsrail ordusunun tamamen işgal etmediği iki bölge kaldı. Bunlardan biri Hamas’ın askeri kanadı İzzettin el-Kassam Tugaylarının dört tugayının bulunduğu ve yerinden edilen 1,3 milyon Gazzeliye ev sahipliği yapan Refah şehri, ikinci ise Gazze Şeridi’nin orta kesimlerinde yer alan Deyr el-Beleh şehri. Nuseyrat Mülteci Kampı’nın da yer aldığı Deyr el-Beleh’te İzzettin el-Kassam Tugayları’nın bir taburuna ve yerinden edilen 900 bin Gazzeliye ev sahipliği yapıyor. Ancak Beyaz Saray sözcüsü John Kirby, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nden geri çekilmesinin yakında askeri operasyonların yeniden başlayacağı anlamına gelmediğini söyledi.

Beyaz Saray tarafından yapılan bu açıklama, kara harekatının sona ermesi nedeniyle İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekildiğinin ve istihbarat bilgilerine dayanarak nokta atışı hava saldırıları ve askeri saldırıların olacağı savaşın üçüncü aşamasına geçildiğinin düşünülmesinin yanı sıra Refah ve Deyr el-Beleh'te bu yöntemin kullanılabileceği tahminlerine neden oldu.

Ağır kayıpların bir sonucu

Ancak İsrail basınına göre ordunun geri çekilmesinin arkasındaki neden ordunun Gazze'de ağır kayıplar vermesi. İsrail basını, askerler geri çekilmeden önce Hamas üyelerinin pusu kurarak 14 askeri öldürdüğünün ve çok sayıda tank ile zırhlı personel taşıyıcıyı havaya uçurduğunun altını çizdi.

rgtby
İsrail’in geri çekilme adımı, ABD ve İngiltere'nin Gazze Şeridi'ndeki askeri yöntemlerin değiştirilmesi taleplerine yanıt verdiğinin bir göstergesi (Independent Arabia)

İsrailli askeri uzman Ruby Murday, savaş sahasından çekilmedeki amacın özellikle askerlerin şu an Gazze Şeridi'nde konuşlanmış olması ve herhangi bir görevleri olmamasını yanı sıra altı aydır devam eden savaş yüzünden bitkin durumda olmaları nedeniyle kayıpları en aza indirmek olduğunu düşünüyor.

Murday, sözlerini şöyle sürdürdü:

İsrailli komutanlar, askeri birlikleri Gazze Şeridi'nde tutmanın hiçbir anlamı olmadığını ve daha fazla kalmanın daha fazla askerin hayatını tehlikeye ataktan başka bir şey olmadığını anladılar.

Uluslararası baskıya yanıt

Her ne olursa olsun İsrail'in çeşitli amaçlarla geri çekildiğine ve geri çekilmesinin kendisine kazanımlar sağladığına şüphe yok. Çünkü bu adımı atarak ABD ve İngiltere'ye Gazze Şeridi'ndeki savaş mekanizmalarının değiştirilmesi taleplerine yanıt verdiğini göstermiş oldu.

İsrail televizyon kanalı Kanal 14’ün haberine göre ABD Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya Gazze'deki savaşın uygulanış şeklini değiştirmemesi halinde korkunç sonuçları olabileceği tehdidinde bulundu. Biden, Gazze'deki sivillerin durumunun bir an evvel iyileşmemesi halinde Washington’ın Tel Aviv'e verdiği desteği yeniden gözden geçireceği uyarısında bulundu.

Takas anlaşmasını zorlamak için iyi niyet

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmesini siyasi gözlemciler ise esir takası müzakerelerini sonuçlandırmak için bir iyi niyet göstergesi olarak değerlendirdi. Gözlemcilere göre bu adım aynı zamanda Hamas'ın İsrail güçleri Gazze Şeridi'nden çekilmeden hiçbir anlaşmanın yapılmayacağı yönündeki şartına da bir cevap niteliği taşıyor.

İsrail'de İbranice yayın yapan Walla internet sitesinin haberine göre İsrail'in askeri ve siyasi kadroları, Hamas'ın müzakerelerde öne sürdüğü İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden geri çekilmesi talebine karşılık verdi ve böylece Mısır'ın başkenti Kahire'de dolaylı olarak yapılan müzakereler yeniden başladı.

fvrbgt
Hamas, İsrail ve ABD’den heyetler, insani ateşkes önerisini görüşmek üzere Kahire'ye gitti (Independent Arabia)

Hamas, İsrail ve ABD’den heyetler, 6 Nisan Cumartesi gününden bu yana insani ateşkes önerisini görüşmek üzere Kahire'deler. Ateşkes önerisi yerinden edilenlerin geri dönüşü ve rehinelerin serbest bırakılmasını öngörüyor.

