Saçları iki kere şampuanlamak gerekiyor mu?

Dermatologlar konuyla ilgili tüm bilinmeyenlere açıklık getirdi.

Dermatolog Palm'a göre düz saç tipine sahip olanların 2-3 günde, kıvırcık ve sert saçlılarınsa 4-7 günde bir şampuanlanması gerekiyor (Unsplash)
Dermatolog Palm'a göre düz saç tipine sahip olanların 2-3 günde, kıvırcık ve sert saçlılarınsa 4-7 günde bir şampuanlanması gerekiyor (Unsplash)
TT

Saçları iki kere şampuanlamak gerekiyor mu?

Dermatolog Palm'a göre düz saç tipine sahip olanların 2-3 günde, kıvırcık ve sert saçlılarınsa 4-7 günde bir şampuanlanması gerekiyor (Unsplash)
Dermatolog Palm'a göre düz saç tipine sahip olanların 2-3 günde, kıvırcık ve sert saçlılarınsa 4-7 günde bir şampuanlanması gerekiyor (Unsplash)

Pek çok kişi saçlarını bir kere şampuanla yıkayıp duştan çıkarken bu işlemi iki kere yapanlar da az değil. 

Sosyal medya platformu TikTok'ta da pek çok kullanıcı saçları iki kere şampuanlamayı övüyor. Örneğin Mo Styles, konu hakkında paylaştığı ve 280 bini aşkın izlenme sayısına ulaşan bir videoda şu ifadeleri kullanıyor:

İlk yıkamada saçtaki birikme ve kalıntılar gidiyor, ikincisindeyse saç deriniz daha derinden temizleniyor.

Peki uzmanlar ne diyor? Kısa cevap: İki kere şampuanlama saçın temizliği ve sağlığında fark yaratabilse de herkese uygun değil. 

"Bazılarının şampuana diğerlerinden daha fazla ihtiyacı var" diyen dermatolog ve estetik cerrah Melanie Palm saç tipi, aktivite seviyesi ve kişisel saç bakımı ihtiyaçlarının dikkate alınması gerektiğini vurguluyor. 

Palm, özellikle saçlarını birkaç gün boyunca yıkamayan kalın ve kıvırcık saçlıların bu işlemi yapmasının faydalı olabileceğini belirtiyor.

"Bu yöntem, saçlarını her gün ya da iki günde bir yıkamayanlara en uygunu çünkü onlar saç derilerini ve saçlarını kurutma riskini taşıyor" ifadesini kullanıyor.

Dermatolog Brendan Camp de iki kere şampuanlamanın, kafadaki ölü organizmalar ve kokunun giderilmesinde faydalı olduğunu söylüyor:

Saçlarını sık şampuanlamayanlar, bu işlemi iki kere yapmanın saçlarını daha temiz hale getirdiğini fark edecektir çünkü bir kere şampuanlamaya göre kafalarındaki yağlar ve artıklar daha etkili şekilde yok olur.

Camp, çok terleyen ya da yağlı saç derisine sahip kişilere iki kere şampuan tavsiyesi veriyor. 

Diğer yandan hassas bir cilde sahip olanların saçlarını her gün iki kere şampuanlaması durumunda saç ve saç derilerindeki yağın fazla temizleneceğini ve bu durumun kepek, kuruluk ve kabuklanmaya yol açabileceğini de vurguluyor.

Saça yönelik diğer tavsiyelerse şunlar:

- Saçınıza nazik davranın. Onları çok gerecek şekilde toplamayın.

- Yüksek ısıyla teması sınırlayın. Saç kurutma makineleri, düzleştiriciler ve maşalar saça zarar verir.

- Saçlarınızı nazikçe tarayın. 

- Saç derinize masaj yapın. Düzenli masaj, kan dolaşımını kuvvetlendirir. 

- Ciddi sorununuz varsa işin uzmanına danışın.

Independent Türkçe, Health



Horizon 2'yi geciktiren Kevin Costner'a 400 bin dolarlık dava

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Horizon 2'yi geciktiren Kevin Costner'a 400 bin dolarlık dava

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Kevin Costner, Horizon: An American Saga - Chapter 2'nin ertelenmesinin ardından yeni bir davayla karşı karşıya.

