DEAŞ yapay zekaya da el attı: "Oyunun kuralları değişecek"

Propaganda videoları, "haram" tartışması da başlattı

Uzmanlar, DEAŞ'ın videoları hazırlarken hangi yapay zeka programlarını kullandığını henüz tespit edemedi (Reuters)
Uzmanlar, DEAŞ'ın videoları hazırlarken hangi yapay zeka programlarını kullandığını henüz tespit edemedi (Reuters)
TT

DEAŞ yapay zekaya da el attı: "Oyunun kuralları değişecek"

Uzmanlar, DEAŞ'ın videoları hazırlarken hangi yapay zeka programlarını kullandığını henüz tespit edemedi (Reuters)
Uzmanlar, DEAŞ'ın videoları hazırlarken hangi yapay zeka programlarını kullandığını henüz tespit edemedi (Reuters)

Amerikan gazetesi Washington Post (WP), DEAŞ'ın yapay zekayı kullanarak yaptığı propaganda faaliyetlerini inceledi.

Haberde, Rusya'nın başkenti Moskova'daki Crocus City Hall konser salonuna 22 Mart'ta düzenlenen saldırının ardından örgütün yayımladığı haber videosuna işaret edildi.

DEAŞ'ın Horasan kolunun üstlendiği saldırıda en az 145 kişi ölmüş, 500 kişi yaralanmıştı. 

Saldırıdan 4 gün sonra 26 Mart'ta DEAŞ, olayla ilgili bir haber videosu yayımlamıştı. 

Radikal grupların internetteki faaliyetlerini takip eden Amerikan danışmanlık firması SITE Intelligence Group'un WP'yle paylaştığı bilgilere göre, canlı haber bülteni videosu şeklinde sunulan görüntüler yapay zekayla oluşturuldu.

Firmadan uzmanlar, DEAŞ'ın yapay zeka destekli News Harvest adlı bir video platformu kurarak propaganda yaptığını belirtti. 

92 saniyelik videoda, kasklı ve teçhizatlı bir haber sunucusu, Moskova saldırısının bir terör operasyonu değil, DEAŞ'la İslam'a karşı mücadele eden ülkeler arasındaki şiddetli savaşın bir parçası" olduğunu söylüyor. 

Görsel kaldırıldı.

Haberde, videonun Katar merkezli medya kuruluşu El Cezire'nin haber bültenine benzetildiğine de dikkat çekildi (SITE Intelligence Group)


Yapay zekayla oluşturulan haber sunucuları, bültenlerde DEAŞ'ın medya platformları El Naba ve Amak tarafından hazırlanan metinleri okuyor.

SITE Intelligence Group'un kurucularından Rita Katz, DEAŞ'ın yapay zekayla oluşturduğu haber bülteni videolarını marttan beri her hafta paylaştığını belirterek şunları söyledi: 

DEAŞ için yapay zeka oyunun kurallarını değiştirecek. Kanlı saldırılarını yaygınlaştırmaları ve dünyanın nerendeyse her köşesine ulaşmaları için onlara bir fırsat sunacak.

WP, marttan bu yana News Harvest üzerinden 6 video yayımlandığını, bunlarda DEAŞ'la bağlantılı örgütlerin Nijer, Kamerun, Nijerya, Irak ve Suriye gibi ülkelerde düzenlediği operasyonlarla ilgili bilgilendirme yapıldığını aktardı.

Haberde, DEAŞ'ın hangi yapay zeka programlarını kullandığının tespit edilemediği belirtildi. 

Görsel kaldırıldı.

Hisad, sonraki videolarda yüzleri flu hale getirerek görüntüleri servis etti (SITE Intelligence Group)​​​​​​​​​​​​​​
Diğer yandan Washington merkezli analiz kuruluşu Ortadoğu Medya Araştırma Enstitüsü'nden Steven Stalinsky, bültenlerin DEAŞ'ın  resmi medya kolu El Hayat tarafından hazırlanmadığını fakat örgütün ileride özel bir yapay zeka birimi oluşturabileceğini söyledi.

SITE Intelligence Group'un analizine göre videolar, Hisad adlı bir kullanıcı tarafından yayımlandı. Bu kişinin kim olduğuna dair bilgi paylaşılmadı.

Stalinsky, DEAŞ destekçilerinin propaganda için mesajlaşma platformu Rocket.Chat'in yanı sıra Twitter ve Telegram gibi uygulamaları kullandığını belirtirken, şirketlerin bu içerikleri yayından kaldırmakta başarısız olduğunu savundu. 


Öte yandan haberde, bazı DEAŞ destekçilerinin yapay zekayla insan figürü yaratılmasına tepki gösterdiği de aktarıldı. 