Hamas’ın önde gelen isimlerinden biri olan ve Hamas’ın Kahire'deki müzakere heyetine başkanlık yapan Halil el-Hayye, Hamas Hareketi arabuluculara ilettiği ve kalıcı ateşkes yapılması, İsrail ordusunun Gazze'den çekilmesi, yerinden edilenlerin ikamet yerlerine dönmesi, insanların hareket özgürlüğünün sağlanması, yardımların ulaştırılması, barınma ihtiyaçlarının karşılanması ve ciddi bir esir takası anlaşmasına varılması yönündeki tutumunu koruduğunu söyledi.

Öte yandan İsrail Başbakanı Netanyahu, İsrail’in Gazze’de zaferden ‘bir adım uzakta’ olduğunu belirterek “Ancak ödediğimiz bedel acı verici ve yürek parçalayıcı” dedi. İsrail'in Gazze'deki rehinelerin serbest bırakılması konusunda anlaşmaya hazır olduğunu söyleyen Netanyahu, “Rehineler geri verilmeden ateşkes olmayacak. Hamas'ın pozisyonunu sertleştirmesine neden olan uluslararası baskının İsrail yerine, Hamas'a yöneltilmelidir. Bu, rehinelerin serbest bırakılmasını sağlayacaktır” ifadelerini kullandı. Ancak Netanyahu, “Refah dahil tüm Gazze Şeridi'nde Hamas'ı ortadan kaldırana kadar savaşı tamamen durdurmayacağım” diye de ekledi.

*Bu makale Şarku'l Avsat tarafından Independent Arabia'dan çevrilmiştir.



Şara’ya hangi İngiliz kurumu siyasi danışmanlık hizmeti verdi?

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve İngiltere Ulusal Güvenlik Danışmanı Jonathan Powell'ı gösteren kompozit bir fotoğraf (Independent Arabia)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve İngiltere Ulusal Güvenlik Danışmanı Jonathan Powell'ı gösteren kompozit bir fotoğraf (Independent Arabia)
TT

Şara’ya hangi İngiliz kurumu siyasi danışmanlık hizmeti verdi?

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve İngiltere Ulusal Güvenlik Danışmanı Jonathan Powell'ı gösteren kompozit bir fotoğraf (Independent Arabia)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve İngiltere Ulusal Güvenlik Danışmanı Jonathan Powell'ı gösteren kompozit bir fotoğraf (Independent Arabia)

İsa en-Nehari

Independent Arabia'nın kaynakları Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera'ya siyasi danışmanlık hizmeti veren İngiliz kurumun Londra merkezli ‘Inter Mediate’ olduğu açıklandı. ABD'nin eski Suriye Büyükelçisi Robert Ford bu ayın başlarında katıldığı bir konferanstaki konuşmasında, Şera'nın Beşşar Esed rejimini devirmeden yaklaşık iki yıl önce danışmanlık yapmak üzere bu kurumla birlikte çalıştığından söz etmişti.

Inter Mediate’in kurucusu İngiltere’nin mevcut Ulusal Güvenlik Danışmanı

Independent Arabia'nın ulaştığı resmi internet sitesine göre karmaşık çatışmalarda arabuluculuk ve müzakere konusunda uzmanlaşmış bir İngiliz sivil toplum kuruluşu olan Inter Mediate 2011 yılında, daha önce eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in özel kalem müdürlüğünü yapmış olan Jonathan Powell tarafından kuruldu.

Jonathan Powell, İngiltere Başbakanı Keir Starmer tarafından Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atanmasının ardından geçtiğimiz yıl aralık ayında kurumdan ayrıldı ve Downing Street 10 numarada dış politika, güvenlik, savunma, Avrupa ilişkileri ve uluslararası ekonomik işlerin koordinasyonunu üstlendi.

Inter Mediate’in kurucuları arasında Birleşmiş Milletlerin (BM) eski Yemen Özel Temsilcisi ve geçtiğimiz yıl temmuz ayına kadar BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü olan İngiliz diplomat Martin Griffiths de yer alıyor.

Gizli diyaloglar yürütme konusunda uzman

Kurum kendisini, diğer kuruluşların üzerinde çalışması zor olan en ciddi ve karmaşık çatışmaları çözmeye odaklanan bir kuruluş olarak tanımlıyor. Kurumun internet sitesine göre müzakere ve diyalog alanında dünyanın önde gelen uzmanlarını bir araya getiren Inter Mediate, çatışma çözümü alanındaki boşluğu doldurmayı amaçlayan küçük ve esnek bir ekiple faaliyet gösteriyor.