The Bodyguard'ın 70 yaşındaki yıldızı, filme kostüm sağlamayı kabul eden Western Costume Leasing Company tarafından sözleşme ihlali nedeniyle dava ediliyor. Şirket, 400 bin doların üzerinde tazminat ve avukatlık ücreti talep ediyor.

Us Magazine'in haberine göre dava Los Angeles County Yüksek Mahkemesi'nde açıldı. Başvuruda Costner'la diğer davalıların Western Costume'le anlaştıkları ve "kostümlerin bedelini ödemeyi ve hasarsız şekilde geri vermeyi kabul ettikleri" öne sürüldü.

Davalılar, yapım şirketinin 134 bin 256,82 dolarlık ödenmemiş faturası olduğunu iddia ediyor. Bu faturanın ödenmesini istiyor ve diğer "ilgili ücretler ve masraflarla" birlikte toplamda "200 bin doları aşan" bir tutar oluşacağını öngörüyorlar. Ayrıca 200 bin dolar daha avukatlık ücreti talep ediyorlar.

Independent, cevap hakkı için Costner'ın temsilcileriyle iletişime geçti.

Seri olması planlanan Horizon'ın ilk filmi Haziran 2024'te gösterime girmiş ve gişede 50 milyon dolarlık bütçesini çıkaramamıştı. Eleştirmenler tarafından da yerden yere vurulmuş, The Independent'tan Clarisse Loughrey filme 5 üzerinden iki yıldız vermişti.

Loughrey, "Kevin Costner'ın 4 hatta belki de 5 bölümden oluşacak kovboy destanının ilk bölümü, vahşi batı tema parkında üç saatlik gezintiye eşdeğer" diye yazmıştı.

Eğer Stetson şapka, üzengi ve altıpatlar hayranıysanız ve bolca sabrınız varsa deneyimden keyif alabilirsiniz. Ama düzgün bir şekilde ata binmeden önce çok fazla beklemeniz gerekiyor.

Serinin ikinci filminin başlangıçta Ağustos 2024'te gösterime girmesi planlanmıştı. Ancak ilk filmin gişe performansının ardından sinema gösterimi iptal edilmiş ve süresiz olarak ertelenmişti.

Mayısta Costner, ikinci filmin çekimleri sırasında kendisini "senaryoda olmayan" bir tecavüz sahnesinde oynattığı iddiasıyla kadın bir dublör tarafından dava edilmişti.

Oyuncu Ella Hunt'ın baş dublörü Devyn LaBella, davada "Kevin Costner tarafından yönetilen, şiddet içeren, senaryoda yazmayan, planlanmamış bir tecavüz sahnesinin kurbanı olduğunu" iddia etmişti.

34 yaşındaki LaBella ayrıca, tüm çıplaklık veya yakınlaşma sahnelerinde bir samimiyet koordinatörünün bulunması şartıyla işe alındığını da iddia etmişti. Davaya göre bu şart, 2 Mayıs 2023'te LaBella'nın Hunt'ın yerine geçmesi için sete çağrılmasıyla ihlal edildi; Hunt'ın sahneye katılmayı reddettiği öne sürülmüştü.

Costner, bu davayla ilgili tüm iddiaları reddediyor. Avukatı Marty Singer, The Independent'a yaptığı açıklamada, yönetmenin "her zaman filmlerinde çalışan herkesin rahat olmasını sağlamak istediğini ve setteki güvenliği çok ciddiye aldığını" söylemişti.

Independent Türkçe


Uzmanlar yanıtladı: Neden tatlıya her zaman yer var?

Bilim insanları iştahın yalnızca fiziksel açlıkla belirlenmediğini belirtiyor (Unsplash)
Bilim insanları iştahın yalnızca fiziksel açlıkla belirlenmediğini belirtiyor (Unsplash)
TT

Uzmanlar yanıtladı: Neden tatlıya her zaman yer var?

Bilim insanları iştahın yalnızca fiziksel açlıkla belirlenmediğini belirtiyor (Unsplash)
Bilim insanları iştahın yalnızca fiziksel açlıkla belirlenmediğini belirtiyor (Unsplash)

Bazen karnınızı tıka basa doyursanız bile canınız tatlı bir şeyler yemek istiyor olabilir. Sanki tuzlulara tamamen kapalı midenizin puding için yeri varmış gibi hissetmişsinizdir.