Hamed 123 adlı bir kullanıcının, videoları hazırlayan Hisad'a, adı belirtilmeyen bir gizli mesajlaşma uygulaması üzerinden "Çizimlerde veya animasyonlarda yüz göstermeyin, bu haram" diye yazdığı belirtildi. 

Hisad ise "Şeyhle bu konuyu konuştum ve animasyon ya da yapay zeka çizimlerinin gösterilmesinin haram olduğunu belirtti. Bana modelin yüzünü bulanıklaştırmam gerektiğini söyledi" yanıtını verdi.


Independent Türkçe, Washington Post, Reuters



Trump yönetimi binlerce Afgan'ın bir hafta içinde Amerika'yı terk etmesini istedi

İç Güvenlik Bakanlığı tarafından sağlanan bu fotoğrafta, Afgan mültecileri taşıyan son otobüs 19 Şubat 2022 tarihinde New Jersey'deki McGuire-Dix-Lakehurst Ortak Üssünden ayrılıyor (AP)
İç Güvenlik Bakanlığı tarafından sağlanan bu fotoğrafta, Afgan mültecileri taşıyan son otobüs 19 Şubat 2022 tarihinde New Jersey'deki McGuire-Dix-Lakehurst Ortak Üssünden ayrılıyor (AP)
TT

Trump yönetimi binlerce Afgan'ın bir hafta içinde Amerika'yı terk etmesini istedi

İç Güvenlik Bakanlığı tarafından sağlanan bu fotoğrafta, Afgan mültecileri taşıyan son otobüs 19 Şubat 2022 tarihinde New Jersey'deki McGuire-Dix-Lakehurst Ortak Üssünden ayrılıyor (AP)
İç Güvenlik Bakanlığı tarafından sağlanan bu fotoğrafta, Afgan mültecileri taşıyan son otobüs 19 Şubat 2022 tarihinde New Jersey'deki McGuire-Dix-Lakehurst Ortak Üssünden ayrılıyor (AP)

Trump yönetimi, Taliban'ın 2021'de iktidarı ele geçirmesinin ardından yasal yollardan ABD'ye giren Afgan mültecilere bir hafta içinde ülkeyi terk etmeleri talimatını verdi, aksi takdirde gözaltına alınma ve sınır dışı edilme işlemleriyle karşı karşıya kalacaklar.

Alman programlarında çalışan ve orada risk altında olarak sınıflandırılan Afganistanlıları taşıyan SmartWings Çek Havayollarına ait bir uçak, 16 Nisan 2025 tarihinde Pakistan'ın İslamabad kentinden Almanya'nın doğusundaki Leipzig havaalanına iniş yaptı (AFP)Alman programlarında çalışan ve orada risk altında olarak sınıflandırılan Afganistanlıları taşıyan SmartWings Çek Havayollarına ait bir uçak, 16 Nisan 2025 tarihinde Pakistan'ın İslamabad kentinden Almanya'nın doğusundaki Leipzig havaalanına iniş yaptı (AFP)

ABD İç Güvenlik Bakanlığı, insani şartlı tahliye programları veya diğer yasal yollarla ABD'ye girmelerine izin verilen Afgan vatandaşlarına “şartlı tahliye fesih bildirimleri” göndererek, yedi gün içinde gönüllü olarak ayrılmalarını ya da artık geçerli yasal statüleri olmayanlar tarafından alınan e-postalara göre, tutuklama ve sınır dışı işlemleriyle karşı karşıya kalacaklarını bildirdi.

Bir Taliban güvenlik mensubu Kabil'deki Rus Büyükelçiliği'nin girişinde bir aracı inceliyor, 17 Nisan 2025.Bir Taliban güvenlik mensubu Kabil'deki Rus Büyükelçiliği'nin girişinde bir aracı inceliyor, 17 Nisan 2025.

Bu hamle, Trump'ın “Amerika tarihindeki en büyük toplu sınır dışı etme” olacağını vaat ettiği daha geniş kapsamlı göçmen karşıtı kampanyasının bir parçasıdır. Bu yılın başlarında göreve geldiğinden beri yönetim, 11 Eylül 2001 terör saldırılarının ardından terörle savaşın bir parçası olarak başlayan 20 yıllık askeri varlığa son vererek, Ağustos 2021'de ABD güçlerinin Kabil'den çekilmesinin ardından iktidarı ele geçiren Taliban'ın zulmünden korktukları için ülkelerinden kaçan Afganlar da dahil olmak üzere Trump'ın vaadini uygulamak için önlemleri artırdı.