İngiliz kurum, özellikle etkili kanalların bulunmadığı çatışmalarda ‘anlamlı ve gizli diyaloglar’ başlatmayı amaçladığını belirtiyor. Bu da Suriye'deki rolünün belirsizliğini haklı çıkarıyor. Resmi internet sitesine göre kurum ‘dünya genelindeki çatışmaların tarafları için bir iletişim platformu olarak hareket ediyor. Üst düzey siyasetçiler, diplomatlar ve uzmanların uzmanlıklarından ve bilgilerinden yararlanıyor, daha önceki barış süreçlerindeki deneyimlerini paylaşarak tarafların ihtiyaçlarına cevap veriyor.

Filistin ve Yahudi kökenli yeni icra direktörü

Powell'ın ayrılmasıyla kurumun mütevelli heyeti, 2 Aralık 2024 itibariyle Claire Hajaj'ın yeni icra direktörü olarak atandığını duyurdu. Kurumun internet sitesine göre Filistin ve Yahudi kökenli olan Hajaj, 2018 yılında kurumun bünyesine dahil oldu ve burada Politika Direktörü ve ardından CEO Yardımcısı olarak görev yaptı. Haiti'den Gazze'ye kadar dünyanın birçok bölgesinde stratejiyi yönlendirmek ve büyük projeleri denetlemek gibi görevler üstlendi.  

Çatışma çözümü ve müzakere alanındaki kariyerine 2002 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Terörle Mücadele Komitesi'nde başlayan Hajaj, 20 yılı aşkın süredir Lübnan, Kosova, Irak, Myanmar, Nijerya, Afganistan ve Pakistan dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki çatışma bölgelerinde insani, siyasi ve güvenlik alanlarında yapılan müzakerelere katkıda bulundu. Hajaj, ABD’nin işgalinden sonra isyanın en yoğun olduğu dönemde BM’nin Irak Özel Temsilcisi ile birlikte bölgede çalıştı.

Inter Mediate internet sitesine göre kurum, barışı koruma çabaları ve insani müdahaleler yoluyla çatışmanın etkileriyle başa çıkmak için her yıl milyarlarca dolar harcayan hükümetler ve uluslararası kurumlar gibi büyük kuruluşların kaynaklarından yararlanmayı amaçlıyor.

Robert Ford’dan İngiliz kurumun rolünün perde arkasına dair

ABD'nin eski Suriye Büyükelçisi Robert Ford, bu ayın başlarında Baltimore'daki Uluslararası İlişkiler Konseyi'nin bir oturumunda, çatışma çözümü konusunda uzmanlaşmış adı açıklanmayan bir İngiliz kurumun, yıllarca uluslararası terörist örgütlerde yer alan Ahmed eş-Şara'yı siyasi hayata entegre etme girişiminin arkasında olduğunu açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre Ford, başlangıçta girişime katılma ve Şara ile görüşme konusunda isteksiz olduğunu, ancak daha sonra İngiliz kurumun daveti üzerine yardım etmeyi kabul ettiğini söyledi.

Suriye'nin Hama şehri

Ford, 2011 yılında Suriye devriminin başlangıcında Hama şehrini ziyaret eden ilk Batılı diplomattı. Bu adım, Suriye rejiminin öfkesini çekti ve Washington'u güvenlik nedenleriyle onu geri çekmeye zorladı. Şu anda Suriye konusunda ABD’nin en önde gelen isimlerinden biri olan Ford, çeşitli düşünce kuruluşlarında ve politika araştırma merkezlerinde araştırmacı olarak çalışıyor.

Suriye Cumhurbaşkanlığı ise Ford'un Cumhurbaşkanı Şara ile yaptığı görüşmelere ilişkin açıklamalarının ‘doğru olmadığını’ belirterek, katıldığı oturumlarda yabancı heyetlerle İdlib deneyimlerini paylaştığı belirtildi. Emekli diplomatın bir İngiliz araştırma ve inceleme kuruluşunun heyeti içinde yer aldığı ifade edildi.

Independent Arabia, Inter Mediate ile iletişime geçmeye çalıştı, ancak bir yanıt alamadı.

Sivil toplum kuruluşlarının rolü

Suriye işleri uzmanı Charles Lister, sivil toplum kuruluşlarının (STK) rolüne ilişkin değerlendirmesinde son yıllarda bazı saygın STK'ların o dönemde sadece Şara liderliğindeki Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) ile değil, aynı zamanda Esed rejimi ve Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile de siyasi gündemlerini anlamak ve müzakerelere dahil etmek amacıyla diyalog kurduğunu belirtti.

Lister, geçmişte uzun yıllar bu tür diyalogların yürütülmesinde görev almış biri olduğunu hatırlatarak, “Bu süreçlerin, güvensizlik ve düşmanlıktan uzak, daha iyi bir anlayışa giden yolu açmada ve nihayetinde gerçek diplomatik ilerleme için gerekli olan güveni inşa etmede kritik bir rol oynadığını rahatlıkla söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.