Japonlar bunu "ayrı mide" anlamına gelen "betsubara" kelimesiyle mükemmel bir şekilde ifade ediyor.

Elbette ayrı bir midemiz yok ancak Bristol Üniversitesi Anatomi Bölümü'nden Dr. Michelle Spear, bu hissin yaygınlığının, bilimsel bir açıklama gerektirdiğini söylüyor.

Spear, Conversation için kaleme aldığı yazıda midenin esneyen ve uyum sağlayan bir organ olduğunu söylüyor.

Yemek yemeye başlayınca gastrik adaptasyon geçiren midedeki kas gevşiyor ve basınçta büyük bir artış olmadan ekstra kapasite yaratıyor.

Yumuşak ve tatlı yiyeceklerin mideyi fazla zorlamadığına dikkat çeken Spear şöyle diyor:

Ağır bir ana yemek şişkinlik hissi yaratabilir ama dondurma veya mus gibi hafif bir tatlı, midenin iş yükünü neredeyse hiç zorlamaz, bu nedenle mide daha fazla gevşeyerek yer açabilir.

Bunun yanı sıra insanlar, keyif verdiği için de tokken tatlı yemek isteyebiliyor. Hatta bu yıl yayımlanan bir çalışmaya göre bu sadece insanlara has bir şey de değil.

Bulguları hakemli dergi Science'ta yayımlanan çalışmada fareler artık bir şey yiyemeyecek noktaya gelene kadar yemek yedi. 

Ancak daha sonra birkaç ayrı seferde sunulan tatlıları yemeye devam ettiler. 

Bilim insanları, fareler yüksek şeker tüketirken nöronlarının, vücutta üretilen bir opioid olan beta-endorfin salgıladığını saptadı. Bu kimyasal, farelerin beynindeki opioid reseptörlerine bağlanarak ödül hissini tetikledi.

Ekip bu opioid yolunu bloke ettiğinde fareler şekerden uzak durdu. 

Araştırmacılar daha sonra bu mekanizmanın insanlarda da bulunduğunu tespit etti. Çalışmanın yazarlarından Henning Fenselau "beyindeki opiyat etkisinin, yüksek şeker içeren yiyeceklerin tüketimini tetiklediği" sonucuna vardıklarını söylüyor.

Çalışmada yer almayan Dr. Paule Joseph de "Tatlı bir şey yediğimizde sadece şeker tüketmiyoruz; bu tatlı tadı zevkle ilişkilendiren ve bizi yemeye devam etmeye iten bir beyin sistemini tetikliyoruz" diyor.

Spear bu etkinin yanı sıra farklı bir yiyecek tüketmenin insanın yemeğe duyduğu ilgisini tazelediğine değiniyor. Farklı bir lezzete sahip yiyeceğin ödül tepkisini yenilediğini söyleyerek ekliyor:

Ana yemeğini bitiremeyeceğini hisseden birçok kişi, aniden 'biraz tatlı yiyebileceğini' fark ediyor çünkü tatlı yemenin yeniliği, motivasyonlarını canlandırıyor.

Tokluk hissinin oluşması için gereken sinyal hemen gönderilmediği için burada zamanlamanın da önemi var.

Kolesistokinin, GLP-1 ve peptid YY gibi hormonlar yavaş yavaş yükseliyor ve genellikle kalıcı bir tokluk hissi yaratmaları 20 ila 40 dakika sürüyor.

Spear  "Birçok kişi bu hormonal değişim tam etkisini göstermeden tatlı yemeye karar verir ve bu da ödül sisteminin davranışı etkilemesine olanak tanır" diye açıklıyor.

Bilim insanı son olarak tatlının kutlama, eğlence ve rahatlamayla ilişkilendirildiğine dikkat çekiyor. Bu nedenle kültürel ve duygusal etkenler, yiyeceği görmeden bile insanda istek uyandırabilir.