Newsweek, ABD'nin çekilmesiyle birlikte Taliban'ın Afganistan'da kontrolü nasıl hızla yeniden ele geçirdiğini ve on binlerce Afgan'ın, özellikle de ABD ordusuyla birlikte çalışanların yanı sıra anavatanlarındaki dini ve etnik zulümden kaçan diğer Afganların kaçmasına neden olduğunu hatırlattı. Kaçanların birçoğu, kendilerini ABD'den sınır dışı edilmekten koruyan özel göçmen vizeleri, sığınma ya da Geçici Koruma Statüsü için başvuruda bulundu. Trump yönetimi şimdi binlerce Afgan vatandaşı için TPS korumalarını sona erdirmek üzere harekete geçiyor ve bu da Afganistan'a sınır dışı edilmelerine yol açabilir” dedi.

Geçtiğimiz haftalarda İç Güvenlik Bakanlığı, insani şartlı tahliye gibi yasal programlarla gelenler de dahil olmak üzere çeşitli kişilere yedi günlük sınır dışı bildirimleri gönderdi.

Beyaz Saray sözcüsü Carolyn Leavitt, "X" platformunda askeri uçağa binenlerin fotoğrafını paylaşarak, "Sınır dışı uçuşları başladı" yazdı (sosyal paylaşım siteleri)Beyaz Saray sözcüsü Carolyn Leavitt, "X" platformunda askeri uçağa binenlerin fotoğrafını paylaşarak, "Sınır dışı uçuşları başladı" yazdı (sosyal paylaşım siteleri)

7 günlük süre

Kuzey Karolina'nın Raleigh kentindeki bazı yerel medya kuruluşları, Afgan bireylerin İç Güvenlik Bakanlığı'ndan yedi gün içinde ülkeyi terk etmelerini ya da yasal işlemle karşılaşmalarını isteyen bir e-posta aldıklarını bildirdi. Misyoner olarak çalışan ve sığınma talebinde bulunmasına izin veren vizeye sahip olan bir Afgan göçmen, aldığı e-postada “şartlı tahliyesinin bu bildirimden yedi gün sonra sona ereceğinin” belirtildiğini ve “ABD'yi derhal terk etmezseniz, olası yasal işlemlere tabi tutulacaksınız” uyarısında bulunulduğunu bildirdi. “Afganistan'a geri dönersek güvende olmayacağız. Bu kendimiz için bir intihar görevi imzalamak gibi bir şey” dedi.

Newsweek, ABD'li göçmenlik avukatı Nicole Mescheroni'nin İç Güvenlik Bakanlığı'nın kendisine “ABD'den ayrılma zamanınız geldi” dediğini aktardı. Ancak üst düzey bir DHS yetkilisi, postaların şartlı tahliye davalarına dahil olanlara gönderildiğini ve Mecheroni'nin şartlı tahliye edilmediğini doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın Kongre belgelerinden elde ettiği verilere göre, Ağustos 2021 ile Ağustos 2024 arasında yaklaşık 150 bin Afgan Amerika Birleşik Devletleri'ne yerleştirildi.

İç Güvenlik Bakanlığı bugün, belgesiz göçmenlerin 30 gün içinde hükümete kayıt yaptırmaları veya cezalarla karşı karşıya kalmaları anlamına gelen yabancı kayıt şartını uygulamaya başladı.

Amerikan mülteci yerleştirme kuruluşu Global Refugee Resettlement'ın direktörü Krish O'Meara Vignaraja geçen hafta New York Times'a verdiği demeçte “Afgan kadınları ve kızları için bu insani korumanın sona ermesi, fırsatlara, özgürlüğe ve güvenliğe erişimlerinin sona ermesi anlamına geliyor” diyerek “onları sistematik baskı ve cinsiyete dayalı şiddetle karşı karşıya kaldıkları Taliban yönetimine geri dönmeye zorlamak, ulusumuzun itibarı için affedilemez bir leke olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

AfghansEvac CEO'su Sean Vandiver birkaç gün önce yaptığı açıklamada, “TPS kapsamında burada bulunan her kişi, ABD ile olan ilişkileri nedeniyle ülkelerine dönmeleri halinde risk altında olan kişilerdir” dedi. Sean Vandiver, “TPS'yi sona erdirmek sadece korkakça bir hareket değildir. Çoğu durumda, bu insanlar savaş sırasında ihtiyaç duyduğumuz anda yanımızda durdular” diyerek, ”Afganlar için TPS'yi sona erdirmek sadece korkakça değil, aynı zamanda sorumsuzca. Onlara güvenlik sözü vermiştik. Şimdi yanımızda duran bu 10 binden fazla insanın ayaklarının altındaki halıyı çekiyoruz ve onlar dehşete düşmüş durumdalar. Korkuyorlar” ifadelerini kullandı.