Çeşitli araştırmalar, insanların sosyal ortamlarda, yiyeceklerin serbestçe sunulduğu durumlarda veya özel günlerde daha fazla yemek yediğini gösteriyor ve bunlar genellikle tatlı servis edilen ortamlar oluyor. 

Spear "Bir dahaki sefere biri yemeğinden bir lokma daha yiyemeyecek kadar doyduğunu söylerken bir dilim keke yer açabilirse, emin olun, tutarsız davranmıyor" diyerek ekliyor: 

Sadece insan vücudunun son derece normal ve son derecec zarif bir özelliğini deneyimliyor.

Independent Türkçe, Conversation, NPR, Science


Yılın Manzara Fotoğrafçısı 2025 Ödülleri'nden nefes kesen 10 fotoğraf

Yılın Manzara Fotoğrafçısı 2025 Ödülleri'nden nefes kesen 10 fotoğraf
Yılın Manzara Fotoğrafçısı 2025 Ödülleri'nden nefes kesen 10 fotoğraf
TT

Yılın Manzara Fotoğrafçısı 2025 Ödülleri'nden nefes kesen 10 fotoğraf

Yılın Manzara Fotoğrafçısı 2025 Ödülleri'nden nefes kesen 10 fotoğraf
Yılın Manzara Fotoğrafçısı 2025 Ödülleri'nden nefes kesen 10 fotoğraf

Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı 2025 yarışmasının kazananları açıklandı. 

Bu yıl 12.'si düzenlenen yarışmada dünyanın dört bir yanından profesyonel ve amatör fotoğrafçılar, doğanın güzelliklerini yakaladı. 

Yılın Fotoğrafçısı unvanına layık görülen ABD'li J. Fritz Rumpf, Instagram hesabında, "Havalara uçtum, onur duyuyorum. Tevazu hissettim evet ama gurur da duyuyorum" diye yazdı.

En iyi fotoğraf (ilk üç sıradakiler), en iyi fotoğrafçı (ilk üç sıradakiler) ve 5 özel ödülün kazananlarına 12 bin 500 dolar veriliyor. 

Yarışma kapsamında bu ödüllerin yanı sıra jürinin seçtiği 101 fotoğraflık bir albüm hazırlanıyor. 

2025'e veda ederken, yarışmanın bu özel seçkisine giren birbirinden etkileyici 10 manzara fotoğrafını derledik.
 

fgthy
Lukas Trixl'in, Yeni Zelanda'nın Kuzey Adası'nda çekilen "The Land Before Time" (Zamanın Öncesindeki Topraklar) adlı eseri, Yılın Fotoğrafı ödülüne layık görüldü (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
t
Max Terwindt'in İzlanda'da yakaladığı kare, yanardağın kuzey ışıklarıyla karşılaşmasını etkileyici bir şekilde sunuyor (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
gthy
Karol Nienartowicz, ABD'nin New Mexico eyaletinde çektiği fotoğrafla Yılın Fotoğrafçısı yarışmasında ikinci sıraya yerleşti (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
frgt
Albert Dros'un Hollanda'da yakaladığı kare, adeta büyülü bir dünyanın kapılarını aralıyor (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
y65u7ı
Dennis Hualong Zhang'ın eseri, Fırtınalı Gökyüzü ödülünü kazandı (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
fgth
Jeroen Van Nieuwenhove'nin "Rainbow Tree" (Gökkuşağı Ağacı) adını verdiği eser, İzlanda'nın Yaylaları'na benzersiz bir bakış sunuyor (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
gt
Jeroen Van Nieuwenhove'nin Grönland'da yakaladığı çarpıcı an, Deniz Manzarası ödülüne layık görüldü (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
frgt
Marcin Zajac, "Cathedral" (Katedral) adını verdiği eserle İzlanda'nın buz gibi havasını hissettiriyor (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
fgr
Joyce Bealer, Arjantin'de yakaladığı kareyle Yılın Fotoğrafçısı yarışmasında üçüncülüğe layık görüldü (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)
frgt
Benjamin Barakat, Yemen'de çektiği etkileyici fotoğrafla Yalnız Ağaç ödülünün sahibi oldu (2025 Uluslararası Yılın Manzara Fotoğrafçısı)

Independent Türkçe, ILPOTY, Popular Science, PetaPixel